Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Dönmez, "Türkiye artık evlerinde, sanayilerinde, okullarında, hastanelerinde yerli gazını kullanmaya başlayacak. İnşallah enerji bağımsızlığımız için önemli bir adım olacak. Yurt dışından ithal ettiğimiz doğal gaz inşallah yıllar itibarıyla giderek azalacak" dedi.


Eskişehir'de, İdrisyayla Köyü Derneği tarafından bir otelde düzenlenen iftar programında konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Eskişehir'e enerji ve tabii kaynaklar alanında son 20 yılda 5,3 milyar liralık yatırım yaptıklarını, kentin elektrik ve doğal gaz altyapısını yenilediklerini söyledi.

 

Bu yıl içinde enerjiye 951 milyon liralık yatırım daha yapacaklarını kaydeden Dönmez, "Sayın Cumhurbaşkanımızın katılımlarıyla inşallah önümüzdeki salı günü Beylikova'da nadir toprak elementlerini işleyecek pilot tesisimizin açılışını yapıyoruz. Bu saha, dünyanın en büyük ikinci nadir toprak elementleri rezervi. Dünyada 15-16 nadir element var. Adı üstünde, nadir. En büyüğü Çin'de. Ondan sonra Türkiye'de, biz keşfettik hamdolsun. Onun da pilot üretim tesisini yapacağız." diye konuştu.

 

Dönmez, Eskişehir'in Seyitgazi ilçesindeki Eti Maden tesislerinde 2 bin 132 kişinin çalıştığını bildirdi.

Çalışanların beşte birini, 438 kişiyi son 5 yılda istihdam ettiklerini anlatan Dönmez, "İnşallah bu sene içerisinde Kırka'da yıllık 600 ton üretim yapacak lityum karbonat tesisimizin de temelini atacağız. Şu anda bir pilot tesisimiz çalışıyor, 10 ton üretiyor. Bu ne demek, bunun anlamı şu kardeşlerim; Türkiye'nin lityum ihtiyacının yarısını Eskişehir karşılayacak demek. Cep telefonlarımızda, bilgisayarlarımızda, belki ilerleyen dönemlerde akıllı cihazımız Togg'da kullanılacak lityumu artık burada üreteceğiz." ifadesini kullandı.

 

"ETİ MADEN, ŞEHRİN DÜNÜNDE VE BUGÜNLERİNDE İMZASI OLAN BİR KURUMUMUZ"

 

Bakan Dönmez, her yatırımın istihdam ve büyüme anlamı taşıdığını dile getirdi.

 

Eskişehir'deki istihdam rakamlarına değinen Dönmez, şu bilgileri verdi: "Bu yıl içerisinde Kırka'daki lityum tesisimizde 55, Susuz boraks tesisimizde 85, Beylikova'daki tesisimizde 15, toplamda 155 kardeşimizi daha istihdam etmişiz. Onların hepsi de bu coğrafyada sizin bizim köylümüz, hemşehrimiz. Biliyorsunuz Eti Maden, Eskişehir ile iç içe girmiş, bütünleşmiş bir kurumumuz. Şehrin dününde ve bugünlerinde imzası olan bir kurumumuz. Eti Maden'i bor üretiminde ve ihracatında zirveye çıkaran şehirlerimizin bir de Eskişehir. Eti Maden, Eskişehir'de ürettiği bor madeniyle birlikte son 5 yılda yaklaşık 2 milyar dolarlık satış geliri elde etti. Aynı dönemde Eskişehir'imize 700 milyon liralık yatırım yaptı."

 

Kırka'da bu sene yapacakları 500 milyon liralık yatırımın Eti Maden'in bu yılki yatırım bütçesinin yüzde 20'sine denk geldiğini dile getiren Dönmez, Eti Maden'in Eskişehir'de 3 büyük yatırım yapacağını bildirdi.

 

"BUGÜN TÜRKİYE SADECE KENDİ COĞRAFYASINA HAPSOLMUYOR"

 

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olarak büyüyen Türkiye'nin enerjisini sağlamak için gece gündüz ter döktüklerini vurgulayan Dönmez, şunları kaydetti: "Önümüzdeki perşembe günü, ayın 20'sinde Sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle Karadeniz gazını karaya getiriyoruz inşallah. Hani bize birileri 3 yıl, 5 yıl önce 'Arayamazsın' dediler, aradık. 'Bulamazsın' dediler, bulduk. 'Çıkartamazsın' dediler, çıkarttık. İnşallah sizin evinizde, mutfağınızda, ocağınızda kullanılır hale getireceğiz. Türkiye artık evlerinde, sanayilerinde, okullarında, hastanelerinde yerli gazını kullanmaya başlayacak. İnşallah enerji bağımsızlığımız için önemli bir adım olacak. Yurt dışından ithal ettiğimiz doğal gaz inşallah yıllar itibarıyla giderek azalacak. Vatandaşımız gaza daha az para ödeyecek. Milletimizi parası yine bu topraklarda kalacak. Yeni fabrikalara, yeni yollara, yeni köprülere, tesislere, okullara ve hastanelere kaynak olacak inşallah."

 

Bu işlerin vizyon, güçlü liderlik, azim ve kararlılık istediğini söyleyen Dönmez, "En önemlisi de liderinin yoluna baş koyan bir millet ister. 14 Mayıs sadece bizlerin değil bizimle sevinen, bizimle üzülen coğrafyaların da sevinci olacak inşallah. Sayın Cumhurbaşkanımız her zaman ne diyor: 'Türkiye, Türkiye'den büyüktür.' Ne demek bu? Bugün Türkiye sadece kendi coğrafyasına hapsolmuyor. Bugün Türkiye kurumları vasıtasıyla Balkanlar'da, Orta Doğu'da, Afrika'da hatta Uzak Doğu’da." değerlendirmesinde bulundu.

16 Nisan 2023 Pazar

Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER) Başkanı Mesut Öksüz, bu yıl 6 milyar dolarlık ihracat hedeflediklerini belirterek, "İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz." dedi.


Antalya'da düzenlenen 13. Uluslararası Ev ve Mutfak Eşyaları Üretici ve Marka Zirvesi'ne katılan Öksüz, dünyadaki küresel durgunluktan sektörün de etkilendiğini söyledi.

 

Yılın ilk çeyreğinde yüzde 3'lük daralma yaşadıklarını dile getiren Öksüz, sektör olarak ilk çeyrek itibarıyla 750 milyon dolar dış ticaret fazlası verdiklerini belirtti.

 

Öksüz, yıl ortası itibarıyla toparlanma beklediklerini, 2024'ü 6 milyar dolarlık ihracatla kapatmayı hedeflediklerini kaydetti.

 

İHRACAT, AVRUPA, AFRİKA VE ORTA DOĞU AĞIRLIKLI

 

Sektör olarak dünyanın her yerine ürün gönderdiklerini anlatan Öksüz, şöyle devam etti:

 

"Dünyanın neresine giderseniz gidin, hiç beklemediğimiz bir yerde, kafede, tabakta, porselende, seramikte, çelikte, bir ahşap üründe bizim markalarımızı bulma ihtimaliniz çok yüksek. İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz. Çin, dünyanın devi, tek başına yüzde 50'den fazlasını gerçekleştiriyor, diğer ülkeler ise 300, 500 milyon dolarlık farklarla sıralanıyor."

 

Öksüz, sektörün dünyadaki ticaret hacminin 300 milyar dolar olduğunu ve bu ticaretin yaklaşık 152 milyar dolarını tek başına Çin'in gerçekleştirdiğini belirterek, Türkiye'nin ise dünya pazarından şu anda yüzde 2 pay aldığını kaydetti.

 

Çin'den sonra yaklaşık 15 milyar dolar ihracatla Almanya'nın, yaklaşık 14 milyar dolarla ABD'nin ilk üç sırada yer aldığını dile getiren Mesut Öksüz, ABD'yi de 8 milyar 860 milyon dolarlık ihracatla İtalya’nın, 8 milyar 813 milyon dolarla Meksika'nın, 7 milyar dolarla Hollanda'nın ve 6 milyar 400 bin dolarla Hong Kong'un takip ettiğini bildirdi.

 

Öksüz, Türkiye'nin de 6 milyar dolarla 8. sırada bulunduğunu ifade etti.

 

Sektör olarak ihracatı artırmak amacıyla farklı ülkelere yöneldiklerini belirten Öksüz, şunları söyledi:

 

"İhracatımızın yüzde 58'ini Avrupa Birliği ülkeleri oluşturuyor. Geri kalanı diğer ülkelere yayılmış durumda. Avrupa'daki ekonomik durgunluğun bizlerde sıkıntısı oldu. Son dönemlerde bir toparlanma var. Ukrayna, Rusya bizim için önemli pazar bölgesi. Buralarda da sıkıntılar yaşadık ama biraz toparlanma var. Satış bölgemiz Avrupa, Afrika ve Orta Doğu ağırlıklı."

 

ANNELER GÜNÜ CAN SUYU OLDU

 

ZÜCDER Başkanı Öksüz, iç pazarda ise ilk 3 ayda adet bazında daralma ancak ciro bazında artış yaşadıklarını söyledi.

 

Anneler Günü satışlarının sektöre can suyu olduğuna işaret eden Öksüz, "Geçtiğimiz hafta Anneler Günü vardı. Satışlar beklediğimize yakın seviyede geçti. Anneler Günü, düğün sezonu, bayramlara yönelik satışlar, cirolara katkı sağlıyor." diye konuştu.

 

Öksüz, özellikle yaz döneminde hareketlenen düğün sezonunun da sektöre katkı sağlamasını beklediklerini sözlerine ekledi.

19 Mayıs 2024 Pazar

Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Orman Genel Müdürlüğünce (OGM) kurulan ve geçen yıl sonu itibarıyla sayısı 794'e ulaşan bal ormanlarıyla arıcılık faaliyetleri desteklenirken, bu alanda ülke ekonomisine de katkı sağlanıyor.


Bal ormanları, ekolojik olarak sunduğu katkının yanında kurulduğu bölgedeki bitki örtüsünü zenginleştirerek toprakları erozyona karşı korurken, arıcılık faaliyetlerinin artmasında da önem arz ediyor.

 

Bu kapsamda, OGM tarafından 2013-2017 ile 2018-2023 yıllarını kapsayan iki “Bal Ormanı Eylem Planı” hazırlanarak uygulamaya alındı. Bu ormanlar aracılığıyla bal üretim miktarı ve kalitesi bakımından dünyada üst seviyelere çıkılması planlanırken, bal ormanlarının sayısının artışına bağlı olarak verimsiz orman alanlarının verimli hale getirilmesi, ormanlık alanların ekonomik, ekolojik ve sosyal fonksiyonlarının artırılması, biyolojik çeşitliliğin korunması, gıda güvenliğinin sağlanması ve orman köylüsüne istihdam ve ek gelir imkanı yaratılması da hedefleniyor.

 

BU YIL BAL ORMANLARI SAYISININ 850’YE ÇIKARILMASI PLANLANIYOR

 

Bal ormanı eylem planları kapsamında, her yıl bölge müdürlüklerince ikişer adet bal ormanı kuruluşu planlanarak, yılda 56 bal ormanı oluşturulması hedeflendi. Bal ormanı sayısı, 2023 sonu itibarıyla 794'e ulaşırken, bu yıl sayının 850'ye çıkarılması amaçlanıyor.

 

Ülkenin dört bir yanında bal ormanları kurulurken, İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Bursa, Hatay ve Trabzon bal ormanları bulunan illerin başında geliyor.

 

Arıcılığın desteklenmesi amacıyla ağaçlandırma, erozyon kontrolü, rehabilitasyon alanları ve diğer ormanlık alanlarda ekolojiye uygun ballı bitkilerin ekimi veya dikimi yoluyla oluşturulan bal ormanları, ayrıca hiçbir müdahale yapılmadan doğal yayılış alanları içerisinde belirlenen ve arıcıların konaklamasına imkan sağlayan ormanlık alanlardan da oluşturuluyor.

 

BAL ÜRETİMİNDE DÜNYADA İKİNCİ SIRADA

 

Geçen yıl sonu itibarıyla 95 bin 459 hektar ormanlık alanda kurulan 794 bal ormanıyla yaklaşık 1 milyon kovana ev sahipliği yapılabilecek imkan oluşturularak ülke ekonomisine de dolaylı katkı sağlanıyor.

 

2010'da 81 bin ton olan bal üretimi, geçen yıl itibarıyla 114 bin 886 tona ulaşırken, arıcılığa verilen destekler ve bal ormanlarının kurulmasıyla Türkiye bal üretiminde dünyada Çin'in ardından ikinci sırada yer almayı sürdürdü.

19 Mayıs 2024 Pazar