tatil-sepeti

Türkiye'de kedi ve köpek maması sektörü her geçen gün büyürken, bu alanda faaliyet gösteren firma sayısı ile ihracat ve ithalat rakamları da artmaya devam ediyor.


 

Avrupa Evcil Hayvan Yemi Endüstrisi Federasyonu’nun (FEDIAF) 2023 raporuna göre, Türkiye'deki evcil hayvanı sayısı 6.5 milyonu buluyor. Ülkedeki evcil köpek sayısı 1,4 milyonu aşarken, evcil kedi sayısının ise 4,7 milyon olduğu ifade ediliyor.

 

Rapora göre, Türkiye'de her 100 evden 15'inde sahiplenilmiş kedi, 5'inde ise sahiplenilmiş köpek bulunuyor.

 

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, sahipsiz köpeklere ilişkin açıklamasında, "Başıboş köpek sayısının, 4 milyona yakın olduğu tahmin edilmektedir. Yıl içinde 1-2 defa doğum yapabilmeleri, her seferinde ortalama 6-8 yavru doğurmaları ve sürekli yer değiştirmeleri sebebiyle yerel yönetimlerce sağlıklı kayıt tutulamamakta ve net sayı belirlenememektedir"" ifadesini kullandı.

 

TİCARİ HAYVAN MAMASI KULLANIMI ARTIYOR

 

Sahipli ve sahipsiz kedi köpek sayısındaki artış, mama sektörünü büyüttü.

 

ABD Tarım Bakanlığı için hazırlanan bir rapora göre, Türkiye'de kedi ve köpeklerin çoğunun geçmişte "sofra artıkları" ile beslendiği, bu durumun son yıllarda değişmeye başladığı ve evcil hayvan maması kullananların sayısının artışa geçtiği kaydedildi. Kedilerin yaklaşık yüzde 35'inin, köpeklerin ise yüzde 20'sinin mama ile beslendiğine yer verilen raporda, bu rakamın ilerleyen yıllarda daha da artmasının beklendiğine vurgu yapıldı.

 

MAMA ÜRETİMİ YAPAN İŞLETME SAYISI ARTIYOR 

 

Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre, Türkiye'de kedi köpek maması sektörü her geçen gün büyürken, geçen yıl bakanlık izniyle faaliyete geçen işletmelerce 239 bin 176 ton kedi köpek maması üretildi. 

 

Bakanlıktan 2020 yılında kedi köpek maması üretmek üzere 46 işletme izin alırken, 2021 yılında bu sayı 75'e, 2022 yılında 90'a, 2023 yılında 107'ye bu yıl ise 114'e yükseldi.

 

Bakanlıktan izin alan bu işletmelerin önemli bir bölümü faaliyete geçerek mama üretimine başladı.

 

BÜYÜYEN SEKTÖR İHRACATI DA İTHALATI DA ARTIRIYOR 

 

Kedi köpek mamasına olan talebin artması ihracat ve ithalat rakamlarına da yansıyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2020 yılında kedi köpek maması ihracatı 46 bin tonken bu rakam geçen yıl 88 bin tona yükseldi.

 

Sektördeki büyüme ithalat rakamlarına da yansıdı. 2020 yılında 24 bin ton olan kedi köpek maması ithalatı geçen yıl 82 bin tonu aştı.

 

CARİ AÇIĞA "MAMA FATURASI"

 

TÜİK verilerine göre, Türkiye'nin perakende satılacak hale getirilmiş kedi ve köpek maması ihracatı 2023'te 121 milyon 447 bin dolar olarak gerçekleşti. Bu rakam 2020'de 30 milyon 518 bin dolar seviyesindeydi.

 

Sektörün ithalatı ise 2020'de 86 milyon 674 bin dolar seviyesinde bulunurken geçen yıl 225 milyon 838 bin dolara çıktı.

 

SEKTÖR DÜNYADA DA BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR

 

Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Muhammet Öztürk, dünyadaki kedi köpek maması sektör büyüklüğünün milyarlarca dolar olduğunu söyledi. Öztürk, "Dünyadaki pazar 10 milyarlarca dolar seviyesinde. Biz 120 milyon dolar ihracat yapar hale geldik. 2024 yılı sonunda 150 milyon dolar ihracat hedefliyoruz. Önümüzdeki 5 yıl içinde bu sektörü 500 milyon dolar seviyelerine kadar çıkarmayı planlıyoruz." diye konuştu.

 

YABANCI FİRMALARIN GÖZÜ TÜRKİYE'DE


Effeffe Türkiye Pet Food Fabrika Müdürü Hasan Ayna, evcil hayvan sektörüne hem üretici hem tüketici açısından ciddi derecede artan bir ilgi olduğunu belirterek, buna bağlı olarak çok sayıda irili ufaklı fabrika kurulduğunu, büyük firmaların da kapasitelerini artırdığını söyledi.

Türkiye'de üretilen mamalara daha çok Orta Asya ülkelerinden talep olduğuna işaret eden Ayna, bazı yabancı firmaların Türkiye pazarına girebileceğini belirtti.

 

Evcil Hayvan Maması Derneği (PETFA) Yönetim Kurulu Başkanı Çağla Çavuşoğlu ise Türkiye'de tüm değişkenleriyle birlikte sektör büyüklüğünün yaklaşık 1,9 milyar dolara ulaştığını belirtti.

 

Çavuşoğlu, ülkedeki kedi köpek maması sektörünün daha da güçleneceğini ifade etti.

28 Mayıs 2024 Salı

Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasası'nda (KMKTP) standart altının kilogram fiyatı, 2 milyon 947 bin liraya yükseldi.



 

Altın piyasasında en düşük 2 milyon 920 bin lirayı, en yüksek 2 milyon 948 bin lirayı gören standart altının kilogram fiyatı, gün sonunda yüzde 2,7 artışla 2 milyon 947 bin lira oldu. Standart altının kilogram fiyatı, cuma gününü 2 milyon 870 bin liradan tamamlamıştı.

 

KMKTP'de, altında işlem hacmi 2 milyar 361 milyon 615 bin 583,47 lira, işlem miktarı ise 809 kilogram oldu.

 

Tüm metallerde işlem hacmi de 2 milyar 383 milyon 217 bin 514,99 lira düzeyinde gerçekleşti.

 

Altın borsasında bugün en fazla işlem yapan kurumlar, NMGlobal Kıymetli Madenler, Yapı ve Kredi Bankası, AgaBullion Kıymetli Madenler, Ziraat Bankası ile Uğuras Kıymetli Madenler olarak sıralandı.

 

Bugünkü işlemlere ilişkin veriler şöyle:

 

 

 

STANDART TL/KG           DOLAR/ONS

 

Önceki Kapanış 2.870.000,00     2.659,45

 

En Düşük            2.920.000,00     2.600,00

 

En Yüksek          2.948.000,00     2.677,25

 

Kapanış 2.947.000,00     2.677,25

 

Ağırlıklı Ortalama           2.942.184,39     2.660,16

 

Toplam İşlem Hacmi (TL)            2.361.615.583,47             

 

Toplam İşlem Miktarı (Kg)          809,00  

 

Toplam İşlem Adedi       58

23 Eylül 2024 Pazartesi

Etiketler : altın piyasa döviz

Türkiye Sigorta Birliği (TSB) öncülüğünde sigorta sektörünün tüm paydaşları 2 gün süren "Arama Konferansı"nda bir araya geldi.


 

 

Türkiye Sigorta Birliği (TSB)  açıklamasına göre TSB Başkanı Uğur Gülen'in öncülüğünde gerçekleştirilen 2 günlük "Arama Konferansı"nda, iklim değişikliği, yapay zeka, demografik değişim, insan kaynakları, reasürans sorunları, maliyet yönetimi, trafik sigortası ve yeşil dönüşüm konuları ele alındı.

 

Sabancı Üniversitesi Arama Kürsüsü Başkanı Prof. Dr. Oğuz Babüroğlu liderliğindeki "Arama" ekibiyle gerçekleştirilen etkinliğe sigorta şirketlerinin genel müdürleri, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı uzmanları, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumundan (SEDDK) Başkan ve Başkan Yardımcıları, uzmanları, acente, eksper, asistans, meslek örgütleri ile sigorta ekosisteminde yer alan tüm kurum ve kuruluşların temsilcileri katılımdı.

 

Açıklamada etkinlikteki konuşmasına yer verilen Gülen, tüm sektörlerden onlarca temel paydaş ve birçok çevre paydaşla işbirliği halinde faaliyet gösteren sigorta sektörünün 2030 gelecek planını yapmak üzere ilk defa düzenlenen "Arama Konferansı"nda bir araya geldiklerini belirtti.

 

Gülen, "Gelecek nesillere güvenli bir ülke bırakma adına çıktığımız bu yolculukta ortaya konan bu birliktelik sadece Türk sigorta sektörünün barış ve güven içinde birlikteliğini değil ülkemizin depremden iklim değişikliği risklerine, sağlıktan yaşlanmaya koruma açıklarını ortadan kaldıracak güçlü bir iradenin de sembolü olacaktır. Ortak akılla ilerleyerek, sorunlarımızı birlikte çözmek zorundayız. Sigorta sektörü, tek taraflı çözümlerle ilerleyemez. Bu nedenle tüm paydaşlarımızla el ele vererek, sektörümüzü daha güçlü kılacak adımlar atacağız." ifadelerini kullandı.

 

63 MADDELİK RİSK HARİTASI

 

Sektörün gelişimi için birçok önemli konunun ele alındığı etkinlikte, sigortayı vatandaşa, vatandaşı ve kamuyu sigortaya dost yapma hedefine vurgu yapıldı.

 

Tüm paydaşların yüksek katılım gösterdiği beyin fırtınasında sigorta sektörüne ilişkin 63 maddelik bir risk haritası belirlendi. Konferansta, gelecek 5-10 yılda sektörü bekleyen riskler belirlenirken, sigortacılığın ekonomideki ağırlığını artırıp, kamunun üzerindeki yükü hafifletmek adına yapılacaklar tespit edildi.

 

Türkiye'de teminatsız varlık, güvencesiz birey, sigortasız kimse bırakmamak vizyonu ile hedeflerini belirleyen sigorta sektöründe 10 yıllık hedefler ve projelerin bazıları şu şekilde belirlendi: "Dünya sigorta liginde ilk 10'da olmak, 10 trilyon lira prim üretimi, kişi başı prim üretimini 350-400 dolara çıkarmak, penetrasyonu ilk 5 yılda yüzde 5'e akabinde yüzde 7'ye çıkarmak, BES fon büyüklüğünün GSMH'nın yüzde 10'unun üzerine çıkarılması, zorunlu ürünlerde yüzde 100 poliçe sahipliği, yeni finansal ürünlerin geliştirilmesi, tüketicinin sigorta konusunda bilinçlendirilerek bir sigorta kültürünün oluşturulması, serbest piyasa ve serbest tarife. Türkiye Sigorta Platformu oluşturulması, MEB / YÖK işbirliğinde erken yaşta eğitimle okullarda müfredata girmesi, Türk Devletleri Teşkilatı pazarına nüfuz etmek, TSB'nin koordinasyonunda tüm tarafların ortak mutabakatıyla müşteri odaklı sigortacılık kanununun çıkarılması, uçtan uca dijitalleşmeye tüm tarafların entegrasyonunun sağlanması."

23 Eylül 2024 Pazartesi

Etiketler : sigorta