Ticaret Bakanı Ömer Bolat, ikinci el otomobil piyasasına ilişkin alınan önlemleri değerlendirerek "İkinci elde satışların gevşediğini müşahede ediyoruz. Birkaç hafta zaman alacak ama istikrarı kısa sürede piyasada sağlayacağız." dedi.


Bolat, basın kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya gelerek gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

 

Göreve başladığında ilk icraat olarak ikinci el otomobil piyasasına ilişkin harekete geçtiğini anlatan Bolat, sektöre ilişkin tebdili kıyafetle yoğun denetim gerçekleştirdiklerini ve tespit edilen stokçuluk faaliyetlerine ceza kestiklerini söyledi.

 

Bolat, Bakanlığın, geçen yıl da sektöre "6 ay 6 bin kilometre" sınırlaması getirdiğini anımsatırken bu uygulamayı, bireysel satıcıları da kapsayacak şekilde 6 ay daha uzattıklarını belirtti. Bireysel satıcıların bir takvim yılı içinde 3'ten fazla otomobil satışı yapamayacağını da hatırlatan Bolat, "Bireyselde satışta 3'ü açan satışlar, zaten ticari satış kabul ediliyor. Baktık ki yaklaşık 4 bin 800 kişi, 50'den fazla satış yapmış. Bunlar ya bireysel ya galeriler ya da bayilerin yanında çalışanlar ve akrabaları üzerinden yapılan satışlar. Bunlardan savunma istendi ve savunmaları alınıyor, gerekli cezalar kendilerine gönderilecek." diye konuştu.

 

İkinci el fiyatının, bu yıl sonuna kadar sıfır araç fiyatından daha yüksek olamayacağı yasağını getirdiklerini de aktaran Bolat, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

"İlan siteleri, 15 Temmuz'dan itibaren sıfır araç fiyatından daha yüksek ikinci el fiyatı koymamaları konusunda uyarıldı. İlan siteleri de bu ilanları koymak isteyenleri uyaracak. Buna uyulmazsa 300 bin liraya kadar ceza kesilecek. Türkiye Noterler Birliği ile gerekli temas ve işbirliği sağlandı. 15 Temmuz itibarıyla noterler de 3'ten fazla bireysel satışı gerçekleştirmeyecekler. Burada çok ciddi açgözlülük uygulamalarını gördük. Bir nevi ihtiyaçtan oto alımından ziyade otoyu bir spekülasyon ve yatırım aracı ama daha çok spekülasyon amaçlı, manipülatif ve fahiş fiyat amaçlı ticaretini yapma gayretleri var. Biz son iki haftadır aldığımız tedbirlerle bu konuda çok önemli düzenlemeler yaptık. Bayilerin bir kısmının, stokladıkları araçları mecbur kalıp piyasaya sürmeye başladıklarını 'araç yok' dedikleri müşterilerini ve hatta galerileri arayıp 'araç var, almak ister misiniz' dediklerini müşahede ediyoruz. İkinci elde satışların gevşediğini müşahede ediyoruz, fiyatlarda da daha yüksek olan ikinci el satışların, sıfır araç satış fiyatına doğru aşağı doğru ivme kazandığı gözlemini yaptık. Birkaç hafta zaman alacak ama burada istikrarı kısa sürede piyasada sağlayacağız."

 

Bolat, otomobil sektöründe fiyat ve ticari uygulamalar anlamında çok ciddi bozulma yaşandığını gördüklerini belirterek "Bunu da maalesef sektörün aktörlerinin bir kısmı yapıyor. Bizim görevimiz piyasada düzenleyici ve denetleyici olmak, bunu yaparken de yanlış yapana müeyyide uygulamak. Bu müdahale kaçınılmazdı, acildi ve biz de Bakanlık olarak bu müdahaleyi yaptık." ifadelerini kullandı.

 

Sektördeki "çürük elmaları" ayıklamada onların da gayret göstermesini istediklerini bildiren Bolat, "Elimizde başka enstrümanlar da var, adım adım giriyoruz. 15 Temmuz'da yönetmelik yürürlüğe girince noterler, bireysel satışları 3'ten fazla olmamak kaydıyla durduracaklar, ilan sitesi uyarı yapacak, daha başka enstrümanlar da arkadaşlarımız planlıyorlar." dedi.

 

İKİNCİ EL OTOMOBİL İTHALATI ÇALIŞMASI YOK

 

İkinci el araç ithalatına izin verileceği yönündeki haberlerin sorulması üzerine Ömer Bolat, Türkiye'nin ithalatındaki artışta otomotiv ve altın ithalatının etkili olduğunu söyledi. Bolat, "Bu anlamda, İkinci el oto ithalatında Bakanlığımızda herhangi bir çalışma yapılmadı ama ekonomiyle ilgili kararlar yalnızca Bakanlığımızın alacağı karar olmayıp Cumhurbaşkanımızın, kabinenin içinde yer aldığı geniş istişarelerle bu kararlar alınıyor ama şimdilik böyle bir ikinci el oto ithalatı konusunda bir şey yok." cevabını verdi.

 

Bolat, marketlere yönelik fahiş fiyat ve stokçuluk denetimlerinin de aksatılmadan sürdüğüne işaret ederek "Mesela, 81 ilde 53 bin firma 306 bin ürün denetimi yapılmış şu ana kadar ve 212 milyon lira idari para cezası kesildi. Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu var, fahiş fiyat ve stokçuluk faaliyetlerine karşı işlem yapıyor. Ceza miktarları 30 bin lira ile 300 bin lira arasında değişiyor. Rekabet Kurumumuz da kartel oluşumları ya da hakim durum gibi rekabet bozucu eylemlere karşı büyük soruşturmalar yapıyor. Ellerinde 35 kadar soruşturma var, diğer sektörler de dahil olmak üzere. Soruşturmaların hızlandırılmasında azami gayret içindeler." değerlendirmesinde bulundu.

 

Süpermarket pazarında ciddi rekabetin bulunduğunu belirten Ticaret Bakanı Bolat, "Yeni bir perakende yasasını güncelleme konusunda sektörle, üreticilerle istişare halinde toplantılar yaparak bu konuda çalışma yürüteceğiz. Bunu hükümet olarak da istişare edeceğiz ama bütün olayın temelinde enflasyonla mücadelenin başarılması yatmakta." diye konuştu.

 

Bolat, tek haneli enflasyon döneminde bu konuların çok fazla konuşulmadığına işaret ederek şunları kaydetti:

 

"Cin şişeden çıktı, tekrar cini şişenin içine tıkamak kolay olmuyor. Anti enflasyonist faaliyetlerde başarılı oldukça fiyat tartışmaları da aşağı doğru gelecektir. 8 ay önce yüzde 85,51 olan TÜFE, haziran itibarıyla yüzde 38,21'e düşürüldü. Bu, başarıldı. Takip ediyoruz, son aylarda da fiyatlarda marketlerde, nispeten geçen yılki dalgalanmaların boyu bayağı kısaldı. Biz fahiş dediğimiz aşırı vurgun yapmayı amaçlayan ya da tüketiciyi kazıklamayı amaçlayan uygulamalara elimizdeki yetkilerle müdahale etmeye devam edeceğiz. Daha geniş planda kanuni düzenlemeler konusunda çalışmalarımızı sürdürüp uygulama noktasına getirmek için çalışacağız."

 

FAHİŞ FİYATTAN SATANLARDAN ALIŞVERİŞ YAPMAYALIM

 

Fahiş fiyat görülmesi durumunda tüketicinin Bakanlığa ihbar etmesini de talep eden Bakan Bolat, sözlerine şöyle devam etti:

 

"Biz bütün ihbarlara baskınlar yapıyoruz. Sosyal medyadan ya da Bakanlığımıza bildirilen tüm ihbarlara denetim mekanizmasını çalıştırıyoruz. Bunun bir yolu da bilinçli tüketim. Öyle satıcı varsa oradan alışveriş yapmamalıyım, kim makul satıyorsa oradan almalıyım. Merkez Bankası fiyat istikrarında gerekli çalışmaları yürütüyor bütün gücüyle, Hazine ve Maliye Bakanlığı para ve maliye politikaları alanında yürütüyor. Merkez Bankamız para ve döviz kurum politikalarında mücadelesini yürütecek. Biz de Ticaret Bakanlığı olarak düzenleme denetim ve yaptırım uygulama ile caydırıcılık görevini yapacağız. Tüketicimiz de fahiş fiyat uygulaması yapan yerlerden alışveriş yapmayacak, daha uygun yerlerden yapacak. Bu şekilde piyasada rekabeti artıracağız."

 

Bazı marketlerin, KDV artışlarını yürürlük süresinden önce uyguladığının belirtilmesi üzerine ise Bolat, "Denetim ekiplerimizin çalışmalarında, KDV farkı KDV olarak mı yansıtılıyor yoksa üstüne çok daha fazla ekleyerek tüketici zararına çaba içine mi giriliyor kontrol ediyor, bu denetimler yapılıyor." dedi.

 

Bolat, hal yasasına ilişkin de çalışmaları bulunduğunu da anlatırken "Halleri belediyeler işletiyor. Belediyeler, yeni ve modern haller yapma konusunda finansman sıkıntısı çektiklerini ifade ediyorlar. En önemli şey, tarladaki ürünü fazla zayiat olmadan aracısını azaltarak hale getirip tüketicinin beğenisine sunmak. Sebze ve meyvelerde bir iki günde hızlı çürüme oluyor. Çiftçilerimizin kendi aralarında kooperatif kuramamaktan kaynaklı olarak haldeki komisyoncularla, kabzımallarla çalıştıklarını görüyoruz. Bizim görevimiz üreticilerimizin kooperatifler üzerinden hızlı şekilde ürünlerini hale getirmelerini hızlandırmak. Hal yasasını yenileme konusunda Bakanlığımızın çalışması devam ediyor." diye konuştu.

 

CUMHURBAŞKANI KÖRFEZ TURUNA ÇIKACAK

 

Türkiye'ye yönelik yatırım taleplerini de değerlendiren Bolat, şunları kaydetti:

 

"Dünyanın her tarafından, Avrupa'dan, ABD'den, İslam dünyası ve Körfez ülkelerinden Türkiye ile iş yapma, yeni yatırımlar yapma noktasında büyük bir iştah var. Seçim öncesinde de bunu görüyorduk. Seçim sürecinde 'bekle gör' modundaydılar ama seçim bittikten sonra, güçlü kabine kurulduktan sonra yurt dışından Türkiye'de iş yapmaya yönelik çalışmalar fiiliyata dökülmeye başlandı. Heyetlerin biri gidiyor, biri geliyor. Bunun somuta dökülmesi an meselesi. Cumhurbaşkanı Yardımcımız Cevdet Yılmaz ile Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek, ekip halinde önce BAE'de, sonra Katar'da yoğun temaslarda bulundu. Suudi Arabistan'la yoğun temaslar var. Önümüzdeki hafta Cumhurbaşkanı'mızın Körfez turu var, 3 ülkeyi kapsıyor şimdilik. Suudi Arabistan, Katar ve BAE. Önemli ticari anlaşmalar ve yatırım anlaşmaları imzalanacak. Kurmaylar yoğun şekilde çalışıyorlar. BAE ile ikili ticaret anlaşmamız zaten imzalandı, onay sürecinde, 10 milyar dolarlık karşılıklı ticaret hacmini ilk planda 25 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz, daha sonra 40 milyar dolar hedefi var. Siyasi alandaki hızlı yakınlaşma, Türkiye'miz, ekonomimiz, halkımız için çok güzel ekonomik faydalara dönüşecek. Suudi Arabistan Ticaret Bakanı bizi aradı, aynı istek ve kararlılığı onda da gördük."

 

YAKIN ZAMANDA DIŞ YATIRIMLARDA BÜYÜK BİR İVME GÖRECEĞİZ

 

Bolat, Abu Dabi Kalkınma Holdingi (ADQ) İcra Kurulu Başkanı Mohamed Hassan Al Suwaidi ile yaptığı görüşmeyi de anımsatırken "BAE'nin en büyük yatırım holdingi ADQ beni ziyaret etti. Başkan bizimle görüştükten 3 saat sonra Ticaret Bakanı olarak atandı. Görüşmemiz kendisine uğurlu geldi. Bize, 'Biz Türkiye'de yatırım konusunda 30 milyar dolarlık hedefimiz var. Her türlü gıda ürün sektöründe, lojistik, taşımacılık sektöründe, ilaç ve hastane işletmeciliği sektöründe, altyapı yatırımlarında ve start-up'ların olduğu teknoloji girişim firmaları alanında, bu 5 alanda tekliflere açığız' diye açık bir mesaj verdiler. Cumhurbaşkanımızın ziyareti ve yapılacak anlaşmalardan sonra dış yatırımlarda büyük bir hızlanma olacak. Avrupa'dan da ciddi arayışlar var. Herkes başlamaya hazır. Önümüzdeki birkaç ay içinde, sonbahara girerken biz bu girişimlerin somut yatırımlara dönüşeceğine inanıyoruz. Mevcut yatırımlarını artırma eğiliminde olacak olanlar ve yeni girecek olanlar var. Yakın zamanda dış yatırımlarda büyük bir ivme göreceğiz." ifadelerini kullandı.

 

Deprem felaketi sonrası oluşan ihtiyaçlar ile memur ve emekli maaş düzenlemeleri nedeniyle bütçe dengesinin önemine işaret eden Bolat, "Korkunç bir deprem yaşadık. Hazine ve Maliye Bakanlığı raporuna göre, 103 milyar dolarlık kaynağa ihtiyaç var. Bu kaynak 4 yıla yayılan sürede tamamlanmış olacak. Çok ciddi bütçe açığı ortaya çıkacak ve kamunun borçlanma limiti aşılmış olacaktı. Bu gerçekten hareketle deprem için bir Milli Dayanışma Paketi adı altında bu program hazırlandı. Ek bütçe çıkarılması kararı alındı. Ek bütçe de 1,1 trilyon lira civarında." diye konuştu.

 

İhracatçıların döviz yükümlülüklerinin esnetilip esnetilmeyeceğine ilişkin soru üzerine ise Bolat, yapılan ihracatın dövizinin ülkeye gelmesinin önemine işaret etti. Bolat, Merkez Bankası ile Hazine ve Maliye Bakanlığının bu konuları çalıştığını belirtirken "Bize de gelen bu talepleri paylaşıyoruz. Ülke ve ekonomi için döviz dengesi için olması gereken neyse o yapılacak, onu rahatlıkla söyleyebilirim." yanıtını verdi.

 

İHRACATÇININ FİNANSMAN KANALLARI AÇILIYOR

 

Bolat, Merkez Bankasının politika faizini artırması sonrasında bankaların kredi musluklarını açmaya başladığına işaret ederek "Merkez Bankamızla geçen hafta bir toplantı yaptık. İhracatçıların finansmana erişimindeki sıkıntı ve kaygılarını ilettik. Orada da oldukça pozitif, olumlu bir bakış açısı görmekten memnunuz. İhracatçılarımız kaygı duymasın, finansman kanalları açılıyor." değerlendirmesinde bulundu.

 

TÜRKİYE-AB İLİŞKİLERİNİ HIZLANDIRMAYI PLANLIYORUZ

 

AB ile ilişkiler ve Gümrük Birliğinin güncellenmesi sürecine ilişkin de bilgi veren Bolat, şunları kaydetti:

 

"AB'den birçok liderin seçim sonunda Türkiye ile yeniden çalışma konusunda istekli olduğunu gözlemledik. Önümüzdeki süreçte orta vadede Gümrük Birliği'nin güncelleme müzakerelerinin hızla başlatılıp bir sonuca varması talebimiz var. En son AB'nin 10 gün önceki Liderler Zirvesi'nde liderler, AB Komisyonu'na görev verdiler, 'Türkiye ile AB ilişkilerinde değerlendirme raporu hazırlayın' diye. Bu da önemli bir gelişme. Yakında o rapor çıkar. Biz de Ticaret Bakanlığı olarak bu konuda istekliyiz. Önümüzdeki günlerde Bakan Yardımcım Mustafa Tuzcu Bey Brüksel'e gidecek. Ben de AB'nin Genişlemeden Sorumlu Başkan Yardımcısı ile görüşme niyetindeyim. En azından gerginliğin ortadan kalktığı dönemi proaktif yaklaşımla eyleme dönüştürerek Türkiye-AB ilişkilerini hızlandırmayı, güçlendirmeyi planlıyoruz."

 

"Türkiye Yüzyılı hedeflerine ulaşabilmek için önümüzdeki dönemde yeni reformlar ve enstrümanlara çok daha fazla çalışacağız"

Son 4 yıl içinde dünyada ve bölgede yaşanan salgınlara, savaşlara, ham madde ve enerji krizlerine rağmen ihracatçıların, takdire şayan bir performans gösterdiğine işaret eden Bolat, son 21 yılda uygulanan doğru ve etkili politikalarla ihracatta rekorlar kırıldığını söyledi. Bolat, "2002'de 36,1 milyar dolar olan mal ihracatımızı 2022 sonunda 7 katına çıkardık, yine bu dönemde dünya ihracatımızdan aldığımız payı yüzde 0,5 düzeyinden yüzde 1,02'ye yükselttik. Ocak-haziran döneminde ihracatımız 123,4 milyar dolar oldu ve yıl sonunda 265 milyar dolara ulaşmayı hedefliyoruz." diye konuştu.

 

Bolat, "Uzak Ülkeler İhracat Stratejisi" ve "İslam Ülkeleri İle İhracatı Geliştirme Stratejisi" ile ihracatta pazar ve ürün çeşitliliğini sağlamayı hedeflediklerini vurgulayarak "Türk Eximbank ile ihracatçılarımıza 2022 yılında 45 milyar dolarlık ve 2023 yılı ilk 6 ayında toplam 19,6 milyar dolar destek sağladık. Müjde olarak ilk defa paylaşıyorum. İhracatçılarımıza ilave kredi destekleri sağlayabilmek için Türk Eximbank'ın sermayesi, 3 gün önce 6,8 milyar lira artırımla 20,6 milyar liraya çıkarıldı. Böylece Türk Eximbank kaynaklarından ilave yaklaşık 70 milyar liralık finansman kaynağını ihracatçılarımıza sunacağız. Hazine ve Maliye Bakanlığımıza ve BDDK'ye teşekkür ediyoruz." ifadelerini kullandı.

 

Hizmet ihracatına verdikleri öneme de dikkati çeken Ömer Bolat, 2002 yılında 14 milyar dolar olan hizmet ihracatının, 2022 yılında 6,5 katı artışla 90,5 milyar dolara ulaştığını söyledi. Bolat, 2023 yılı hizmet ihracatı hedefinin ise 120 milyar dolar olduğunu belirtti.

 

Bolat, ithalat politikasında da öncelik olarak, yatırım, üretim ve ihracat zincirini destekleme stratejisine odaklandıklarını bildirdi.

 

Yurt dışı müteahhitlikte 50 yılda 480 milyar dolarlık proje üstlenildiğini aktaran Bakan Bolat, "133 ülkede 11 bin 800 proje kazanıldı. Türkiye, dünyada toplamda yüzde 5 paya sahip. 2023 yılı için hedefimiz 20 milyar dolar, 2028 yılı için ise hedef 600 milyar dolar." dedi.

 

Bolat, gümrüklerde, 700 milyar dolar ve 400 milyon tonluk hacme ulaşan dış ticaret işlemi yapıldığını belirtirken, yılda 9,5 milyon araç, 7,7 milyon konteyner ve 130 milyonun üstünde yolcunun sınırlardan giriş-çıkış yaptığını ve toplam vergi gelirlerinin yüzde 30'unun gümrüklerde tahsil edildiğini söyledi.

 

Bolat, gümrüklerde 2022 yılında 11,9 milyar lira ve 2023 yılı ilk beş ayında 7,2 milyar lira değerinde yakalama gerçekleştirdiklerini de bildirdi.

 

Fahiş fiyat artışı ve stokçulukla kararlılıkla mücadele ettiklerini de vurgulayan Ticaret Bakanı Bolat, ayrıca Rekabet Kurumu tarafından açılan soruşturmalar sonucunda 6,22 milyar lira idari para cezası kesilerek tüketici refahına 113,6 milyar liralık katkı sağlandığını ifade etti.

 

Bolat, elektronik ticarette geçen yıl yasalaşan kanunla haksız rekabet ve tekelleşmenin önüne geçerek rekabetçi bir piyasa oluşturacaklarını belirtirken "Bu konuda ana muhalefet tarafından Anayasa Mahkemesine iptal davası açılmıştı. Yakında Anayasa Mahkemesi bir karar verecektir. Biz de 6 Temmuz'da görüşümüze başvurulmak üzere davet edildik. Bu konudaki görümüzü yüce mahkeme üyelerine aktardık." değerlendirmesinde bulundu.

 

Bakanlığının 2028 yılı Vizyon Belgesi'ndeki hedeflere ilişkin de bilgi veren Bolat, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

"Ticaret Bakanlığı olarak, Türkiye Yüzyılı hedeflerine ulaşabilmek için önümüzdeki dönemde yeni reformlar ve enstrümanlara çok daha fazla çalışacağız. 2028 vizyonu kapsamında yepyeni proje ve faaliyetlerimizle mal ihracatımızı 400 milyar dolara, hizmetler ihracatımızı 200 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. 2028 hedefi olarak, küresel mal ihracatından aldığı payı yüzde 1,2'ye, küresel hizmet ihracatından aldığı payı yüzde 1,5'a yükselteceğiz.

 

Yüksek ve orta-yüksek teknolojili ürün ihracatımızın payını yüzde 50'ye yükselteceğiz. KOBİ'lerin ihracattaki payını yüzde 40'a çıkaracağız. Türkiye e-ihracat platformu ve e-kolay ihracat platformu gibi kanallarla e-ihracatın toplam ihracattaki payını yüzde 10'a çıkaracağız. 1 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştiren il sayımızı 40'a, 5 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştiren il sayımızı 15'e, 10 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştiren il sayımızı 10'a yükseltmeyi hedefliyoruz."

 

AB ile yakın ve orta vadede Gümrük Birliği'nin güncellenmesi görüşmelerinin başlamasını hedeflediklerini belirten Bolat, "İslam ülkeleri ile yatırım ve ticareti geliştirmek, ihracatımızda İslam ülkelerinin payını yüzde 26'dan yüzde 30'a çıkarma hedefimiz var." dedi.

 

HELAL ÜRÜN KAPSAMINDAKİ ÜRETİM TESİSİ SAYISINI 1500'ÜN ÜZERİNE ÇIKARACAĞIZ

 

Bolat, serbest bölgelerin sayısını 25'e çıkararak, bölgelerin yüksek teknolojili ürün ihracatını artıracaklarını da aktarırken şunları kaydetti:

 

"Üreticimizi, sanayicimizi, çiftçimizi ithalat baskısına ve haksız rekabete karşı daha etkin şekilde koruyacağız, teknolojik ve modern bir altyapıya sahip gümrük kapılarımızla çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz. e-ticaret sektöründe haksız rekabet ve tekelleşmenin önüne geçerek rekabetçi bir piyasa oluşturacağız. Gıda perakendeciliği ve otomotiv sektörü denetimlerinde etkinliğin artırılması için özel ekipler oluşturacak, sebze ve meyve ticaretinde; paydaşlarımızın işbirliği ile kayıt dışılığı sonlandıracağız. 'Güvensiz ürüne sıfır tolerans' prensibiyle yüzde 1,7'ye düşen tüketici ürünlerindeki güvensizlik oranını daha da aşağıya çekeceğiz. Helal Akreditasyon Kurumunu daha da geliştirerek helal ürün kapsamındaki üretim tesisi sayısını 1500'ün üzerine çıkaracağız."

11 Temmuz 2023 Salı