Son dakika haberleri: Türkiye’de milyonlarca kişi, çeşitli nedenlerle işgücüne katılamıyor. Kimileri bordrolu hayata girmeyi tercih etmezken, kimileri de eğitim, özel sorumluluklar veya annelik gibi nedenlerle haftalık 45 saatlik çalışma temposuna uyum sağlayamıyor. Ancak esnek çalışma modellerinin yaygınlaştırılmasıyla bu kesimin iş dünyasına kazandırılması gündeme geldi.
TÜİK’in 2024 yılı son çeyreğine ait istihdam verilerine göre, mevsim etkisinden arındırılmış işgücü, bir önceki çeyreğe göre 118 bin kişi artarak 35 milyon 835 bine ulaştı. İşgücüne katılma oranı ise 0.1 puan artarak yüzde 54.2’ye yükselirken, erkeklerde yüzde 72, kadınlarda ise 36.8 oldu.
NEET YÜZDE 28
Özellikle NEET (ne eğitimde ne de istihdamda olan gençler) kategorisindeki gençlerin sayısı 3 milyonu aştı. 15-24 yaş grubundaki genç nüfusta işsizlik oranı ise geçen yılın son çeyreğinde yüzde 16.1 olarak hesaplandı. Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı, dördüncü çeyrekte bir önceki çeyreğe göre 1.4 puanlık artışla yüzde 28 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 18.5 iken, potansiyel işgücü ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 19.3 olarak tahmin edildi. Uzmanlar, esnek çalışma modellerinin gençlerin iş dünyasına dahil edilmesi için önemli bir fırsat sunduğunu belirtiyor. Hibrit ve uzaktan çalışma imkanları sayesinde gençlerin iş hayatına daha kolay adapte olabileceği, dijital yetkinliklerin gelişmesiyle kısa vadeli projelerde ve serbest çalışma sistemlerinde daha aktif rol alabilecekleri öngörülüyor.
4 YENİ MODEL GÜNDEMDE
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, esnek çalışma ile ilgili düzenleme yapılarak özellikle kadınların ev ve iş hayatının rahatlatılacağını açıklamıştı. 2025 Aile Yılı kapsamında açıklanan müjdeler arasında esnek çalışma düzenlemeleri de yer alıyor. Buna göre yapılacak düzenlemelerle ilgili 4 formül masaya geldi:
Bu modellerle özellikle kadınların işgücüne katılımının artması, çalışanların özel yaşamlarına daha fazla vakit ayırabilmesi hedefleniyor. İş dünyasının ihtiyaçları da göz önünde bulundurularak esnek çalışma uygulamalarının kapsamı belirlenecek.
GÜVENCELİ ESNEKLİK
Yeni çalışma modeli kapsamında çalışma saatlerinin kısaltılması ve iş-özel hayat dengesinin sağlanması amaçlanıyor. İş Kanunu’nda sosyal taraflarla kurulacak diyalogla düzenlemeler yapılacak. Güvenceli esnekliğin sağlanması için sigorta ve çalışma sürekliliği konularında güvence mekanizmaları oluşturulacak. Esnek çalışmaya geçen çalışanların mali hakları korunacak ve gelir kaybı yaşanmaması için ek tedbirler alınacak.
40 SAATE DÜŞEBİLİR
Hükümet, esnek çalışma sistemini iş dünyasının ihtiyaçlarına göre şekillendirmeyi planlıyor. Özellikle imalat sektöründe şirketlerin yarım gün ve tam gün çalıştırma koşulları göz önüne alınarak, gün ve saat bazlı çalışma alternatifleri değerlendiriliyor. Haftalık 45 saatlik çalışma süresinin ilk etapta 40 saate düşürülebileceği belirtiliyor. Esnek çalışma modelinin her meslek grubunu kapsamayacağı ifade edilirken, dünya örnekleri incelenerek Türkiye’ye en uygun modellerin belirlenmesi hedefleniyor. Yeni çalışma sisteminin hem iş dünyasının taleplerini karşılaması hem de işgücüne katılımı artırması bekleniyor.
MEVZUAT ÜZERİNE ÇALIŞILIYOR
Geçtiğimiz haftalarda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan da uzaktan ve esnek çalışmaya ilişkin önemli bilgiler verdi. Esnek ya da uzaktan çalışma sistemlerine yönelik mevzuat üzerinde hazırlıkların sürdüğünü söyleyen Bakan Işıkhan, “Değişime ayak uydurmak lazım” dedi. Işıkhan, yeni düzenlemeyle ilgili çalışmaların devam ettiğini belirterek, şu bilgiyi verdi: “Uzaktan çalışma, esnek çalışma dediğimiz modeller gündeme gelmeye başladı. Bunun artısı da var, eksisi de var. Çalışma Genel Müdürlüğümüz bu konuda mevzuat düzenlemelerini gerçekleştiriyor.”
Bu çerçevede Bakanlık 2024 Temmuz ayından beri çalışmalarını sürdürüyor. Temmuz ayında başlayan esnek çalışmaya yönelik toplantıların sonuncusu geçen ay gerçekleştirildi. Yeni nesil çalışma modelleri konulu toplantıda, mevzuat ve çalışma modellerinin değişikliği gündeme geldi.
DÜNYADA DA GÜNDEM
Son yıllarda, çalışma hayatında insan hakları ve sürdürülebilir iş uygulamalarını geliştirmeye yönelik uluslararası girişimler, iş dünyasında önemli değişimlere yol açıyor. Özellikle BM İş Dünyası ve İnsan Hakları Rehber İlkeleri, şirketlerin faaliyetlerinde ve tedarik zincirlerinde insan haklarına saygı göstermeleri gerektiğini vurgulayarak, küresel iş dünyasında insan hakları standartlarını yükseltmeye yönelik temel bir çerçeve sunuyor. Bu ilkeler, şirketlerin insan haklarına saygılı politikalar geliştirmelerini ve uygulamalarını zorunlu kılarken, işçilerin haklarını korumak ve adil çalışma koşulları sağlamak için somut adımlar atılmasını teşvik ediyor. Bu kapsamda bir diğer yöntem de güvenceli esnek çalışma modeli. Bu model, işverenlerin esnek işgücü ihtiyacıyla çalışanların güvence talebini ortak bir zeminde buluşturan bir sistem olarak öne çıkıyor. Bu model, iş hukuku, sosyal güvenlik ve toplu iş ilişkileri gibi unsurları kapsayarak iş güvencesini sağlamayı hedefliyor. AB ülkelerinde ‘güvenceli esneklik’ olarak adlandırılan bu model, dört temel unsur üzerine inşa ediliyor:
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ise bu modeli, ‘insana yakışır iş’ ilkesi çerçevesinde değerlendirerek, çalışan haklarının korunması gerektiğine dikkat çekiyor. Esnek çalışma modelinin sosyal güvenlik sistemine entegrasyonu sağlanarak iş güvencesi, istihdam güvencesi, gelir güvencesi ve özel hayat ile iş hayatını dengeleyici düzenlemeler hayata geçirilecek.
PLATFORM EKONOMİSİ
Son yıllarda hızla büyüyen platform ekonomisi (e-ticaret, dijital hizmetler ve uzaktan çalışma gibi alanlar), işgücü piyasasında yeni dinamikler yaratıyor. Ancak bu alandaki çalışanların iş güvencesi, adil ücretlendirme, çalışma saatleri ve sosyal hakları konusunda yasal düzenlemelere ihtiyaç duyuluyor. Güvenceli esneklik modeli, platform ekonomisinde çalışanların sosyal güvenceye erişimini sağlayarak, bu alandaki iş koşullarını iyileştirmeyi hedefliyor.
ÖNE ÇIKAN SEKTÖRLER
İstanbul Ticaret Üniversitesi Kariyer Merkezi (KAMER) Müdürü Koray Uslu, esnek çalışma modelinin kalıcı hale gelmesiyle birlikte iş dünyasında bir geçiş sürecinin yaşandığını söyledi. Ekip içi iletişimde kopukluk, çalışanlarda zaman yönetimi zorlukları ve performans değerlendirme süreçlerinde belirsizliklere dikkat çeken Uslu, şunları söyledi: “Türkiye’de esnek çalışma modeli, özellikle bilişim, finans, e-ticaret, danışmanlık, medya ve çağrı merkezi gibi sektörlerde yaygın. Bu sektörlerin dijital altyapıya dayalı olması, uzaktan çalışmayı mümkün kılan en önemli faktörlerden biri olarak öne çıkıyor. Bu sektörlerde esnek çalışma modelinin hızla benimsendi. Ancak üretim, sağlık ve perakende gibi sektörlerde bu modelin uygulanabilirliği daha sınırlı. Esnek çalışmanın uzun vadede başarılı olabilmesi için şirketlerin belirli bir iş modelini benimsemesi gerekiyor.”
YASAL ALT YAPI DÜZENLENMELİ
Esnek çalışma modellerinin yaygınlaşmasıyla birlikte çalışma koşulları, iş hukuku ve sosyal güvenlik hakları konusunda yeni düzenlemeler yapılmasının gündemde olduğunu belirten KAMER Müdürü Koray Uslu, şunları söyledi: “İşverenlerin uzaktan çalışma sözleşmelerini yazılı olarak hazırlaması, çalışanlara iş araçları ve malzemeleri sağlaması, çalışma saatlerini net bir şekilde belirlemesi gerekiyor. Ayrıca, esnek çalışma sistemine yönelik yasal altyapının güçlendirilmesi için güvenlik, gizlilik ve veri koruma gibi konularda da düzenlemeler yapılmalı. Tüm tarafların hak ve sorumluluklarının açıkça tanımlandığı bir çerçevenin oluşturulması, esnek çalışmanın sağlıklı bir şekilde uygulanmasını sağlayacak.”