Son dakika haberleri: Altın haftaya hızlı bir yükselişle başladı. ABD’de faiz indirimi beklentilerinin güçlenmesi ve siyasi belirsizliklerin artmasıyla ons altın 4.327 dolara kadar çıkarak gün içinde yüzde 1,38 yükseldi. Cuma günü 4.378 dolarla rekor kıran altın, ABD-Çin ticaret görüşmeleri ve enflasyon verileri öncesinde yatırımcıların güvenli liman tercihi oldu.
FED’DEN FAİZ İNDİRİMİ BEKLENTİSİ
ABD hükümetinin 20. güne giren kapanması nedeniyle enflasyon gibi kritik verilerin açıklanması gecikiyor. Bu durum, piyasaların Fed’in faiz oranlarını düşürme ihtimalini yüzde 99 olarak fiyatlamasına yol açtı. CPM Group Yönetici Ortağı Jeffrey Christian, “Siyasi ve ekonomik endişeler fiyatları yeniden yukarı çekiyor. Önümüzdeki haftalarda altının ons fiyatının 4.500 dolara çıkması bizi şaşırtmaz.” dedi.

ALTIN RALLİSİ DEVAM EDİYOR
Son iki aydır hız kesmeyen altın rallisi, dünya genelinde birçok ülkenin külçe satışlarını durdurmasına neden oldu. Küresel ölçekte artan talep, altın fiyatlarını rekor seviyelere taşırken, uzmanlar bu yükselişin bir balon değil, finansal sistemdeki köklü dönüşümün sonucu olduğunu vurguluyor.
“BU BİR BALON DEĞİL, PARASAL DÖNÜŞÜMÜN SONUCU”
Para piyasaları uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, altındaki yükselişin spekülatif bir hareket olmadığını belirterek, “Bu bir balon değil. Fiyatların nereye kadar gideceğini kestirmek zor ama temelinde büyük bir parasal dönüşüm var.” ifadelerini kullandı.
Yıldırımtürk, 1970’lerdeki altın hareketine atıf yaparak, “1972 öncesi ABD Merkez Bankası’nda ne kadar altın varsa o kadar dolar basılabiliyordu. Bu sistem terk edilince altın 35 dolardan 850 dolara çıktı. Bugün yaşanan da benzer bir süreç.” değerlendirmesini yaptı.
MERKEZ BANKALARI DOLARDAN UZAKLAŞIYOR
Asya ve Avrupa merkez bankalarının rezervlerini dolardan altına kaydırdığını belirten Yıldırımtürk, “Artık altın sadece bir yatırım aracı değil; yeni finansal sistemin teminatı haline geliyor.” dedi.
TALEP GÜÇLÜ, ARZ SINIRLI
Uzman, arzın sınırlı, talebin güçlü olduğunu belirterek fiyatlarda kalıcı bir düşüş beklemediğini söyledi:
“Altın satmak isteyen az, almak isteyen çok. Vatandaşın ilgisi kuyumcuyla sınırlı değil; KKM’den çıkanlar, BES fonları, hatta bireysel yatırımcılar bile altına yöneliyor.”
“ALTIN AL, AMA AKILLICA AL”
Yıldırımtürk, yatırımcıları kısa vadeli beklentilerle hareket etmemeleri konusunda uyararak, “Altın alımı orta ve uzun vadeli düşünülmeli. Birikimin tamamı altına yatırılmamalı; örneğin yüzde 40 altın, yüzde 30 uzun vadeli hisse olabilir. Fiyatlarda olası düzeltmeler yeni fırsatlar yaratabilir.” dedi.