Cuma, 22 Kasım, 2024
HABER: ADEM ORHUN
Kuruldukları ilk yıllarda bireysel paylaşım alanları olan sosyal medya siteleri, kullanıcı sayısının artmasıyla milyonlarca kişinin aynı ‘şey’i paylaştığı, aynı konuyu tartıştığı platformlar haline geldi. En popülerleri Facebook ve Twitter olan bu siteler, artık sosyal paylaşımlardan öte kitlesel haberleşme aracı, şikayet kanalı, kampanya ve propaganda alanı olma özelliklerinin hepsine sahip durumda.
MİLYARLARIN DÜNYASI
Sosyal medya sitelerindeki paylaşımların yapacağı etkiye dair potansiyeli, kullanıcı sayısına bakarak anlamak mümkün. Dünya çapında 1.8 milyar kişi sosyal medya ağlarını kullanıyor. Facebook’un kullanıcı sayısı 1.3 milyarı geçti. Üstelik kullanıcıların yüzde 68’i hesaplarına mobil ortamda ulaşıyor. Twitter’ın ise aylık aktif kullanıcı sayısı temmuzda 316 milyona ulaştı. Fotoğraf paylaşım sitesi Instagram’ın kullanıcı sayısı da yakın rakamlarda. Google Plus, Linkedin ve Pinterest de milyonları buluşturuyor.
MOBİLDE 32 MİLYON KİŞİ
Türkiye’de ise 40 milyon adet sosyal medya hesabı bulunuyor. Mobil internet kullananların sayısı 32 milyon. Bunca insan, elinin altındaki internette saatler geçiriyor. Türkiye’de internette geçirilen süre günde ortalama 4.5 saati aşıyor. Bunun yaklaşık 3 saati ise sosyal medyada geçiyor.
Bu yeni dönemde, web dünyası ve sosyal ağlar aracılığıyla özel çevremizle iletişimimiz ve paylaşımımızda dönüşüm yaşarken, başka bir değişim, tüketici kimliğimizde gerçekleşiyor. Bireyler artık şirketlerin ve kurumların sunduğu ürün ve hizmetleri ‘şekillendirmeye’ başladı. Evet, patronun ne üreteceğini, nasıl pazarlayacağını artık tüketici belirliyor. Üstelik bu tüketici yeni kuşaklar, yeni çağın ‘sahibi’ konumunda.
KUŞAKLAR FARKLI
Y kuşağı denilen 90’lı yılların gençleri, sosyal medyanın en çok kullanıldığı mobilde de oldukça aktif. Bugünün çok bilen, X kuşağına göre daha rahat şartlarda yetişmiş, pazarlama taktiklerinden ve dünyadaki gelişmelerden haberdar bu kuşağın, tercihleri ve paylaşımları da yakından takip edilmeli. Zira bu kuşak, çevresindekilerin önerilerine kulak verirken, diğer bireylerin de satın alma davranışlarını etkiliyor. Y kuşağı üyelerinin yarısı, arkadaşlarının onaylamadığı bir ürün ya da hizmeti satın almayacaklarını belirtiyor.
MECRALAR DEĞİŞTİ
Müşterinin ne istediğini bilmek, ona tam zamanında ulaşmak artık çok önemli hale geldi. Sosyal medya üzerinden paylaşılanları takip etmek kadar; geçen zamanda oluşan büyük veriyi analiz edip, ona göre adımlar atmak da kritik önem taşıyor.
Markaların bir nevi dijital evi olan web siteleri tek başına yeterli değil artık. Profesyonel e-mail ile pazarlama çözümlerinin yanı sıra sosyal ağları kullanmak için para ve vakit harcamak gerekiyor. Bu platformlardaki reklamlar geleneksel medyadaki reklam ve ilanlar kadar önemli. Önümüzdeki yıl sosyal medya sitelerindeki reklamlara 25 milyar dolar harcanacağı tahmin ediliyor.
Elektronikten hızlı tüketim mallarına, ulaşımdan turizme kadar birçok sektördeki firmalar sosyal medyada yeni pazarlama yöntemlerini kullanıyor. Örneğin turizmde rezervasyon, tüketici ürünlerinde online satışlar, sosyal medya paylaşımlarına kaymaya başladı.
VERİ TABANI ÖNEMLİ
Sosyal medya üzerindeki paylaşımlardan elde edilen verinin analiz edilmesi, buradan çıkarılan sonuçlara göre pazarlama stratejisinin ve süreçlerinin uygulanması satış hacmini artırdığı gibi uzun vadede ciddi tasarruf da sağlıyor. Veri tabanlı pazarlama da denilen bu yöntem, müşteriyi, tercihlerini, alışkanlıklarını belirlemeyi sağlıyor. Müşterisini tanıyan ve onun gerçekte ne istediğini bilenler, sadakat ve rekabet avantajı kazanıyor.
TWİTTER’DA PAZARLAMA ARAÇLARI
Twitter Analytics: Bu araçla Twitter’da ayrıntılı analiz yapılıyor. Paylaşımlar, kullanıcılara ait öğeler analiz ediliyor. Müşteriler hakkında detaylı bilgi topluyor. Kimin ne paylaştığını, o kişinin hangi konulara ilgi duyduğunu ortaya koyuyor.
Tweetails: Kullanıcıların attığı tweetlerden son 1.000 kelimeyi analiz ediyor. Bunun sonucunda toplanan veriler istatiksel bir şekilde sunuluyor.
Trends 24: Son bir gün içinde nelerin ‘trend’ olduğunu saat saat gösteriyor.
PeerIndex: Ulaşılmak istenen hedef kitle hakkında ayrıntılı bilgi topluyor. Verimi artırmak için kime ne satılması gerektiği konusunda rehberlik ediyor. Etkinlik, izleyici, kurum şeklinde üç ana dalda inceliyor. Müşteriler hakkında dikkat çekici özellikleri sıralıyor.
Twitonomy: Görsel verileri analiz etmek için kullanılıyor. Tıklama sayılarını analiz edip istatistikleri tabloya dönüştürüyor. Takip edilen kişilerin fikirleri bu araç ile izlenebiliyor. Linklerinizde tıklanma oranları takip edilebiliyor. Takip ettiğiniz kişilerin sizi izlemesini de anahtar kelime ve hashtags ile sağlayabilirsiniz.
Twitter Counter: Twitter üzerinden ulaşmak istediğiniz kişileri sınıflandırabiliyorsunuz. Cinsiyet, yaş gibi kriterlere göre grupluyor. Popülerlik oranını göstererek, hedef kitlenizi en iyi şekilde belirlemenizi sağlıyor. Doğru ürünü doğru kişiye satmanıziçin rehber oluyor.
Y KUŞAĞI ESAS KİTLE
Sanal dünyadan mobil dünyaya geçerken yaşanan değişimde pazarlama çözümleri üreten Avusturyalı Emarsys firmasının Türkiye Ülke Müdürü Murat Erdör, ticarette sosyal medyanın önemine dikkati çekti. Her biri müşteri adayı olan internet kullanıcılarının alışkanlıklarının kökten değiştiğini belirten Erdör, “Bu mecralarda gerçekleştirdiğimiz eylemler neticesinde kendimizle ilgili birçok veriyi de farkında olmadan ardımızda bırakıyoruz” dedi. Erdör, burada sosyal medya takibinin ve veri analizinin önemini vurguladı.
Ancak elde edilen bütün veriye ve istatistiklere rağmen sosyal medya yönetimi ve iletişimiyle ilgili bir adım daha öteye gitmek gerektiğini belirten Erdör, “İş dünyası ve markalar için büyük önem taşıyan ve 2020 yılı itibariyle harcama gücünün büyük bölümüne sahip olacak Y kuşağının davranış kalıplarını ve beklentilerini bilmek oldukça önemli durumda” dedi. Erdör’ün dikkati çektiği potansiyel müşteri grubu, sosyal medya verilerinin ve geleceğin pazarlama yöntemlerinin önemini ortaya koyuyor. Hatta Y kuşağından sonrası da var. Şirketler, sosyal medyayı yaşamlarının merkezine koyan Y neslinin davranışlarını ve beklentilerini anlayamazlarsa, teknolojinin içinde doğan Z kuşağına dokunamayacaklar.
EĞLENCELİ ALIŞVERİŞ İSTİYORLAR
Dünya nüfusunun yüzde 25’ini, Türkiye nüfusunun ise yüzde 35’ini Y kuşağı tüketiciler oluşturuyor. Markaları, kendilerinin bir yansıması olarak gören Y kuşağı tüketicilerin beklenti ve yaklaşımlarına göz atıldığında şu özellikler dikkati çekiyor:
* Çabuk sıkılan ve kararları hızlı değişen Y kuşağı için alışveriş, ihtiyaçların temin edilmesinden çok sosyal bir aktivite. Markaların, Y nesline eğlenceli alışveriş imkanı sunması önem taşıyor.
* Sosyal medya, web siteleri, arama motorları, arkadaş önerileri, aile ve ürün inceleme web siteleri, Y kuşağının satın alma davranışlarını etkileyen faktörlerin başında geliyor. Y kuşağı sürekli sorguluyor ve araştırıyor.
* Online satış özelliği, mobil web sayfası, mobil aplikasyonlar, Y kuşağı için önemli tercih sebebi.
* Y kuşağı, denediği ürün ve hizmetler hakkında yorum yaparak şikayet ya da övgü belirtmeyi seviyor.
* Fikirlerine değer verildiğini görmek Y kuşağının kalbini kazanmakta önemli.
* Y kuşağı, kişiye özel iletiler gönderen markalara daha yakın duruyor.
25 Ağustos 2015 Salı
22 Kasım 2024 Cuma
22 Kasım 2024 Cuma
22 Kasım 2024 Cuma
21 Kasım 2024 Perşembe
21 Kasım 2024 Perşembe