İstanbul’da Boğaziçi üzerindeki gemi trafiği yükünü azaltmak amacıyla 2011’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kamuoyuna duyurulan ve Cumhuriyet tarihinin en önemli projelerinden sayılan Kanal İstanbul’un güzergahı açıklandı. Küçükçekmece-Sazlıdere-Durusu koridoru, yaklaşık 45 kilometrelik Kanal İstanbul için en uygun güzergah olarak seçildi. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, proje ile o bölgede yaşayan vatandaşlar için, su yolu güzergahında kentsel dönüşüm de yaparak, çarpık yapılaşmayı ortadan kaldırmayı hedeflediklerini söyledi. Bakan Arslan, “Bir diğer amacımız, İstanbul gibi dünya metropolü olan şehirde suyolu taşımasından kaynaklı hem ülkemizin konumunu hem cazibesini artırmak” dedi.
İLK KAZMA BU YIL
Bakan Arslan, yap-işlet-devret modeli, kamu-özel iş birliğinin diğer alternatifleri dahil olmak üzere karma bir modelle ihale süreçlerini bitirip, bu sene içinde kazma vurmayı hedeflediklerini kaydetti. Arslan, deprem risklerinin değerlendirmesi kapsamında, 72 yıl, 475 yıl ve 2 bin 475 yıllık ortalama yinelenme süreleri dikkate alınarak tüm çalışmaların yapıldığını söyledi.
Projede tsunamiyle ilgili parametrelerin de tespit edildiğine işaret eden Arslan, bu kapsamda detaylı çalışmalar yapıldığını ve ön raporda olumsuz bir etkinin olmayacağının belirlendiğini bildirdi.
Arslan, proje alanında yaklaşık 25 yıllık rüzgar verileri kullanılarak modelleme çalışmalarının yapıldığına dikkat çekerek, “Proje alanıyla ilgili Karadeniz ve Marmara Denizi girişlerindeki rüzgar ve derin deniz dalgaları incelendi. Kanal içerisinde gemi geçişlerinden oluşacak dalgaların kanal yan yüzeylerine etkisi en olumsuz senaryolara göre değerlendirildi” diye konuştu.
17 BİN METRE SONDAJ
İlk aşamadaki 10 bin metreye ilave 7 bin metre sondaj çalışması yapıldığına, böylece toplamda 17 bin metrelik sondajın 2017 sonu itibarıyla tamamlandığına işaret eden Arslan, kanal kazısından çıkacakların ihtiyaçlar çerçevesinde dolgu malzemesi olarak kullanılabileceğini ifade etti.
YAPAY ADALAR
Bakan Arslan, güzergahın, Terkos Gölü su havzası ile etkileşimi olmamasına, Baklalı ve Dursunköy sakinlerini olumsuz etkilememesine dikkat edildiğini söyledi. Arslan, “Karadeniz’den çıkacak malzeme dolgu olarak kullanılabilir. Lojistik merkez olarak kullanabileceğimiz; küresel bazda hizmet edecek proje alanları ve adalar için de değerlendirilebilir” dedi.
MONTRÖ’YÜ AYRI TUTMAK LAZIM
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Kanal İstanbul Projesi nedeniyle Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nde değişikliğe gidilip gidilmeyeceği konusunda şunları söyledi: “Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin elbetteki hükümleri var. Boğazın nasıl kullanılacağına ilişkin kurallar belli. Boğazın tabi olduğu rejim farklı, ülkemizin yapacağı, iki denizin birbirine bağlanacağı alternatif suyolunun rejimi farklı. Elbetteki onu da dikkate alarak işletme süreci olacak. Montrö’yü ayrı tutmak, bununla karıştırmamak lazım.”
10 MADDEDE KANAL İSTANBUL