istanbul-ticaret-gazetesi
istanbul-ticaret-gazetesi

Küresel şirketlerin 'Kur' planları çöktü! Hesaplar sil baştan başladı

ABD merkezli çok uluslu şirketler, Trump yönetiminin uyguladığı gümrük tarifelerinin yol açtığı döviz kuru dalgalanmalarına karşı finansal stratejilerini gözden geçiriyor. Kur riskine karşı daha dayanıklı hale gelmek isteyen bu firmaların riskten korunma (hedge) politikalarını uzun vadeye yayarak pozisyonlarını sağlamlaştırmaya çalıştığı bildirildi.

Giriş: 21.04.2025 - 11:51
Güncelleme: 21.04.2025 - 11:53
Küresel şirketlerin 'Kur' planları çöktü! Hesaplar sil baştan başladı

2 Nisan’da Başkan Trump tarafından açıklanan ve beklentilerin üzerinde gelen yeni gümrük tarifeleri, döviz piyasalarında sert dalgalanmalara yol açtı. Bu ani gelişme, birçok şirketin mevcut hedge stratejilerinin yetersiz kalmasına neden oldu ve firmaları daha uzun vadeli planlamalar yapmaya yöneltti.


BELİRSİZLİK ŞİRKETLERİ TEMKİNLİ OLMAYA İTİYOR

MillTechFX CEO’su Eric Huttman, bu değişimin etkilerini değerlendirirken, “Geçtiğimiz hafta itibarıyla müşterilerimizin çoğu, kur risklerine karşı korunma işlemlerini daha uzun vadeye yaymaya başladı. Böylece kısa vadeli belirsizlikleri aşmayı hedefliyorlar,” dedi. Huttman ayrıca, piyasanın mevcut belirsizliğinin şirketleri daha temkinli hareket etmeye ittiğini belirtti.


Mizuho Americas Döviz ve Gelişen Piyasalar Türev Ürünler Başkanı Garth Appelt de benzer görüşler dile getirerek, şirketlerin artık hedge işlemlerinde 2 ila 5 yıllık vadeleri tercih ettiğini söyledi. Appelt’e göre, “Doların değer kaybetmesi, tarifelerin yarattığı piyasa belirsizliğinin en çarpıcı sonuçlarından biri.” Bu durum, ABD’li ihracatçılar için olumlu olabilir; çünkü doların zayıflaması, Amerikan ürünlerinin yurt dışı pazarlarda daha rekabetçi hale gelmesini sağlıyor.


Bununla birlikte, ticaret politikalarındaki belirsizlikler ve küresel durgunluk endişeleri, şirketlerin gelecekteki kârlılıklarını güvence altına almak için daha proaktif adımlar atmasına neden oluyor. Birçok firma, bu tür ekonomik çalkantılara karşı daha dirençli hale gelebilmek adına stratejik planlamalarını yeniden gözden geçiriyor.


EURO'NUN GÜÇLENMESİ KÜRESEL ŞİRKETLERİN PLANINI BOZDU

Trump yönetiminin Çin dışında kalan diğer ticaret ortaklarına verdiği 90 günlük ek süre, döviz piyasalarındaki gerilimi tam olarak yatıştırmaya yetmedi. Dolar, euro karşısında son üç yılın en düşük seviyesine düşerken, bu durum uluslararası ticaret yapan şirketler üzerinde ek bir baskı oluşturuyor.


ABD Bankası FX Satış Direktörü Paula Comings, eurodaki ani değer artışının şirketler arasında şaşkınlık yarattığını belirtti. Comings, “Daha önce odak noktası Kanada doları ve Meksika pesosuydu. Ancak şimdi euro güçleniyor ve şirketler, bu gelişmeyi göz önünde bulundurarak stratejilerini yeniden değerlendiriyorlar” dedi.


Euro’nun değer kazanması, Avrupa ile ticaret yapan şirketler için maliyet artışlarına yol açarken, özellikle ihracat yapan firmalar üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği öne sürülüyor. Döviz kurlarındaki bu değişiklikler, şirketleri finansal planlamalarını gözden geçirmeye ve stratejilerini yeniden şekillendirmeye itiyor.


Uzmanlar, eurodaki dalgalanmaların kısa vadede devam etme ihtimaline dikkat çekerek, şirketlerin bu tür değişimlere karşı daha esnek stratejiler geliştirmesi gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, döviz risklerini en aza indirmek amacıyla hedging (korunma) stratejilerinin önemine vurgu yapılıyor.


DOLAR DAHA DA ZAYIFLAR MI?

Küresel ticaret savaşlarının etkisiyle döviz piyasalarında yaşanan bu belirsizlik, yatırımcıların da temkinli davranmasına yol açıyor. Analistler, ABD’nin ticaret politikalarındaki belirsizliklerin devam etmesi halinde doların daha da zayıflayabileceğini öngörüyor.


Döviz piyasasındaki ani dalgalanmalar ve belirsizlikler, şirketlerin finansal stratejilerini yeniden gözden geçirmelerine yol açtı. Kısa vadeli korunma maliyetlerinin artması, işletmeleri daha uzun vadeli opsiyon ve esnek kontratlara yönelmeye zorladı. Kyriba’dan finans uzmanı Bob Stark, bu dönemde opsiyon stratejilerinin daha fazla tercih edildiğini belirtti. Stark, “Geleceği tahmin etmek zor; bugün bir karar vermek zorunda kalmadan opsiyon kullanarak esneklik kazanıyorlar” ifadesiyle, şirketlerin bu tür finansal araçlara olan ilgisinin arttığını vurguladı.