Böylece marka tescili konusunda yıllar süren davaların önüne geçilecek. Uzmanlar; firmalara, “Kullanmayacağınız markayı boşuna tescil ettirmeyin” uyarısını yapıyor.
HABER: MESUDE DEMİRHAN
Tescil edilen, ancak hiç kullanılmayan veya kullanımına ara verilen markalar, iptal riskiyle karşı karşıya. Sınai Mülkiyet Kanunu’nda yapılan düzenlemeyle hiç kullanılmayan ya da 5 yıl kesintisiz kullanımına ara verilen markalar, 10 Ocak 2024 tarihi itibarıyla iptal edilebilecek. İptal başvuruları, Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri yerine artık Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından değerlendirilecek. Böylece hem mahkemelerin iş yükü azalacak hem de kullanılmayan markaların yıllar süren davaları kısa sürede sonuçlanacak.
İPTAL GEREKÇELERİ
Marka iptali; markanın tescil edildiği mal ve hizmetler kapsamında kullanılmadığı veya yaygın bir ad haline geldiği gerekçesiyle talep edilebiliyor. Marka sahibi tarafından belirli önlemlerin alınmadığı veya markayı korumadan markanın o mal veya hizmet kategorisinde genel bir isim-jenerik isim haline gelmesi durumunda da marka iptali söz konusu olabilir. Tescil edildiği tarihten itibaren 5 yıl içerisinde kullanılmayan ya da kullanımına 5 yıldan fazla ara verilmiş marka, kullanılmayan ürün veya hizmetler bakımından kısmen veya tamamen iptal edilebilir. Bir markanın sahibi tarafından veya marka sahibinin izniyle gerçekleştirilen kullanımın, markanın tescilli olduğu mal veya hizmetlerin özellikleri, niteliği, kalitesi veya coğrafi kaynağı konusunda halkı yanıltıcı, aldatıcı olduğu durumlarda yine iptal talebi ile karşılaşılabilir.
MARKALAŞMA YOLUNDA ADIM
Marka ve patent uzmanları, Sınai Mülkiyet Kanunu’nda yapılan düzenlemenin Türkiye’de markalaşma yolunda önemli ve hızlandırıcı bir adım olacağı görüşünde. İptal taleplerinin böylece daha hızlı sonuçlanabileceğini belirten uzmanlar, “Hali hazırda tescil edilmiş fakat atıl halde bulunan markalar ya kullanılarak işler hale gelecek ya da iptal edilerek yeniden tahsise sunulduğunda o markayı güçlendirebilecek ellere devredilecek” dedi.
İHMALE GELMEZ
Marka ve patent uzmanları, 10 Ocak’tan sonraki süreçte firmalara şu tavsiyelerde bulundu: “Firmalar, ya tescil ettikleri markaların hakkını verip, kullanıma alsınlar ya da o markanın hakkını verecek girişimcilere devretsinler. Marka olmak, marka sahibi olmak, marka tescil ettirmek önemli bir iş. Bunca zahmete katlanıp sahip olunan bir markanın, ihmal uğruna kaybedilmesi hiç rasyonel bir durum değil. Bu nedenle firmalar, ana faaliyet alanlarında tescil ettirdikleri markalar olmak üzere tüm markalarını kontrol etmeli, faal hale getirebilecekleri markalarını hızla çalıştırmaya başlamalı. Bu durum, sektörlerde hareketlilik yaratacak ve çok hızlı aksiyonlar alınmasını sağlayacak. Önümüzdeki dönemde markalarda çok büyük değişimler, ticari işbirlikleri ya da satın almalara şahit olabiliriz. Bu gelişme, elbette ekonomiyi de pozitif yönde etkileyecek ve hareketlendirecek.”
10 YIL KORUMA YETMİYOR
Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yaman Karadeniz, Türkiye’nin, marka başvurusunda 11 yıldır Avrupa birinciliğini sürdürdüğünü ve dünyada en çok marka başvurusu yapan 4’üncü ülke olduğunu vurguladı. Yamankaradeniz, yeni düzenlemeyle ilgili olarak da şu bilgileri verdi: “İptal taleplerinde gerekçe olarak en sık ileri sürülen iddia, tescilli markanın kullanılmaması olarak gösteriliyor. Tescil edilen markanın koruma süresi, başvuru tarihinden itibaren 10 yıl. Marka korumasının devam etmesi için tescilin 10’ar yıllık dönemler halinde yenilenmesi gerekiyor. Ancak marka tescilinin yenilenmesi, marka tescilinden doğan koruma ve tescilin devamlılığı için tek başına yeterli değil. Tescil tarihi üzerinden 5 yıl geçmiş markaların mutlaka kullanılması ya da kullanımına 5 yıldan uzun süre ara verilmemesi ve kullanım belgelerinin arşivlenmesi gerekli.”
MARKANIZI PROFESYONELLER TAKİP ETSİN
Marka Mimarı Ömer Şengüler, markanın patent tescilini arazinin tapusuna benzeterek, şu önerilerde bulundu: “Tapu sizde değilse ve üzerine bina inşa ediyorsanız, bir gün biri gelir, sizi oradan atar. Reklam, yatırım yaptığınız, pazara soktuğunuz ürününüz de bir anda elinizden gidebilir, yatırımlarınız heba olabilir. Marka tescili bu açıdan çok önemli. Marka tesciliyle ilgili aracı kurumlar var. Firmaların, şirketlerin marka tescillerinin profesyonel kişiler tarafından takip edilmesini tavsiye ediyorum. Diyelim ki, siz bir markanın tescilini aldınız ve hiç kullanmadınız. Bir fatura kesmediniz. O markayla bir ürün yaratmadınız, ticaret yapmadınız, 5 yıl süreyle hiç işlem yapmadıysanız bir başkası ona gelip talip olabiliyor. Hatta dava açabiliyor. Dava masraflarını da siz ödemek zorunda kalıyorsunuz. Çünkü davayı kaybediyorsunuz. Şirketler, kullanmayacakları markayı tescil ettirmesin. Eğer tescil ettirdilerse mutlaka kullansınlar. Aksi takdirde patenti alırken yaptığı yatırımı kaybedecekler. Eğer markayla ilgili üretim, yatırım yaptıysa zaten markayı elinden almazlar. Kullanmadıkları ölü markaları kaybedebilirler. Bu nedenle işletmeler markalarını sıkı takip etsinler.”
YENİ DÜZENLEMEYLE MAHKEMELERİN İŞ YÜKÜ AZALACAK
Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) Başkanı Prof. Dr. Zeki Durak, İstanbul Ticaret’e yaptığı açıklamada, 10 Ocak 2024 tarihi itibarıyla marka iptal sürecine yönelik başvuru almaya başladıklarını söyledi. Kurum içinde marka iptal süreciyle ilgili gerekli çalışmaları tamamladıklarını belirten Durak, şu bilgileri verdi: “Sınai Mülkiyet Kanunu’nda belirtilen iptal şartlarını taşıyan markalarla ilgili olarak bundan sonra TÜRKPATENT iptal kararı verebilecek. İptal taleplerinin çoğunlukla 5 yıl süreyle kullanılmayan markaların iptaline yönelik olacağını değerlendiriyoruz. Çünkü 2017 yılında yürürlüğe giren Sınai Mülkiyet Kanunu ile gelen en önemli yeniliklerden biri, tescilli markanın kullanılması yükümlülüğüdür.”
Önceki dönemlerde mahkemelere yapılan başvuruların artık TÜRKPATENT’e yapılacağını söyleyen Durak, kullanılmayan markaların iptali konusunda yeni bir sürecin başladığını ifade etti. TÜRKPATENT’e son yıllarda 200 bin civarında marka başvurusu yapıldığını belirten Durak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kurum olarak yapılanma sürecimizle birlikte daha kısa sürede netice alınmasını hedefliyoruz. Bu konuda uzun süren davalar söz konusuydu. Bu düzenlemeyle mahkemelerin yükü azalacak. İlk etapta kurumumuza başvuru olacak. Kurumumuzdan çıkan nihai karar sonrası yine mahkeme süreci açık olacak.”
Sürecin kullanılmayan tescilli markaları kullanmak isteyen kişilerin önünü açacağını ifade eden Durak, “Bu uygulamayla katma değere dönüşecek markaların alınması ve alınan markaların ticari değere dönüştürülmesini amaçlıyoruz” dedi. Tescillenen marka ile TÜRKPATENT tarafından 10 yıllık koruma süresi sağlandığını ve bunun 10’ar yıllık periyodlarla süresiz olarak devam ettiğini dile getiren Durak, kanunun markanın kullanılmasını da zorunlu kıldığını söyledi.
EN FAZLA BAŞVURU YAPAN İLLER (2022)
İstanbul: 84.896
Ankara: 16.101
İzmir: 12.963
Bursa: 8.859
Antalya: 7.109
Konya: 6.584
G.Antep: 5.142
Kocaeli: 4.060
Adana: 3.594
Kayseri: 2.963
MARKA İPTAL BAŞVURULARI ÖNCE TÜRKPATENT’E YAPILIYOR
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu, 10 Ocak 2017’de Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bu kanunla markanın kullanılmamasının ileri sürülmesi dahil marka tescilinin iptaline ilişkin davalar, Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri’nde görülüyordu. Söz konusu kanunun tescilli markaların iptali prosedürünü düzenleyen ‘İptal Halleri’ ve ‘İptal Talebi’ başlıklı 26. maddesi ise ilgili kanunun 192. maddesi gereği 10 Ocak 2024 tarihinde yürürlüğe girdi. Bu tarihten itibaren marka iptal başvuruları önce Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından değerlendirilmeye başlandı.