Kredi kartı düzenlemesi için "kademeli geçiş" önerisi

Kredi kartlarına ilişkin düzenleme konusunda akademisyenler ve tüketici dernekleri, "kademeli geçiş" önerisinde bulundu.

Giriş: 23.02.2024 - 11:32
Güncelleme: 17.12.2024 - 22:35


Hazine ve Maliye Bakanlığı koordinesinde ilgili bakanlıklar, kurum ve kuruluşlarının katılımıyla yürütülen kredi kartlarıyla ilgili düzenleme çalışmaları sürüyor.

 

Kısa süre önce Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek başkanlığında toplanan Finansal İstikrar Komitesinde de tüketici kredileri başta olmak üzere kredilerdeki son gelişmeler ve finansal istikrara etkileri ele alınmıştı.

 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan da Enflasyon Raporu'nun tanıtımı amacıyla düzenlenen toplantıda, "Kredi kartlarında düzenleme yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu konuda birkaç fikrimiz var, çalışmalarımız sürüyor. Belirli bir aşamaya geldiğinde kamuoyuyla paylaşacağız." değerlendirmesinde bulunmuştu.

 

Merkez Bankası, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Sermaye Piyasası Kurumu, bankalar ve ilgili diğer kurum ve kuruluşların görüşleri ışığında düzenlemeye son şekli veriliyor. Yapılacak rötuşların ardından düzenlemenin kamuoyuna açıklanması bekleniyor.

 

TAKSİT SINIRLANDIRILMASINDA LÜKS MALLAR ÖNCELİKLENDİRİLMELİ

 

Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burak Arzova, kredi kartlarına ilişkin düzenlemenin sürpriz bir gelişme olmadığını, 2024 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'nda hedef olarak bulunduğunu söyledi.

 

Düzenlemenin, harcamaların yavaşlatılabilmesi için ilk başta makul bir uygulama olarak göründüğünü belirten Arzova, "Eğer sert tedbirler eşliğinde gelirse ekonomiyi durdurma noktasına getirebilir." uyarısında bulundu.

 

Arzova, daha önce kuyumculuğa yönelik getirilen taksit sınırlandırmasının etkilerine dikkati çekti. Türkiye ekonomisinin "vadeli" bir ekonomi olduğuna işaret eden Arzova, tüccarların ürünü alırken de satarken de vadeli işlem yaptığını, bununla da bankaların sağlamadığı finansmanı firmaların birbirlerine sağladığını dile getirdi.

 

Arzova, taksit sınırlandırılmasına ilişkin de şu değerlendirmede bulundu:

 

"Eğer bir taksit sınırlandırılmasına gidilecekse bu sınırlandırma daha çok lüks mal gruplarını önceliklendirmeli. Bu esnada yapılacak taksit sınırlandırması, hiç taksit yapmamak ya da örneğin 8-9 taksitten bir anda 3 takside düşmek değil, kademeli bir geçişle taksit sayısını azaltarak olmalı. 8-9 taksit önce 6-7 taksite düşürülmeli, sonraki bir zaman aralığında gerekiyorsa önceden bildirilerek bir indirim daha yapılmalı."

 

"SOSYAL ETKİ" HASSASİYETİ

 

Arzova, Türkiye’de gelir düzeyi düşük kesimin alışverişlerini taksit yöntemiyle yaptığına dikkati çekerek, kredi kartı limitlerinde ani azalış ve sert taksit önlemlerinin bu kesimin yaşamını etkileyeceğini anlattı.

 

Limit azaltımı düşünülüyorsa gelir düzeyi yüksek kesimden başlanılması gerektiğini vurgulayan Arzova, şunları kaydetti:

 

“Son dönemlerde kredi kartı ile alışverişlerin artmasının nedenlerinden birisi de enflasyon nedeniyle mevcut para kupürlerinin alışverişe yetmemesi. Kredi kartı ile yapılan alışveriş nakit alıma göre daha değerli. Çünkü harcamaların neredeyse tamamı kayıt altına girmiş oluyor ve böylece kontrol mekanizmasını çalıştırmak da kolaylaşıyor. O zaman bankaların kredi kartı kullanımına ilişkin aldıkları komisyon tutarlarını düşürmek ve banka/kredi kartı kullanımını ekonomide yaygınlaştırmak, kayıt dışılık adına yapılacak en önemli çalışmalardan biri de olabilir.”

 

TÜKETİCİ DERNEKLERİ DE YAKINDAN İZLİYOR

 

Kredi kartlarına ilişkin düzenleme çalışmalarını tüketici dernekleri de yakından takip ediyor.

 

Tüketiciler Konfederasyonu (TÜKON) Genel Başkanı Aziz Koçal, Aralık 2023 verilerine göre tüketicilerin kredi kartı kullanma oranlarının yükseldiğine dikkati çekerek, "Bu durum önümüzdeki aylarda da benzer durumda olacaktır." dedi.

 

Koçal, tüketicilerin nakit yerine kredi kartlarıyla alışveriş yapmaya yöneldiğine işaret ederek, kredi kartı taksitlerinin azaltılmasının veya kaldırılmasının tüketicinin temel ihtiyaçlarından elektronik ve beyaz eşya gibi dayanıklı tüketim malları alımını da etkileyebileceğini söyledi.

 

Yerel üretilen ürünlerin kullanımını artırmak ve üreticiye destek için yerli üretim mallarında taksit sayılarının artırılmasının piyasalara olumlu yansıyabileceğini vurgulayan Koçal, "Temel ihtiyaç olmayan ithal ürünlerde taksit sayısı azaltılabilir hatta kaldırılabilir. Temel ihtiyaç olmayan ithal ürünlerde taksitleri azaltmak yerli üretimin güçlenmesini de sağlayacaktır." diye konuştu.

 

KREDİ KARTLARI CEBİMİZDEKİ NAKİT PARA DEĞİLDİR

 

Koçal, tüketicilerin de harcama konusunda bilinçli olmaları ve ihtiyaç fazlası ürün almamaları gerektiğini belirterek, herkesin aylık bütçesini iyi ayarlaması gerektiğini ifade etti.

 

Kredi kartlarının gelecek aylardaki maaşın peşin harcamasını sağlayan bir araç olduğunu dile getiren Koçal, "Kredi kartları cebimizdeki nakit para değildir. Tüketici taksitleri zamanında ödeyemezse yüksek faizler oluşur ve icra kapılarına dayanır. Bu nedenle tüketici geleceğini bugünden harcamamalı." değerlendirmesinde bulundu.