Cuma, 22 Kasım, 2024
HABER: ŞEREF KILIÇLI
Enerji ihtiyacının üçte birini yenilenebilir kaynaklardan, üçte ikisini ise fosil yakıtlardan karşılayan İtalya, 2030 yılına kadar bu oranları tersine çevirmeyi hedefliyor. İtalyan hükümeti, 2050 net sıfır emisyon hedefine ulaşılmasında yardımcı olacağı gerekçesiyle kısa ve orta vadede nükleer enerjiyi de devreye almayı gündemine aldı. Bu kapsamda, 10 yıl içinde faaliyete geçebilecek küçük modüler nükleer reaktörlere (SMR) yatırım yapılmasını sağlayacak yeni bir yasa çıkarılmasını planlıyor. İthal fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltmanın yanında 2050 yılına kadar ülkenin toplam elektrik ihtiyacının en az yüzde 11’inin nükleer enerjiden karşılanması da planlar arasında.
KÖKLÜ TECRÜBE
İtalya’nın nükleer enerji santrali işletmeciliği 1990 yılında her ne kadar sona ermiş olsa da ülke, bu alanda köklü bir geçmişe sahip. 1960’larda ve 70'lerde dört nükleer santral inşa ederek, nükleer enerji kapasitesinde iddialı bir genişleme planladı. İtalya, ilk enerji santralini 1963’te inşa etti ve bir süre ABD ve İngiltere'nin ardından üçüncü büyük nükleer enerji üreticisi oldu.
1970’lerde Fransa ve Almanya ile işbirliği içinde yeni santraller inşa etme çabalarını yoğunlaştırdı. Ancak Sovyetler Birliği’ndeki 1986 Çernobil felaketinin ardından 1987 yılında yapılan referandumda İtalyanlar, yeni reaktörlerin geliştirilmesi için verilen sübvansiyonların sona erdirilmesi yönünde karar aldı.
VAZGEÇMENİN MALİYETİ
Devam eden süreçte İtalyan hükümeti mevcut tüm nükleer santrallerini kapatmaya karar verdi ve son nükleer santral 1990 yılında kapatıldı. Nükleer santrallerin kapatılmasının ardından İtalya, daha büyük bir elektrik ithalatçısı haline gelerek, 2007’de elektriğinin yaklaşık yüzde 10'unu Fransa’dan ithal etmeye başladı. 2008 yılında ise nükleer enerjiden vazgeçmenin İtalya’ya maliyetinin 50 milyar Euro’yu aştığı kaydedildi. 2011 yılında dönemin başbakanı Silvio Berlusconi, nükleer enerji programını yeniden başlatma planını referanduma götürdü. Referandumdan üç ay önce Japonya’da deprem ve tsunami sonrasında meydana gelen Fukuşima Nükleer Santrali kazasının da etkisiyle plan reddedildi.
Mevcut konjonktürde ise jeopolitik riskler, iklim krizinin getirdiği belirsizlikler, tedarik sorunları ve Rusya-Ukrayna savaşı gibi etkenler, nükleer enerjiyi İtalya’nın gündemine tekrar taşıdı.
2025 KRİTİK YIL
İtalya Çevre ve Enerji Güvenliği Bakanı Gilberto Pichetto Fratin, geçtiğimiz günlerde konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Yılsonuna kadar Çevre ve Enerji Güvenliği Bakanlığı Hukuk Danışmanı Profesör Giovanni Guzzetta ekibiyle birlikte nükleer konusunda kapsamlı bir analiz hazırlayacak. Ayrıca ne tür yasalar çıkarmamız gerektiğini raporlayacak” bilgisini verdi. Fratin, İtalya Meclisi’nin yasa tasarısını 2025 yılı içerisinde onaylayabileceğini umduğunu da sözlerine ekledi. İtalya Sanayi Bakanı Adolfo Urso ise İtalya'nın yabancı bir yatırımcıyla ortaklaşa yeni bir şirket kurarak nükleer reaktörler inşa etmek istediğini açıkladı. Urso, Ambrosetti Forumu'nda yaptığı konuşmada, “Yabancı bir teknoloji ortaklığıyla gelişmiş, üçüncü nesil nükleer enerjinin kısa süre içinde İtalya'da üretilmesini sağlayacak bir İtalyan Newco üzerinde çalışıyoruz” dedi.
YATIRIM RAPORU
Öte yandan, uluslararası denetim ve danışmanlık kuruluşu Ernst & Young tarafından yayınlanan bir rapora göre; İtalya nükleer enerjide bir rönesansın eşiğinde ve nükleer enerjinin ülkeye doğrudan ve dolaylı ekonomik etkisi yaklaşık 45 milyar Euro olacak. Nükleer enerji yatırımlarının 2050 yılına kadar İtalya’da 500 binden fazla istihdam oluşturacağı ve kısa vadede sadece inşaat aşamasıyla ilgili 52 bin yeni iş imkanı sağlanacağı da belirtiliyor. Raporda ayrıca, nükleer enerjinin fosil yakıtlardan enerji güvenliğini sağlayabilecek ve iklim değişikliğiyle mücadele edebilecek enerji kaynaklarına geçişte çok önemli bir rol oynadığına dikkat çekiliyor. Nükleer enerjinin anında müdahale kabiliyeti ve önemli büyüme potansiyeliyle iklim kriziyle mücadele edebilecek düşük emisyonlu elektrik sistemlerinin kurulmasında kilit bir unsur olduğunun da altı çiziliyor.
TEDARİK ZİNCİRİ İÇİN FRANSA İLE İŞBİRLİĞİ
Nükleer enerji konusunda yapılan bir başka önemli çalışma da İtalyan çelik firması Edison ile Fransız kamu şirketi EDF’nin, temmuz ayında imzaladığı anlaşma oldu. Yapılan açıklamada, ekipman firmaları Ansaldo Energia ve Ansaldo Nucleare ile çelik üreticileri sanayi çatı kuruluşu Federacciai'nin nükleer enerjide ortak yatırım fırsatlarını değerlendireceği kaydedildi. Mutabakat zaptının, küçük modüler reaktörlerin (SMR) inşasını ve önümüzdeki 10 yıl içinde Fransız reaktörlerinden İtalya’ya orta ve uzun vadede nükleer enerji iletimini teşvik edeceği belirtildi. Edison’dan yapılan açıklamada, İtalya'nın enerjisinin yaklaşık yüzde 15-20’sini komşularından ithal ettiği ve yeni nükleer enerji üretimi için ulusal bir tedarik zincirinin geliştirilmesinin ülkeye daha fazla bağımsızlık sağlayacağı da vurgulandı. Birçok Avrupa ülkesi 2050 iklim hedeflerine ulaşmak için nükleer reaktörler inşa etmeyi planlarken, çelik fabrikaları gibi yoğun emisyona sahip tesislerde daha az maliyetli seçenekler sunmak amacıyla da SMR’ler geliştiriliyor. Avrupa Komisyonu verilerine göre, çelik sektörü 2022 yılında AB’deki karbon emisyonlarının yaklaşık yüzde 5’inden sorumluydu.
SMR KONSORSİYUMUNA DA KATILDI
İtalya, küçük modüler reaktörlerin (SMR) geliştirilmesi konusunda ABD, Belçika ve Romanya ile de işbirliği yapıyor. Belçika Başbakanı Alexander De Croo, geçtiğimiz yıl Belçika, İtalya, Romanya ve ABD'den kuruluşların küçük nükleer reaktörler geliştirmek için konsorsiyum kurduklarını açıklamıştı. De Croo; amaçlarının temiz ve ucuz enerji üretmek olduğunu, küçük modüler reaktörlerin küresel ısınmayla mücadeleye de fayda sağlayacağını belirtmişti. Konsorsiyumda ABD şirketi Westinghouse, İtalyan firmaları Ansaldo ve ENEA, Romanya araştırma kurumu RATEN ve Belçika Nükleer Araştırma Merkezi yer alıyor.
23 Eylül 2024 Pazartesi
22 Kasım 2024 Cuma
22 Kasım 2024 Cuma
22 Kasım 2024 Cuma
21 Kasım 2024 Perşembe
21 Kasım 2024 Perşembe