Perşembe, 05 Aralık, 2024
Bu başarıda Vecihi Hürkuş’tan Nuri Demirağ’a kadar birçok girişimcinin katkısı var. Milli Muharip Uçak, Kızılelma, ATAK helikopterleri, Kargu ve Cezeri gibi projeler, yerli kaynaklarla geliştirilerek Türkiye’nin havacılık yeteneklerini artırıyor.
HABER: BARIŞ CABACI
Türkiye’nin havacılık alanındaki yolculuğu, ilk uçağın 1903’te havalanmasından itibaren çığır açan bir başarı hikayesine dönüştü. Bu epik yolculuğun kilometre taşlarını Vecihi Hürkuş’un girişimleri, Türk Hava Kuvvetleri’nin kuruluşu, yerli savaş uçaklarının ve insansız hava araçlarının üretimi oluşturuyor. Atatürk döneminde Türk havacılık envanteri 500 uçağa kadar çıktı, günümüzde ise 2 bin 300’ü aştı. Bugün Türk mühendislerinin geliştirdiği milli insansız hava araçları, gökyüzündeki hakimiyeti sürdürmede kritik rol oynuyor.
ADIM ADIM GÖKLERE
Wright Kardeşler, uçakla ilk uçuşu 1903’te yaptı ve sadece altı yıl sonra İstanbul semalarında gözüktüler. Bunu gören üst düzey Osmanlı askerleri, uçakların yakın gelecekte önemli olacağını raporladı. 1911’de kurulan Tayyare Komisyonu ile Osmanlı’da havacılığa ilk adım atıldı. Ancak I. Dünya Savaşı nedeniyle yarım kaldı. Cumhuriyet’in ilanı sonrası 1925’te Türk Tayyare Cemiyeti’nin kurulmasıyla da havacılık serüveni devam etti. Tayyare Cemiyeti’nin açılışında konuşan Mustafa Kemal Atatürk, tarihe geçecek şu sözleri söyledi: “Eskimiş teknolojileri değil, en yeni teknolojiyi ülkeye getirmediğimiz, getiremediğimiz sürece, yabancı ülkelere bağımlı olmaktan kurtulamayız… İstikbal göklerdedir. Göklerini koruyamayan uluslar, yarınlarından asla emin olamazlar.”
459 UÇAK ÜRETİLDİ
Türk Tayyare Cemiyeti kurucularından Vecihi Hürkuş, Türk havacılığının sembol isimlerinden biri oldu. Tasarladığı uçaklarla önemli başarılara imza atan Hürkuş, 1925’te ilk yerli ve milli uçağı Vecihi K-VI’yi üretti. Birçok parçasını yerli ürünlerden üreten Hürkuş, motor aksamlarını ise Kurtuluş Savaşı’ndan mağlup çıkan Yunanlıların kullandığı araçlardan toplamıştı. Hürkuş, 1926’da K-VII, 1928’de ise Vecihi-14 adını verdiği uçaklarını başarıyla test edip, ilk uçuşlarını gerçekleştirdi. Vecihi Hürkuş, yaşamı boyunca 6 uçak üretti. Bu uçaklardan birinin üretiminde Nuri Demirağ’ın da desteği vardı. 1925 yılında Kayseri’de ‘Tayyare ve Motor Türk Anonim Şirketi’ (TOMTAŞ) adıyla ilk uçak fabrikası kuruldu. Cumhuriyet’in ilk uçak fabrikası unvanını alan bu fabrika, 1952’de çeşitli sebeplerden dolayı kapatıldı. Fabrikada toplam 459 uçak üretildi.
İLK ÖZEL TEŞEBBÜS
Türk havacılık sanayinin ilk özel teşebbüsü ise Nuri Demirağ idi. Türk Tayyare Cemiyeti, yeni adıyla Türk Hava Kurumu (THK), Demirağ’ın Beşiktaş’taki atölyesinden etkilenerek 10 adet eğitim uçağı ve 60 adet planör yapımı için 22 Ocak 1937’de protokol imzaladı. Demirağ, bunun ardından atölyesini fabrikaya çevirip başmühendis olarak Selahattin Alan ile çalışmaya başladı. Demirağ, uçak deneyimini geliştirerek özgün tasarımı olan NuD-36 uçağını yaptı.
11 Şubat 1944 tarihinde bu kez Nu-D 38 adıyla 2 mürettebat ve 6 yolcu taşıyabilen bir yolcu uçağı üretti. Ancak deneme sürüşlerinde gerçekleşen bir kaza sonrası THK, Demirağ’ın siparişlerini iptal etti. Finansal zorluk çeken Demirağ, bunun üzerine 1947 yılında fabrikasını kapatmak zorunda kaldı. O zamana kadar fabrikada 80 uçak üretildi.
ÜÇÜNCÜ GİRİŞİM
Türk Hava Kurumu önderliğinde 1950’li yıllarda Ankara Etimesgut’ta bir uçak fabrikası kuruldu. İngiltere ile anlaşılarak Milles Magister uçaklarının montajı ve seri üretimi bu fabrikada yapıldı. Fabrikada çalışan Polonyalı mühendislerin ülkeyi terk etmesiyle üretim sona erdi. Bu fabrikada üretilen uçak sayısı da 107. Üretimin durması ve ABD’nin Marshall yardımlarının başlamasının hemen ardından fabrika önce Makine ve Kimya Endüstrisi’ne devredildi. Toplam 57 uçağın üretildiği tesis, 1952’de tamamen kapatıldı.
KIBRIS BARIŞ HAREKÂTI
1974 yılında gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekatı’ndan sonra ABD’nin koyduğu ambargo ile harp ve hava sanayinin önemi daha da iyi anlaşıldı. Bunun üzerine önce TUSAŞ-Türk Uçak Sanayii Anonim Şirketi kuruldu. Ardından Ankara’da Uçak Fabrikası (TAl), Eskişehir’de Motor Fabrikası (TEI) üretime hazır hale getirildi. Takip eden yıllarda HAVELSAN, ASELSAN, ROKETSAN gibi tesisler faaliyete geçirildi. Bugün savunma sanayinin önde gelen aktörleri arasında yer alan bu firmalar, Türkiye’nin yerli ve milli hava, deniz, kara ve sivil teknolojilerini geliştiriyor.
DÜNYADA 9. SIRADA
Flightglobal 2023 raporuna göre Türkiye, uçak üretimi ve envanteri bakımından dünyada 9. sırada yer alıyor. Aynı zamanda uzay alanında da büyük ilerlemeler kaydediyor. Kendi uydu programlarına sahip olmanın yanı sıra uydu fırlatma sistemi üzerinde çalışarak uzay alanına da önem veriyor. Türkiye’nin havacılık ve uzaydaki bu gelişmeleri, ulusal ve uluslararası düzeyde büyük öneme sahip.
NE MUTLUYUZ Kİ YENİ NURİ DEMİRAĞ’LAR YETİŞTİ
ABD’deki Drexel Üniversitesi’nde Biyomedikal Mühendisliği Bilim ve Sağlık Sistemleri alanında görev yapan Nuri Demirağ’ın torunu Prof. Dr. Banu Onaral, İstanbul Ticaret’in 100. yıl özel sayısına açıklamalarda bulundu. Prof. Onaral, şunları söyledi: “Uçak tasarlamak, yapmak, onu üretmek zor bir iş değil. Benim dedem bunu yıllar önce yapmayı başardı. Önemli olan, insanların satın almak isteyeceği uçaklar üretmek, ticarileşmiş uçaklarla dünya piyasasında yer almak. Türkiye artık hem kendi uçaklarını üretiyor hem de bunları ihraç ediyor. Nuri Demirağ bugün aramızda olsaydı, mirasının geç de olsa yaşatıldığını bilmesinden dolayı çok mutlu olurdu. Atatürk’ün vefatı ile cesaretlenen ve hızlanan karşı devrimci himayecilerin marifetiyle Türk havacılık sektörü,
75-80 yıl durağan döneme girdi. Bu, 4 neslin kaybolması demek. Eğer durgun bir dönem olmasaydı Türkiye, hem havacılık hem de savunma sanayi alanında şimdiki durumundan daha da güçlü konumda olabilirdi. Lakin yeni bir yüzyıla girerken Mustafa Kemal Atatürk’ün tam bağımsızlık ruhunun toplumun geniş kesimlerinde yaşamaya ve yeşermeye devam etmesini görmek, umutlandırıyor. Dünya güçlerinin baskılarına, tüm zor koşullara rağmen yeni nesil Nuri Demirağ’lar yetişiyor, davayı sürdürüyor. Uçak üreten bir dedenin torunu, pilot bir babanın kızı olarak, istikbal hedeflerimizle emin adımlarla ilerlediğimizi görmek gurur veriyor. Nice asırlara Cumhuriyet…”
İHA ÜRETİMİNDE İLK 3’TEYİZ
Türkiye’nin savunma sanayinde devam eden 750 projesi var. Bu alanda faaliyet gösteren firma sayısı da son 20 yılda 56’dan 1.500’e ulaştı. Savunma sanayi projelerinin bütçesi 5.5 milyar dolardan 75 milyar dolara yükselirken; sektörün yıllık cirosu da 1 milyar dolardan 10 milyar dolara çıktı. Son 20 yılda ihracat 4 milyar doları aşarken, Cumhuriyet’in100. yılında hedef ise 6 milyar dolar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TUSAŞ’ın yerli motorunun tanıtımında, Türkiye’nin sadece kendisinin değil, dost ve müttefik ülkelerin de ihtiyaçlarını karşılayan bir ülke haline geldiğini vurgulayarak, “Kendi savaş gemisini tasarlayan, inşa eden ve idamesini gerçekleştirebilen 10 ülke arasında yer alıyoruz. İHA, SİHA ve TİHA üretiminde ise artık dünyanın ilk 3 ülkesi arasındayız” demişti.
PROJEDEN ÜRETİME
Kızılelma, TB2-3 (İHA), ATAK, Kargu, Cezeri, Gökbey, Atabey, Aksungur, Akıncı, Anka, Hürkuş, Milli Muharip Uçağı-KAAN başta olmak üzere birçok hava aracı üretilerek ihracatına başlandı.
İHRACATTA HEDEF TUTUYOR
Azerbaycan, Katar, Suudi Arabistan, BAE, Kazakistan, Ukrayna, Mısır, Pakistan, Romanya ve Endonezya’ya ürün, hizmet ve bakım olarak ihracat yapıldı. Türkiye, 2023’te savunma sanayinde 6 milyar dolarlık ihracat hedefinin yüzde 80’ini yılın üç çeyreğinde gerçekleştirdi.
30 Ekim 2023 Pazartesi
03 Aralık 2024 Salı
01 Aralık 2024 Pazar
01 Aralık 2024 Pazar
28 Kasım 2024 Perşembe
26 Kasım 2024 Salı