ABD’nin dünya ile tarife restleşmesi sonrasında dolar endeksi üç yıl aradan sonra ilk kez 100 seviyesinin altına inerken, Euro/dolar paritesi yaklaşık dört yılın zirvesine yükseldi. Yaklaşık üç aydır açık olan bu makas, şimdi 1.18 seviyelerine kadar çıktı. Öte yandan, doların küresel düzeyde zayıflaması ve Euro’nun değer kazanması, Türkiye’de ithalatını dolarla ihracatını Euro ile yapan firmalara önemli maliyet avantajı sağlıyor. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, nisan ayında paritedeki hareketin ihracata 443.6 milyon dolarlık pozitif katkı yaptığını söyledi. Bu süreçte üç aylık parite katkısının katlanarak arttığını belirten Gültepe, “Haziran’da 864 firma ilk kez ihracat yaptı. Paritenin etkisi de gün geçtikçe rakamlara olumlu yansıyor. Hesaplamalara göre, paritenin ihracata katkısı haziran ayında 622 milyon dolar oldu. Böylece paritenin artmaya başladığı son üç aydaki katkısı 1.6 milyar dolara ulaştı” diye konuştu.
ORTA VE UZUN VADEDE ARTACAK
Türkiye’nin genelde ihracatının yüzde 50’den fazlasını Euro’yla yaptığını hatırlatan İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Arif Yavuz ise şunları söyledi: “Türkiye, ithalatını genelde dolarla yaptığından dolayı bu süreç iyi gidiyor. Üretim maliyetleri de genelde dolarla olduğu için bu olumlu tablo devam ediyor. Bu durum ihracatın artmasına ve ithalatın azalmasına yardımcı olacak. Bu yıl içinde paritenin 1.14-1.20 arasında hareket edeceğini tahmin ediyorum. Orta ve uzun vadede ise 1.20’yi geçeceğini düşünüyorum.”
YIL SONU BEKLENTİSİ
İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayben Koy da finansal verilerin hiçbir zaman tek başına bir ekonomiyi açıklamak için yeterli olmadığını vurgulayarak, şöyle konuştu: “İhracatımızın önemli kısmı Avrupa Birliği ülkelerine yapıldığı için çok sayıda uzman ve akademisyen, Euro/dolar paritesindeki yükselişin ihracat gelirlerindeki olumlu etkisini ön plana çıkarıyor. Euro cinsinden geliri olan ekonomiler veya şirketler için Euro’nun değer kazanmasının doğrudan olumlu etkisi mutlaka olacak. Fakat bu etki rakamlara yansımayabilir. Örneğin, Türkiye’de yıllardır ihracatın devi otomotiv sektörü. Otomotiv Sanayii Derneği verilerine göre, yılın ilk dört aylık döneminde otomotiv ihracatı adet bazında geçen yılın aynı dönemine paralel seyrederek, 333 bin 351 adet olarak gerçekleşti. Aynı dönemde otomobil ihracatı önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 6 gerilerken, ticari araç ihracatı yüzde 9 arttı. Traktör ihracatı ise 2024’ün aynı dönemine göre yüzde 41 azalarak 3 bin 422 adet oldu. Genel olarak sektörde adet bazında üretim ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2 geriledi. Euro/dolar paritesi hem mevcut ekonomik veriler hem de merkez bankalarının kararlarıyla yön buluyor. Sınırlı gelişmelerle uzun vadeli tahminler yapmak çok mümkün değil. Jeopolitik gelişmeler, Orta Doğu’daki gerginlikler, uluslararası ticarette vergi üzerine yenilikler, global belir- sizlikler, faiz kararları, parite üzerinde etkili. Örneğin ABD’nin faiz indirimleri karşısında temkinli davranması doları güçlü tutuyor. 2025 yıl sonu için 1.18 parite mümkün. Fakat 1.20 şu an vadeli piyasalarda da 2026 yıl sonu için fiyatlanıyor.”
İŞ DÜNYASINA ÖNERİ
Önümüzdeki süreçte doların rezerv para konumunun da tehlikeye gireceğini belirten Prof. Dr. Arif Yavuz, iş insanlarına şunları önerdi:
Borcumuz dolar, alacağımız Euro olmalı.
Eğer Euro ile mal satıyorsak, parite 1.14 alınmalı. Eğer dolarla mal satıyorsak parite 1.20 alınmalı.
1.22 civarında Euro-dolar parite forward yapılmalı.
1.14 civarında dolar-Euro parite forward yapılmalı.
Elinizde nakit dolar varsa 1.14 civarında Euro’ya çevrilmeli.
Elinizde nakit Euro varsa 1.22 civarında dolara çevrilmeli.
Euro borcunuz varsa 1.14 civarında forward yapılmalı, dolara çevrilmeli.
Dolar borcunuz varsa 1.22 civarında forward yapılmalı, Euro’ya çevrilmeli.
Dolar alacağınız varsa 1.14 civarında forward yapılmalı, Euro’ya çevrilmeli.
Euro alacağınız varsa 1.22 civarında forward yapılmalı, dolara çevrilmeli.