Aslında gayet iyi biliyoruz ki Hz. Mevlâna, dünyaya ve insanlığa mesajını hem eserleriyle hem de yolunun pratikleriyle söyleyip gitmiş. Çağını aşan cümleler kurmuş, insanı merkeze alan bir düşünce ekolü oluşturmuş, mesajı ve yolunun ritüeli dünyaya ulaşmış öncü bir Anadolu erenidir. Bugün bu mesajı dert edinenler için mesele; bir bütün olarak, eğip bükmeden, sadece görsel ritüele takılmadan, insana tebliği esas alan mesajını güncel usul ve tekniklerle küresel alana taşımaktır.
Konya Büyükşehir Belediyesi, Hz. Mevlana’nın günümüze olan mesajı dertlenmiş. Doğrusu işin doğal olanı da bu. Evrensel bir değeri yeni jenerasyona ve dünyaya nasıl tanıtmalıyız? İşin sadece ritüel ve görsel yanı değil, düşünce tarafı da muvazi olarak hesaba katılmalı. İşte Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, bu işin kapsamını, içeriğini ve niteliğini dert edinmiş. Yılda bir kez yapılan ve aklımızda büyük ölçüde görsel yanı ile kalan Şeb-i Aruz törenleri ile yetinmememiz gerektiği fikrinden hareketle bir istişare meclisi oluşturmuş. Geçen yıl İstanbul’da Bahariye Mevlevihanesi’nde Mehmet Güney’in ev sahipliğinde toplanan bu meclis, geçtiğimiz hafta Konya’da buluştu.
* * *
Mevlevi düşüncesi ve etkinlikleri konusunda uzman olan bu meclis, akademisyen, yazar ve sanatçı ağırlıkta. Hem bilen hem de Başkan gibi işi dert edinen kişilerden müteşekkil. Zira Başkan toplantının sonuna kadar katıldı. Yaklaşık beş saat süren çıtası yüksek bir müzakere sonrası mesajın niteliğine yönelik güzel öneriler ortaya çıktı. Notlar alındı, uygulanabilir olanlar özellikle kaydedildi. Buna ihtiyaç vardı doğrusu. Zira Hz. Mevlana’nın düşüncesini günümüze ve geleceğe taşımak, devamlılık açısından büyük önem taşıyordu. Günümüze taşıyabileceğimiz o kadar söz söylemişti ki, çağını aşan öngörülerde bulunmak, böyle olsa gerek. Dün dünde kaldı cancağızım bugün yeni şeyler söylemek lazım nasıl bir değişim odağı idi ve insan için nasıl bir motivasyondu? Dün akıllıydım, dünyayı değiştirmek istedim, bugün ise bilgeyim, kendimi değiştirmeye çalışıyorum sözü, nasıl da bireyin kendini tanımasının önemine dikkat çekiyor. Aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguyu paylaşanlar anlaşabilir sözü, nasıl bir iletişim ve empati eksikliğine vurgu yapmaktır. Bir ayağın sabit olsun, diğer ayağınla yetmiş iki milleti dolaş anlamındaki rivayet nasıl bir metaforik söylemdir ki, bireyin bir yandan kendi kimliğine, değerlerine ve inançlarına sıkı sıkıya bağlı kalırken, diğer yandan farklı kültürlere, düşüncelere ve insanlara açık olmasını, farklılıkların bir tehdit değil, bir zenginlik kaynağı olduğunu, kutuplaşmanın ve ötekileştirmenin arttığı bir ortamda insanlara empatiyle yaklaşabilmeyi ifade eder.
* * *
İrfan Gündüz Hoca, ‘İbn Arabî ve Hz. Mevlâna, mesajlarını din endeksli değil de insan merkezli vermişlerdir’ diyerek işin özüne vurgu yapmıştı. Bu düşünceyi Yunus Emre, Hacı Bektaş Veli olmak üzere tüm Anadolu erenleri benimsemişti. Mahmut Erol Kılıç Hoca’nın bu konuda benim mezhebim geniştir ifadesini düşünsel ve icraî anlamda nasıl anlamalı? Nasıl bir çerçeveyi ve derinliği anlatıyor. Mesnevi okumaları yaygınlaşmalı önerisini Şeb-i Aruz töreninde uygulamalı olarak icra eden Mahmut Erol Hoca, rahmetli Tuğrul İnançer’i hatırlamamıza vesile oldu. Mesneviyi 26 dile çeviren Konya Büyükşehir Belediyesi ne kadar doğru bir iş yaptığını göstermiş oldu. Elbette dünyada Mevlana’dan ilham alanların sayısı çoktur ve giderek artıyor.
Nazif Tunç’un Mevlana’yı sinemaya aktarma fikri üzerine Mahmut Erol Kılıç Hoca’nın kötü karakter bulunamadığı için yapımcıların bu film çekilmez sözü ilginç bir gerçeğe vurgu yapıyordu. Ama özellikle çocuklara yönelik çizgi film önerisi büyük kabul görmüştü. Mevlâna Dönemi Konya’sının araştırılması fikri de değerliydi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın Mevlevi düşüncesini müfredatta harmanlaması gerektiği de ifade edildi. Ülkemizin küresel eğitim kuruluşu olan Türkiye Maarif Vakfı, dünyadaki bütün okullarında teması her yıl değişen Mevlâna konulu yarışma düzenlemesi ve birincilerini ödül olarak Konya’ya davet edilme ve ağırlama fikrini, Başkan’ın memnuniyetle yaparız demesi de kayıtlara geçti. Bütün konuşmaları ve teklifleri raporlaştıracak olan belediyenin bu tür bir müşavereyi yapmış olması asıl takdir edilmesi gerekendir.
Toplantı davetlileri: Derya Örs, İrfan Gündüz, Nazif Tunç, Ahmet Emre Bilgili, Mahmut Ak, Coşkun Yılmaz, Safi Arpaguş, Hasan Kâmil Yılmaz, Erhan Afyoncu, Necdet Yılmaz, Bekir Karlığa, Mustafa Kara, Azmi Özcan, Tahsin Görgün, Celalettin Çelik, Atilla Arkan, Ahmet Şahin, Beşir Ayvazoğlu, Mehmet Güney, Hüseyin Kutlu, Bilal Kemikli, Murtaza Bedir, Erol Erdoğan.