Havaların ısınmasıyla birlikte tarım zararlıları başta olmak üzere birçok böcek türü gün yüzüne çıktı. Bunların bir tanesi de KKKA virüsü bulunan keneler. Prof. Dr. İlhan Çetin, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığını bulaştıran kenelerin mayıs ve ağustos arasında daha aktif olduğunu belirterek birçok konuda uyarılarda bulundu.
Çetin, nisan ayında kenelerin yumurtalarından çıkarak tabiata yayıldığını ve vakaların da ortaya çıkmaya başladığını söyledi.
Kelkit Vadisi'nde yer alan Sivas, Tokat, Amasya, Erzincan ve Yozgat'ın KKKA hastalığını bulaştıran kene popülasyonu açısından riskli iller olarak öne çıktığına dikkati çeken Çetin, özellikle sıcaklıkların artmaya başlamasıyla doğada bol miktarda kene görülmeye başlayacağını ifade etti.
Risk grubunda yer alan çiftçiler ve hayvancılıkla uğraşanların oldukça dikkatli olması gerektiğini dile getiren Çetin, araziye çıkan kişilere evlerine döndüklerinde vücutlarında kene kontrolü yapmalarını önerdi.
Çetin, insanların topluca bulunduğu piknik ve mesire alanları başta olmak üzere kenelerin bulunabileceği alanlarda ilaçlama çalışmalarının önemli olduğunu vurguladı.
Sivas ve komşu illerde nisan ayının ortalarından itibaren vakaların görülmeye başladığını, hastanelerde KKKA tedavisi gören hastaların bulunduğunu bildiren Çetin, "Vakaların bu aylardan itibaren giderek artacağını tahmin ediyoruz. Mayıs ve ağustos arasında hastanelere gelen vaka sayılarında ve açık alanlardaki kene popülasyonunda ciddi artış oluyor. Temmuz ve ağustos vaka sayılarının en yüksek olduğu aylar olarak karşımıza çıkabiliyor." diye konuştu.
Aşı çalışmaları hakkında da bilgi veren Çetin, "Aşı çalışmaları yaklaşık 7-8 yıldır devam ediyor. İki aşı daha önce ortaya çıktı ancak bunların etkinliklerinin çok fazla olmadığını biliyoruz. Şu anda etkinlik seviyesi çok daha yüksek olan KKKA'ya karşı aşı geliştirme çalışması 2-3 merkezde sürüyor. İlaç geliştirme çalışması da bazı merkezlerde devam etmektedir." ifadelerini kullandı.
Çetin, aşı ve ilaç çalışmalarıyla alınacak müspet sonuçlara göre korkulu rüyayı atlatmayı hedeflediklerini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Uluslararası konsorsiyumlar tarafından hem ilaç hem de aşı geliştirme çalışmaları var. Ülkemizden çok değerli bilim insanlarının da bu konsorsiyum içerisinde olduğunu, birlikte çalışıldığını ifade etmekte fayda var. Bundan da gurur duyuyoruz. Aşı bu hastalığa karşı ciddi önlem olacaktır. Diğer önemli konu ise KKKA'ya karşı geliştirilecek ilaç. Bununla ilgili de merkezlerde çalışmalar var. Bunlar da belirli bir noktaya geldikten sonra aşıyla KKKA'ya yakalanma riskini en aza indirmiş olacağız."