istanbul-ticaret-gazetesi
istanbul-ticaret-gazetesi

Füzyon enerjisinde yeni dönüm noktası: Ticari ölçekli ‘Stellaratör’

Ticari ölçekteki stellaratör reaktör tasarımı açık kaynaklı olarak paylaşıldı. Proxima Fusion, füzyon enerjisinde yeni bir dönem başlatıyor. 2031’de inşası planlanan Alpha tesisiyle temiz enerjiye giden yolda önemli bir adım atılacak.

Giriş: 03.03.2025 - 11:03
Güncelleme: 03.03.2025 - 13:35
Füzyon enerjisinde yeni dönüm noktası: Ticari ölçekli ‘Stellaratör’

Nükleer füzyon enerjisini ticari hale getirmeye çalışan ve risk sermayesiyle desteklenen Proxima Fusion, ticari ölçekteki stellaratör reaktör tasarımını açık kaynaklı olarak yayınladı. Bu adım, füzyon enerjisi alanında önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Şirket, titiz bir mühendislik sürecinden geçen tasarımı, füzyon topluluğuyla (ABD ve Çin de dahil olmak üzere) şeffaf bir şekilde paylaşmayı amaçlıyor.


NÜKLEER FÜZYON: TEMİZ ENERJİNİN GELECEĞİ

Bilim insanları, emisyonsuz enerji üretimi için uzun süredir nükleer füzyon teknolojisi üzerinde çalışıyor. Nükleer fisyondan farklı olarak, füzyon süreci daha hafif atom çekirdeklerinin birleşmesiyle büyük miktarda enerji açığa çıkarıyor. Üstelik bu süreç, karbon emisyonu ya da uzun vadeli radyoaktif atık sorunu yaratmıyor.

Son yıllarda, füzyon teknolojisi net enerji kazanımı sağlayarak umut verici sonuçlar elde etti. Artık araştırma enstitüleri ve yeni nesil şirketler, bu başarıyı ticari ölçeğe taşımak ve şebekelere temiz enerji sağlamak için çalışmalarını hızlandırdı. Bu çalışmalarda öne çıkan iki ana reaktör tasarımı ise ‘tokamak’ ve ‘stellaratör’ sistemleri oldu.


TOKAMAK VE STELLARATÖR: İKİ FARKLI YOL

Her iki sistem de donut şeklindeki kaplarda, son derece güçlü elektromıknatıslar kullanarak plazmayı hapsediyor. Ancak aralarındaki temel fark, plazma kontrol yöntemlerinde ortaya çıkıyor.  

Tokamaklar, plazma akımını ve manyetik alanları birlikte kullanırken; stellaratörler yalnızca manyetik alanlarla plazmayı kararlı bir şekilde tutabiliyor. Bu durum, stellaratörlerin sürekli ve güvenli bir şekilde çalışmasını sağlarken, daha karmaşık bir mühendislik gerektiriyor. Yine de, uzun süre kesintisiz çalışma ve malzeme dayanıklılığı açısından stellaratörler önemli avantajlar sunuyor.

Füzyon enerjisinde yeni dönüm noktası: Ticari ölçekli ‘Stellaratör’


MIT’NİN İZİNDEN YENİ BİR ADIM

Yaklaşık on yıl önce, (Massachusetts Teknoloji Enstitüsü) MIT araştırmacıları tokamak tabanlı ticari bir füzyon reaktörünün nasıl inşa edilebileceğini gösteren bir çalışma yapmış ve bu yaklaşım, birçok füzyon girişimine ilham vermişti. Şimdi ise Proxima Fusion, ticari ölçekte stellaratör tasarımıyla bu alanda yeni bir sayfa açıyor. 


REKOR SÜREDE TAMAMLANAN TASARIM

Avrupa Birliği, Alman hükümeti ve risk sermayesi desteğiyle çalışan Proxima Fusion, iki yıl olarak planladığı ticari ölçekli stellaratör tasarımını yalnızca bir yılda tamamladı. ‘Stellaris’ adı verilen bu entegre konsept, yüksek sıcaklık süperiletkenliği (HTS) teknolojisi sayesinde daha güçlü manyetik alanlar kullanarak, enerji verimliliğinden ödün vermeden daha kompakt reaktörler inşa etmeyi hedefliyor.


TESİS 2031’DE

Detaylı akran değerlendirmesi ve çok sayıda simülasyonla test edilen Stellaris tasarımı, hem fizik hem de mühendislik zorluklarını aşabileceğini kanıtladı. Proxima Fusion, bir sonraki adımda, 2031 gibi erken bir tarihte ‘Alpha’ adı verilen gösterim tesisinin inşasına başlamayı hedefliyor.