Salı, 05 Kasım, 2024
HABER: ADEM ORHUN
Rusya’nın, 24 Şubat’ta Ukrayna’da başlattığı operasyon savaşa dönüşürken, diğer ülkeler art arda yaptırım kararlarını açıkladı. Bu yatırımlara özel sektör de katıldı. McDonald’s, Coca-Cola ve Apple dahi ülkedeki faaliyetlerini durdurma kararı aldı. Rusya, en çok yaptırıma maruz kalan ülke oldu. 2018’de ABD-Çin arasındaki gerginliği hatırlatan, fakat küresel çapta ekonomik savaş yaşanıyor.
FİNANSAL YAPTIRIMLAR
Moskova’ya yönelik yaptırımlarda en çok konuşulan finansal kısıtlamalar oldu. Global markaların da yaptırım kervanına katılması, önceki yıllarda yaşanan gerginliklerden daha farklı bir dönemin başladığı yönünde yorumlanıyor. Bu yeni döneme ilişkin ilk işaretler, ödeme sistemlerinde, kurulu düzenin yerine düşünülen alternatiflerden geliyor.
AB liderlerinin ve ABD’nin açıkladığı yaptırım kararlarının yanı sıra, firmalar da kısıtlamalara katıldı. Global markaların birçoğu Rusya’daki faaliyetlerini durdurduğunu veya ülkeden çıkacağını duyurdu. Başta tekstil ve hazır giyim firmaları olmak üzere ünlü markaların Rusya’daki mağazaları açık oldukları son günlerde müşterilerin akınına uğradı. Geride ise kapalı kepenkler kaldı.
SWIFT’TEN ÇIKARMA
Ödeme sisteminde en yaygın olan sistem, Belçika merkezli SWIFT. Rus bankalarının SWIFT sisteminden çıkarılması, en çok ticarette ödeme kanallarını etkileyecek. Bu ambargo Rusya’nın ihracat ödemelerini alma, ithalat ödemelerini yapma ve sınır ötesi finansal işlemleri gerçekleştirme kabiliyetini büyük oranda kısıtladı. Bu durum Rusya’yı ve ticaret partnerlerini alternatif yollar bulmaya zorluyor. Acil çözüm olarak kripto paralarla işlemler gündeme gelirken, ABD ve AB bu alanda da denetimlerini artırıyor.
ÇİN İLE ACİL ÇÖZÜM
Gelişmelerin, Moskova’yı Çin ile alternatif bir transfer sistemi geliştirmeye teşvik edebileceği belirtiliyor. Rusya, Visa ve Mastercard sistemlerine benzer şekilde banka havaleleri için SPFS sistemi ve kart ödemeleri için Mir sistemi dahil olmak üzere kendi yerel finansal altyapısına sahip.
Rusya, SWIFT’ten çıkarılma riski nedeniyle 2014’te SPFS’yi geliştirmeye başlamış ve Aralık 2017’de kullanıma açmıştı. SPFS’ye katılan ülke sayısı artarsa ve SWIFT’e diğer alternatifler ortaya çıkarsa, ABD dolarının ‘dünyanın önemli referans para birimi’ olarak üstünlüğünü de tehlikeye atabileceği öne sürülüyor.
YENİ KARTLAR
Yaptırımlar kapsamında bir diğer gelişme, ABD merkezli finansal hizmet şirketleri Visa ve Mastercard’ın, Rusya’daki operasyonlarını askıya alması oldu. Bunun üzerine Sberbank başta olmak üzere Rus bankalarının, Çinli UnionPay ödeme sistemlerini kullanan kartlar çıkartmaya hazırlandığı bildirildi. Alfa-Bank da, UnionPay ile çalışan kartlar çıkartılması için çalışmalara başlandığını, söz konusu sistemle 180 ülkede ödeme yapılabileceğini bildirdi. Rus Tinkoff bankası da ‘Mir-UnionPay’ kartlarına yönelik çalışmaların hızlı bir şekilde sürdüğünü duyurdu.
GIDA GÜVENLİĞİ
Öte yandan, yaptırımların etkileri ve fiyat artışları, ülkelerin mali dengelerini ve gıda güvenliğini tehdit etmeye başladı. Örneğin, dünyanın en büyük buğday ithalatçısı olan Mısır’da ekmek fiyatı bir haftada yüzde 50 arttı. Kahire, acil plan olarak Romanya’dan buğday tedarik etmeye çalıştığını duyurdu. Ürdün’de de benzer bir endişe yaşandığı ifade edildi.
ENERJİ VE ENFLASYON
Doğalgaz fiyatlarındaki artışın ise Avrupa ülkeleri başta olmak üzere birçok ithalatçı ülkede enflasyonu artırması bekleniyor. Almanya Merkez Bankası (Bundesbank), enflasyon konusunda hükümeti ve ticari ortakları uyardı. Diğer bir uyarı da gübre konusunda yapıldı. En büyük gübre ihracatçısı olan Rusya’nın gübre ihraç etmeme kararı, diğer ülkeleri etkileyecek. Bununla birlikte Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) uzmanları açıklamalarında, “Gıda enflasyonunda daha büyük itici güç, başta enerji, gübre ve yem sektörleri olmak üzere gıda üretiminin dışından geliyor” dedi. Bu açıklamalar da uzun vadeli enflasyonist ortam uyarılarını destekler nitelikte oldu.
YATIRIM İHTİYACI
Alternatif tedarik yollarının yanı sıra, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelik yatırımların artırılması ve tarımda kapasiteyi artıracak hamleler daha acil hale geldi.
Alternatiflerin çoğu yeni yatırımların yanı sıra yeni sözleşmelere ve yıkıcı Ar-Ge çalışmalarına işaret ediyor. Son haftalarda yaşananların, yerel ve küresel çapta yeni düzenler kurulmasına yol açması bekleniyor.
YEREL PARAYLA TİCARET ARTACAK
Son gelişmeler, ticarette yerel parayla ödemeyi tekrar gündeme getirdi. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç’in yanı sıra Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, TL ile ödemenin arttığına dikkat çektiler. İş dünyasını temsil eden kurumların başkanları açıklamalarında, “SWIFT’in karşılığı olarak yerel paralarla ticaretin en doğrusu olduğu görüldü. Yerel parayla ticarette merkez bankalarının karşılıklı kuracağı sistem bir çözüm olacaktır. Zaten Rusya ile yerel parayla ticaret daha önceden başlamıştı. Yeni gelişmelerle daha büyüyecektir” dediler.
SINIR ÖTESİ PARANIN YÜZDE 90’I SWIFT İLE GÖNDERİLİYOR
Belçika merkezli SWIFT, finans kuruluşları arasındaki işlemlerin güvenli ve standart bir halde gerçekleştirilmesine imkan sağlıyor. Sisteme, 200’den fazla ülke ile 11 binden fazla finans kurumu bağlı. 2020’de 140 trilyon dolarlık sınır ötesi havalelerin yüzde 90’ından fazlası SWIFT üzerinden yapıldı. Bu, küresel gayrisafi yurt içi hasılanın (GSYH) yüzde 152’sine denk geliyor. Rusya, 300 banka ve kuruluşla ABD’den sonra SWIFT sistemine üye sayısı en fazla olan ikinci ülke konumunda. Rusya’nın finans kurumlarının yarısından fazlasının SWIFT üyeliği bulunuyor. Rusya, önceki yıl Almanya’ya sattığı ham petrol ve doğalgazın bedeli olan 20 milyar Euro’yu da bu sistem üzerinden aldı.
14 Mart 2022 Pazartesi
05 Kasım 2024 Salı
05 Kasım 2024 Salı
05 Kasım 2024 Salı
05 Kasım 2024 Salı
05 Kasım 2024 Salı