Guandong Gıda İthalatçıları Birliği (IFA) ile birlikte gerçekleştirilen forumun açılışında konuşan Çin yetkilileri, Türkiye’den gıda ithalatına hazır olduklarını dile getirdi. İTO Başkan Yardımcısı Ahmet Özer ise fındık gibi Çin’de yetişmeyen Türk ürünlerinin önünün açık olduğunu vurguladı.
Son yıllarda Türkiye ve Çin arasında siyasi-ekonomik ilişkilerde gözle görülür bir hareketlilik yaşanıyor. Artan ilişkilere rağmen ticarette durum ise net olarak Türkiye’nin aleyhine gözüküyor.
Türkiye’nin Çin’e ihracatı, geçen yıl 3.3 milyar dolara ulaştı.
İthalat ise 45 milyar dolar seviyesine çıktı. İşte bu dengesizliği gidermek için Türk kamu ve özel sektör kurumları, birlikte
çalışmayı sürdürüyor.
İKİNCİ BÜYÜK ALICI
Dünyanın en büyük ikinci gıda ithalatçısı Çin’e ihracatı artırmak için İstanbul Ticaret Odası (İTO) da çalışmalarına devam ediyor.
SIAL gibi dünyanın en büyük gıda fuarı markası altında Çin’in farklı bölgelerinde yapılan fuarlara Türkiye’den katılımı organize eden İTO, ülkenin kendi gıda fuarı Food2China’yı da radarına aldı.
Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda Çin’in Guanco şehrine Gıda Sektörü Ticaret Heyeti programı gerçekleştirdi.
Heyet programı kapsamında Food2China Gıda Fuarı’na info standı ile katılım sağlandı, İş Forumu’nda ikili görüşmeler yapıldı, pazaryeri ve potansiyel alıcı firmalara yönelik ziyaretlerle tam saha çalışması gerçekleştirildi.
ÇİN’DE İŞ FORUMU
İTO Başkan Yardımcısı Ahmet Özer başkanlığında Çin’e giden Gıda Sektörü Ticaret Heyeti’nde gıda sektöründe faaliyet gösteren 13 Türk firması yer aldı.
Organizasyon kapsamında, heyette yer alan firmalarla birlikte Food2China Fuarı ziyaret edildi ve yerinde incelemelerde bulunuldu. İkinci günde ise Food2China’nın gerçekleştirildiği Canton Fuar Kompleksi’nde İTO-Guandong Gıda İthalatçıları Birliği (IFA) işbirliği ile İş Forumu düzenlendi.
Türk ve Çinli firma ve kurum temsilcilerinin katıldığı forumda, Çin ile Türkiye arasındaki gıda ticaretinin gelecekteki gelişme eğilimleri ve işbirliği potansiyeli tartışıldı. Türk ve Çinli firmalar arasında ikili görüşmeler gerçekleştirildi.
SEKTÖREL TİCARET
Forumun açılışında konuşan İTO Başkan Yardımcısı Ahmet Özer, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin resmi olarak 1971 yılında tesis edildiğini hatırlatarak, şöyle devam etti: “Her iki ülke ekonomisinin dışa açıldığı 1980 yılından itibaren ticari ve siyasi ilişkilerimiz ivme kazandı. 2010 yılında ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin ‘stratejik ortaklık’ seviyesine yükseltilmesi, yeni bir dönüm noktası niteliğinde oldu. Özellikle son yıllarda her iki ülke hükümet ve iş dünyasının ikili ilişkilerinin ‘kazan-kazan’ düzleminde ilerlemesine yönelik temasları ve işbirlikleri göze çarpıyor.”
Ahmet Özer, iki ülke arasındaki sektörel ticaret hakkında da şunları kaydetti: “Türkiye’den Çin’e 2023 yılında tarım ve gıda sektöründe 278 milyon dolarlık ihracatımız mevcut. İthalatımız ise 413 milyon dolar civarında. Görüldüğü gibi rakamlar minimal seviyelerde.”
Guandong Gıda İthalatçıları Birliği Başkanı Qi Yilong ise son dönemde daha fazla Türk gıda firmasının Çin pazarına girmeye başladığını, Türkiye’den daha fazla gıda ithalatı yapmak için yardıma hazır olduklarını ve bu amaçla İTO ile yakın işbirliğine devam edeceklerini belirtti.
Büyük potansiyel için gidilecek çok yol var
T.C. Guanco Başkonsolosu Kaan Başkurt, İş Forumu’nun açılışında yaptığı konuşmada, en büyük ticaret açığının verildiği Çin’le ticareti dengeli kılmanın bizim elimizde olduğunu vurguladı.
Karşılıklı yatırımlar, turizm ve ticaret yoluyla dengenin sağlanabileceğini, Çin’de büyüyen ve bugün 450 milyona ulaşan orta gelir grubunun 10 yıl içinde 800 milyona ulaşmasının beklendiğini anlatan Başkurt, bu durumun da büyük bir gıda ithalatçısı olan Çin pazarına girmek isteyen Türk gıda firmaları açısından büyük potansiyel arz ettiğini söyledi.
Guanco’da hali hazırda çok sayıda başarılı Türk mutfağı ve zincir restoranların bulunduğu bilgisini veren Başkurt, giderek daha fazla Türk gıda ürünün raflarda yerini almaya başladığı Çin pazarında gıdanın pek çok alt sektöründe (kuruyemiş, atıştırmalık, zeytinyağı, deniz ürünleri, peynir, kahve, vb) Türk firmalarının önünde gidilecek çok yol ve büyük potansiyel olduğunu ifade etti.
Daha fazla araştırma gerekiyor
Türk gıda firmalarının Çin pazarına daha fazla ihracat yapması ve Çin pazarıyla ilgili
yerinde incelemelerde bulunması amacıyla Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda İTO tarafından gerçekleştirilen Gıda Sektörü Ticaret Heyeti organizasyonuna 13 Türk firması katıldı.
Katılımcıların, Çinli alıcılarla bir araya gelme, gıda ile ilgili pazaryerlerinde inceleme ve temaslarda bulunma, Food2China Fuarı’nı ziyaret etme ve bu fuar vesilesiyle Çinli tüketicilerin tercihlerini yerinde görme bakımından son
derece faydalı olduğu değerlendiriliyor.
Dünyanın en büyük ikinci gıda ithalatçısı Çin’e ihracatı artırmak için Çin pazarıyla ilgili daha fazla araştırma yapmak, satınalma tercihlerini öğrenmek ve buna uygun ürünleri pazara sunmak, satış kanalları ile ilgili bilgiler edinmek ve yerinde incelemelerde bulunmak üzere benzer organizasyonların devamı tavsiye ediliyor.
Türkiye’deki tarımsal çeşitlilik
Guandong Gıda İthalatçıları Birliği ile birlikte gerçekleştirilen İş Forumu’nun açılışında konuşan İTO Başkan Yardımcısı Ahmet Özer, Türkiye’nin tarımsal çeşitliliği ve uygun iklimiyle gıdada büyük bir ihracatçı olduğunu söyledi.
“2023 yılında tarım ve gıda ihracatımız 30.9 milyar dolar olarak gerçekleşti” diyen Özer, şöyle devam etti:
“Ülkemiz tarım ürünleri ihracatında fındık ve fındık mamulleri, kuru meyveler, unlu mamuller, şekerli ve kakaolu mamuller, tütün ve tütün mamulleri, bitkisel yağlar ile yaş meyve ve sebzeler yüksek seviyelerdeki ihracat gerçekleşmeleri ile ön plana çıkıyor.
2022 yılı sonu itibarıyla tarım ürünleri ihracatı gerçekleştirdiğimiz başlıca ülkeler Irak, Rusya, ABD, Almanya ve Suriye olarak sıralandı. Ancak görüldüğü üzere, bu ülkeler arasında nüfusu yaklaşık 1.5 milyara dayanan dostanen yakın, mesafe olarak uzak Çin Halk Cumhuriyeti yer almıyor.”
ÇİN’DE ÜRETİLMEYEN
Çin’i Anadolu lezzetleriyle tanıştırmak istediklerini vurgulayan Özer, şunları söyledi: “Özellikle yüksek kaliteli fındığımızın ve çok enerjik fındık mamullerimizin siz Çinli dostlarımızın damak tadına uyarak büyük rağbet göreceğine inanıyorum. Ayrıca coğrafyanızda yetişmeyen Anadolu’ya has lezzetlerin kuru meyvelerimizin, sağlıklı atıştırmalıklarımızın kısa süre içinde Çinli tüketiciler tarafından tercih edileceğine eminim.”