CERN’de yürütülen ATLAS deneyi, evrenin en gizemli parçacıklarından biri olan Higgs bozonuna dair önemli bir keşfe imza attı. Bilim insanları, Higgs bozonunun iki olağanüstü nadir yolla – bir müon çiftine (H→μμ) ve bir Z bozonu ile fotona (H→Zγ) – bozunduğuna dair güçlü kanıtlar elde etti.
VERİLER BİRLEŞTİRİLDİ
Higgs bozonunun bu nadir bozunmaları, yalnızca binlerce olaydan birinde gerçekleştiği için tespit edilmesi büyük bir bilimsel başarı olarak görülüyor. ATLAS araştırmacıları, Büyük Hadron Çarpıştırıcısı’ndan (LHC) elde edilen ikinci ve üçüncü gözlem dönemlerindeki verileri birleştirerek, arka plan gürültüsünü azaltıp sinyalleri daha net görmeyi başardı.
GELİŞMİŞ ANALİZ YÖNTEMLERİ
Sinyali yakalayabilmek için, araştırmacılar gelişmiş analiz teknikleri kullandı. H→μμ bozunmasında, müonların kütlelerinin 125 GeV civarında küçük bir çıkıntı göstermesi bekleniyordu. H→Zγ durumunda ise hem Z bozonunun elektron ya da müonlara bozunma oranının düşük olması hem de fotonların ayırt edilme zorluğu, süreci daha karmaşık hale getirdi.
BULGULAR İLERLEMEYİ GÖSTERİYOR
Yapılan sıkı çalışmalar sonucu, H→μμ bozunması için 3,4 standart sapma düzeyinde anlamlılık elde edildi. Bu, gözlemin istatistiksel olarak rastlantı olma ihtimalinin 3000’de 1 olduğu anlamına geliyor. H→Zγ bozunması içinse 2,5 standart sapma ile önceki sonuçlara göre daha belirgin bir sinyal görüldü.
YENİ FİZİĞE AÇILAN KAPI
Araştırmacılar, bu nadir bozunmaların yalnızca Higgs bozonunu değil, aynı zamanda Standart Model’in ötesindeki yeni fiziği anlamak için de kilit rol oynayabileceğine inanıyor. H→Zγ sürecine katkıda bulunan bilinmeyen parçacıklar, yeni fiziksel olguların habercisi olabilir.
GELECEĞE BAKIŞ
ATLAS iş birliği, bu erken sonuçların daha güçlü hale gelmesi için LHC’nin gelecek dönem gözlemlerine büyük umut bağlıyor. Ekip, özellikle Higgs’in ikinci nesil fermiyonlarla nasıl etkileştiğine dair daha derin bilgiler elde etmeyi hedefliyor.
