istanbul-ticaret-gazetesi
istanbul-ticaret-gazetesi

Çamlıca Kulesi'ni ziyaret edenlerin sayısı 2,2 milyona ulaştı

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı haline gelen Çamlıca Kulesi'ni açıldığı günden bu yana yaklaşık 2,2 milyon kişinin ziyaret ettiğini belirtti.

Giriş: 13.02.2025 - 16:14
Güncelleme: 13.02.2025 - 16:14

Uraloğlu, İstanbul Çamlıca Kulesi'nde düzenlenen "Dijital Radyo Yayıncılığı Lansmanı Töreni"nde yaptığı konuşmada, 13 Şubat Dünya Radyocular Günü'nün kutlanıldığı bu özel günde, Türkiye'de ilk kez Dijital Ses Yayını Plus (DAB+) teknolojisine geçiş yaparak Dijital Yeni Nesil Radyo yayıncılığıyla yepyeni bir dönemi başlatmanın gururunu paylaştıklarını söyledi.

Milyonlarca insanın hayata bakışını değiştiren radyonun 19'uncu yüzyılın en önemli buluşlarından biri olduğunu belirten Uraloğlu, "Türkiye de radyoyla ilk tanışan ülkelerden biri oldu. 1927'de Sirkeci'de Büyük Postane'nin bodrum katında başlayan radyo serüvenimiz 98 yıldır kesintisiz olarak devam ediyor." dedi.

Uraloğlu, radyo yayınlarının 1964'te Türkiye Radyo Televizyon Kurumuna devredilerek, başlangıçta yalnızca eğlence aracıyken, zamanla kültür ve sanatın geliştirilmesi, milli bilincin aşılanması gibi önemli rolleri de üstlenmeye başladığını anlattı.

Dünyanın dijitalleşmesiyle iletişim ve medya mecralarının da hızla değişim geçirdiğini ve radyo yayınlarının da bu değişimden nasibini aldığını dile getiren Uraloğlu, "Radyoda daha iyi ses kalitesi ve daha fazla kanal kapasitesi elde etmek için dijital radyo yayıncılığı (DAB) keşfedildi. Ancak bu ilk girişimler, zamanla gelişim göstererek daha da gelişti ve Dijital Yeni Nesil Radyo halini aldı. DAB+, parazitlerden arındırılmış net ses deneyimi sunan ve aynı frekansta birden fazla radyo kanalını barındırabilme kapasitesiyle frekans verimliliğini artıran bir teknoloji. Ayrıca, metin, görüntü ve canlı trafik bilgileri gibi ek içerikler sunarak, dinleme deneyimini de zenginleştiriyor. Bu sayede kullanıcılar sadece müzik ve konuşma değil, aynı zamanda faydalı bilgi akışına da erişebiliyor." değerlendirmesinde bulundu.


"TÜRKİYE'NİN YAYINCILIK VE İLETİŞİM TARİHİNDE YENİ DÖNÜM NOKTASINA ŞAHİTLİK EDİYORUZ"

Bakan Uraloğlu, DAB+'ın en önemli avantajlarından birinin de analog sistemlere göre enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik sunması olduğuna dikkati çekerek, 16 yayını tek frekans ve tek vericiyle iletebildiğini ve toplam enerji tüketiminin sadece 12,2 kilovat olduğunu bildirdi.

Analog FM vericilerin ise her yayın için ayrı frekans ve verici kullandığını dile getiren Uraloğlu, "16 yayın için toplam enerji tüketimi 128 kilovattır. Bu durum yüzde 90 oranında enerji tasarrufu sağlarken, karbon emisyonlarını da önemli ölçüde azaltarak çevre dostu yayıncılık imkanı sunmaktadır. Yani dinleyiciler, zengin içerik alternatifleri ve daha net ses kalitesiyle keyifli bir dinleme deneyimi yaşarken, yayıncılar da kaynaklarını daha verimli kullanabiliyor." şeklinde konuştu.

Uraloğlu, DAB+ yayınlarını başlatarak Türkiye'nin yayıncılık ve iletişim tarihinde yeni dönüm noktasına şahitlik ettiklerini ifade ederek, "Bu, sadece teknolojik gelişme değil, aynı zamanda kültürel ve sosyal hayatımızı da derinden etkileyecek bir yenilik. Elbette bu kadar büyük adımı deniz seviyesinden 587 metre yüksekliğiyle Avrupa'nın en yüksek kulesi olan ve 100 FM radyo yayınını tek noktadan yapabilen Çamlıca Kulesi'nde atıyor olmamız da tesadüf değildir." dedi.

Çamlıca Kulesi sayesinde dünyada ilk defa bir haberleşme kulesinden aynı anda 100 FM radyo yayını yapabilme kapasitesiyle Türkiye'nin yayıncılık alanında dünya çapında bir ilke imza atıldığını aktaran Uraloğlu, "Şimdi DAB+ teknolojisiyle radyo yayıncılığımıza yeni soluk getiren, sadece bugünü değil, geleceği de şekillendirecek bir yeniliği daha Çamlıca Kulemizde hayata geçirerek hep birlikte bu heyecan verici değişimin parçası olmanın gururunu yaşıyoruz." şeklinde konuştu.


"RADYODAN KRİSTAL NETLİĞİNDE BİR SES DENEYİMİ YAŞAYACAĞIZ"

Abdulkadir Uraloğlu, şu an itibarıyla İstanbul'da boş FM frekansı bulunmadığını ve DAB+ yayınlarının başlamasıyla bu durumu ortadan kaldırdıklarını dile getirdi.

Bu yeni teknoloji sayesinde gelen taleplere göre 448 yeni frekans sağlayabileceklerini kaydeden Uraloğlu, "Şimdiden kamu ve özel olmak üzere 12 radyo kanalımız, bu yeni teknolojiyle hizmete başlıyor. Özellikle bugünkü tanıtım törenimizden sonra sunduğu hizmet kalitesi ve enerji tasarrufu avantajı sayesinde bu teknolojiden faydalanmak isteyen radyo kanallarımızın sayısının katlanarak artacağına inanıyoruz. Radyodan kristal netliğinde bir ses deneyimi yaşayacağız." ifadelerini kullandı.

Uraloğlu, Dijital Yeni Nesil Radyoculuğunun yalnızca radyo yayını teknolojisi olmadığını, aynı zamanda dijital çağın getirdiği bir fırsat olduğunu belirterek, "Radyo yayıncılığı, internet ve mobil kablosuz teknolojilerle bütünleşerek, dinleyicilere daha interaktif ve erişilebilir içerikler sunma potansiyeline sahip. Gelişmiş veri hizmetleri ve çok yönlü yayın formatları ile DAB+, gelecekte yalnızca müzik ve haber kaynağı değil, aynı zamanda eğlence ve eğitim için de önemli araç olabilir. Bu gelişmeler, dijital yeni nesil radyoculuğu medya dünyasında vazgeçilmez bir oyuncu haline getirecektir." diye konuştu.

DAB+ teknolojisinin savunma sanayisinde de birçok faydaya imkan sağladığını ifade eden Uraloğlu, "Geniş kapsama alanı, istikrarlı yayın akışı ve yüksek veri iletimi kapasitesi sayesinde pasif radar sistemleri için en uygun teknolojilerden biridir. Bu noktada da savunma sanayi paydaşlarımızla ortak çalışmalara başladığımızı belirtmek istiyorum." açıklamasını yaptı.


"ÇAMLICA KULESİ, DOĞAYA ENTEGRE OLAN MODERN ESTETİK TASARIMIYLA İSTANBUL'A YAKIŞAN SİMGE YAPI OLDU"

Bakan Uraloğlu, Çamlıca Kulesi'nin Çamlıca tepelerinde dağınık halde bulunan 33 demir yığınını ortadan kaldırarak, doğaya entegre olan modern estetik tasarımıyla İstanbul'a yakışan simge yapı olduğunu aktardı.

Çamlıca Kulesi'nin Avrupa'nın en yüksek kulesi olma unvanına sahip olarak toplamda 49 kat ile İstanbul'un siluetine modern bir dokunuş yaptığını aktaran Uraloğlu, "39'uncu ve 40'ıncı katlardaki seyir teraslarından tarihi yarımada, boğaz köprüleri, Çamlıca Camisi, Adalar'ın da aralarında bulunduğu İstanbul'un muazzam manzarasını seyretme imkanı sunuyor." dedi.

Uraloğlu, "Bugün, Çamlıca Kulemiz yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı haline gelerek şehre gelen herkesin mutlaka ziyaret etmek istediği bir cazibe merkezi oldu. Her geçen gün artan ziyaretçi akınına uğruyor ve açıldığı günden bu yana yaklaşık 2,2 milyon kişi ziyaret etti." bilgisini paylaştı.

Kulenin çoğu kişinin bilmediği çok önemli bir katkısının daha olduğuna işaret eden Uraloğlu, şunları kaydetti:

"Kaldırılan 33 antenin yaydığı elektromanyetik alan değerini Avrupa standardının bile 3'te birine indirerek bölge sakinlerine daha sağlıklı yaşam sunduk. Çamlıca Kulesi sayesinde bölgede ölçülen elektromanyetik alan değerini 39 volt/metre seviyesinden Avrupa Birliği için kabul edilebilir eşik değer olan 6 volt/metre seviyesinden de aşağı çekerek 2,5 volt/metreye indirdik. Yani yaklaşık 15 kat iyileşme sağladık. Bugün burada sadece radyo teknolojisinin değil, aynı zamanda geleceğin iletişim ve kültür dünyasının temellerini attığımıza inanıyorum. Kulemiz, İstanbul'un siluetini değiştirerek şehre yeni soluk getirdi ve DAB+ teknolojisi de radyo yayıncılığını dönüştürerek yayın hayatımıza yepyeni dönemi başlatacak."

Törenin ardından Çamlıca Kulesi Kontrol Merkezi'ni ziyaret eden Uraloğlu, bugün radyo yayıncılığı için önemli günün yaşandığına işaret ederek, "7/24 burada arkadaşlarımız görev başında olup radyo yayınlarını bütün insanımıza, ülkemize duyurmuş oluyorlar. 100 radyo yayınını tek kuleden yapabiliyoruz. Dünyada tek ve ilk burası. O anlamda da kıymetli. Dijital radyoculuğa geçerek hem kapasiteyi hem enerji verimliliğini artırdık hem de her türlü kaliteyi artırmış olduk." ifadelerini kullandı.