Tarife savaşları, küresel ekonomik belirsizlikler, jeopolitik riskler, merkez bankalarının altına olan talebinin artarak devam etmesi, sarı metali destekleyerek uzun vadeli yükseliş trendine soktu. Son dönemde ise altın yön arayan bir grafik çiziyor. 3 uzman, yıl sonu altın tahmini ve beklentilerini İstanbul Ticaret’e açıkladı.
ABD’DE RESESYON ENDİŞESİ
Ahlatcı Porföy Genel Müdürü Tonguç Erbaş, geçtiğimiz yıl kasım ayında gerçekleşen ABD seçimlerinin ardından küresel konjonktürde belirgin yapısal değişimlerin gözlemlendiğini ifade ederek, özellikle altın fiyatlarında yaşanan yükselişlerin geçmiş kriz dönemlerini hatırlattığını söyledi. Erbaş, “2025 yılında ise Trump liderliğinde süregelen politik belirsizlik, küresel ölçekte yatırım davranışlarını etkiliyor. Bu ortamda başta Asya merkez bankaları olmak üzere birçok ülke, altın rezervlerini rekor seviyelere çıkarıyor. Aynı zamanda ABD ekonomisinde resesyon ihtimalinin artması, altına olan ilgiyi daha da artırıyor” diye konuştu.
GRAM, ONS İLE YÜKSEK KORELASYON İÇİNDE
Erbaş, TCMB’nin sürdürdüğü sıkı para politikasıyla birlikte kurda sınırlı oynaklık izlendiğini belirterek, bu durumun gram altın fiyatlarının ons altınla yüksek korelasyon içinde hareket etmesine yol açtığını söyledi. Erbaş, “Altının yükselişini adım adım sürdüreceğini öngörüyoruz. Ons altının 2 bin 950 dolar seviyesi üzerinde kalıcılığı, yükseliş trendinin devamı açısından kritik önemde. Yılsonunda ise 3 bin 800 dolar seviyeleri olası görünüyor. Gram altın içinse, dolar/TL paritesindeki olası fiyatlamalar da hesaba katıldığında, 5 bin 150 TL seviyesi yılsonu test edilebilir” dedi.
3.500 DOLAR BEKLENTİSİ
Marbaş Menkul Değerler Genel Müdür Yardımcısı Soner Kuru, mart ayına kadar görece stabil seyreden altının, özellikle ABD’nin tarife savaşlarında agresif tutumuyla 3 bin 500 dolar seviyelerine kadar fiyatlandığını söyledi. Kuru, şöyle devam etti: “Son dönem fiyatlamalara bakıldığında tarife savaşlarında anlaşma noktasına yakın olunması, olumlu mesajlar verilmesi ve jeopolitik gelişmelerdeki geçmişe göre sınırlı negatif etkiden kaynaklı altın fiyatlamasının konsolidasyon sürecine girdiğini fakat ağırlıklı Trump’ın demeçleri ve şok haber akışları sonrasında volatil seyrin azalarak da olsa devamını görüyoruz. 3 bin 200 dolar seviyesinin üzerinde ana temanın hâlâ güçlü olduğunu söyleyebiliriz. Risklerin tamamen ortadan kalkmaması, merkez bankalarının alıma devam etmesi, jeopolitik gerilimler ve artan resesyon riski sonucu altının yılı 3 bin 500 dolar bandında kapatmasını bekliyoruz.”
MERKEZ BANKALARININ TALEBİ ETKİLİ
Integral Yatırım Araştırma Uzmanı Yusuf Kemal Erdekli ise şunları söyledi: “Küresel piyasalarda 2025’in en büyük ekonomik endişe unsuru olan tarife belirsizliği, birkaç ay daha gündemde kalmaya ve piyasaları etkilemeye devam edecek gibi görünüyor. ABD Başkanı Trump’ın AB’yi hedef alan tarife tehditleri de bunun göstergesi oldu diyebiliriz. 2025 yılının geri kalanında da tarife belirsizliğinin sürmesi, ABD ekonomisine yönelik mali endişeler, jeopolitik tansiyonun yüksek kalmaya devam etmesi ve dolardaki zayıf görünüme ek olarak merkez bankalarının ve yatırımcıların altın talebi, ons altını desteklemeye devam edecek gibi. Ons altında önümüzdeki haftalarda 3200–3500 dolar bandında konsolidasyon ihtimali yüksek görünüyor. Yılın ikinci yarısında ise 3 bin 500 dolar seviyesinin aşılması ve bu seviye üzerinde kalıcılık sağlanması halinde 3 bin 750 dolar seviyesine doğru yükseliş eğilimi devam edebilir.”
NOT: Sayfada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi değildir ve yatırım danışmanlığı kapsamında değerlendirilemez.
