tatil-sepeti

HABER: ADEM ORHUN

İstanbul Ticaret Odası’nın sektörel istişare toplantıları kapsamında inşaat ve gayrimenkul sektörü temsilcileri bir araya geldi. Video konferans yöntemiyle yapılan toplantı, deprem ve kentsel dönüşüm gündemi ile gerçekleştirildi. Toplantıya İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, Başkan Yardımcısı Dr. İsrafil Kuralay, Sayman Üye Ahmet Özer, Yönetim Kurulu Üyeleri Yakup Köç ve Adil Coşkun’un yanı sıra konuttan altyapıya, inşaat malzemelerinden emlakçılığa kadar ilgili komitelerden sektör temsilcileri katılarak, tespitlerini ve önerilerini paylaştı.

KREDİ FAİZLERİ ARTTI

Toplantının başında inşaatta ortalama yüzde 1.5 olan büyümenin yüzde eksi 2.7 olduğu, hatta yılın ikinci çeyreğinde yüzde 3 daralma hesaplandığı bilgisi paylaşıldı. Sektör temsilcileri, “Yaz başında uygulanan düşük faizli kredi imkanı, aylık konut satışlarını artırdı. Konut satışında esas ağırlık, yeni binalarda değil, ikinci elde oldu. Fakat kredi faizlerinin yüzde 1’in üstüne çıkmasıyla satışlar neredeyse durdu. Mimarlık müşavirlik hizmetlerinde de durum sancılı, ödemelerde sıkıntı yaşanıyor” dedi. Her şeye rağmen iç piyasada kentsel dönüşümle inşaat sektöründe canlanma olacağına dikkat çeken sektör temsilcileri, deprem tehlikesine ve acil kentsel dönüşüm ihtiyacına dikkat çekti. Sektör temsilcileri, “Sanayinin, ticaretin ve ekonominin büyük bölümü Marmara bölgesinde. Depreme hazırlanmazsak çok ağır bir fatura çıkacak” diye konuştu.

KDV ÖNERİSİ

2021’in kentsel dönüşüm yılı olmasının beklendiğini vurgulayan sektör temsilcileri, “Konutta KDV sıkıntısı var. Yüzde 18 çok yüksek. Ayrıca büyük daireler de kağıt üstünde hep 149.5 metrekare. Çünkü 150 olduğunda lüks tarifesinden vergi isteniyor. Bu vergiler düşük bir orana çekilmeli. Yüzde 3-4 olabilir” dedi.

SİT’E TAKILMASIN

Semtlerde geniş çaplı dönüşüme engel olan anıt veya SİT alanı mevzusuna dikkat çeken bazı sektör temsilcileri ise şu önerilerde bulundu: “Mahkemeler dosyaları 6 ayda sonlandırmalı. Anıt ve SİT alanlarının dosyaları 3 ayda tamamlanmalı. Bina kalitesine, mal-can güvenliğine göre kredi verilmeli, zengin-fakir şeklinde ayrım yapılmamalı.”

HIZLI YIKIM

İmar barışı ile yapı kayıt belgesi almış olsa da bunlardan çürük olan yapılar tespit edilip yıkım sürecinin başlatılması gerektiğini dile getiren sektör temsilcileri, şöyle devam etti: “Bu çürük binaların elektriği ve suyu kesilip 3 ay içinde çıkın denilebilir. Belediye de hemen yıkımı gerçekleştirmeli. Apartmanlarla çevrili dar sokaklarda deprem yıkımı olursa kimseyi kurtarmak mümkün olmaz. 1970-2000 yılları arasında yapılan binaların yüzde 80’i sakat. Bu çağda bizim insanlarımız böyle bir şeyi yapmamalı. Farkındalığı artırmak için çalışma yapılabilir.”

MERKEZDEKİ İHTİYAÇ

Her şeye rağmen piyasada talep olduğunu kaydeden emlak müşavirleri ise genç nüfusun konut ihtiyacının devam ettiğine dikkat çekti. Zeytinburnu, Bahçelievler, Güngören, Küçükçekmece, Avcılar’da çürük bina stokunun yüksek olduğunu kaydeden sektör temsilcileri, “Belediyeler yıkım ve yenileme konusunda çok hızlı karar vermeli. İstanbul şehir merkezinde arsa kalmadı. Şehir içinde ancak geniş çaplı kentsel dönüşümle arsa üretilebilir” dedi.

Öte yandan Çatalca gibi bölgelere çok talep olduğunu kaydeden sektör temsilcileri, “Özellikle orta gelir grubunun konut ihtiyacı için buralarda yüzde 10-15 imar verseler uygun olur. Çünkü alçak katlı bina isteniyor. İnsanlar yüksekten korkuyor” diye konuştu.

ADA BAZLI DÖNÜŞÜM

Sektör temsilcisi birçok iş adamı da bina bazlı değil, ada bazlı dönüşüme odaklanmak gerektiğini vurguladı. TOKİ’nin İstanbul’un göbeğinde yeterli çalışma yapmadığını savunan bazı sektör temsilcileri, tespit ve önerilerini şöyle dile getirdi: “Belediyeler ve siyasi gruplardaki çekişmeler dönüşümü geciktirmesin. Merkezde birçok ilçede geniş çaplı kentsel dönüşüm uygulanması lazım. TOKİ, rantı yüksek devlet arazilerinde yüksek gelir grubuna yönelik bina üretmek yerine, ilçeleri tespit edip oralarda dönüşüm yapmalı.”

Konuşmaların ardından İTO Başkan Yardımcısı Dr. İsrafil Kuralay da “Virüs ve deprem gerçeği var. Bunları gözardı edemeyiz. Küçük hesapları bırakalım. Deprem olduğunda yıkılan binanın altında hep beraber eziliyoruz. Kurtarmaya da hep beraber el atıyoruz. Bu örneklerde olduğu gibi bir zihniyet değişimine ve ortak hedefle ortak çalışmaya ihtiyacımız var” diye konuştu.

ESKİ İŞYERLERİNDE RİSK YÜKSEK

İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, inşaat ve gayrimenkul sektörüyle ilgili meslek komitelerinden sektör temsilcilerinin tespit ve önerilerini titizlikle değerlendirip konsolide edeceklerini ve resmi kurumlarla gerekli temaslarda bulunacaklarını kaydetti. İstanbul’da işyerlerinin yüzde 80’inin 1999 depremi öncesinde yapıldığını hatırlatan Avdagiç, şunları söyledi: “İş hanlarının durumu çok sıkıntılı, çarşılar da öyle. Tahtakele, Bahçekapı bölgesinde hanların tamamı sıkıntılı. Bölgede çok sayıda kolon kesme, kolon kaydırma vakası tespit edildi. Bunlar göz önüne alınarak, can güvenliği, üretim, ticaret ve istihdamı korumak için hem mülk sahiplerinin hem de kurumların gerekli adımları hızla atması önemli.”

YABANCI İÇİN MÜLK EDİNİM REHBERİ

İTO Yönetim Kurulu Üyesi ve İnşaat Taahhüt Meslek Komitesi Meclis Üyesi Yakup Köç, pandemiye rağmen yabancıya satışta geçen yılın rakamlarının aşıldığını söyledi. Mülk alımına vatandaşlıkta sınırın 250 bin dolara indirilmesinin çok olumlu etkisi olduğunu kaydeden Köç, şöyle devam etti: “Ayrıca İslamofobi sebebiyle Avrupa’da yaşayan müslümanlar tekrar Türkiye’den gayrimenkul alımına yöneldi. Geçen yıl yurt dışı müşteriye 6-7 milyar dolarlık satış yapıldı. Bu yıl onu da geçtik. Çok kısa zamanda 20 milyar dolara ulaşmak mümkün. Yurt dışı müşteriler için gayrimenkul edinim rehberi hazırladık. Yakında 6 dilde neşredeceğiz.”

Köç, ayrıca deprem ve kentsel dönüşümde ticarethaneler ve işyerlerinin de dikkate alınması gerektiğini ifade etti. Köç, daha düşük ve sadeleştirilmiş KDV uygulanması konusundaki önerileri tekrarlayarak, “KDV’de ortalama bir uygulama sektörü rahatlatır. Bu yöndeki talep ve önerileri Ankara’ya ilettik” dedi.

YURT DIŞINDA PROJELERİ BİZ YAZALIM

İnşaat Taahhüt Meslek Komitesi Meclis Üyelerinin paylaştığı bilgiye göre; pandemi, yurt dışı müteahhitlik işlerini de olumsuz etkiledi. Türkiye, Çin’in ardından 44 firmayla ikinci sırada olmasına rağmen 473 milyar dolarlık pastadan 2019’da sadece 19 milyar dolarlık pay aldı. Yüzde 4’lük payın çok az olduğunu belirten sektör temsilcileri, şunları söyledi: “Bunun temel sebebi de yurt dışı proje müşavirlik hizmetlerinde, şartnameyi yazanın ihaleyi alması. Mekanik, elektrik vs. proje yapan firmalarımızın gelişmesi, büyümesi lazım.”

LİBYA YAKINDAN TAKİP EDİLMELİ

İnşaat Taahhüt Meslek Komitesi Meclis Üyelerinin dikkat çektiği konulardan biri de dış pazarlar oldu. Sektör temsilcileri, siyasi düzen anlamında sakinleşen ülkelerin iyi izlenmesi gerektiğini kaydetti. Özellikle Libya’nın bu kapsamda olduğunu vurgulayan bir sektör temsilcisi, “Libya’da 350 projede Türkiye’den giden firmalar vardı. Geçtiğimiz aylarda Libya ile Türkiye arasında bir memorandum imzalandı. Ülkede karşıt gruplar ve bunların dış destekçileri sebebiyle 350 değil ancak 50-70 projenin başlayabileceği kabul ediliyor. Çoğu binası ve altyapısı yıkılmış bir ülke var. Sadece inşaat değil, mühendislik, proje ve müşavirlik hizmetlerini de yapmayı kabul ettirmemiz lazım. Trablus’a bir merkez açarak işleri yerinden yürütmeye çok ihtiyaç var” şeklinde konuştu.

KAYIT DIŞI EMLAKÇILARLA MÜCADELE

Emlak Müşavirleri Meslek Komitesi Meclis Üyeleri de şehir içinde büyük çaplı kentsel dönüşüm ihtiyacına dikkat çekerken, 14 Ekim’de Taşınmaz Ticareti Yönetmeliği’nin yayımlandığını hatırlattı. Sektör temsilcileri, “Artık yetki belgesi olmadan çalışanlar, kaçak ilanlar için çok ciddi cezalar uygulanacak. Kayıt dışı olanlar bu sektörden temizlenecek. Kaçak ihbar hattı açılırsa daha etkili olur. Böylece herkes bölgesinde kaçak çalışanları bildirerek, sektörün temizlenmesine katkı sağlayabilir” diye konuştu.

09 Kasım 2020 Pazartesi

Etiketler : Gündem