tatil-sepeti

“Çocukluğumuzda kumaş imal etmek, elbiseler üretip ihraç etmek, en büyük hedeflerimizden biriydi” diyen İTO Başkanı Şekib Avdagiç, hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün geçen yıl 20.3 milyar dolar ihracatla bu hedefe ulaştığını söyledi.

Türkiye’nin, üretim performansını dünyaya ispat ettiğine dikkat çeken Avdagiç, markalaşmayla hazır giyimde de kazancını katlayacağını kaydetti. Avdagiç, 9 Şubat’ta açılacak IFCO Fuarı’na her türlü desteği verdiklerini vurguladı.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Türkiye’nin son 40 yılda üretim ve ihracat kapasitesi açısından nereden nereye geldiğini ve yeni hedefleri, hazır giyim sektörü özelinde değerlendirdi. “Bizim çocukluğumuzda kumaş imal etmek, imal edilen kumaşlardan elbiseler üretip ihraç etmek, en büyük hedeflerimizden biriydi” diyen Şekib Avdagiç, şöyle devam etti: “Topraklarımızda yetişen pamuğu hammadde olarak yurt dışına ihraç ettiğimiz günlerden kumaşa dönüştürüp, ayrıca bir de ondan elbise veya başka bir ürün imal edip yurt dışına satacağımız günlere ulaşmanın hayali içindeydik. Bugün bu hayallerimizin hepsi gerçek oldu. Özellikle son 30 yıldır, hazır giyim ve tekstil sektörü, Türkiye’nin yıldız sektörleri arasında yer alıyor.”

Şekib Avdagiç, sektörün son 1 yıldaki performansı hakkında da şu bilgileri verdi: “2021’de Türkiye’nin hazır giyim ve konfeksiyon ihracatı, 2020 yılının aynı dönemine kıyasla yüzde 18.3 oranında artarak 20.3 milyar dolar oldu. Aynı dönemde hazır giyim ve konfeksiyon ihracatının Türkiye genel ihracatındaki payı da yüzde 9 olarak gerçekleşti. Böylece pandemiye rağmen genel ihracatımızda yüzde 10 civarındaki payını koruyarak ilk dört sektör arasında yer aldı.”

TÜRKİYE’NİN ÜSTÜNLÜKLERİ

Avantajlı coğrafi konum, nitelikli insan gücü, moda-tasarımda kat edilen mesafe ve yüksek teknoloji ile makina altyapısındaki yetkinliklerle sektörün emin adımlarla yeni hedeflere yürüdüğüne dikkat çeken Avdagiç, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Birçok dünya markasının üretim üssü olarak Türkiye’yi seçmiş olması, bu avantajlarımızın varlığını ortaya koyuyor. Dolayısıyla yeni gelişen trendlerle uyumlu ve hızlı şekilde mağazaya ulaşabilen ürünlere yönelik talebin karşılanmasında Türk hazır giyim ve tekstil sektörü, vazgeçilmez bir imkan sunuyor. Bu da sektörü güçlü bir merkez ve tedarik üssü yapıyor. Özetle, salgında tedarik zincirinin kırılması, lojistik maliyetlerin artması ve küresel markaların yakın coğrafyalardan alımı tercih etmesi nedeniyle Türkiye’nin üstünlükleri ikiye katlanmış durumda.”

MARKALAŞMA POTANSİYELİ

Üretim çeşitliliği, kalitesi ve tedarik hızı gibi birçok parametrede Türkiye’nin performansını dünyaya ispat ettiğine işaret eden Şekib Avdagiç, markalaşmayla her alanda olduğu gibi tekstil ve hazır giyimde de kazancını katlayacağını kaydetti. Bu amaca yönelik olarak 9-11 Şubat 2022 tarihleri arasında düzenlenecek İstanbul Fashion Connection Hazır Giyim ve Moda Fuarı’na (IFCO) İTO olarak her türlü desteği verdiklerini vurgulayan Avdagiç, şöyle devam etti: “IFCO, Orta Asya’dan Anadolu’ya uzanan tekstil gücümüzün ortaya konulduğu en önemli platformlardan biri. Çünkü bu fuar; üretim gücümüzü, markalaşma potansiyelimizi ve tasarım yeteneğimizi göstermekle kalmıyor, daha da geliştiriyor. Sektörün tamamını kucaklaması, sektörün birikimiyle bir gelecek vizyonu oluşturması bakımından bu fuarla elde edilen sonuçlar, gelecekte daha iyi anlaşılacak. Pandemi dikkate alınarak, fiziksel ortamın yanı sıra dijital ortamı da aktif bir şekilde kullanması, hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün her an tetikte olduğunu ve yeni gelişmelere uyum sağladığını gösteriyor. İstanbul Fashion Connection, bir İHKİB markası olmayı çoktan aşarak, bir Türkiye markasına dönüştü; inanıyorum ki, küresel bir markaya da dönüşecek.”

İSTANBUL’UN ESNEKLİK YETENEĞİ

2021’de İstanbul’dan tüm dünyaya 13.9 milyar dolarlık hazır giyim ve konfeksiyon ihracatı gerçekleştirildiğine dikkat çeken Şekib Avdagiç, “Bu rakam, pandeminin ilk yılı olan 2020’ye göre yüzde 21.6’lık bir artış demektir. Bu rakam, ayrıca bir şeye daha işaret ediyor: İstanbul’un esnek bir üretim kabiliyeti var. Bir başka ifadeyle, üretim gücünü ve kapasitesini kısa vadede yüzde 20’nin üzerinde artırabiliyor. O halde biz İstanbul olarak daha fazlasını yapabilecek potansiyeldeyiz” diye konuştu.

“Evet, bu rakamlar iyi, ama yetmez” diyen Avdagiç, gerekçesini şöyle açıkladı: “Çünkü daha fazla ihracat yapabilecek imkanlara sahip olduğumuzu yakından müşahede ediyorum. Bunu sağlayacak olan da İHKİB’in IFCO Fuarı ile birlikte estireceği güçlü ihracat rüzgarı olacak. Kaldı ki, son dönemde lojistik maliyetlerde yaşanan artışlar ve küresel ticaret dengesindeki değişiklikler, Türkiye’ye yönelik ilgiyi de artırdı. Bu ilgiyi olumlu yönde değerlendirip yeni markalar çıkartacağımıza, mevcut markalarımızı ise daha da güçlendireceğimize inanıyorum.”

TÜRK MARKALARINI DÜNYAYA TAŞIYACAK FUAR

İTO’nun, 1893’deki Şikago Dünya Fuarı’ndan beri Türki girişimcisini dünyaya açma faaliyeti yürüttüğünü hatırlatan Avdagiç, IFCO Fuarı’na bu vizyon çerçevesinde her türlü desteği verdiklerini vurguladı. Avdagiç, “IFCO’yu, Türk markalarını dünyaya taşıyacak nitelikte görüyoruz. IFCO, kıtaların kesişme noktası İstanbul’da düzenlenerek, onlarca ülkeye erişebilme gücünü ortaya koyuyor. Tasarımda, üretimde, marka bazında, fiyat-kalite dengesinde hizmet hızı, kalite ve uygun fiyat ve lojistik olarak erişilebilirlik, çok önemli bir avantaj. IFCO, bu avantajı çok iyi şekilde kullanacaktır” dedi.

31 Ocak 2022 Pazartesi

Etiketler : Sektörel