tatil-sepeti

Dünya Gazesi’nden Merve Yiğitcan’ın haberine göre devlet, sanayiyi Anadolu’ya taşımayı özendirecek teşvik mekanizmalarını devreye almaya devam ederken, İstanbullu sanayiciler, şehrin artık çok özel projeler hariç yüksek teknoloji üretimi teşviklerinden de mahrum bırakılmaya başlanmasına tepki gösteriyor. İstanbul’daki yetişmiş insan kaynağını Ankara’ya bile götürmekte zorlandıklarını söyleyen sanayiciler, yüksek teknoloji konusunda İstanbul’un teşviklerde saf dışı bırakılmasının, Türkiye’nin yüksek teknoloji üretimi hedefl eriyle örtüşmediğini belirtiyor.

Ekonomi yönetiminin teşviklerde İstanbul yaklaşımının son örneği, sanayiciye nefes aldırması amaçlanan ‘İmalata Dayalı İthal İkamesi Destek Programı’nda görüldü. Pakette, İstanbul tüm desteklerden hariç tutuldu. Başta 3’üncü, 4’üncü, 5’inci ve 6’ncı bölgede belirli şartları yerine getiren yatırımları içeren paketin kapsamına tüm bölgesel, stratejik, öncelikli ve/veya proje bazlı teşvik almış imalat sanayi yatırımları dahil edildi, ancak ‘İstanbul hariç’ denildi. Türkiye sanayisinin yaklaşık yüzde 30’unu yüklenen İstanbul’un katma değeri düşük üretimde artık desteklenmemesine katılan sanayiciler, ancak yüksek teknoloji üretiminin bu yaklaşımın dışında tutulması gerektiğini savunuyor.

İstanbul’a yönelik teşvik yaklaşımını değerlendiren İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, özel sektörün üretim şevkine halel getirilmemesi gerektiğine dikkat çekti. Türkiye ekonomisinin gelişimine en yüksek katkıyı sağlayan şehrin İstanbul olduğuna işaret eden Avdagiç, İstanbul’un geniş üretim imkanları, kalifiye iş gücü, stratejik konumu, modern lojistik altyapısı ve teşvikleriyle yabancı yatırımların da ilgi merkezi olduğunu kaydetti. İstanbul’un 216,1 milyar dolarlık ekonomik büyüklüğüyle 130’dan fazla ülkeden daha büyük olduğunun da altını çizen Avdagiç, şu ifadeleri kullandı: “Pandemi döneminde Türkiye’nin üretiminin ve ihracatının artmasında büyük rol oynayan özel sektörün teknolojisini yenilemede desteksiz bırakılmaması gerekir. Ayrıca son 2 yıldır sanayicilerimizin küresel rekabette geri düşmemesi için yeşil dönüşümü gerçekleştirmesi gerektiğini sürekli dile getiriyoruz. Dolayısıyla hem teknoloji yenileme ve/veya yeşil mutabakat kapsamında olması şartı ile kapasite artışını sağlamada İstanbul iş dünyasının önü açılmalı. Zira İstanbul, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı verilerine göre, halihazırda Türkiye toplam GSYH’sinin yüzde 30,7’sini tek başına sağlarken, imalat sanayi hasılasının yüzde 25’ini gerçekleştiriyor. Türkiye işgücü piyasasından İstanbul’un almış olduğu pay ise yüzde 21’dir. Dolayısıyla hem istihdamda hem üretimde büyük fedakarlıklarla lokomotif rolünü sürdüren İstanbul özel sektörümüzün üretim şevkine halel getirmemek gerekiyor.”

21 Ocak 2022 Cuma

Etiketler : Gündem