tatil-sepeti

Küresel iklim değişikliği ile mücadele, Paris İklim Anlaşması’na taraf olan ülkelerin ortak hedefi haline geldi. Küresel emisyonların 2030’a kadar en az yüzde 50 azaltılmasının hedeflendiği Paris Anlaşması ile 2050’de net sıfır emisyon ekonomiye ulaşılması da amaçlanıyor. Bu süreçte yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırımların artırılması öncelikler arasında yerini almış durumdayken, hidrojen üzerine de yoğun Ar-Ge faaliyetleri yürütülüyor. Hidrojeni enerji stratejisinin en önemli bileşenlerinden biri olarak kabul eden Türkiye ise ‘yeşil hidrojen’ ihracat potansiyeli konusunda da araştırmalarını sürdürüyor.

YENİ FIRSATLAR

SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi’nin, ‘Türkiye’nin Yeşil Hidrojen Üretim ve İhracat Potansiyelinin Teknik ve Ekonomik Açıdan Değerlendirilmesi’ raporu da bu alandaki yeni fırsatları ortaya koydu. Raporda, uygun yatırımlar ve politikalarla Türkiye’nin 2050’de yıllık 3.4 milyon tona kadar yeşil hidrojen üretimine ulaşabileceği ve bunun 1.5 ila 1.9 milyon tonunun ihraç edilebileceğine de dikkat çekiliyor.

ULAŞTIRMANIN TALEBİ

Raporda, 2050’ye kadar imalat, doğalgaz ve ulaştırma sektörlerinin toplam enerji talebinin yüzde 10 ila yüzde 5’inin yeşil hidrojenle ikame edilmesi halinde, yıllık 1 ila 2 milyon ton yeşil hidrojen yurt içi talebin ortaya çıkacağı da vurgulanıyor. Ulaştırma sektörü, 2050’ye kadar yurt içi talebin yarısını oluşturacak.

Bu süre içinde hidrojen talebinin dörtte biri sanayi, geriye kalan kısım ise yeşil hidrojenin doğalgaz şebekesine karıştırılması yoluyla kullanılacak.

MALİYETİ DÜŞECEK

Hidrojen enerjisi raporunda, 2050’de 1.9 Mt/yıl ihracat potansiyeline ulaşılmasının ardından hidrojenin TANAP gibi uluslararası boru hatlarına karıştırılarak ya da doğrudan amonyağa dönüştürülerek gemi taşımacılığı yoluyla nakledilebileceğinin altı çiziliyor. Yapılan tekno-ekonomik değerlendirmeyle rüzgar ve güneş kaynaklı elektrik kullanan alkalin ve PEM elektrolizör teknolojileri için yeşil hidrojen üretim maliyetlerinin 2050’ye kadar kilogram başına 4.14-5.17 dolardan, 1.38–2.46 dolara kadar düşebileceği de vurgulanıyor.

YATIRIM HACMİ 85-119 MİLYAR DOLAR ARASINDA

Çalışmada, hidrojenin yurt içi kullanımı ve ihracatını sağlamak amacıyla toplam yatırım hacminin 85 ila 119 milyar dolar olacağı hesaplanmış. Bir başka deyişle, 2021 ile 2050 arası dönemde ortalama olarak yılda 3 ile 4 milyar dolar yatırım maliyeti gerektirecek. Türkiye’de bugünkü elektrik sektörü yatırımları ise yıllık 7 milyar dolar civarında.

Tahmini maliyetler ve olası ticari fiyatlamalar dikkate alındığında, çalışmada değerlendirilen hidrojen ekonomisi, 2050’de Türkiye ekonomisine yıllık toplam 6 ila 8 milyar dolar brüt fayda sağlayabilecek. Yeni iş yaratma ve ekonomik faaliyetlerin potansiyel yararları, sınırda karbon düzenleme mekanizmasının etkilerinin azalması ve önüne geçilen ithal yakıt maliyetleri ise bu ekonominin temel faydaları olacak.

07 Şubat 2022 Pazartesi

Etiketler : Sektörel