tatil-sepeti

HABER: İLKER BAŞÖZ

Geleceğin en önemli büyüme stratejilerinden biri olan Sanayi 4.0 devrimi, İstanbul Ticaret Odası’nda (İTO) düzenlenen bir seminerde ele alındı. ‘Sanayi 4.0: Fırsatlar ve Yerli Uygulamalar’ adlı seminere bir çok firmadan temsilciler katıldı.

Toplantının açılış konuşmasını yapan İTO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Hasan Erkesim, Sanayi 4.0’ın tarihi gelişimine değindi. Sanayi 4.0 kavramının ilk kez 2011’de Almanya’nın Hannover Fuarı’nda kullanıldığını ifade eden Erkesim, şöyle konuştu: “Alman hükümetinin desteği ile uzmanlar tarafından özel bir çalışma gerçekleştirilmişti. Teknik başlangıcı 2011 kabul edilen Sanayi 4.0 devrimi, 5 yıllık süreçte teknik bir terim olmaktan çıkarak milyarlarca Euro’luk bir piyasa haline geldi. Almanya’nın 50 yılda toplam 250 milyar Euro’luk yatırım yapması bekleniyor. Ayrıca yine 2020’de dünyada nesnelerin interneti aracılığıyla 14 milyar cihazın birbirleriyle etkileşime geçmesi planlanıyor.”

DÖRT ANA FAYDA

Erkesim, konuşmasının devamında Sanayi 4.0’ın dört ana faydasını şu şekilde sıraladı:

  • Firmaların üretkenliğini artıracak. Önümüzdeki 10 yılda birçok firmanın hammadde hariç üretim maliyetleri, yüzde 15 ile 30 arasında iyileştirecek.
  • Üretici firmaların ciro artışına olumlu yönde etki edecek. Almanya örneğine bakacak olursak, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın yüzde 1 artmasını sağlayarak yıllık 30 milyar dolar seviyesinde uzun vadede artış bekleniyor.
  • İstihdam ile ilgili karşıt görüşlere rağmen Sanayi 4.0 ile yüzde 6 ile 10 arasında istihdam artışı bekleniyor.
  • Firmaların üretim süreçlerini Sanayi 4.0’a adapte etmeleri için üreticilerin cirolarının yüzde 1 ile 1.5’ini yatırıma ayırması öngörülüyor.

KULUÇKA MERKEZİ YATIRIMCI ÇEKİYOR

Teknopark İstanbul Genel Müdür Yardımcısı İsmail Arı, yaptığı sunumla Teknopark’ın güncel faaliyetlerini anlattı. Halen 50’ye yakın projenin devam ettiği Teknopark kuluçka merkezinden bahseden Arı, “Kuluçka merkezimizde yüzde 60’ı doktora ve masterlı uzmanlardan oluşan arkadaşlarımız çok ileri teknoloji ürünler üretiyor. Bu sayede yatırımcılar da etrafımızda dolanmaya başladı. Son 3-4 ayda kuluçkamızdaki firmalara 3 milyon Euro’ya yakın yatırım yapıldı” diye konuştu.

Otomasyonun 3. Sanayi Devrimi ile tamamlandığını ve Sanayi 4.0’da artık üretimin akıllanmaya başlayacağını belirten Arı, “Akıllı üretimi gerçekleştirecek olan etkenler sensörler, nesnelerin interneti ve bulut bilişim olacak” dedi. Arı, geleceğin fabrikalarını sadece birbirleri ile eşleştirilmiş akıllı cihazlardan oluşan ve içinde insan olmayan yapıda olacağını söyledi.

İLERİ TEKNOLOJİ İLE MALİYET AZALACAK

Seminerde,Sanayi 4.0’ın neler getireceğini ele alan Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) Direktörü İbrahim Elbaşı, yeni dönemde siber fiziksel ürünler, nesnelerin interneti, siber güvenlik, büyük veri, sanal gerçeklik, yapay zeka, sistemlerin entegrasyonu ve bulut sistemleri gibi bir çok uygulamanın kullanılacağını ifade etti.

Elbaşı, bu sistemlerin gelecekte iş hacmi, verimlilik, üretim kapasitesi, akıllı fabrikalar, adem-i merkeziyetçilik, dijital simülasyon sistemleri ve yüksek optimizasyonu da beraberinde getireceğini belirtti. Elbaşı, “Sanayi 4.0 ile kusurlu ürünler, işlem maliyeti, iş gücü maliyeti, çevresel kirlilik, kontrol ve denetimde aksama ve kaynak israfı gibi konular ortadan kalkacak” dedi.

MAVİ YAKALILAR BEYAZ YAKALI OLACAK

Sanayi 4.0’da Türkiye’nin fırsatları konusunda bir sunum gerçekleştiren Akınsoft Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Akın, “Sanayi 4.0’ın en önemli dezavantajlarından birinin işsizlik olacağı söyleniyor. Bence bu yanlış bir varsayım. Çünkü mavi yakalı dediğimiz, monoton iş yapan insanlarımızı beyaz yakalı hale getirecek. Yani Sanayi 4.0, insanlara işsizlik değil daha nitelikli iş sahaları açacak” diye konuştu. Akın, şunları söyledi: “Bu süreçte ülke olarak, neresindeyiz bu gelişmelerin? Ülkemizde internet yok. Eğer Sanayi 4.0 diyorsak, biz insanlar daha haberleşemezken makinalar nasıl haberleşecek? Gelişmiş ülkelere baktığımızda ortalama internetin 50 mbit indirme, 20 mbit yükleme olduğunu görüyoruz. Türkiye’de ise bu rakam 10 Mbit indirme, 2 Mbit yükleme hatta adil kullanım kotası doğrultusunda 1 Mbps’e kadar düşebiliyor” dedi.

HER ÜLKE KENDİ STRATEJİSİNİ GELİŞTİRMELİ

Sanayi 4.0’ın yeni bir teknoloji olarak algılanmamasını, aslında yeni bir strateji olduğunu vurgulayan Doruk Otomasyon Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Özden, şunları söyledi: “Bu strateji, Alman sanayisini güvence altına almak ve gelişimini sağlamak için sunuldu. Dünyada bu strateji ile ilgili geliştirilmiş konseptler de büyük ilgi görüyor.” Özden, her ülkenin kendi ihtiyaçları doğrultusunda Sanayi 4.0 stratejisini geliştirmesi gerektiğini dile getirdi.

MÜŞTERİNİN İSTEĞİNE GÖRE ÜRETİM

Arçelik Teknoloji ve Sanayi 4.0 Yöneticisi Ömer Faruk Özer, geleceği müşteri odaklı olarak tasarladıklarını söyledi. Özer, “Müşterimizin isteklerine göre üretim sistemlerimizi ve ürünlerimizi geliştiriyoruz. Bu yüzden de Arçelik, akıllı ürün ve akıllı servislere doğru gidiyor. Örneğin, Güney Afrika’da güneş enerjisi ile çalışan, Çin’de ise pirinç saklamak için geliştirilmiş buzdolaplarımız var. Tüm ürünlerimiz IoT konusunda çok hızlı değişim geçiriyor. Yakında bütün pazarlarda yaygın olarak ürünlerin internete bağlı olduğunu göreceksiniz” dedi.

ENDÜSTRİ 4.0 ÖNCE KOBİ’LERDEN BAŞLAMALI

Endüstri 4.0, son zamanlarda sık sık duyduğumuz, kimilerinin araştırıp öğrenmeye çalıştığı, kimilerinin ise ‘yine icat çıkartıyorlar’ dediği ama gerçekten de iyi anlaşılması, nelere, nerelerde, ne kadar ihtiyaç duyduğumuzu belirleyerek planlanması gereken bir dönüşüm.

Sanayinin bilişimle buluştuğu Endüstri 4.0, tek başına bir robotla veya otomasyonla üretim yapmak değil. Bu gerçeğe dikkat çeken İstanbul Ticaret Odası Ayakkabı ve Ayakkabı Yan Sanayi Meslek Komitesi Meclis Üyesi Ender Yazıcıoğlu, “Endüstri 4.0 akıllı üretim; yapay zeka ile makinelerin konuşabilmesi ve iletişime geçerek üretimin gerçekleşmesidir” dedi.

GENÇ NÜFUS YOK

Yazıcıoğlu, robotları satın alıp otomasyona geçerek üretimi bilişim sektörü ile buluşturmanın, yani Endüstri 4.0’a dönüştürmenin mümkün olmadığını vurgulayarak, özellikle KOBİ’ler için Endüstri 4.0’ın ne anlama geldiğini şöyle anlattı:
“Bizim bu tür alımlara ihtiyacımız yok. Toplumumuzu ve üretimimizi Endüstri 4.0’a nasıl dönüştürürüz, KOBİ’lerimizi bu tür akıllı üretime nasıl taşırız? Hangi alanlarda, ne oranlarda, ne kadar zaman içerisinde dönüşüm sağlayabiliriz?
Bu tür çalışmalara yoğunlaşmalıyız. Endüstri 4.0, Almanya, Japonya gibi işçilik maliyetlerinin çok yüksek olduğu ve gittikçe yaşlanan toplumların duygusallıktan uzak, tamamen fiyat odaklı, rekabet şansı yüksek üretim şekli. Çünkü üretimde kullanabilecekleri genç nüfusları yeterli değil.
Yenileri de gelmiyor. Sadece rekabet için değil, üretimlerinin AB veya diğer ülkelerden gelen göçmen işçilere dayalı hale gelmesinden duydukları rahatsızlıktır. Bu iş göçüne de her geçen yıl daha fazla ihtiyaç duyulacak.”

REKABET İÇİN

Çin’in de artık yüksek teknolojiye ağırlık verdiğine, emek yoğun ve işçiliğe dayalı üretimini Vietnam, Kamboçya, Tayland, Myanmar gibi ülkelere yönlendirdiğine dikkat çeken Ender Yazıcıoğlu, şöyle konuştu:
“Bizim de yapmamız gereken bu tip üretimdir. Bir taraftan KOBİ’lerimizi ve üretimlerini Endüstri 4.0’la buluşturup, onları uygun hale getirirken diğer taraftan toplumumuzu Toplum 5.0’a hazırlamaktır. Uluslararası rekabet için KOBİ’lerin Endüstri 4.0’a hazır olması gerekir. Bizim geri gönderebileceğimiz insan kaynağımız da yok. Yüksek teknoloji üretimine ayak uyduramayacak ciddi bir üretimimiz ve sürekli artan bir nüfusumuz var. Bunları nasıl değerlendireceğimizin hesabını yapmalıyız.”

ALMANYA YILDA 30 MİLYAR EURO HARCIYOR

Almanya gelecek 10 yıl için Endüstri 4.0’a her yıl 30 milyar Euro harcıyor. Ayırdığı toplam bütçe 264 milyar Euro. Bu dönüşümden, verimlilikten kazancı ise sadece 24 milyar Euro. Endüstri 4.0’a dönüşüm sağlandığı anda yeni insan kaynağına ihtiyacı kalmayacak. Fiyat ve kalitesi ile rekabet edebilen, yüksek teknolojiye dayalı, üretim performansını kaybetmemiş bir ülke konumuna gelecek. Büyük ihtimalle de şu anda çalışanların bir kısmı bile çok daha düşük maaşla çalışıp hayat standardını tutturamayacakları için ülkelerine geri dönüşler başlayacak. En azından yeni işçi gelmeyecek. Bu dillendirilmese de, bu geri dönüşlerden ve yeni iş gücü ithali ve onların ortaya çıkardığı sorunlardan kazancı çok daha büyük olacak. Toplumsal sorunları kısmen çözecekler.

TOPLUM 5.0 İLE KOORDİNE EDİLMELİ

Toplum 5.0, Japonlar’ın ortaya koyduğu toplumun Endüstri 4.0 üretimine uygun, makine ve robotlarla ortak yaşama alışkanlığına dönüşmüş yeni bir toplum oluşturmayı öngörüyor. Ender Yazıcıoğlu, Toplum 5.0’a dönüşüm sağlanamadığı takdirde videolarda, film setlerinde izlediğimiz savaşların, duygusallıktan uzak insanlık dışı mücadelelerin içinde kalacağımızı söyledi. Yazıcıoğlu, “Ucuz üretimin olduğu, tüm hizmetlerin yapay zeka robotlarla yapılabildiği bir dünyada mutlu bir toplum yaşamı sadece hayal olur. Endüstri 4.0 ile Toplum 5.0 koordine edilmeli ve birbirine uyumlu hale getirilmiş bir toplum oluşturulmalı” diye konuştu.

29 Kasım 2017 Çarşamba

Etiketler : Sektörel