Perşembe, 28 Kasım, 2024
HABER: ADEM ORHUN
Üretim ve ticaretin önündeki engellerin kaldırılması, finansman ve istihdam imkanlarının geliştirilmesi için çalışan İstanbul Ticaret Odası (İTO) yönetimi, finans ve reel sektör arasında kuvvetli bir diyalog zemini oluşturmak için bankaların en üst seviye yöneticileri ile bir araya geldi. İTO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar, Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı Hüseyin Aydın ve beraberindeki banka genel müdürlerini, İTO’nun merkez binasında ağırladı. TBB Yönetim Kurulu üyelerinin yanı sıra İTO Yönetim Kurulu üyelerinin de yer aldığı toplantı, Türk iş dünyası için tarihi bir güne vesile oldu.
Toplantıda reel sektörden gelen talepler, bilhassa ticari kredilerin nasıl daha cazip hale getirilebileceği hususu, bankacılık sektörünün tepe yöneticileriyle istişare edildi. Toplantının ana gündem maddesi; büyümenin sürdürülmesi, üretim, istihdam, ihracat için bankacılık ve reel sektör işbirliği oldu.
TARİHTE İLK
İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar, “Bu düzeyde bir toplantı tarihte bir ilk” diyerek başladığı konuşmasında “Ortak bir zemin oluşturmak anlamında bu çatının doğru bir zemin olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Çağlar, “Bu çatı altında dile getireceğimiz konular, ülkemizin iş dünyasının ortak ajandasıdır. Bu toplantıda yapılacak görüş alış verişi ve ortaya konulacak işbirliğinin yalnızca şehrimiz için değil, ülkemiz ekonomisinin tamamı için de faydalı sonuçlar doğuracağına inanıyorum” şeklinde devam etti.
HÜKÜMET VE BANKALAR
Firmalarımızın daha ucuz, daha uzun vadeli ve daha geniş kredi imkanlarına kavuşması için hükümetin piyasaya yönelik açıkladığı tedbirlerin yanı sıra bankalar ve reel sektör olarak ortak çalışmalar yürütmek gerektiğini hatırlatan Çağlar, “İş alemi artık sabah kalktığında ‘benim kredi sorunum yok, benim üretim ve inovasyon gayem var, bunun için çalışacağım’ diyerek güne başlamalı” şeklinde konuştu.
TÜRKİYE’NİN YARISI
Çağlar, şunları söyledi: “İTO’nun 400 bin üyesi Türkiye’deki katma değerin yüzde 50’sini tek başına üretiyor. Bu çatı altında sadece reel sektör mensupları değil, şüphesiz finans sektörünün paydaşları olan banka ve katılım bankaları da bulunuyor. Hepimiz aynı gemideyiz. Bankacılar ve reel sektörün gündemlerinin farklı olduğunu düşünmek mümkün değil. Oda olarak 81 meslek komitemizden, reel sektörden gelen talepleri, bankacılık ve finans sektörüyle birlikte istişare ettik. Sonuçlarını önümüzdeki süreçte birlikte takip edeceğiz. İnanıyoruz ki gerçekleştireceğimiz yakın işbirliği, alınması gereken mesafeyi kısaltacaktır.”
KARŞILIK BULACAK
İTO Başkanı İbrahim Çağlar, odalar ve finans kesiminin yapacağı işbirliği sonucunda ortaya çıkacak görüşlerin hükümet nezdinde daha güçlü bir karşılık bulabileceğine inandığını ifade ederek, kısa bir süre içinde Türkiye Katılım Bankaları Birliği (TKBB) ile de toplanacaklarını ve böylelikle reel sektörün beklentilerini finans kesiminin bütününe iletmiş olacaklarını dile getirdi.
OLAĞANÜSTÜ SÜREÇ
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı Hüseyin Aydın da, toplantının çok yararlı olduğunu belirterek, “Küresel ve bölgesel gelişmelerin yanı sıra, 15 Temmuz sonrasında yaşananların Türkiye ekonomisine ve faaliyetlerimize etkilerini değerlendirdik” dedi. Aydın şunları söyledi: “Yaşamakta olduğumuz olağanüstü dönemin iyi yönetilmesi, büyümenin sürdürülmesi, istihdamın artırılması için sorumluluklarımızı ve yapabileceklerimizi konuştuk. İTO’nun bankacılık sektörüne ilişkin görüşlerini ve beklentilerini dinledik.
Bankacılar olarak gelişmelere ilişkin görüşlerimizi anlattık.”
TOLERANS DÖNEMİ
“Reel sektör ve finans sektörü olarak karşılıklı iyi niyet ve anlayış içinde, birbirimize en fazla destek olmamız ve en yüksek toleransı göstermemiz gereken bir dönemden geçtiğimizin farkındayız” diyen TBB Başkanı Aydın, “Bu toplantıda riskleri, fırsatları ve işbirliklerini ele aldık. Kredilerin seyrini ve ticari faaliyet üzerindeki etkilerini, ekonomik faaliyeti hızlandırmak için önerileri, kredi faizleri üzerindeki yüklerin düşürülmesini konuştuk. Ayrıca bankacılık sektörüne getirilen düzenlemelerin bankaların davranışına ve kredi piyasasına yansımalarını, KOBİ kredilerinin artırılması için düzenlemelerde yapılması gereken değişiklikleri, teminatlandırma, yapılandırma konuları ile kurumlarımız ve üyelerimiz arasındaki işbirliği imkanlarını görüştük” şeklinde konuştu.
KUR DEĞİL KÜRESEL ETKİ
TBB Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Leblebici, kur seviyesinin kredi maliyetlerine yansımasına ilişkin soru üzerine, “Kur seviyesi ile maliyetler arasında kolerasyon birebir değil. O nedenle kur seviyesinden bağımsız bakmak lazım” dedi. Leblebici, “Maliyetlerimizi artıran, global ekonomideki değişmeler ve Fed’in faiz artırımı gibi etkenler var. Bunlar zaten ülkelerin de maliyetlerini de artırır. Bugüne kadar Moody’s’in not indiriminden sonra diğer piyasalardan çok da ayrışmadığımızı görüyoruz. Bir süre daha böyle devam eder” şeklinde konuştu.
SOĞUTMA TEDBİRLERİNİN ETKİSİ DEVAM EDİYOR
TBB Başkanı Hüseyin Aydın, ekonominin genişleme döneminde aldığı önlemlerle daralma döneminde alınan önlemlerin farklı olduğunu vurguladı.
Ekonominin genişlemeci olduğu dönemlerdeki tedbirlerin pek dikkat çekmediğini hatırlatan Aydın, “Ama sonrasında bunlar kalıcı hale dönüşebiliyor. Ardından bunların doğurduğu sorunları reel sektör yeterince tartışmıyor. Yani ekonominin soğutulması için alınan önlemler salt bizim için alınmıyor. Bizim üzerimizden reel sektöre de bir geçiş yapılıyor” dedi.
Şartların yeni döneme adaptasyonu konusunda reel sektör ve odaların bankaları yanlış anlamamasını isteyen TBB Başkanı “Biz 10-15 sene birlikte çalıştığımız firmayla, iş ortağımızla kavga etmeyi niye göze alalım ki? Finansa erişim ve iletişim konusundaki problemler hakkında regülasyonları odalar mutlaka gündemlerinde tutmalı” diye konuştu.
EKONOMİ İÇİN ORTAK SORUMLULUK
“Türkiye’nin yaşadığı 2001 krizinden sonra yoğurdu üfleyerek yemeye başladık” diyen İTO Başkanı İbrahim Çağlar, “Bunun ülkemiz üzerinde elbette çok büyük kazanımları oldu. 2008 küresel krizi güçlü finans kurumlarımızın da desteğiyle ülkemizi teğet geçti. Ancak küresel ekonomi o günden bugüne oldukça değişti. Artık uygulamalarımızı ve düzenlemelerimizi içinde bulunduğumuz şartlara göre gözden geçirmemiz gerekiyor” dedi.
YOĞURDU ÜFLEMEYELİM
Türkiye ekonomisinin potansiyelinin, bugün ortaya koyulan büyüme rakamlarının çok çok daha üstünde olduğunu vurgulayan Çağlar “Yoğurdu üfleyerek yemeye devam edersek, finans dünyamızdan yeteri kadar istifade edemeyiz. Onlar da reel sektörümüzün gücünden yeteri kadar beslenemez. Artık bazı uygulamalarımızı bu potansiyelimizi boğmayacak şekilde revize etmemiz gerekiyor.
15 Temmuz’da nasıl tek yürek olup ülkemize sahip çıktıysak, bugün de kenetlenip ekonomimize sahip çıkarak sorumluluğumuzu yerine getirmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Toplantıdan sonra, İTO Başkanı İbrahim Çağlar ve TBB Başkanı Hüseyin Aydın günün anısına birbirlerine hediyelerini takdim ettiler.
NEGATİF ALGIYA KARŞI BİLANÇOLAR KONUŞUYOR
TBB Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın, bilançosunun yüzde 65’i kredilerden, kredilerin de yüzde 25’i KOBİ kredilerinden oluşan bankacılık sektörünün reel sektördeki gelişmelere son derece duyarlı olduğunu söyledi. Aydın, “Üzerinde önemle durduğumuz konu reel sektör yatırımlarının, üretimin ve ticaret hacminin artırılmasıdır. Bankacılık sektörünün büyümesi ve güçlü olması ekonominin büyümesine ve gücüne bağlıdır. Ekonomimize ve sektörlerimize katkı sağlamak, ülkemizi daha da güçlü yarınlara taşımak her zaman önceliğimiz oldu ve olmaya devam edecektir” dedi.
Aydın, Türkiye’nin makro dengelerinin sağlıklı ve bankacılık sisteminin sağlam olduğunu belirterek, son dönemde ülke üzerinde oluşturulmaya çalışılan negatif algı operasyonuna itibar edilmemesi gerektiğini vurguladı.
31 Ekim 2016 Pazartesi
28 Kasım 2024 Perşembe
28 Kasım 2024 Perşembe
28 Kasım 2024 Perşembe
28 Kasım 2024 Perşembe
28 Kasım 2024 Perşembe