tatil-sepeti

Küresel ekonomideki toparlanmanın 2022 yılında da devam etmesi beklenirken, uluslararası kuruluşlar dünya ekonomisi için yüzde 4.5 ile yüzde 4.9 arasında büyüme öngörüyor. Böylece dünya ekonomisinin büyüklüğü ilk defa 100 trilyon doları aşacak. Bu da ülkeler için rekabet ve fırsatların artması demek.

Global ticaretten daha fazla pay almak isteyen Türkiye ise 2021 yılı ihracatında 200 milyar dolar hedefini beklenenden erken tarihte aştı. Bu performansıyla yeni yıl ihracat hedefini 250 milyar dolar olarak revize eden Türkiye, üretim ve lojistik-tedarik gücüyle yarışa hem idmanlı hem de iddialı başladı.

HABER: ŞEREF KILIÇLI

Küresel ekonomi, 2021 yılını da koronavirüs salgınının gölgesinde geçirdi. Ancak aşılama kampanyalarının etkili olması ve hükümetlerin mali desteklerinin devam etmesiyle 2020 yılındaki küresel ticaret hacminin yüzde 5.3 küçüldüğü şok dalgası 2021’de kırıldı ve 2022’ye daha iyi bir başlangıç yapıldı. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) son raporunda, 2021 için küresel ekonomide büyüme tahminini yüzde 5.6 olarak açıkladı. OECD’nin 2022 yılı için büyüme tahmini ise yüzde 4.5 seviyesinde. Uluslararası Para Fonu (IMF) da ekonomik toparlanmanın devam etmesine dikkat çekerken, küresel ekonominin 2021’de yüzde 5.9, 2022’de yüzde 4.9 büyümesini bekliyor. Londra merkezli düşünce kuruluşu Ekonomi ve İş Araştırmaları Merkezi (CEBR) de bazı uyarılarla beraber 2022 yılındaki küresel ticaret hacminin erişeceği potansiyele dikkat çekiyor. CEBR’e göre, 2022 yılında dünya ekonomisi ilk defa 100 trilyon doları aşacak.

TÜRKİYE DEĞERLENDİRMELERİ

Uluslararası kuruluşların raporlarında Türkiye ile ilgili değerlendirmelere bakıldığında, yukarı yönlü revize edilen büyüme beklentilerinin yanında özel olarak vurgu yapılan noktalar da var. OECD’nin son raporunda, Türkiye için 2021 yılı GSYH büyüme tahminini yüzde 9, 2022 yılı için yüzde 3.3 ve 2023 yılı için yüzde 3.9 seviyesinde açıklandı. OECD raporunda ayrıca Türkiye’nin işgücü üzerindeki vergileri azaltarak ve istihdam koşullarını daha esnek hale getirerek yeniden yapılanan küresel tedarik zincirinden doğan fırsatları daha iyi yakalayabileceği de vurgulandı. OECD’den daha önce raporunu açıklayan IMF ise Türkiye ekonomisinin 2021 yılı büyüme tahminini yüzde 5.8’den yüzde 9’a yükseltirken, 2022 için büyüme beklentisini yüzde 3.3’te sabit tuttu.

ÇİFT HANELİ BÜYÜME

2021 yılının ilk çeyreğinde yüzde 7, ikinci çeyreğinde yüzde 21.7 ve üçüncü çeyreğinde yüzde 7.4 büyüme açıklayan Türkiye ise dördüncü çeyrek rakamıyla beraber çift haneli büyüme gerçekleşmesini bekliyor. Eylül 2021’de açıklanan 2022-2024 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program’da büyüme tahminleri 2021’de yüzde 9, 2022’de yüzde 5, 2023 ve 2024’te yüzde 5.5 olarak yer aldı.

2021 İHRACAT PERFORMANSI

Türkiye’nin 2022 yılına iddialı bir giriş yapmasında, ihracatta yakalanan başarı ve ihracatın büyümede adeta bir lokomotif işlevi görmesinin etkisi büyük. Nitekim en son veri olan 2021 yılı üçüncü çeyrekteki büyümede ihracatın katkısı yüzde 92 seviyesindeydi. Yılsonu rakamlarına bakıldığında ise ihracat 2021 yılında, bir önceki yıla kıyasla yüzde 32.85 artışla 225 milyar 368 milyon dolara yükseldi. Ayrıca 200 milyar dolar eşiğinin aşılmış olması ve tüm zamanların en yüksek yıllık ihracat rakamının gerçekleşmesi, beklentileri daha da artırdı. İhracatın ithalatı karşılama oranı ise yüzde 83.1 olurken, dış ticaret açığı 2021 yılında bir önceki yıla göre yüzde 7.80 oranında azalarak 45 milyar 987 milyon dolara geriledi. İhracatın beklenenin üstünde performansla tamamlanması, 2022 yılı için Orta Vadeli Program’da açıklanan 230 milyar dolar hedefinin revize edilmesine de yol açtı. Yeni ihracat hedefi, 250 milyar dolar olarak açıklandı.

KAPASİTE ARTIRIMI İHTİYACI

Ekonomide 2022 yılı önceliklerini yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla odaklı büyüme olarak belirleyen Türkiye’nin politikasını, sanayi üretim endeksi ve imalat sanayi kapasite kullanım oranı verileri de destekliyor. Sanayi üretim endeksi, son veri olan 2021 yılının ekim ayında yıllık bazda yüzde 8.5 artışla 143.6 seviyesine yükseldi. İmalat sanayi kapasite kullanım oranı ise salgın öncesi düzeyi aşarak 2021 Aralık ayı itibarıyla yüzde 78.7 oldu. Küresel tedarik zincirindeki yeni arayışlarda salgın döneminde iyi bir sınav veren Türkiye’nin yakaladığı ivmeyi devam ettirmesi bekleniyor. Ancak bu süreçte üretim kapasitesini de artırması gerekiyor. Uzmanlar, yüzde 80’lere yaklaşan imalat sanayi kapasite kullanım oranının aslında yapısal olarak üretim kapasitesinin sınırına ulaşıldığını ve yeni yatırımlara ihtiyaç duyulduğunu gösterdiğini söylüyor. Ayrıca imalat sanayinin sadece fiyat bazında değil, kalite anlamında da rekabetçi gücünü artırabilmesi ve ölçek ekonomisinin nimetlerinden faydalanması için yeni yatırımlar yapmasının şart olduğunun altını çiziyorlar.

TÜRKİYE, COVİD-19 AŞISI ÜRETEN 9 ÜLKE ARASINDA

Aşılar, küresel salgın sürecinde ekonomilerin yeniden toparlanmasında ve kısıtlamaların hafifletilmesinde önemli bir misyon üstlendi. 2021 yılında yaygın aşılamaya geçen Türkiye’de süreç, Sinovac ve Biontech aşıları ile başladı. 2021 yılının sonunda yerli aşı TURKOVAC da uygulamaya alındı. Türkiye, yerli aşısı TURKOVAC ile tedarik güvenliğini sağlamasının yanı sıra Covid-19 aşısı üreten 9 ülkeden biri oldu. TURKOVAC aşısına yurt dışından da taleplerin olduğu belirtilirken, öncelikle Afrika ülkelerinin talebinin karşılanmaya çalışılacağı kaydediliyor.

TÜRK EXİMBANK’TA STRATEJİK DÖNÜŞÜM

Önümüzdeki dönemde ihracatçılara verilecek desteklerin artırılması da planlanıyor. Bu kapsamda, Türk Eximbank’ın en iyi uluslararası uygulamalar dikkate alınarak yeniden yapılandırılması için Stratejik Dönüşüm Programı başlatıldı. Ayrıca ihracatçıların finansmana erişimini iyileştirmeyi ve teminat sorunlarını çözmeyi hedefleyen İhracatı Geliştirme Anonim Şirketi’nin, 1 Mart’ta faaliyete geçeceği açıklandı. 2022 yılı bütçesinde ihracatçıyı desteklemek üzere ayrılan miktarın artırılması da bekleniyor.

YURTDIŞI LOJİSTİK MERKEZLER GELİYOR

Yine bu süreçte, öncelikli sektörlere yönelik ticari ve ekonomik ilişkiler, ‘girişimci ve insani dış politika’ çerçevesinde derinleştirilip çeşitlendirilecek. Afrika ve Latin Amerika’ya yönelik ortaklık ve açılım politikaları ile ‘Yeniden Asya’ girişimi somut hedefler doğrultusunda hayata geçirilmeye devam edilecek. Mal ve hizmet ihracatının menzilini artırma, ülkeye coğrafi olarak uzak ihracat potansiyeli yüksek ülkelerle ticareti geliştirme hedefine yönelik Uzak Ülkeler Stratejisi de uygulamaya alınacak. Yurt dışı Lojistik Merkezler Projesi ile ihracatçıların potansiyel pazarlara ve dağıtım kanallarına erişimi hızlandırılacak. KOBİ’ler ve bireysel girişimciler başta olmak üzere 35 binin üzerinde kayıtlı kullanıcıya yol gösteren Kolay İhracat Platformu’nun etkinliği artırılacak.

KÜRESEL ENFLASYON RİSKİ

Uluslararası kuruluşların olumlu beklentilerinin yanında yapılan ortak uyarı ise küresel enflasyon. Emtia ve lojistik maliyetlerdeki artışların hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler için enflasyon riskini beraberinde getirdiğine vurgu yapılıyor. ABD’de Merkez Bankası konumundaki Fed’in Başkanı Jerome Powell’ın, “Enflasyondaki geçici kelimesini artık kullanımdan kaldırmanın vakti geldi” demesi, bu konudaki endişeleri artırdı. Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde’ın, “Kambur gibi görünen bir enflasyon profili görüyorum. Kambur er ya da geç azalacak. Enflasyonun 2022’de düşeceğini öngörüyoruz ve bundan eminim” değerlendirmesi ise iyimserlik rüzgarı estirdi.

10 Ocak 2022 Pazartesi

Etiketler : Sektörel