Dört yıl aradan sonra yeniden ABD Başkanı seçilen Donald Trump’ın 20 Ocak’ta görevi devralmasıyla Trump 2.0 dönemi başladı. İklim ve göçmen politikalarında radikal görüşlerinden taviz vermeyen Trump, görevinin ilk gününde Joe Biden yönetiminin birçok icraatını geçersiz kılan onlarca başkanlık kararnamesini imzaladı. Bu kapsamda 78 idari eylem, kararname ve genelge iptal edildi.
Eski yönetimin politikalarının, siyasi ve ekonomik anlamda ABD’yi geri götürdüğünü savunan Trump, “Amerika’nın altın çağının şafağına tanıklık ediyorsunuz. Onu geri getiriyoruz hem de hızlı bir şekilde geri getireceğiz. Amerika'yı yeniden büyük yapacağız” dedi.
İKLİM VE SAĞLIK
Trump, yeniden büyük Amerika vaadi için ‘gereksiz’ harcamaları ortadan kaldırmayı hedefliyor. Nitekim Trump’ın attığı ilk imzalardan biri çok tartışılan Paris İklim Anlaşması’ndan çekilme kararnamesi oldu. Ayrıca ABD’yi Dünya Sağlık Örgütü’nden çekecek imzayı atan Trump, iç tasarrufa ilişkin idari karar yetkilerini ve harcamaları kısan kararnameyi de imzaladı. Trump, dış politika hedefleriyle tutarlılığının değerlendirilmesi amacıyla yabancı ülkelere yönelik ‘dış kalkınma yardımlarının’ 90 günlüğüne askıya alındığını bildirdi. Bu kapsamda, tüm bakanlık ve kurumların, dış ülkelere yapacağı ödemeleri keseceği kaydedildi.
BORÇ HACMİ RİSKLİ
Art arda gelen yeni kararnameler, ABD’nin yeni yönetiminin, harcamaları kısmayı ilk sıraya koyduğunu gösterdi. Zira ulusal borç, büyük finans kuruluşlarının uyarı yapmasına neden olacak kadar hızlı artıyor. Özellikle 2024’te borç stokundaki tırmanma, 100 günde 1 trilyon dolara ulaştı. Hazine Bakanlığı ve Mali Hizmetler Bürosu'nun yayınladığı bilgiye göre, ABD'nin ulusal borcu 36.2 trilyon doları aştı. Dolayısıyla ABD'de yeni dönemin ekonomi politikasının önceliği kaçınılmaz olarak borçlar olacak. Harcamaları azaltma yönündeki adımlar dahilinde ortadan kaldırılan kurumlardan biri de çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık alanında çalışan DEI birimi oldu. Ülkenin Personel Yönetim Ofisi, tüm DEI çalışanlarının ücretli izne çıkarılmasını emretti. Bununla da kalmadı, DEI sosyal medya hesapları ve eğitim programları iptal edildi, tüm sözleşmeleri sonlandırıldı. Karar, Trump'ın ‘radikal ve savurgan hükümet DEI programlarına ve ayrıcalıklarına son verilmesi’ başlıklı kararnameyi imzalamasının ardından alındı.
ENERJİDE ACİL DURUM
Trump, ayrıca Ulusal Enerji Acil Durumu ilan edilmesine yönelik kararnameyi de imzaladı. Bu kapsamda enerji projeleri için izin gereklilikleri kolaylaştırılacak ve enerji santrallerinin yapımı hızlandırılacak. Trump, Biden tarafından ABD kara sularının büyük bir kısmında yürürlüğe konulan petrol ve doğalgaz sondajının yasaklanmasına yönelik kararnameyi de iptal etti. Yeni kararnamede, Alaska’da enerji, maden, kereste ve deniz ürünleri gibi çeşitli doğal kaynakların bulunduğu ve bunlardan mümkün olan en geniş ölçüde faydalanmanın ülke ekonomisine ve vatandaşların refah seviyesine katkı sağlayacağı kaydedildi. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada, ABD'nin yetersiz enerji üretiminin, taşımacılığının, rafinasyonun ve üretiminin ülkenin ekonomisi, ulusal güvenliği ve dış politikası için ‘olağanüstü’ bir tehdit olduğu vurgulandı. Trump, ayrıca Biden yönetiminin 2030 yılına kadar tüm yeni otomobil satışlarının yarısının sıfır emisyonlu araçlar olmasını ve 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşılmasını hedefleyen kararnamelerini de yürürlükten kaldırdı.
TARİFELER 1 ŞUBAT’TA
Tasarruf kararlarının yanı sıra dış siyaset ve dış ticaretle ilgili kararların, küresel ticareti derinden etkilemesi bekleniyor. Trump, önceki hafta yaptığı basın toplantısında, hem Kanada hem de Meksika'ya ‘gereksiz yere’ açık verdiklerini belirterek, bu iki ülkeyle de ekonomik ilişkileri ve gümrükleri revize edeceğini söylemişti. Trump, Oval Ofis’te başkanlık kararnamelerini imzalarken, sınırlardan göçmen geçişine izin verdikleri için 1 Şubat'ta Kanada ile Meksika'ya yüzde 25 oranında gümrük vergisi getirmeyi planladığını açıkladı. Çin’e de ABD’nin kuzey ve güneş komşusuna gönderdikleri ‘fentanil’ nedeniyle yüzde 10 gümrük vergisi uygulamayı değerlendirdiklerini yineleyen Trump, bu tarifeler için de 1 Şubat tarihini düşündüklerini belirtti. ABD Başkanı, BRICS ülkelerine de yüzde 100 tarife uygulama planını hatırlattı. Trump, bununla birlikte dünyanın her yerinden gelen mallara, evrensel bir gümrük vergisi uygulamaya henüz hazır olmadığını kaydetti. Yeni tarifeleri ileride adım adım devreye alması beklenen Trump, bununla birlikte federal kurumlara, Çin, Kanada ve Meksika başta olmak üzere ülkelerin haksız ticaret uygulamalarını ve döviz politikalarını inceleme talimatı veren kapsamlı bir genelge yayımladı.
TARİHTEKİ EN BÜYÜK YAPAY ZEKA ALTYAPI PROJESİ
OpenAI, Oracle ve SoftBank üçlüsü, ABD'nin yapay zeka altyapısına yatırım yapacak Stargate adlı ortak bir girişim kuracak. Bu kapsamda yapay zeka altyapısına yönelik 500 milyar dolarlık özel sektör yatırımı yapılacak. Trump, bu ortak girişimi, OpenAI CEO’su Sam Altman, SoftBank CEO’su Masayoshi Son ve Oracle Yönetim Kurulu Başkanı Larry Ellison’la birlikte düzenlediği basın toplantısında duyurdu. Trump, “Stargate, yapay zeka alanındaki yeni nesil gelişmeleri desteklemek için fiziksel ve sanal altyapıyı inşa edecek ve buna devasa veri merkezlerinin inşası da dahil olacak. Bu yatırım, tarihteki en büyük yapay zeka altyapı projesi. Bununla 100 binden fazla Amerikalıya istihdam oluşturacağız” dedi.
Oracle Başkanı Ellison da grubun veri merkezlerinin ilkinin Texas'ta yapım aşamasında olduğunu söyledi. Bu arada Trump, bu ortaklığı duyururken de enerji ihtiyacına dikkat çekti. Acil durum kararlarıyla yatırımın gerçekleşmesine yardımcı olacağını belirten Trump, “Çok fazla elektrik üretmeleri gerekiyor ve bu üretimi kendi tesislerinde çok kolay bir şekilde yapmalarını mümkün kılacağız” dedi.
TİCARETTE İZOLASYON REFAHA MAL OLUR
Davos’ta Dünya Ekonomi Forumu’na (WEF) katılan Almanya Başbakanı Olaf Scholz, ABD Başkanı Donald Trump’ın dış ticaret politikalarına dikkat çekti. Açıklığa ve istikrara ihtiyaç olduğunu belirten Scholz konuşmasında, “İzolasyon refaha mal olur. Avrupa, özgür ve adil dünya ticaretine güveniyor. Avrupa Birliği olarak ve diğer ortaklarımızla birlikte refahımızın temeli olarak serbest ticareti savunacağız” dedi.
Scholz, özellikle konu barış ve güvenlik olduğunda bunun ‘açıklık ve istikrarla’ ilgili olduğunu vurguladı. Sınırların dokunulmazlığı ilkesinin her zaman ve her yerde geçerli olduğunu belirten Scholz, “ABD, Almanya'nın Avrupa dışındaki en önemli müttefikidir. Bunun böyle kalmasını sağlamak için elimden gelen her şeyi yapacağım. Avrupa ile ABD arasındaki yakın işbirliği, dünya çapında barış ve güvenlik için şarttır ve başarılı ekonomik kalkınmanın motorudur” dedi.
Scholz, Avrupalıların ortak savunma projelerinde daha rekabetçi ve dirençli olmaları gerektiğini de vurguladı.