Dr. Can GÜRLESEL

Dr. Can GÜRLESEL

Diğer Yazıları

DR. CAN GÜRLESEL

Küresel ekonomide 1970’li yıllardan bu yana ender olarak görülen gelişmeler yaşanıyor. Bu gelişmelerin tamamı aynı döneme denk geldi ve yarattığı olumsuz sonuçları yönetmek kolay olmayacak.

1. PANDEMİNİN ARTÇI ETKİLERİ SÜRÜYOR

2020’de başlayan pandemi, büyük ölçüde geride kalmış olmakla birlikte ekonomide yarattığı birçok değişim kalıcı hale geldi.

Küresel ölçekte tedarik zincirlerindeki kırılma ve tedarik güvenliğinin öne çıkması sonucu tedarik ve arz sıkıntıları artarak devam ediyor. Tedarik ve arz sıkıntıları enflasyonu da besliyor.

2. AVRUPA’DA SAVAŞ

Dünya genelinde son on yıllarda birçok savaş yaşandı. Ancak Rusya gibi süper bir gücün doğrudan açtığı bir savaş olmadı.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile başlayan ve dört bölgenin ilhak edilmesi aşamasına gelen savaşın nasıl sona ereceği bilinmiyor.

Savaş ile Batı ve Rusya arasında keskin bir kopma oldu. Ayrıca Rusya hem seferberlik ile Ukrayna’daki varlığını artırıyor hem de nükleer silah kullanma tehdidinde bulunuyor. Savaş ile dünya, enerji ve gıda krizi riskleri ile de karşı karşıya kaldı.

3. KÜRESEL ENFLASYON

Pandeminin tetiklediği ve savaşın hızlandırdığı enflasyon, küresel ölçekte 1970’lerden bu yana en yüksek seviyelerine ulaştı. Küresel ekonomi çok uzun yıllar böylesine bir enflasyon ile karşılaşmadı. Enflasyon hem katılaştı hem de yaygınlaştı. Yüksek enflasyon geniş hane halklarının ‘yaşam maliyeti krizi’ ile de karşılaşmalarına yol açtı. Küresel enflasyonun ne zaman normalleşeceği belirsiz.

4. ÇOK SIKI PARA POLİTİKALARI VE ARTAN FAİZLER

Dünya ekonomisinde yaşanan krizler sonucu 2000’li yılların başından itibaren sürekli olarak genişletici para politikaları uygulandı.

Piyasalarda bol döviz likiditesi ve sıfıra yakın faizler oldu. Ekonomiler, sektörler, firmalar ve yatırımcılar bol ve çok ucuz likiditeden fazlası ile yararlandı. Ancak yüksek enflasyon karşısında artık sıkı para politikalarına geçiliyor. Geçiş, beklenenden daha hızlı ve kuvvetli olacak. Döviz likiditesi geri çekiliyor ve faiz oranları önemli ölçüde artıyor. Sıkılaşma ve faiz artışları devam edecek. Firmaların sıkı ortama uyum sağlaması kolay olmayacak.

5. RESESYON VE TİCARETTE DARALMA BEKLENTİLERİ

Merkez bankaları enflasyon karşısında uyguladıkları sıkı para politikasında çok kararlı. Ekonomilerdeki yavaşlama riskine rağmen enflasyon ile mücadeleden geri adım olmayacak. Bu nedenle küresel ekonomide yavaşlama ötesinde durgunluk ve hatta resesyon beklentileri artıyor. 2022’nin son çeyreği ve 2023’ün ilk yarısında dünya genelinde resesyon yaşanması olasıdır. Buna bağlı olarak dünya mal ve hizmet ticareti de aynı dönemde daralacak. Küresel ekonomideki bu beklentiler, enflasyon ve para politikalarındaki gelişmelere göre şekillenecek.

6. İKLİM DEĞİŞİMİ-SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE DİJİTALLEŞME

Küresel ekonominin ne olursa olsun değişmeyen gündemi sürdürülebilirlik ve dijitalleşme olmaya devam edecek. Sürdürülebilirlik amacıyla ekonomilerde, sektörlerde ve firmalarda yoğun bir yeşil dönüşüm yaşanıyor. Buna dijital dönüşüm de eklendi. Ekonomilerdeki enflasyona ve daralma endişelerine rağmen sürdürülebilirlik ile ilgili yeşil dönüşüm ve yatırımları hız kesmeden devam edecek.

7. ENERJİ VE GIDA KRİZİ RİSKİ

Pandemi ve daha çok savaşın sonuçları olarak enerji ve gıda tedariki ile ilgili kriz riski ortaya çıktı. Her iki alanda da tedarik akımları önemli ölçüde değişiyor, fiyatlar artıyor ve tedarik kısıntıları yaşanıyor. Küresel ekonominin sıkıntıları ve risklerine özellikle bu kış yaşanması olasılığı yüksek enerji ve gıda krizleri riskleri eklendi.

SON SÖZ

Küresel ekonomide uzun yıllardır görülmeyen birçok gelişme yaşanmaya başlandı. Bu ortamda firmalarda kontrollü bir yavaşlama politikası izlemek en doğrusu olacak.

07 Ekim 2022 Cuma