Hikmet BAYDAR

Hikmet BAYDAR

Diğer Yazıları

HİKMET BAYDAR

Son açıklanan veriler, birbirlerini teyit eder vaziyette önemli sinyaller veriyor. O yüzden bu yazımızda verileri topluca değerlendireceğiz.

Önce TCMB tarafından açıklanan kapasite kullanım oranından bahsedelim. Kapasite kullanım oranı, Temmuz 2022’de yüzde 78.2 iken, ağustos ayında 1.5 puan azalarak yüzde 76.7 seviyesine düştü. Son dönemde istisnai haller hariç yüzde 75-80 aralığında dalgalanıyordu. Böylece bandın alt aralığına inmiş oldu. Kapasite kullanım oranının düşmesi, artan sabit maliyet oranı nedeniyle rekabette dezavantaj anlamına geliyor. O yüzden kapasitenin düşmesi, rekabetçi olma özelliğimizin azaldığı anlamını taşıyor.

Bunun yanında kapasite kullanım oranının düşmesi, alınan siparişlerde düşüş anlamına da geliyor. Aksi halde üretim kapasitesi düşmezdi. Özellikle iç talebi iyi analiz etmek gerekiyor. Bunun yanında yurt dışındaki faiz artırımlarının talebi yavaşlatıcı yönünün olduğunu da unutmamak lazım.

Daha detaya bakarsak, özellikle yatırım ve tüketim malları üretiminde kapasite kullanım oranının düşmesi çok dikkat çekicidir.

PERAKENDE SATIŞLAR

Şimdi hemen perakende satış verilerine bakalım. Çünkü iç piyasayı son derece net gösteriyor. TÜİK tarafından açıklanan temmuz perakende satış endeksi verilerine göre, perakende satışlar yıllık bazda yüzde 5.4 artıştan yüzde 2 artışa düştü. Yani haziranda yıllık bazda fark daha yüksekti. Aylık bazda ise iki aydır üst üste negatif bir değişim var. Yani Temmuz 2022’de aylık bazda yüzde 0.3 düşüş söz konusu. Bu durum bize iç piyasada hem yıllık hem de aylık bazda hareketliliğin azaldığını gösteriyor.

Şimdi de Temmuz 2022 toplam ciro endeksine bakalım. Burada da yıllık değişimin, Haziran 2022’de yüzde 130.9 iken, Temmuz 2022’de yıllık bazda yüzde 122.4 seviyesine gerilediğini görüyoruz. Aylık bazda ise düşüş yüzde 1.5 oranında. Yani toplam ciroda da bir yavaşlama görünüyor. Sorun sadece iç piyasa değil diyebiliriz.

Son olarak da TÜİK tarafından açıklanan temmuz ayı sanayi üretim endeksine bakalım. Burada da yıllık bazda yüzde 8.8 olan sanayi üretim artışı, yüzde 2.4 seviyesine düşmüş. Aylık bazda düşüş yüzde 6.2 seviyesinde gerçekleşmiş. Özellikle tüketim mallarında aylık bazda yüzde 8’e varan üretim düşüşleri gözlemleniyor.

İÇ PİYASA CANLANMALI

Görüleceği üzere perakende satışlar, toplam cirolarda düşüşler, hem kapasite kullanım oranını aşağı çekmiş hem de sanayi üretiminde azalmaya yol açmıştır. Global durgunluğun olduğu dönemlerde iç talebe ihtiyaç duyulacağının ve gelir dağılımındaki sorunun çözülmesi gerektiğinin altını daha önceki yazılarımızda çizmiştik. Şimdi global durgunluğun ayak seslerini duymaya başladık. Eğer iç piyasa canlanamazsa büyüme konusundaki yüzde 5 ve üzeri hedeflerde revizyona gidilmek zorunda kalınabilir.

Global riskleri iyi değerlendiremezsek, global krizden kârla çıkamayabiliriz.

16 Eylül 2022 Cuma