DOÇ. DR. ADNAN VEYSEL ERTEMEL
Birçok girişimci, dijital ürün fikri anlamında tüm köşe başlarının çoktan tutulduğu gibi bir görüşü savunur. Ancak eskiden mümkün olmayan ya da hayal dahi edilemeyen olguların gerçek olması, yeni fikirlerin de hayata geçmesini mümkün kılıyor. Pandemi ile başlayan son bir yıllık süreçte yaşadığımız yeni normal, yeni ihtiyaçlar doğurdu. Sosyal izolasyon nedeniyle arkadaşlık ilişkileri sekteye uğradı, araya mesafeler girdi ve sade, samimi, hoş bir sohbet ortamını mumla arar olduk. Yakın geçmişte hayata geçen Clubhouse adlı girişim, tam da bu pandemi günlerinde gün yüzüne çıkan yeni ihtiyaçlarımızı tatmin etmede çok maharetli, başarılı bir uygulama.
HIZLI KABUL GÖRDÜ
Sadece gerçek zamanlı sesli sohbetlerin bulunduğu ve spontane şekilde kendinizi bir anda uzun süredir görmediğiniz arkadaşlarınızla sohbet odalarında buluverdiğiniz uygulama, kayıt almadığı ve görüntü içermediği için kullanıcıların YouTube, Instagram gibi mecralarda kaçınılmaz olarak yaşadığı ürkekliği ilk andan itibaren üzerinizden atmanızı sağlıyor. Kendinizi normal zamanda görüşemeyeceğiniz ünlü isimler ve fenomenlerle çekinmeden sohbet ederken buluyorsunuz. Cam gibi ses kalitesiyle uzun süredir görüşmediğiniz birçok arkadaşınızla yanı başınızdaymış gibi aynı sohbet odasında buluşma deneyimi, ‘Aaa sen de mi buradaydın‘la başlayan samimi sohbetleri tetikliyor…
Pandeminin yeni gerçeklerinden biri olan AirPods benzeri kablosuz kulaklıklar sayesinde telefonunuz kilitli konumdayken ve bir yandan günlük işlerinizi yaparken arkadaş çevreniz ve yakınlarınızla olan sohbetlerinize kesintisiz devam edebiliyorsunuz.
Doğru biçimde çözümlediği yapılacak işler (jobs-to-be-done) ve sunduğu eşsiz deneyim ile ClubHouse hızlı biçimde kabul görmeye başladı.
Platform, bu kabul görme sürecini yapay biçimde hızlandıran ağızdan ağıza iletişimi köpürten büyük bir ustalıkla uyguluyor. Gelin bu stratejileri inceleyelim…
VİRAL BÜYÜME STRATEJİSİ
Platform, Facebook, Instagram ve benzeri uygulamaların da başta yaptığı gibi öncelikle iOS (iPhone) telefonlarda kullanılabiliyor.
Bu strateji, iPhone telefonların, teknoloji adaptasyon eğrisi olarak adlandırılan çan eğrisinde en soldaki, aslında yüzdesel olarak çok küçük, ancak toplumun diğer kesimlerinin o yeniliği kabul etmesi açısından, kanaat önderi olması nedeniyle kritik konumda olan vizyonerler ve teknolojiyi erken benimseyenlerin ağırlıklı olarak kullandığı telefonlar oluşu nedeniyle doğru bir strateji olarak düşünülebilir.
Diğer yandan uygulamayı kullanabilmek için birinden davet almanız ya da bekleme sırasında isminizi yazdırmanız gerekli. Üye olanların ise sadece 2 kişiyi davet hakkı var. Bir şeyin kıtlığı o şeyi daha kıymetli yapar, bu her zaman böyledir. Gmail de ilk zamanlarında beta sürümdeyken aynı şekilde sadece davet usulü kullanılabiliyordu ve her kullanıcıya 2 davet hakkı veriyordu.
Burada da kıtlığın işe yaradığını görüyoruz. Hal böyle olunca ClubHouse davetiyeleri şu aralar yurt dışında 10 ila 250 dolar fiyata satılıyor. Elinizdeki davetiyeler sınırlı olduğu için ClubHouse bize ücret vermeden bize kendisi için olağanüstü değerli bir iş yaptırıyor. Mevcut ağınızın tümünü zihninizden geçirip elinizdeki davetiyeyi en çok paylaşmaya değer kimlere iletmeniz gerektiğini düşündürüyor. Bu şekilde sınırlı, ancak kaliteli bir kitleyle yavaş ve emin adımlarla büyüyen platform, woow etkisi oluşturmuş oluyor. Üstelik işi biraz daha oyunlaştırıp ne kadar etkileşime girerseniz size o kadar fazla ekstra davet hakkı vereceğiz diyor…