tatil-sepeti

Suudi Arabistan, ülkede üretim tesisi kurması için ABD'li elektrikli otomobil üreticisi Tesla ile görüşmeler yapıyor. Görüşmelerin başlangıç aşamasında olduğu belirtilirken, anlaşma sağlanması halinde Tesla’nın 2030 itibariyle yılda 20 milyon araç satışı hedefine katkı sağlayacağı belirtiliyor.


 

NECMİ UYSAL

 

Ekonomisini çeşitlendirerek petrole bağımlılığını azaltmaya çalışan Suudi Arabistan'ın, ülkede üretim tesisi kurması için ABD'li elektrikli otomobil üreticisi Tesla ile görüşmeler yaptığı bildirildi. Tesla ile Suudi hükümeti arasındaki görüşmelerin henüz başlangıç aşamasında olduğu belirtilirken, somut bir anlaşmayla sonuçlanmayabileceği de iddialar arasında yer alıyor.

 

METAL SATIN ALMA HAKLARI, PAZARLIĞIN BİR PARÇASI 

 

Suudi Arabistan, Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin de aralarında olduğu ülkelerde elinde bulundurduğu elektrikli araç yapımında kullanılan metal satın alma haklarını, pazarlığın bir parçası olarak ortaya koyuyor. 

 

Suudi Arabistan ve ABD, haziran ayında dünya kobalt ihtiyacının yüzde 70’ini sağlayan Kongo ile görüşmelerde bulunmuştu.

 

YILDA 20 MİLYON ARAÇ SATIŞI HEDEFİNE KATKI SAĞLAYACAK

 

Anlaşma sağlanması durumunda Tesla’nın 2030 yılı itibariyle yılda 20 milyon araç satışı hedefine katkı sağlayacağı belirtiliyor. Tesla hâlihazırda 2022 yılında yılda 1.3 milyon araç satışı gerçekleştirirken, Toyota 2022 yılında 10.5 milyon araç satışına ulaştı. Tesla’nın sahibi Elon Musk, bu hedefe ulaşmak için yaklaşık bir düzine üretim tesisine ihtiyacı olduğunu belirtmişti.

 

İLAVE YATIRIM İÇİN ELON MUSK ONAY VERMEMİŞTİ

 

2018 yılında Suudi Arabistan Kamu Fonu, 2 milyar dolarlık Tesla hissesi almış ancak ilave yatırım için Elon Musk onay vermemiş ve konu yargıya taşınmıştı. Diğer taraftan Tesla’nın rakibi Lucid ile Suudi Arabistan’ın ortaklığının bulunması, aşılması gereken bir diğer sorun olarak ortada duruyor.

19 Eylül 2023 Salı

Suudi Arabistan, bu yıldan itibaren 2026’ya kadar bütçe açığı vereceğini açıkladı. Açığa neden olan en büyük sebebin ise büyük projelere ayrılan fonlar gösteriliyor. Bütçe açığındaki diğer bir etkenin de petrol gelirlerindeki düşüş olarak kaydediliyor.


 

NECMİ UYSAL

 

Suudi Arabistan daha önceki açıklamaların aksine bu yıldan itibaren 2026 yılına kadar bütçe açığı vereceğini açıkladı.

 

Bütçe açığının temel nedeni olarak ise petrol dışı ekonomisini büyütmek amacında olan ülkenin mega projelere ayırdığı fonlar olarak gösteriliyor. 

 

Bütçe açığının GSMH’ya oranının yüzde 2 olacağı tahmin ediliyor. 

 

PETROL GELİRLERİ DÜŞÜYOR

 

Bütçe açığının artmasında harcamaların yükselmesinin yan ısıra, gelirlerinin yüzde 90’ını oluşturan petrol gelirlerindeki düşüş de bir diğer neden.

 

Buna paralel olarak geçen yılki rekor büyüme oranından sonra bu yılki büyüme oranının ise yüzde 0.03 olacağı tahmin ediliyor. 

 

Ekonomideki yavaşlamanın bir diğer nedeninin ise artan enflasyon ve tedarik zinciri problemleri olarak gösteriliyor.

02 Ekim 2023 Pazartesi

Uluslararası Para Fonu (IMF), iklim değişikliğinin etkilerinin hafifletilmesine yönelik yatırımların finansmanında özel sektörün kilit bir rol oynaması gerekeceğine işaret etti.


 

Uluslararası Para Fonu (IMF), Küresel Finansal İstikrar Raporu'nun "Yükselen Piyasalar ve Gelişmekte Olan Ekonomilerde Özel İklim Finansmanının Ortaya Çıkarılmasına Yönelik Finansal Politikalar" başlıklı analitik bölümünü yayımladı.

 

Raporda, 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmak için küresel iklim yatırımlarının 2030'a kadar yıllık yaklaşık 5 trilyon dolara ulaşmasının gerekeceği, yükselen piyasalar ve gelişmekte olan ekonomilerde ise iklim değişikliğinin etkilerinin hafifletilmesine yönelik yatırım ihtiyacının aynı dönemde 2 trilyon dolara çıkacağının öngörüldüğü kaydedildi.

 

Yükselen piyasalar ve gelişmekte olan ekonomilerde, zorlu piyasa koşullarında sınırlı mali alan göz önüne alındığında, iklim değişikliğinin etkilerinin hafifletilmesine yönelik yatırımların finansmanında özel sektörün kilit bir rol oynaması gerekeceği belirtilen raporda, bu ülkelerdeki yatırım ihtiyacının çoğunun özel sektör tarafından karşılaması gerektiği, kamu yatırımlarındaki artışın sınırlı olmasının beklendiği aktarıldı.

 

Raporda, yükselen piyasalar ve gelişmekte olan ekonomilerde 2030'a kadar özel sektörün iklim yatırımlarının yaklaşık yüzde 80'ini sağlaması gerekeceğinin tahmin edildiği belirtildi.

 

Yükselen piyasalar ve gelişmekte ekonomilerde özel sermaye için çekici bir ortam yaratmak amacıyla geniş bir politika karışımına ihtiyaç olduğu vurgulanan raporda, karbon fiyatlandırmasının sermaye akışlarını düşük karbonlu yatırımlara kaydırmada son derece etkili olabileceği ancak politika yapıcıların bunu ek politikalarla tamamlaması gerektiğine işaret edildi.

 

"KARBON FİYATLANDIRMASI POLİTİKA KARIŞIMININ AYRILMAZ BİR PARÇASI OLMALI"

 

Öte yandan IMF, Mali İzleme Raporu'nun "İklim Dönüm Noktası: Isınan Dünyada Maliye Politikaları" başlıklı ilk bölümünü yayımladı.

 

Net sıfır emisyon hedeflerine ulaşmaya yönelik çoğunlukla harcamaya dayalı önlemlere güvenmenin giderek daha maliyetli hale geleceği vurgulanan raporda, bu durumun yüksek emisyonlu bir ülke için kamu borcunun gayrisafi yurtiçi hasılaya (GSYH) oranının yüzde 45-50 seviyesine çıkaracağı ve borcun sürdürülemez bir seyre girmesine neden olabileceği uyarısında bulunuldu.

 

Raporda, sınırlı bir iklim eyleminin ise dünyayı küresel ısınmanın olumsuz sonuçlarına maruz bırakacağı kaydedildi.

 

Emisyonları azaltmada uygun maliyetli olan ve aynı zamanda borç yükünü hafifletmek için gelir sağlayacak karbon fiyatlandırmasının uygulanabileceği vurgulanan raporda, karbon fiyatlandırmasının politika karışımının ayrılmaz bir parçası olması gerektiği ifade edildi.

02 Ekim 2023 Pazartesi