Rusya ile işi stratejik adımlarla artırabiliriz

İş ve akademi dünyasından oluşan Rus heyeti, İstanbul Ticaret Odası’nı ziyaret etti. Görüşmede, hali hazırda 55 milyar doları geçen ticaret hacminin atılacak yeni stratejik adımlarla 100 milyar dolara ulaşabileceği belirtildi.

Giriş: 02.10.2024 - 11:31
Güncelleme: 17.12.2024 - 22:35

HABER:MESUDE DEMİRHAN 

İŞ adamları ve akademisyenlerin yer aldığı Rus heyeti, İstanbul Ticaret Odası’nı ziyaret etti. Rusya Federasyonu Federal İnsan Kaynakları Merkezi Başkanı Bunkin Aleksey Sergeevich başkanlığındaki heyeti, İTO Başkan Yardımcısı Mehmet Develioğlu ağırladı.


Heyetin organizasyonunu ise Çağdaş Türkiye Araştırmaları Merkezi (ÇATAM) Müdürü Gadzhiev Amur Gadzhibabaevich yaptı. 


Toplantıda, İstanbul’u ve İTO’yu yakından tanımak istediklerini söyleyen Rus heyeti, ikili işbirliklerini artırmada rol oynayabilecek alanları belirlemeyi ve yenilerini eklemeyi planladıklarını anlattı.

 

SAĞLAM TEMELE DAYANIYOR

 

İTO Başkan Yardımcısı Mehmet Develioğlu da ticaret konuşmak, iş yapmak, yeni iletişim köprüleri kurmak ve ilişkileri güçlendirmek için bir arada olduklarını belirterek, Türk-Rus ilişkilerinin doğudan batıya, kuzeyden güneye olumlu etkiler meydana getirdiğini ve ezberleri bozduğunu söyledi. 


İki ülke arasında ilk resmi temasların 535 yıl öncesine dayandığını hatırlatan Develioğlu, sağlam temellere dayanan dostane ilişkilerin hem bölge hem de dünya için hâlâ büyük bir fırsat olduğunun altını çizdi. 

Develioğlu, Türkiye ve Rusya’nın hem ekonomik hem de stratejik açıdan birbirine sıkı sıkıya bağlanmış iki ülke olduğunu vurgulayarak, “Ticaretimizin çok boyutlu yapısı, küresel siyasi ve jeopolitik iklim ne olursa olsun iki ülkeyi birbirine vazgeçilmez şekilde bağlıyor. 


İTO olarak, ikili ilişkilerimizin daha da geliştirilmesini can-ı gönülden arzu ediyor, çalışmalarımızı da bu yönde sürdürüyoruz” dedi. 

 

TİCARİ PARTNERLİĞİN ÖTESİNDE 

 

Develioğlu, özellikle, mal ve emtia ticareti, turizm, müteahhitlik hizmetleri ve karşılıklı doğrudan yatırımların ikili ticari ilişkilerin temel taşlarını oluşturduğunu ifade ederek, şu bilgileri verdi: “İş adamlarımız, başta Moskova ve St. Petersburg olmak üzere Kazan ve Güney Rusya’da, Rostov’da, Krasnodar’da, Soçi’de ve diğer önemli ticaret merkezlerinde iş yapıyor, yatırımlarda bulunuyor. 

Devlet Başkanlarımız Recep Tayyip Erdoğan ve Vladimir Putin’in öncülüğünde ilişkilerimiz günden güne daha da sıkılaşıyor. Coğrafi yakınlıkla beraber uzun yıllardır karşılıklı ticaret ve yatırım yapmanın avantajlarını da taşıyoruz. Çünkü birbirimizi çok iyi tanıyoruz. Enerji alanındaki ortak çalışmalarımız, yerel para birimlerimizle ticarette aldığımız mesafe ve Şanhay İşbirliği Teşkilatı nezdindeki diyalog ortaklığımız, Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkileri sıradan bir ticari partnerliğin ötesine taşıyor.”

 

40 BİNDEN FAZLA YABANCI SERMAYELİ ÜYEMİZ VAR

 

Develioğlu, iki ülke arasında 55 milyar doları aşan ticaret hacminin, bu stratejik adımlarla orta vadede 100 milyar dolara taşınacağına inandıklarına söyledi. 


Oda olarak karşılıklı ilişkileri geliştirecek her türlü desteği sağlamaya hazır olduklarını belirten Develioğlu, “İstanbul Ticaret Odası, 142 yıllık deneyimi ve 81 farklı sektörde iş yapan 800 bini aşkın üyesiyle dünyanın en büyük ikinci Odası. Oda üyelerimiz toplam dış ticaret hacmimizin yarısını gerçekleştiriyor. Ayrıca Oda’mızda 40 binden fazla yabancı sermayeli üyemiz mevcut. 

Biz de bu gücü, uluslararası alanda çok daha sıkı işbirlikleri için kullanıyor, üyelerimizi dünyayla buluştururken, yatırım ve iş yapma becerilerini ileriye taşıyoruz” dedi. 

 

Ekonomik ilişkilere katkı sağlayacak

 

Rusya Federasyonu Federal İnsan Kaynakları Merkezi Başkanı Bunkin Aleksey Sergeevich, şöyle konuştu: “Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı İdari Kadroları Geliştirme Programı kapsamında 3. stajyer programını uyguluyoruz. 

Ancak ilk defa İstanbul Ticaret Odası’nda misafir oluyoruz ve İstanbul gibi imkanları geniş bir şehirle tanıştık. 

Yaklaşık 27 yıldır devam eden programımızda 115 bin mezun bulunuyor. 

Mezunlarımızdan yaklaşık yüzde 60’ı küçük ve orta ölçekli işletmelerde, yüzde 40’ı ise daha büyük fabrikalarda çalışıyor.

 Rusya’nın 63 bölgesi bu programa katılıyor ve coğrafyası oldukça geniş. 

Çalışma alanları ve sektörler de çok geniş. Umut ediyorum ki, burada yaptığımız görüşmeler Türkiye ve Rusya arasındaki işbirliğine yardımcı olacak ve ekonomik ilişkilerimize de katkı sağlayacak.”