Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) toplam rezervleri 18 Mayıs haftasında bir önceki haftaya göre 3 milyar 537 milyon dolar azalarak 101 milyar 590 milyon dolara geriledi.


 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından Haftalık Para ve Banka İstatistikleri yayımlandı.

 

Buna göre, 18 Mayıs itibarıyla Merkez Bankası brüt döviz rezervleri, 1 milyar 990 milyon dolar azalışla 58 milyar 825 milyon dolara indi. Brüt döviz rezervleri, 12 Mayıs'ta 60 milyar 815 milyon dolar seviyesinde bulunuyordu.

 

Söz konusu dönemde altın rezervleri de 1 milyar 547 milyon dolar azalarak 44 milyar 312 milyon dolardan 42 milyar 765 milyon dolara geriledi.

 

Böylece Merkez Bankası'nın toplam rezervleri, 18 Mayıs haftasında bir önceki haftaya kıyasla 3 milyar 537 milyon dolar azalışla 105 milyar 127 milyon dolardan 101 milyar 590 milyon dolara indi.

 

TCMB rezervleri tarihler itibarıyla şöyle (milyon dolar):

 

Tarih     Altın Rezervleri Brüt Döviz Rezervleri             Toplam Rezervler

 

28.01.2022        38.577  71.636  110.214

25.02.2022        42.944  70.200  113.144

25.03.2022        42.399  65.638  108.037

29.04.2022        41.467  65.398  106.865

27.05.2022        41.611  61.285  102.897

24.06.2022        41.594  60.342  101.936

29.07.2022        40.163  61.101  101.263

26.08.2022        40.824  70.823  111.647

30.09.2022        38.996  68.052  107.048

28.10.2022        39.377  74.804  114.180

25.11.2022        42.835  79.766  122.601

30.12.2022        45.851  82.904  128.755

27.01.2023        50.933  76.206  127.139

24.02.2023        49.190  71.980  121.170

31.03.2023        52.176  70.247  122.423

28.04.2023        46.413  68.471  114.884

05.05.2023        45.720  68.412  114.132

12.05.2023        44.312  60.815  105.127

18.05.2023        42.765  58.825  101.590

25 Mayıs 2023 Perşembe

EPDK'ye göre, elektrikli araç şarj ağı altyapısı, çevre dostu bir ulaşım sisteminin temelini oluşturarak enerji verimliliği ve karbon ayak izi azaltım hedeflerinde kilit bir rol oynuyor.


Türkiye'nin 2035'te elektrikli araç sayısının 4 milyon 214 bin 273'e, şarj soketi sayısının ise 347 bin 934'e ulaşacağı öngörülüyor.

 

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından hazırlanan Elektrikli Araç ve Şarj Altyapısı Projeksiyonu'na göre, elektrikli araç sayısı hızla artarken şarj noktasının da artması e-mobilite ekosisteminin gelişimi açısından olumlu bir adım olarak değerlendiriliyor.

 

Projeksiyonda, Türkiye'de elektrikli araç sayısının artırılması ve şarj altyapısının hızlı bir şekilde ülke genelinde yaygınlaştırılması stratejik bir hedef olarak ele alınıyor.

 

Bu araçlar, çevre dostu özelliğiyle öne çıkarken toplumsal olarak da benimseniyor.

 

EPDK'nin projeksiyonunda, elektrikli araç ve şarj altyapısı sayısına ilişkin düşük, orta ve yüksek başlıkları altında 3 senaryoya yer veriliyor.

 

Bu kapsamda, EPDK'ye göre 2025'te düşük senaryoya göre 202 bin 30, orta senaryoya göre 269 bin 154, yüksek senaryoda 361 bin 893 elektrikli araç sayısına ulaşılacak.

 

Elektrikli araç sayısında 2030'da düşük senaryoda 776 bin 362, orta senaryoda 1 milyon 321 bin 932 ve yüksek senaryoda 1 milyon 679 bin 600'e ulaşılacak.

 

2035'te ise elektrikli araç sayısı düşük senaryoda 1 milyon 779 bin 488, orta senaryoda 3 milyon 307 bin 577, yüksek senaryoda ise 4 milyon 214 bin 273'e çıkacak.

 

Öte yandan, şarj altyapısına yönelik çalışmaların geliştirilmesiyle şarj istasyon ve soket sayılarında da artış bekleniyor.

 

Şarj soketi sayısı 2025'te düşük senaryoya göre 34 bin 278, orta senaryoya göre 46 bin 70, yüksek senaryoya göre ise 61 bin 897 olarak hesaplanıyor.

 

2030 öngörülerine göre şarj soket sayısı düşük senaryoda 83 bin 543, orta senaryoda 142 bin 824 ve yüksek senaryoda 181 bin 274 olacak.

 

Şarj soket sayısının 2035'te ise düşük senaryoya göre 146 bin 916, orta senaryoya göre 273 bin 76, yüksek senaryoya göre ise 347 bin 934 olması bekleniyor.

 

TÜRKİYE, SOKET BAŞINA DÜŞEN ELEKTRİKLİ ARAÇ SAYISI BAKIMINDAN İYİ DURUMDA

 

Türkiye'deki elektrikli araç kullanımı, gelişimi ve şarj altyapısına yönelik hazırlanan projeksiyonda elektrikli araçlardan kaynaklı toplam elektrik tüketiminin 2035'te 3,98- 9,39 teravatsaat arasında değişeceği öngörülüyor.

 

Elektrikli araç ekosisteminin hızla geliştiği ve elektrikli araçların gündelik hayatta çok daha sık görünür hale geldiği bir döneme tanıklık ediliyor.

 

EPDK'ye göre, elektrikli araç şarj ağı altyapısı, çevre dostu bir ulaşım sisteminin temelini oluşturarak enerji verimliliği ve karbon ayak izi azaltım hedeflerinde kilit bir rol oynuyor.

 

Ayrıca, Türkiye'de yenilenebilir enerji potansiyelinin yanı sıra gelişmiş enerji altyapısı, elektrikli araçların yaygın kullanımını desteklemek için önemli bir fırsat sunuyor.

 

Geçen yılbaşında Türkiye'de 14 bin 896 elektrikli araç mevcut iken bugün itibarıyla bu sayı 93 bin 973'e ulaştı.

 

Öte yandan, EPDK'den lisans alan şarj ağı işletmecileri tarafından yapılan yatırımlar sonucunda, 2023'ün başında Türkiye çapında 3 bin 81 şarj noktası hizmet verirken nisan başı itibarıyla 11 bin 412 yavaş şarj (AC), 5 bin 821 hızlı şarj (DC) olmak üzere toplam 17 bin 233 şarj noktası sayısına ulaşıldı.

 

EPDK'ye göre bu oran Avrupa ülkelerinde ortalama 13,75 olup Türkiye'de soket başına düşen elektrikli araç sayısı bakımından iyi durumda bulunuyor.

23 Nisan 2024 Salı

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Milletimiz, Türkiye Yüzyılı'nda da toplumumuzun geleceği olan çocuklarımızla yükselecek, onlara emanet edeceğimiz bu cennet vatan; çocuklarımızın heyecanı, yenilikçiliği ve geleceğe güveniyle güçlenecektir." ifadesini kullandı.


Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Hür bir toplum ve bağımsız bir ülke olabilmenin temelinin eğitim ve her alanda kalkınma olduğuna olan inançla hareket eden milletimiz, Türkiye Yüzyılı'nda da toplumumuzun geleceği olan çocuklarımızla yükselecek, onlara emanet edeceğimiz bu cennet vatan; çocuklarımızın heyecanı, yenilikçiliği ve geleceğe güveniyle güçlenecektir." ifadesini kullandı.

 

Yılmaz, sosyal medya hesabından paylaştığı mesajda, bugünün, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün liderliğinde millet iradesinin tecelligahı olarak "Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir" ilkesi ile Kurtuluş Savaşı'nı veren TBMM'nin kuruluş yıl dönümü olduğunu hatırlattı.

 

Bundan tam 104 yıl önce ortaya konan birleştirici ruhun, bugün de en büyük dayanak olduğunu vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:

 

"Milli Mücadelemizin millet iradesi ile gerçekleşmesi için 23 Nisan 1920 tarihinde açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türk halkının sesi, nefesi ve mücadele simgesi oldu. Zaferle taçlanan Milli Mücadelemizin ardından kurulan ve bugün asırlık bir çınara dönüşen Cumhuriyetimizi, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu Türkiye Yüzyılı vizyonu ile güçlü yarınlara adım adım taşımaya devam ediyoruz.

 

Hür bir toplum ve bağımsız bir ülke olabilmenin temelinin eğitim ve her alanda kalkınma olduğuna olan inançla hareket eden milletimiz, Türkiye Yüzyılı'nda da toplumumuzun geleceği olan çocuklarımızla yükselecek, onlara emanet edeceğimiz bu cennet vatan; çocuklarımızın heyecanı, yenilikçiliği ve geleceğe güveniyle güçlenecektir. Bu vesileyle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutlar, daha nice güzel bayramları hep birlikte kutlamayı temenni ederim."

23 Nisan 2024 Salı