Salı, 29 Ekim, 2024
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, kur ve enflasyon arasında açılan makasın eninde sonunda kapandığını belirterek, "Bizim bu sürecin kontrolünü elimizde tutmamız ve sürdürülebilir kılmamız ekonomimiz için çok önemli" dedi.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Oda'nın temmuz ayı meclis toplantısında iş dünyasının gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Avdagiç, enflasyonla mücadelede yılın ilk yarısını geride bırakarak deflasyonist sürecin kapısının aralandığını aktardı.
TÜFE'deki yıllık artış oranının yüzde 71,6, ÜFE de yüzde 50,09 olduğunu bilgisini paylaşan Avdagiç, şunları kaydetti: "Odamızın açıkladığı fiyat endekslerinde de Ücretliler Geçinme Endeksi için artış yüzde 82,14 iken, Toptan Eşya Fiyatları Endeksi ise yüzde 60,49. Şuna dikkatinizi çekmek istiyorum. Son bir yılda TÜİK ve İTO endekslerinin ortalaması yüzde 66 iken, dolar-avro sepet kurdaki artış oranı sadece yüzde 25,2 düzeyinde. Makas yüzde 40'ın üzerinde. Burada hem dış ticaretimiz hem de iç piyasamız için denge bozucu şekilde açılmış bir makas görüyoruz. Kur ile enflasyon arasındaki korelasyonun zayıflamamasına dikkat etmek zorundayız. Zira bunun ekonomimiz için çok yönlü negatif etkileri olabilir. Geçmişte bunu tecrübe ettik ve tekrarlanmasını asla arzu etmiyoruz."
Avdagiç, kur ve enflasyon arasındaki makasın açık kaldığı her anın ihracatın aleyhine, ithalatın lehine işlediğine dikkati çekti.
Kur ve enflasyon arasında açılan makasın eninde sonunda kapandığını vurgulayan Avdagiç, "Bizim bu sürecin kontrolünü elimizde tutmamız ve sürdürülebilir kılmamız ekonomimiz için çok önemli. Enflasyon ile kur sepeti arasındaki bağ kopuk kalırsa, yılın ikinci yarısında ihracatta kalıcı düşüş, ithalatta ise hızlı artışın devreye girmesi söz konusu olabilir." dedi.
"DEVLET TAHVİLİNE YABANCI GİRİŞİNİN REKOR SEVİYELERE ULAŞMASI SÜRPRİZ OLMAYACAKTIR"
Şekib Avdagiç, Türkiye ekonomisindeki normalleşmenin uluslararası yatırımcılar tarafından da dikkatle izlendiğini ve ciddi karşılık bulduğunu ifade etti.
Bu kapsamda geçen yılın haziran ayından bu yana Türkiye'ye ciddi miktarda yabancı yatırım girişi olduğunu vurgulayan Avdagiç, özellikle tahvil tarafında, enflasyondaki belirgin yavaşlamayla birlikte büyük miktarlarda giriş beklediklerini belirtti.
Avdagiç, "Faizlerin düşmesiyle birlikte getirisi artan devlet tahviline yabancı girişinin önümüzdeki dönemde rekor seviyelere ulaşması sürpriz olmayacaktır." dedi.
"ENFLASYONDA YÜZDE 50 BANDININ ALTINA İNİLMESİ ÖNEMLİ BİR KIRILMA NOKTASI' OLACAK"
İTO Başkanı Avdagiç, enflasyonun dar gelirliden iş dünyasına kadar herkesin yakından takip ettiği en önemli sorun olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti: "En son haziran rakamları açıklandı. Beklentiler paralelinde mayıs ayında yüzde 75,45 ile zirve seviyesini gören yıllık TÜFE artışı, haziranda yüzde 71,6'ya geriledi. Hatırlanacağı gibi aylık TÜFE artışları, geçen yılın temmuz ayında yüzde 9,49, ağustosta da yüzde 9,09 olarak gerçekleşmişti. Önümüzdeki iki ayda artış oranlarının yüzde 2'ler civarında gelmesi halinde, iki ay sonra yıllık TÜFE'de yüzde 50'nin altını görmüş olacağız. Vurgulamak isterim ki, 'enflasyonda baz etkisiyle yüzde 50 bandının altına inilmesi önemli bir kırılma noktası' olacaktır. Bunun psikolojik etkileri olacağı gibi, ileriye yönelik fiyatlama davranışlarının iyileşmesine de katkı sağlayacaktır."
Avdagiç, iş dünyası olarak çok taraflı uluslararası ilişkiler kurmayı önemli bulduklarını belirterek, Azerbaycan ile güçlendirilen ilişkilere ilave olarak, diğer komşular ile de daha yakın işbirliği ve daha güçlü ekonomik ilişkilerin tesisi yönündeki çabaları takdirle karşıladıklarını ifade etti.
Dünyanın geneline bakıldığında ülkelerin en yüksek ticareti komşularıyla yaptığının görüldüğüne işaret eden Avdagiç, Türkiye'nin toplam ihracatında sınır komşusu olan ülkelerin payının hala yüzde 12-13 seviyelerinde olduğunu kaydetti.
Avdagiç, Türkiye'nin bu ülkelere yönelik yüksek ihracat potansiyeli dikkate alındığında mevcut rakamların oldukça düşük kaldığına vurgu yaparak, bu ülkelerle ticaretin artırılması gerektiğine dikkati çekti.
12 Temmuz 2024 Cuma
Açılışının ardından kısa sürede Avrupa'nın en yoğun havalimanlarından biri olan İstanbul Havalimanı, 6 yılda 317,7 milyon yolcu ağırlarken, ödülleriyle de uluslararası başarılar elde etti.
Cumhuriyet döneminin en büyük projeleri arasında yer alan İstanbul Havalimanı, 29 Ekim 2018'de hizmete açılmasından bu yana 317 milyondan fazla yolcuya ev sahipliği yaparak, Avrupa’nın en yoğun havalimanları arasındaki konumunu pekiştirdi.
Cumhuriyet döneminin en büyük projeleri arasında yer alan İstanbul Havalimanı'nın hizmete açılmasının ardından 6 yıl geçti.
Toplam 76,5 milyon metrekarelik bir alan üzerine inşa edilen ve birçok alanda dünyada ilkleri barındıran İstanbul Havalimanı'nın ilk fazının açılışı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve dönemin TBMM Başkanı Binali Yıldırım'ın yanı sıra dünyanın dört bir yanından 50'nin üzerinde üst düzey konuğun katılımıyla 29 Ekim 2018'de gerçekleştirildi.
Söz konusu tarihteki açılışa, Arnavutluk, Sırbistan, Katar, KKTC, Kırgızistan, Kosova, Makedonya, Moldova, Pakistan, Sudan, Bosna Hersek ve Bulgaristan gibi ülkelerden cumhurbaşkanı ve başbakan düzeyinde katılım sağlandı.
İstanbul'u hem yolcu hem de kargo taşımacılığında dünya havacılık sektörünün HUB'ı haline getirecek yeni havalimanı, geniş terminalleri ve gümrüklü alanları, bağımsız pistleri, apronu, otopark, yeme-içme ve sosyal donatı alanlarıyla küresel havacılıkta dikkati çekiyor.
Toplam 53 bin 700 metrekare duty free alanı ve 181 mağazanın bulunduğu havalimanında 114 restoran ve kafe yer alıyor.
2,1 MİLYONU AŞAN UÇUŞ TRAFİĞİ
1 milyon metrekare otopark alanına sahip havalimanına 101 farklı hava yolu şirketi uçuş gerçekleştiriyor.
Bugüne kadar gerçekleştirilen 2 milyon 144 bin 261 uçuşta toplam 317 milyon 714 bini aşkın yolcu taşındı. Yaklaşık 1,4 milyon ton kargo transferi gerçekleştirildi.
İstanbul Havalimanı'ndan 120'den fazla ülkeye uçulabilirken, 45'i iç hat ve 277'si ise dış hat olmak üzere uçulan nokta sayısı 322'ye ulaştı.
AVRUPA'NIN EN ÇOK UÇUŞ YAPILAN HAVALİMANI
2022 ve 2023 yıllarında Avrupa'nın en çok uçuş yapılan uluslararası havalimanı olma unvanını kazanan İstanbul Havalimanı, Avrupa Hava Seyrüsefer Emniyeti Teşkilatının (EUROCONTROL) verilerine göre bu yılın geride kalan kısmının büyük bölümünde de Amsterdam, Paris ve Londra gibi Avrupa başkentlerindeki havalimanlarını geride bırakarak zirvedeki yerini korudu.
DÜNYANIN EN İYİ HAVALİMANI SEÇİLDİ
Açıldığı günden bu yana aradan geçen 6 yıllık sürede sayısız ödüle layık görülen İstanbul Havalimanı, bu sene de uluslararası arenada adından sıkça söz ettirdi.
Havalimanı, son olarak 115 yıllık tarihiyle seyahat yayıncılığının en prestijli dergilerinden Conde Nast Traveler okuyucuları tarafından "Dünyanın En İyi Havalimanı" seçildi. Ankete katılan yüz binlerce seyahatseverin oylarıyla belirlenen listede İstanbul Havalimanı, 2022'de olduğu gibi bir kez daha dünyanın zirvesine yerleşti.
İstanbul Havalimanı, Travel and Leisure'ın her yıl düzenlediği "Dünyanın En İyi 10 Uluslararası Havalimanı" anketinde okurlardan 95,79 puan alarak birinciliğe layık görülmüş ve sonuçlar temmuzda açıklanmıştı.
Havalimanı, Avrupa Uluslararası Havalimanları Konseyi (ACI Europe) tarafından 40 milyondan fazla yolcuya hizmet veren havalimanları kategorisinde ise "Avrupa'nın En İyi Havalimanı" ödülüne layık görülmüş ve bu ödül 5 Temmuz'da takdim edildi.
İstanbul Havalimanı, nisanda, havacılık derecelendirme kuruluşu Skytrax tarafından düzenlenen "Dünya Havalimanları Ödülleri 2024"te dünyanın en iyi 10 havalimanından biri seçilirken, "Dünyanın En İyi Havalimanı Yemek Hizmetleri" ve "Güney Avrupa'nın En İyi Havalimanı" ödüllerine de layık görüldü.
"Air Transport Awards" kapsamında mart ayında dördüncü kez "Yılın Havalimanı" ödülüne layık görülen İstanbul Havalimanı, geçen yıl sonunda da ABD merkezli seyahat dergisi Global Traveler (GT) okuyucularının oylamaları sonucunda "En İyi Havalimanı", "Avrupa'nın En İyi Havalimanı", "En İyi Alışveriş Deneyimi Sunan Havalimanı", "En İyi Yeme İçme Alanına Sahip Havalimanı" ve "Avrupa'da En İyi Gümrüksüz Alışveriş Deneyimi Sunan Havalimanı" ödüllerini almıştı.
29 Ekim 2024 Salı
Enflasyon raporu, faiz kararı, bütçe görüşmeleri ve asgari ücret gündemi kasım ajandasını dolduruyor. Ekonomi çevrelerinin gözü Merkez Bankası ve Meclis’te olacak.
Kasım ayında ekonomiyi yakından ilgilendiren pek çok önemli gelişme ardı ardına açıklanacak; Merkez Bankası'nın enflasyon ve finansal istikrar raporları, TBMM'de süren bütçe görüşmeleri ve asgari ücretle ilgili açıklamalar dikkatle takip edilecek.
Ekonominin kasım ajandasında yoğun veri akışı öne çıkarken ekonomi çevreleri, Türkiye Büyük Millet Meclisindeki (TBMM) 2025 yılı bütçe görüşmeleri ile Merkez Bankasının birbiri ardına yayımlayacağı raporlar ve faiz kararını dikkatle takip edecek.
Kasımda gözlerin odaklanacağı yerlerden biri TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu olacak.
2025 yılı bütçesinin 17 Ekim'de Meclis'e sunulmasının ardından görüşme maratonu başladı.
Komisyon yarın (30 Ekim) bütçenin geneli üzerindeki görüşmelerini gerçekleştirecek. Bakanlık ve kurumların komisyondaki 2025 yılı bütçe görüşmeleri 29 Kasım'da sona erecek. Görüşmelerin tamamlanmasının ardından bütçenin, aralık başında TBMM Genel Kuruluna gelmesi planlanıyor.
MERKEZ BANKASININ RAPORLARI VE FAİZ KARARI BEKLENİYOR
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının açıklayacağı raporlar ve kararlar da kasım ajandasının öne çıkan başlıkları arasında yer alacak. Bu kapsamda, 8 Kasım'da bu yılın son Enflasyon Raporu kamuoyuyla paylaşılacak.
TCMB Başkanı Fatih Karahan, 2024, 2025 ve 2026 yıl sonu enflasyon tahminlerinde değişikliğe gitmediklerini belirterek "Enflasyonun 2024 yılı sonunda yüzde 38'e gerileyeceğini öngörüyoruz, 2025 ve 2026 tahminlerini sırasıyla yüzde 14 ve yüzde 9 seviyesinde koruduk." açıklamasını yapmıştı.
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK), 21 Kasım'da Karahan başkanlığında toplanacak. PPK'nin açıklayacağı faiz kararı ve vereceği mesajlar piyasalar tarafından yakından izlenecek. Kurul, ekim ayı toplantısında politika faizini değiştirmeyerek, yüzde 50'de sabit tutmuştu.
TCMB, yılın ikinci Finansal İstikrar Raporu'nu 29 Kasım'da açıklayacak. Raporda, finansal istikrara ilişkin gelişmeler, alınan tedbirlerin finans sektörüne etkileri değerlendirilecek. Karahan'ın, raporun ön sözünde yapacağı değerlendirme de ekonomi çevreleri tarafından takip edilecek.
ENFLASYON, BÜYÜME VE İŞ GÜCÜ VERİLERİ AÇIKLANACAK
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) da 4 Kasım Pazartesi günü ekim ayına ilişkin enflasyon verilerini kamuoyuyla paylaşacak. Tüketici fiyat endeksi (TÜFE) eylülde yıllık bazda 49,38, aylık bazda yüzde 2,97 olarak açıklanmıştı.
Kurum, 11 Kasım'da eylül ayı sanayi üretim endeksi ile iş gücü istatistiklerini yayımlayacak.
TÜİK'in, 29 Kasım'da yılın üçüncü çeyreğine ilişkin gayrisafi yurt içi hasıla verilerini ilan etmesi bekleniyor. Türkiye ekonomisi, yılın ikinci çeyreğinde yüzde 2,5 büyümüştü. Böylece Türkiye ekonomisi üst üste 16 çeyrek büyüme performansı sergilemişti.
ASGARİ ÜCRETE İLİŞKİN AÇIKLAMALAR TAKİP EDİLECEK
Hazine ve Maliye Bakanlığı, 15 Kasım'da merkezi yönetim bütçe uygulama sonuçlarını kamuoyuna duyuracak.
Kasımda milyonlarca işçiyi yakından ilgilendiren asgari ücrete yönelik açıklamalara da odaklanılacak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, "2025'ten itibaren geçerli olacak asgari ücreti belirlemek için Asgari Ücret Tespit Komisyonumuz var. Aralık ayı başında bu süreci başlatacağız." değerlendirmesinde bulunmuştu.
29 Ekim 2024 Salı
29 Ekim 2024 Salı
29 Ekim 2024 Salı
29 Ekim 2024 Salı
29 Ekim 2024 Salı