Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "Kentsel dönüşüm çalışması kapsamında vatandaşlarımızın kendi konutlarını, riskli konutlarını yenilemesi amacıyla kredi tutarımızı 1 milyon 250 bin liraya kadar çıkarmış olduk" dedi.



 

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Malatya Valiliğinde düzenlenen Afet Koordinasyon Merkezi toplantısına katıldı.

 

Toplantının ardından Battalgazi Gelinciktepe Yeni Yerleşim Alanı'nda incelemelerde bulunan Kurum, burada yaptığı basın açıklamasında, Malatya'da ilk hasar tespitlerine göre 45 bin konut ve 25 bin köy evinde çalışmalara başladıklarını kaydetti.

 

Bir yıl içerisinde toplamda 650 bin konutun yapımını TOKİ, Emlak Konut, Yapı İşleri, Milli Emlak Genel Müdürlüğünce yürüteceklerini ifade eden Kurum, yeni konutları yaparken sahada bilim insanları, akademisyenlerle çalışacaklarını belirtti.

 

Bilim insanları, akademisyenlerin önerileri ve fikirleri doğrultusunda Türkiye Ulusal Risk Kalkanı çerçevesinde alt çalışma gruplarıyla en doğru ve sağlam zeminde konutların inşasını gerçekleştirmeye çalıştıklarına dikkati çeken Kurum, okulu, camisi, yeşil alanı ve sosyal alanlarıyla, şehrin içerisindeki demografik ve kültürel yapıyı koruyacak, şehrin dokusunu yeniden ayağa kaldıracak anlayış ile çalışma yaptıklarını söyledi.

 

Niyetlerinin bir an önce afetzedeleri sağlam, güvenli konutlara yerleştirmek olduğunu dile getiren Kurum, şöyle konuştu: "Malatya'mız ve diğer afet bölgelerimizde aynı anlayışla çalışmalarımızı yapacağız. Malatya'mızın huzurlu geleceği için Arapgir'den Battalgazi'ye, Doğanyol'dan Yeşilyurt'a, Doğanşehir'e kadar her toprağı birlikte inşa edeceğiz. 3 yıl önceki depremde söz verdiğimiz gibi yöresel mimariye uygun, zemin artı 3-4 katı geçmeyecek anlayışla yaptıysak bu deprem afetini de gece gündüz demeden bilim insanlarımızla, binlerce mimar ve mühendisimizle, çalışma arkadaşlarımızla, afetzede kardeşlerimizle omuz omuza vererek çalışmalarımızı devam ettireceğiz. Tarihin en saygın medeniyetlerine ev sahipliği yapmış Malatya'mızı, Anadolu'nun muhteşem şehri yapmak için emin olun gece gündüz gayret göstereceğiz."

 

İlk Evim ilk İşyerim Projesi kapsamında da kura çekimine ve inşaatlara devam edildiğine işaret eden Kurum, "11 ilimizde bütün çalışmaları eş zamanlı yürüteceğiz. Afetzede kardeşlerimizle el ele kol kola, Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde 20 yıldır verdiğimiz her sözü tuttuğumuz gibi inşallah Kahramanmaraş Pazarcık merkezli depremde de sözümüzü tutmaya devam edeceğiz." dedi.

 

KENTSEL DÖNÜŞÜMDE YENİ DÖNEM

 

Kentsel dönüşümde yeni bir döneme girdiklerini aktaran Kurum, şunları kaydetti: "Bir taraftan afet konutlarımızın bir taraftan sosyal konutların inşaatını yapacağız. Eş zamanlı inşa sürecini 81 ilimizde devam ettireceğiz. Kentsel dönüşümdeki kararlılığımızı, irademizi de daha da güçlendirmek adına Hazine ve Maliye Bakanlığımızla ortak bir çalışma yürüttük. Kentsel dönüşüm çalışması kapsamında vatandaşlarımızın kendi konutlarını, riskli konutlarını yenilemesi amacıyla kredi tutarımızı 1 milyon 250 bin liraya kadar çıkarmış olduk. 1,49 faiz tavanı ve 1,49'luk faizin de 0,70'lik oranını bakanlığımız, Hazine ve Maliye Bakanlığımızla birlikte devletimiz karşılayacak. Vatandaşımız 0,79 faiz oranıyla 10 yıl vadede 1 milyon 250 bin lira çekerek kendi binasının yenilenmesine destek vermiş olacağız."

 

Kentsel dönüşüm sürecinde vatandaşların mağdur olmaması için kentsel dönüşümü yapan firmalara, müteahhitlere de Hazine ve Maliyet Bakanlığı ile ilk kez teşvik vereceklerine işaret eden Kurum, "Riskli binalarda vatandaş ile anlaşan müteahhitler 12 ay ödemesiz 48 ay vadede 250 milyon liraya kadar kredi kullanabilecek. Böylece vatandaşlarımızın konutlarının hızlı bir şekilde yapılma imkanına kavuşulmuş olacak. Kentsel dönüşümü hızlandıracak ve şehirlerin daha dirençli hale gelmesi için kararlılığımız bir kez daha ortaya koymuş olacağız." ifadelerini kullandı.

 

Bir daha böyle afetlerin yaşanmaması temennisinde bulunan Kurum, açıklamasının ardından TOKİ konutlarında yaşayan vatandaşlarla sohbet etti.

17 Mart 2023 Cuma

Altının ons fiyatı, İsrail ile İran arasındaki gerilimde mevcut durum ve Fed’in faiz indirimlerine ne zaman başlayacağına ilişkin belirsizliklerin etkisiyle gün içinde 2 bin 300 doların altına geriledi.


 

Orta Doğu'daki gerilim ve Fed'in faiz indirimlerine başlama zamanına ilişkin belirsizlik varlık fiyatları üzerinde etkili olmaya devam ediyor.

 

İsrail'in İran'a yönelik saldırısı sonrası haftanın ikinci işlem gününde güvenli liman varlıklardan altının ons fiyatı dünkü kapanışa göre yaklaşık yüzde 1 düşerek 2 bin 295 dolara geriledi, ardından TSİ 11.00 itibarıyla 2 bin 305 dolar seviyesinde dengelendi.

 

12 Nisan'da 2 bin 432 doları aşarak rekor tazeleyen altının ons fiyatı, bu seviyeden gelen satış baskısıyla günü önceki kapanışın yüzde 1,2 altında 2 bin 344 dolardan tamamlamıştı.

 

Analistler, İsrail'in geçen hafta İran'a misilleme amaçlı saldırısının ardından Tahran'ın buna henüz cevap vermediğine işaret etti, inatçı enflasyon nedeniyle Fed'in şimdilik yüksek politika faiz oranlarıyla sıkı para politikasına bağlı kalmasının da muhtemel olduğunu belirtti.

 

Yüksek faiz oranlarının altın fiyatı üzerinde baskı oluşturduğunu ve değerli metalin sürekli bir gelir getirmediğini ifade eden analistler, ABD tahvilleri gibi güvenli kabul edilen diğer varlıklarla karşılaştırıldığında, böyle bir ortamda daha az cazip hale geldiğini söyledi.

 

Öte yandan, Fed'in cuma günü yayınladığı, Amerikan finansal sistemindeki mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı Finansal İstikrar Raporu'nun nisan sayısında, inatçı enflasyonun ve parasal sıkılaşmanın finansal istikrara yönelik en büyük risk olarak görüldüğü kaydedildi.  

 

Raporda, inatçı enflasyonun ve sıkı para politikasının etkilerinin piyasa katılımcılarının en çok dile getirdiği risk olmaya devam ettiği belirtildi.

 

Analistler, Fed'in politika faizini Temmuz 2023'ten bu yana son 23 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 5,25-5,50 aralığında tutmasına rağmen son dönemde ABD'de açıklanan verilerin ekonomideki canlılığa işaret ettiğini, bu durumun para piyasalarındaki fiyatlamaları zorlaştırdığını söyledi.

 

Para piyasalarında, Fed'in mayısta politika faizini sabit bırakacağına kesin gözüyle bakılırken, Bankanın haziranda faiz indirimine başlama ihtimali yüzde 15, temmuzda başlama ihtimali yüzde 41 ve eylülde başlama ihtimali yüzde 64 ile fiyatlanıyor.

23 Nisan 2024 Salı

Tesis Yöneticileri Konfederasyonu Başkanı Yahya Sağır, “Araç şarj istasyonu kurmak isteyen kat maliklerinin, oturdukları sitelerin yönetim kurullarıyla görüşüp olağan veyahut da olağanüstü genel kurulda bu kararı aldırması gerekiyor” dedi.


 

Hem dünyada hem de Türkiye’de elektrikli araç kullanımının yaygınlaşması, şarj istasyonu ihtiyacını artırıyor.

 

Bu konuda bir yandan özel sektör bir yandan da kamu kurumları çalışmalarını sürdürürken, özellikle İstanbul gibi metropollerde alternatif çözümler öne çıkıyor. Bu çözümlerden biri de büyük nüfuslara ev sahipliği yapabilen, toplu yaşam alanları olan sitelerde şarj noktası kurulması.

 

“ŞARJ İSTASYONUNUN KURULUM MASRAFI GENEL KURULDA TARTIŞILMALI”

 

Tesis Yöneticileri Konfederasyonu Başkanı Yahya Sağır, sitelerde araç şarj istasyonu kurulmasına ilişkin merak edilenleri AA muhabirine anlattı.

 

Sağır, konut sitelerinde yaşayan elektrikli araç sahiplerinin, araçlarının şarj edilmesiyle ilgili olarak site yöneticileriyle ve diğer kat malikleriyle karşı karşıya gelebildiğini söyledi.

 

Sağır, sitelerde yapılacak işler ve demirbaş giderleri Kat Mülkiyeti Kanunu gereği lüks yatırımlar konusuna giriyorsa beşte dört çoğunluğun onayının arandığını ifade etti.

 

Sağır, araç şarj istasyonlarının da bu kapsamda olduğunu dile getirdi.

 

Araç şarj istasyonu kurmak isteyen kat maliklerinin, oturdukları sitelerin yönetim kurullarıyla görüşüp olağan veyahut da olağanüstü genel kurulda bu kararı aldırması gerektiğini belirten Sağır, şu bilgileri verdi: “O kararın da şu şekilde olması gerekiyor; 100 bağımsız bölümlü bir site düşünün, bu sitede yaklaşık 20 bağımsız bölümün maliklerinde elektrikli araç var ve araçları için şarj istasyonu kurulmasını talep ediyorlar. Bunun masrafı ne? Araç şarj istasyonunun kurulum masrafını genel kurulda tartışmaları gerekiyor ve genel kurulda da beşte dört çoğunlukla kararın alınması gerekiyor. Genel yapılacak masrafa daha sonrasında faydalanacak ise diğer kat malikleri, kat maliklerine gelen misafirler, beşte dört çoğunlukla alacakları karar doğrultusunda herkesin katılacağı giderlerle bu paylaşım yapılabilir. Hayır, sadece 20 bağımsız bölüm kat maliki bundan faydalanacak deniyor ise yine aynı şekilde beşte dört çoğunluk gerekiyor.”

 

Alınan kararın tutanağa yazılması gerektiğini dile getiren Sağır, bu konuda sorun ve karışıklığın, araç şarj istasyonlarıyla ilgili durumun otopark yönetmeliği ve Kat Mülkiyeti Kanunu’nda yer almamasından kaynaklandığına işaret etti.

 

“ŞARJ İSTASYONU KURMAK İSTEYENLERİN EPDK ONAYLI FİRMALARLA ÇALIŞMASI GEREKİYOR”

 

Sağır, sitelere araç şarj istasyonu kurmak isteyen yönetimlerin EPDK onaylı firmalarla çalışması gerektiğine dikkati çekti.

 

Site ya da binanın elektrik gücünün şarj istasyonu kurulması için yeterliliğinin de bu noktada çok önemli olduğunu söyleyen Sağır, kat maliklerinin kendi elektrik saatlerini bu iş için kullanmalarının yanlış olduğunu ifade etti.

 

Sağır, "Bunlar, binanın elektrik gücünün kaç kilovat olduğu bilinmediği için de çok büyük sorunlarla karşı karşıya kalabiliyor. Örneğin yangın sorunuyla karşı karşıya kalabiliyorlar. Böyle bir durum olması durumunda peki yönetim ne yapıyor? Bunu eski haline getirme, söktürme yetkisi var. Çünkü hiçbir şekilde izin alınmamış. Onun için genel kuruldan mutlaka ama mutlaka beşte dörtle onay alınması gerekiyor." diye konuştu.

 

Sağır, Tesis Üreticileri Konfederasyonu olarak bu sorunların büyümemesi için TBMM'ye, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığına dilekçe verdiklerini de sözlerine ekledi.

23 Nisan 2024 Salı