tatil-sepeti

HABER: ADEM ORHUN

Türkiye’de her yıl binlerce hasta, kemik iliği nakli veya kök hücre tedavisine ihtiyaç duyuyor. Öncelikle tam doku uyumu arayanların önemli bir kısmı da yurt dışına yöneliyor. Zira Türk hastaların, yakın akrabaları arasında dahi 10’da 10 tam doku uyumu sağlama oranı yüzde 25-30 civarında. Yani kardeşler bile çoğu zaman birbirinin derdine derman olamıyor. Bu noktada gözler başka kaynaklara çevriliyor.

ABD VE ALMANYA ÖNDE

Türkiye’deki veya yurt dışındaki kemik iliği bankaları uygun donör için aranan yerler oluyor. Ülkemizde kan bağışçılarından bu konuda ayrıca gönüllü olanların testleriyle oluşturulan bir veri havuzu bulunuyor. Hastalığı bilinen ve en az 800 kayıtlı hastaya da acil nakil yapılması gerekiyor. Ancak önceki yıla kadar 30 bin civarında donörün kayıtlı olduğu yerli banka yeterli olmuyor. Bu sebeple başta Almanya olmak üzere yurt dışındaki kemik iliği ve kök hücre bankalarında arama yapılıyor. Dünya Kemik İliği Bankası’nda 25 milyondan fazla bağışçı var. Bu havuzun en büyük paydaşları 7.5 milyon bağışçı ile ABD, diğeri de 5.5 milyon bağışçı ile Almanya.

80 BİNİ GEÇTİK

Bu arada zaman ve ekonomik maliyeti olan kök hücre tedavisi için Türkiye’de sevindirici gelişmeler yaşanıyor. Türk sinemasının bazı filmlerine de konu olan kan kanseri ve kemik iliği nakli, artık eskisi kadar zor değil. Zira tedavi yöntemleri daha kolay hale gelirken, bağışçıların da sayısı artıyor. Hastalarımızın daha hızlı bir şekilde sağlıklarına kavuşması ve dışa bağımlılığın azaltılması için Türkiye Kök Hücre Koordinasyon Merkezi (TÜRKÖK) kuruldu. Geçtiğimiz ağustos ayında birinci yılını dolduran merkez, önceki yıla kadar 30 bin olan kayıtlı kök hücre bağışçısı adayını 80 binin üzerine çıkarmış durumda. İlk hedef ise 300 bin kişinin bu bankaya kaydedilmesi. Zira ABD ve Almanya’daki örneklerinde milyonlarca bağışçı adayının verilerine ulaşmak mümkün. Söz konusu rakamlar bu ülkeleri kök hücre naklinde donör, test, araştırma, nakil ve tedavi hizmetleri konusunda epey avantajlı hale getiriyor. Almanya’nın diğer bir avantajı ise bu ülkede bulunan Türkiyeli göçmenlerin genetik yakınlığı.

KIZILAY GÖREVDE

Türkiye’de ise Sağlık Bakanlığı’nın hemotopoetik kök hücre nakli tedavisi olması gereken hastalar için oluşturduğu Türkiye Kök Hücre Koordinasyon Merkezi’ne bağışçı bulunması işini Türk Kızılayı yürütüyor. Kızılay, kök hücre bağışçısı kazanımı görevini, Bölge Kan Merkezlerinde kurduğu 12 Gönüllü Verici Merkezi ile sürdürüyor. İlk yıl 50 bin bağışçı hedefini hızlı bir şekilde aşan merkez bugün 80 bini de geçmiş durumda. Bu merkezde biriken bağışçı verisi, ihtiyaç duyan hastaların tıbbi ve genetik özelliklerine göre yapılan tarama ile belli profilde donör adayının kolayca belirlenmesini sağlıyor. Bu adaylara yapılan çağrının ardından uygulanan testlerle, tam doku uyumu sağlayan kök hücre donörü bulunuyor. Bu aşamada Türkiye’de nakil yeterliliği belgelenmiş resmi veya özel hastaneler kemik iliği naklini gerçekleştiriyor.

KÖK HÜCRE TEDAVİSİ UYGULANAN HASTALIKLAR

  • Kemik iliği kanserleri
  • Lenfomalar
  • Çeşitli organ kanserleri
  • Kemik iliğinin yetersiz çalıştığı veya çalışmadığı durumlar
  • Kalıtsal anemiler
  • İmmün yetersizlikler
  • Kalıtsal metabolik hastalıklar
  • Kellik
  • Felç

GÖNÜLLÜ MERKEZLERİ

Türk Kızılayı, “Kök Hücre Bağışçısı Kazanımı” görevini, bünyesindeki Bölge Kan Merkezlerinde kurduğu 12 Gönüllü Verici Merkezi ile aktif olarak yürütüyor. Bu merkezler şu illerde bulunuyor: İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Eskişehir, Düzce, Gaziantep, Erzurum, Bursa, Kayseri, Adana, Samsun.

SGK MASRAFLARI KARŞILIYOR

  • Kemik iliği nakli tedavilerinde; hastaların anne, baba, kardeş ve çocuklarından, HLA doku grubu uyumlu verici bulmak amacı ile yapılan doku uyumluluk testlerinin giderleri ile aile dışından 30 adayı geçmemek üzere HLA doku grubu belirleme testlerinin giderleri,
  • Yurt içinde organın bulunması halinde hastanın veya organın nakil yapılacak merkezin bulunduğu yere getirilmesine ilişkin nakliye/transfer masrafları,
  • Uluslararası kemik iliği bankalarından yapılan taramalarda uyumlu verici adayı bulunamayan veya acil nakil gereken hastalar için hastaya nakil yapacak merkez ve hastanın hekimi onaylıyorsa, en az 4/6 doku uyumu gösteren kordon kanının araştırılması ve uygun bulunduğunda getirtilmesine ilişkin masraflar,
  • Kemik iliğinin Türkiye’deki nakil merkezine getirilme masrafları, Amerika ve Avustralya Kıtası için 4.500 Euro karşılığı TL’sini, diğer ülkeler için 2.000 Euro karşılığı TL’sini, kordon kanının taşıma tankı ile nakil merkezine getirilme ve tankın geri iletilme masrafları 5.000 Euro karşılığı TL’sini geçmemek şartıyla SGK tarafından ödeniyor.

12 Ekim 2015 Pazartesi

Etiketler : Gündem

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), önemli ekonomilerdeki zayıf performans nedeniyle küresel ekonomik büyümenin 2024'te yüzde 2,9'a gerileyeceğinin öngörüldüğünü bildirdi.


 

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), Küresel Görünüm Raporu'nu yayımladı.

 

Raporda, Orta Doğu'daki çatışmalar ve ABD-Çin ilişkileri de dahil olmak üzere jeopolitik gerginliklerin yüksek kalmaya devam ettiği belirtildi.

 

Söz konusu gelişmelerin eş zamanlı olarak gerçekleştiği ve belirsizliğe katkıda bulunduğu belirtilen raporda, böylesine değişken bir ortamda siyasi olayların daha da önem kazandığı ve kasım ayındaki ABD başkanlık seçimlerinin küresel ölçekte yılın en önemli siyasi olayı olarak öne çıktığı ifade edildi. Raporda, ABD'deki seçimlerin küresel ekonomi ve ticaret politikalarını önemli ölçüde etkileyebileceği vurgulandı.

 

Küresel ekonomik faaliyetin yavaşlamasının beklendiğine işaret edilen raporda, küresel ekonomik büyümenin ABD ve Çin gibi önemli ekonomilerdeki zayıf performans nedeniyle 2023'teki yüzde 3,1 seviyesinden 2024'te ve 2025'te yüzde 2,9'a gerileyeceğinin öngörüldüğü bilgisi verildi.

 

Raporda, ABD'de ABD Merkez Bankasının (Fed) geçmişteki agresif parasal sıkılaştırmasının etkilerinin işe alımlarda yavaşlamaya, hane halkı gelir büyümesini baskılamaya ve tüketici harcamalarını kısıtlamaya yol açmasının beklendiği belirtilerek, benzer şekilde Çin'in ekonomik ivmesinin de zayıfladığı ve son verilerin temel sektörlerde geniş tabanlı bir yavaşlamaya işaret ettiği aktarıldı.

 

ABD ekonomisinin bu yıl yüzde 2,4 büyümesinin beklendiği kaydedilen raporda, Çin ekonomisinin de bu yıl yüzde 4,7 büyüyeceğinin öngörüldüğü belirtildi.

 

Raporda, Avro Bölgesi'nin ekonomik görünümünün de zorlu olmaya devam ettiğine işaret edilerek, bölge ekonomisinin ekonomik büyüme hızının geçen yıla benzer şekilde yüzde 0,5 civarında düşük kalmasının beklendiği kaydedildi.

 

IIF'nin raporunda, Türkiye ekonomisinin ise 2024'te yüzde 2,7 büyüyeceğinin öngörüldüğü bildirildi.

 

Öte yandan, Fed'in 2024 yılında faiz oranlarını 100 baz puan düşürmesinin beklendiği ve bu durumun küresel finans piyasalarını etkileyeceği belirtilerek, gelişmekte olan piyasaların, riskler bölgeye göre değişse de ABD'deki daha düşük faiz oranlarından faydalanabileceği ifade edildi.

 

Raporda, 2025 yılına ilişkin ekonomik görünümün ise jeopolitik istikrara ve teknolojik ilerlemeye bağlı olduğu kaydedildi.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : büyüme

Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 2.06 değer kazanarak 9.975,61 puandan tamamladı. BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 201,12 puan artarken, toplam işlem hacmi 84,6 milyar lira oldu.


Bankacılık endeksi yüzde 3,08, holding endeksi yüzde 2,50 değer kazandı.

 

Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran bankacılık, tek kaybettiren yüzde 0,63 ile ticaret oldu.

 

Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankasının (Fed) 50 baz puanlık faiz indiriminin ardından pozitif bir seyir izleniyor.

 

Öte yandan TCMB Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını değiştirmeyerek yüzde 50'de tuttu.

 

PPK duyurusunda, "Temel mal enflasyonu sınırlı bir artışla düşük seyretmeye devam ederken, hizmet enflasyonundaki iyileşmenin son çeyrekte gerçekleşmesi beklenmektedir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası araçları etkili şekilde kullanılacaktır." ifadelerine yer verildi.

 

Kararın ardından BIST 100 endeksindeki yükseliş hızlanırken, Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) ise 256,5 baz puanla Şubat 2020'den bu yana görülen en düşük seviyeye yaklaştı.

 

Analistler, TCMB'nin karar metninden alınan sinyallerin enflasyonla mücadelenin ciddi şekilde devam edeceği şeklinde yorumlandığını kaydederek, bu durumun Türk lirası varlıklara olan talebi destekleyebileceğini belirtti.

 

Yarın yurt içinde tüketici güven endeksi, yurt dışında ise Japonya Merkez Bankası (BoJ) faiz kararı, Japonya'da enflasyon, Almanya'da Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), Avro Bölgesinde tüketici güven endeksinin öne çıkacağını dile getiren analistler, BoJ'un yarınki açıklamasında faiz oranının yüzde 0,25'te sabit tutmasının beklendiğini söyledi.

 

Banka politika faizini 31 Temmuz 2024'te 15 baz puan artışla yüzde 0,25'e yükseltirken, devlet tahvil alımlarının ise azaltılmasına karar vermişti.

 

Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.000 ve 10.100 seviyelerinin direnç, 9.800 ve 9.700 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : BIST100 borsa