tatil-sepeti

Trafik kazaları, her yıl ciddi maddi kayıplara yol açarken, çoğu ülkenin gayrisafi yurt içi hasılasının yüzde 3'üne mal oluyor.


 

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunun 2005'te aldığı kararla, kasımın 3. pazar günü "Trafik Kazası Kurbanlarını Anma Günü" olarak belirlendi.

 

Bu kapsamda Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), 2018'den bu yana 175 ülkenin kara yolu güvenliğine ilişkin verilerini inceleyerek, "Kara Yolu Güvenliği Küresel Durum Raporu" yayımlıyor.

 

Rapora göre, trafik kazalarının çoğu ülkenin gayrisafi yurt içi hasılasının yüzde 3'üne mal olması, tedavi masraflarının yanı sıra kaza sonucu ölen veya engelli kalanların iş görememesi ve üretime katkısının durması gibi nedenlerden kaynaklanıyor.

 

TRAFİK KAZALARI DÜNYA GENELİNDE HER YIL 1,3 MİLYON CAN ALIYOR

 

DSÖ'nün 2022 raporuna göre, her yıl yaklaşık 1,3 milyon kişi trafik kazaları sonucu hayatını kaybediyor, 20 ila 50 milyon kişi ölümcül olmayan yaralanmalar yaşıyor ve birçok kişi engelli kalıyor.

 

Araç kullanırken ortalama hızın yükselmesi, hem kaza olasılığını hem de kazanın sonuçlarının ciddiyetini artırıyor.

 

Alkol veya herhangi bir maddenin etkisi altında araç kullanmak, ölüm veya ciddi yaralanmalarla sonuçlanıyor.

 

Araç kullanırken cep telefonu gibi faktörlerin yol açtığı dikkat dağınıklığı, yol güvenliği açısından giderek artan endişe kaynağı haline geliyor.

 

Cep telefonu kullanan sürücülerin kazaya karışma olasılığı ise diğerlerine göre yaklaşık 4 kat fazla.

 

Ayrıca genç yaşlardan itibaren erkeklerin trafik kazalarına karışma olasılığı, kadınlara göre daha yüksek seyrediyor. Ölümle sonuçlanan trafik kazalarının yaklaşık 4'te 3'üne tekabül eden yüzde 73'lük kısmı, 25 yaşın altındaki genç erkekler tarafından yapılıyor.

 

Trafik kazasında ölümlerin yüzde 93'ü, düşük ve orta gelirli ülkelerde meydana geliyor.

 

Yüksek gelirli ülkelerde dahi, düşük sosyoekonomik geçmişe sahip kişilerin trafik kazalarına karışma olasılığının daha fazla olması dikkati çekiyor.

 

Trafik kazalarından kaynaklanan ölüm oranı Afrika bölgesinde en yüksek, Avrupa bölgesinde ise en düşük olarak kayıtlara geçiyor.

 

TRAFİK KAZASI ORANLARININ EN DÜŞÜK OLDUĞU AVRUPA, CİDDİ ÇABA SARF EDİYOR

 

BM Genel Kurulunun 2020’de aldığı eylem planı kararı kapsamında, 2030’a kadar trafik kazası sonucu ölümlerin ve yaralanmalarının en az yüzde 50’sinin önlenmesi hedefleniyor.

 

Genel Kurul, eylem planıyla, şehirlerin, yolların ve araçların tasarımında sürekli iyileştirmeler yapılması, yasaların ve kolluk kuvvetlerinin güçlendirilmesi ve yaralılar için zamanında, hayat kurtarıcı acil bakım sağlanması çağrısında bulunuyor.

 

Plana göre, kaza sonrası kanunların uygulanması, kazanın tekrarının önlenmesi için kapsamlı çalışma ile gerekli durumlarda cezai kovuşturma yapılması ve tazminat ödenmesi gibi uygulamaların, önemli bir caydırıcı olduğu düşünülüyor.

 

ÇALIŞMALARA RAĞMEN AB’DE TRAFİK KAZASI ORANINDA ARTIŞ GÖZLEMLENİYOR

 

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Hareketlilik ve Ulaştırma Genel Müdürlüğü 2023 verilerine göre, 2022'de AB yollarında meydana gelen trafik kazalarında 20 bin 640 kişi ölürken, bu sayı 2021'e kıyasla yüzde 4'lük artışa işaret ediyor.

 

Kovid-19 salgını öncesi döneme kıyasla trafik kazalarında yüzde 9'luk azalma olsa da AB, 2030'a kadar ölüm sayısını yarıya indirme hedefinin çok uzağında kalıyor.

 

AB'de 2020'de trafik kazalardaki ölümlerde en yüksek paya sahip araçlar, otomobil ve motosikletliler olarak sıralanıyor.

 

Bu oran otomobillerde yüzde 61 ile en yüksekken, bunu yüzde 18 ile motosikletler takip ediyor.

 

Gençlerin kazaya karışma oranı daha yüksekken, ölümle sonuçlanan trafik kazalarının yüzde 78'i ise erkekler tarafından yapılıyor ve en çok kaza hafta sonu gece saatlerinde yaşanıyor.

18 Kasım 2023 Cumartesi

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, hafta sonundan sonraki ilk iş gününe denk gelen yılbaşı tatilinin turizmde hareketlilik oluşturduğunu, otellerdeki doluluğun yüzde 70'lere ulaştığını belirtti.


 

Yılbaşı tatilini değerlendirmek isteyenler, kaplıcalar ve kayak merkezlerinin yanı sıra sahillerdeki tesislere de ilgi gösteriyor.

 

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, 2023 yılının turizm açısından başarılı bir yıl olduğunu, yılbaşındaki doluluklarla bu başarının taçlanacağını söyledi.

 

Yeni yılın ilk gününün pazartesiye denk gelmesiyle cumartesi, pazar ve pazartesi şeklinde 3 günlük tatil imkanı oluştuğunu kaydeden İşler, yeni yıla turistik tesislerde girmek isteyenlerin konaklamalı tercihlere yöneldiğini ifade etti.

 

İşler, genellikle 2, 3 ve 4 günlük tatil talepleri geldiğine işaret ederek, otellerin de yılbaşı için sanatçılı, orkestralı gibi çeşitli programlarla misafirlerini ağırlayacağını dile getirdi.

 

Çocuklar için etkinlikler, menüler hazırlandığını söyleyen İşler, "Yılbaşının bir güne geldiği tatil günlerinde genelde şehir hayatı yaşayanlar şehrin dışına gidip gelmeyi bir külfet görüyorlardı ve tercihlerini şehir içi otellerde veya yeme içme alanlarında değerlendiriyorlardı. Ancak bu sefer yılbaşının üç güne geliyor olması özellikle şehir dışına çıkmak, şehirden kaçmak adına da bir fırsat onlar için." diye konuştu.

 

Yılbaşı için özellikle kayak merkezleri, termal tesisler ile Antalya'dan Ayvalık'a kadarki sahil bandına ilgi olduğunu, İstanbul ve Ankara'da da şehir içi otellerin ciddi talep gördüğünü bildiren İşler, "Hemen hemen 25 gün gibi bir süre olmasına rağmen otellerdeki doluluklar yüzde 70'lere gelmiş durumda." dedi.

 

İşler, gecelik konaklama ücretinin tatilcinin bütçesine göre kişi başı 2 bin liradan 40 bin liraya kadar çıkabildiğine değinerek, şunları kaydetti: "Değerli misafirlerimizin muhakkak şimdiden karar vermeleri lazım. Çünkü şu anda yüzde 70'lere kadar ulaşmış olan doluluklar, yılbaşı gecesine kadar artacak. Tabii arz ve talep dengesine göre de fiyatlarda artış olacaktır. O yüzden mümkün olduğu kadar erken karar verip, şu andaki ekonomik fiyatlardan faydalanmalarını salık veririz."

07 Aralık 2023 Perşembe

Türkiye'de eğitim harcamaları, geçen yıl bir önceki yıla göre yüzde 69.3 artarak 587 milyar 438 milyon lirayı buldu.


 

Türkiye İstatistik Kurumu, 2022 yılına ilişkin eğitim harcamaları istatistiklerini açıkladı.

 

Buna göre, geçen yıl eğitim harcamaları 2021'e göre yüzde 69,3 artışla 587 milyar 438 milyon lira olarak gerçekleşti. Söz konusu dönemde harcamaların en çok arttığı eğitim düzeyleri yüzde 113,8'le okul öncesi ve yüzde 74,1'le yükseköğretim oldu.

 

Türkiye'de eğitim harcamalarının gayrisafi yurt içi hasılaya (GSYİH) oranı 2021 yılında yüzde 4,8 iken, 2022'de yüzde 3,9'a geriledi. Devlet eğitim harcamasının GSYİH içindeki payı ise 2021'de yüzde 3,5 iken, geçen yıl yüzde 3,1 düzeyinde gerçekleşti.

 

Geçen yıl yapılan eğitim harcamalarının yüzde 79,1'i devlet tarafından finanse edildi. Eğitim harcamaları içinde hane halklarının yaptığı harcamaların payı ise yüzde 10 olarak hesaplandı.

 

Devlet eğitim kurumlarınca gerçekleştirilen harcamaların yüzde 35,1'i yükseköğretime, yüzde 21,7'si ortaöğretime yönelik oldu. Özel eğitim kurumlarınca yapılan harcamaların yüzde 44,6'sı yükseköğretime, yüzde 31'i ortaöğretime yapıldı.

 

ÖĞRENCİ BAŞINA EĞİTİM HARCAMASI YÜZDE 60,9 ARTTI

 

Öğrenci başına yapılan eğitim harcaması geçen yıl bir önceki yıla göre yüzde 60,9 artarak 25 bin 143 liraya yükseldi. Bu harcamanın en fazla artış gösterdiği eğitim düzeyi yüzde 74,4'le okul öncesi olurken, bunu yüzde 67,7'yle yükseköğretim takip etti.

 

Geçen yıl öğrenci başına harcamanın en yüksek olduğu eğitim düzeyi ise 50 bin 236 lirayla yükseköğretim olarak kayıtlara geçti.

07 Aralık 2023 Perşembe