tatil-sepeti
Dağıtık enerji kaynakları düşük karbon ekonomisine ulaşmaya yardımcı olacak

SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi tarafından hazırlanan "Yenilenebilir Dağıtık Enerji Üretiminin Şebeke ve Piyasa Entegrasyonu" başlıklı rapora göre, DEK'ler daha aktif rol almalarını sağlayarak tüketicileri enerji dönüşümünün bir parçası yapıyor. Elektrik dağıtım seviyesinden bağlanan dağıtık üretim, dağıtık batarya sistemleri ve talep tarafı katılımı sistem esnekliğinin artması gibi faydalar sağlıyor. Ayrıca bu sistemler, gerilim ve enerji kalitesinin artması, yüksek maliyetli elektrik santrali ile iletim ve dağıtım sistemleri yatırımlarına olan ihtiyacın azalması, şebeke enerji kayıplarının önüne geçilmesi ve ithal yakıt maliyetlerinin düşmesi gibi birçok avantaj sunuyor. Türkiye'nin sahip olduğu 15 gigavat kapasiteli çatı tipi güneş enerjisi potansiyeli ve diğer dağıtık enerji kaynakları, düşük karbonlu ekonomiye geçiş hedeflerine ulaşılmasına olumlu katkı sağlarken, enerji dönüşümü için de fırsatlar sunuyor. Bu sistemler sayesinde elektrik dağıtım şirketlerinde, dağıtım şebekesi esnekliğinin artması ve DEK'lerin kullanılmasıyla şebeke yatırımlarının azalması da mümkün olacak. Ayrıca, veri yönetimi yardımıyla, dağıtım şirketleri yenilenebilir enerji entegrasyonunun artması gibi özelliklere sahip olacak. DEK'İN ÜRETİCİ VE TÜKETİCİLERE FAYDALARI DEK'in sistemsel katkılarının yanı sıra elektriğin dağıtık üretime entegrasyonuyla birlikte tüm elektrik sistemi üzerinde taşınan toplam yük azalacak, enerji kayıpları ve maliyetler düşecek. Konvansiyonel elektrik santral yatırımlarına ihtiyaç azalacak. İthal yakıt maliyetleri düşecek. Mikro-şebekelerin oluşmasıyla dengesizlik ve planlama ihtiyacı azalacak. Dağıtık üretime sahip tüketiciler ise öz tüketimi artırarak piyasa fiyat dalgalanmalarından ve diğer bedellerden kaçınma fırsatı bulacak. Bunlara ek olarak, tüketiciler, sayaç arkası depolamayla kesintisiz elektrik tedariki elde edecek ve yük kaydırmayla kazanç sağlayabilecek.

20 Mayıs 2021 Perşembe

TSKB, güneş enerjisi santrallerine 200 milyon dolar finansman sağlayacak

Bankadan yapılan açıklamaya göre, yaklaşık 20 yıla yakın bir süredir finansman sağladığı 330 yenilenebilir enerji projesinin 162 adedi GES projelerinden oluşan TSKB, şimdiye dek 250 MW kurulu güce toplam 250 milyon doların üzerinde kaynak sağladı. Gelecek birkaç yıl içinde söz konusu alandaki yatırımlara yoğunlaşmayı planlayan banka, 200 milyon dolar tutarında GES finansmanı sağlamayı hedefliyor. 2002 yılından bugüne Türkiye’nin yenilenebilir enerji alanında gerçekleştirilen projelerini destekleyen Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB), güneş enerjisi santrallerine (GES) sağladığı finansman olanaklarını sürdürüyor. Çatı üstü GES’lerin finansmanında; müşterilerine sunduğu finansal kiralama hizmetleri ile de ayrışan TSKB, projelere yönelik uzun vadeli kredileriyle öne çıkıyor. "GES'LERİN FİNANSMAN İHTİYAÇLARINA DOĞRU VE ETKİN KAYNAK MODELLERİ SUNMAK ÖNCELİKLERİMİZ ARASINDA" Açıklamada değerlendirmelerine yer verilen TSKB Kurumsal Bankacılık Satış Müdürü Volkan Karaben, "Ülkemizin düşük karbonlu ekonomiye geçişinde kilit öneme sahip GES projelerinin finansman ihtiyaçlarına doğru ve etkin kaynak modelleri sunmak önceliklerimiz arasında yer alıyor." ifadesini kullandı. TSKB portföyü içindeki GES projelerinin adetlerinde artış olacağını beklediklerini kaydeden Karaben, ülkenin toplam kurulu gücü içinde de TSKB tarafından finanse edilen GES payının ciddi oranda artabileceğine dikkati çekti. Karaben, Türkiye’nin her coğrafyasındaki GES projelerini finanse etmenin yanı sıra uzman mühendislik ekibinin yatırım danışmanlığıyla projelerin sağlıklı ve verimli şekilde hayata geçmesini sağladıklarını belirterek, gelecek dönemde kurulumu hızlı ve kolay yapılabilen, yoğun mesai veya işgücü gerektirmeyen GES yatırımlarına taleplerin artacağına işaret etti. Mevcut enerji projelerinde hibrit üretim kapsamında, konut ve sanayi tesislerinin çatıları ile sanayi tesisi arazilerinin üzerine kurulacak GES yatırımlarına yönelik talebin yoğunlaştığının altını çizen Karaben, güneş alanında da yatırımcısının ve kullanıcısının farklı firmalar olduğu, gelir paylaşımına dayanan Yap-İşlet-Devret iş modellerinin artarak devam edeceğini ifade etti. Karaben, TSKB’nin sürdürülebilir finansman alanındaki uzmanlığına dikkati çekerek şunlara vurgu yaptı: "Ülkemizin düşük karbonlu ekonomiye geçişinde kilit öneme sahip GES projelerinin finansman ihtiyaçlarına doğru ve etkin kaynak modelleri sunmak önceliklerimiz arasında yer alıyor. Proje finansmanı modelimiz projelerin kendi yaratmış olduğu veya iç tüketime yönelik projelerde tasarruf edilen fonlar ile dışarıdan herhangi bir finansal destek almadan kapalı devre şekilde kredi ödemesini mümkün kılıyor. Yurtdışından temin ettiğimiz kaynakların vadeleri uzun olduğu için GES projelerine anapara ödemesiz dönemleri de olan uzun vadeli ödeme planları sunuyoruz. 2022 yılında daha da artmasını beklediğimiz GES yatırımlarının finansmanlarına hız kesmeden devam etmeyi ve önümüzdeki 2-3 sene içerisinde 200 milyon doların üzerinde ilave finansman sunmayı planlıyoruz." Sanayi tipi çatı üstü GES'lerin ağırlıklı olarak firmaların mevcut fabrikalarının çatıları, arazi tipi GES'lerin de fabrika arazileri üzerlerine tesis edildiğini ve bu projelerin finansmanı için çoğu zaman fabrikaların ve üzerlerinde bulundukları arazilerin teminatlarının alınamadığını belirten Karaben, sözlerini şöyle tamamladı: "Genelde çatı üstü veya zemin üzeri GES yatırımlarının finansmanı ya finansal kiralama yapılarak ya da GES kapsamındaki ekipmanlar teminat olarak alınarak yapılabiliyor. TSKB olarak bünyemizde finansal kiralama yapabildiğimiz için çatı üstü GES projelerinde müşterilerimize bu çözümleri de sunabilmekteyiz. Finansman olanaklarının yanı sıra teknik fizibilite, teknoloji analizi, yaşam döngüsü maliyet analizi gibi alanlarda sunduğumuz danışmanlık hizmetleriyle de çatı ve zemin üstü GES yatırımlarında yetkin bir iş ortağı olmaya devam edeceğiz."

20 Mayıs 2021 Perşembe

Türkiye'nin küresel markası THY 88 yaşında

Türkiye'nin milli hava yolu şirketi ve küresel markası THY, kuruluşunun 88. yıl dönümünü kutluyor. 20 Mayıs 1933'te Milli Savunma Bakanlığı'na bağlı "Devlet Hava Yolları İşletmesi" olarak kurulan şirketin ilk genel müdürü ülkenin ilk Türk havacıları arasında bulunan Fesa Evrensev oldu. İlk bütçesi 180 bin lira olan THY'nin personel sayısı; 7 pilot, 8 makinist, 8 memur ve 1 telsizci olmak üzere toplam 24 kişiden oluşuyordu. İlk filoda 2 adet 5 koltuklu King Bird, 2 adet 4 koltuklu Junkers F-13 ve 1 adet 10 koltuklu ATH-9 yer alıyordu. Yeni uçaklarla 1936'da uçak sayısı 8'e, koltuk sayısı 64'e ulaşan THY'nin bütçesi ise bir milyon liraya yükseldi. Devlet Hava Yolları İşletmesi, 1938'de Devlet Hava Yolları Umum Müdürlüğü adını alarak Ulaştırma Bakanlığı'na bağlandı. Filosundaki uçak sayısını 52'ye, koltuk sayısını ise 845'e ulaşan şirket, 1945'te uçulan şehir sayısını 3'ten 19'a çıkardı. KITALARI AŞAN BAŞARI ÖYKÜSÜ THY'nin ilk yurt dışı seferi Ankara-İstanbul-Atina uçuşuyla 1947'de gerçekleşti. Şirket, 1951 yılında Lefkoşa, Beyrut ve Kahire gibi yeni noktalara uçmaya başladı. İlk hac seferlerinin başladığını 1953'te Chicago Sözleşmesi'nde yapımına karar verilen uluslararası havalimanı, İstanbul Yeşilköy'de tamamlandı ve uluslararası hava trafiğine açıldı. Devlet Hava Yolları Umum Müdürlüğü, 6623 sayılı kanunla değiştirilerek 1953 yılında bugünkü Türk Hava Yolları ismini aldı. Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği'ne (IATA) 1956'da üye olan THY, 1957'de kapılarını yabancı sermayeye açtı ve İngiliz havayolları şirketi BOAC (British Overseas Airways Corporation) THY'ye yüzde 6,5 hisseyle ortak oldu. Taşınan yolcu sayısı 1957'de önceki yıla göre iki kat artarak 394 bine ulaştı. 1960'ta Ankara-İstanbul-Atina-Roma yurt dışı sefer hattına Frankfurt eklendi. THY'nin Atlantik Okyanusu'nu aşan ilk uçuşu 1961'de gerçekleşti. 1964'te Brüksel, Münih ve Tel Aviv, 1965'te Amsterdam, Belgrad ve Tebriz, 1967'de Zürih, Budapeşte ve Cenevre, 1969'da Köln,1971'de Düsseldorf ve Stuttgart, 1972'de Hannover ve Hamburg, 1973'te Kopenhag, Berlin ve Nürnberg hatları açıldı. Taşınan yolcu sayısı 1967'de 528 bin iken, 1973'te 2,5 milyona ulaştı. 1977'DE MALİYE BAKANLIĞI KARARIYLA YENİDEN MİLLİLEŞTİRİLDİ THY'nin 20 yıl önce yabancı sermayeye açılan hisseleri, 1977'de Maliye Bakanlığı tarafından alınarak şirket yeniden millileştirildi. Şirket, 1983'te 50. yıl dönümüne ulaştığında 3 kıtada 4 bin 37 koltuk kapasiteli 30 uçakla 30 bin ton kargo ve 2,5 milyon yolcu taşıyordu. 1984'te kamu iktisadi kuruluşu statüsüne geçen THY, 1985'te 4 adet Airbus A310'un filoya katılmasıyla Uzakdoğu ve okyanus aşırı seferlere başladı. 1987'de New York hattıyla 4. kıtaya da sefer yapılmaya başlandı. Şirket, 1994'te Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'na bağlandı ve iktisadi devlet teşekkülü statüsüne geçti. KÜRESEL BAŞARILAR 1996'DA GELMEYE BAŞLADI THY, 1996'da www.thy.com adresini hizmete alırken, sermayesini 50 trilyon liralık büyüklüğe ulaştırdı. Airbus tarafından aynı yıl THY'ye A340 Uçaklarını Dünyada En Etkin Kullanan Havayolu Ödülü verildi. Türkiye'ye en çok döviz getiren kuruluş olarak 1998'de İTO tarafından Altın Plaket Birincilik Ödülü'ne layık görülen THY, 1990'lı yılların sonunda ve yeni yüz yılın başında yurt dışında çok sayıda ortak ve karşılıklı uçuş anlaşması imzaladı. 2000'de ABD'de ve Uzakdoğu'da birden fazla noktaya uçuş başladı. 2001'de Sabiha Gökçen Havaalanı'ndan Ankara'ya ilk uçuş gerçekleştirildi. Avrupa Havayolları Birliği'nin açıkladığı tüketici raporuna göre THY, 2004'te, "Avrupa'daki tüm havayolu firmaları arasında uçakları zamanında kalkan ve en az kayıp bagaj olayıyla karşılaşılan" ikinci hava yolu firması oldu. 2006'da 100. uçağını filosuna katan, 2007'de havacılık sektöründe "Ulusal Kalite Ödülü"nü alan şirket, 2008'de Star Alliance'a katıldı. 2012'de 200. uçak filoya katıldı. DÜNYA ÇAPINDA SES GETİREN ULUSLARARASI SPONSORLUKLAR THY, 2013'te dünyada en fazla noktaya uçan hava yolu şirketi oldu. Mottosunu "Dünya Daha Büyük Keşfet" olarak değiştiren şirket, bunu Kobe Bryant ve Lionel Messi'nin rol aldığı yeni reklam filmiyle duyurdu. THY, Borussia Dortmund ve Aston Villa ile sponsorluk anlaşması imzaladı. Euroleague Basketball ile isim sponsorluğu anlaşması yaptı. Reklam filminde Didier Drogba ve Lionel Messi'yi ağırladı. Avrupa Futbol Şampiyonası'nın 55 yıllık tarihinde bir ilki gerçekleştiren THY, 2016'da Fransa'da düzenlenen UEFA EURO 2016'nın ilk resmi hava yolu ortağı olarak UEFA ile sponsorluk anlaşması imzaladı. Bu süreçte çeşitli kültür ve spor organizasyonlarına destek veren THY'nin marka değeri 2015'te 2,2 milyar dolara ulaştı. ÜST ÜSTE 6 KEZ AVRUPA'NIN EN İYİSİ ÖDÜLÜ THY, Skytrax Yolcu Tercih Ödülleri'nde 2011-2016 döneminde üst üste 5 kez Avrupa'nın En İyi Havayolu Şirketi seçildi. Şirket, 2009-2017 yılları arasında defalarca "En İyi Business Class Özel Yolcu Salonu İkramı", "En İyi Business Class İkramı" ve "Güney Avrupa’nın En İyi Havayolu Şirketi" ödüllerine layık görüldü. Bu süreçte internet sitesini defalarca yenileyen, mobil uygulama hayata geçiren THY, bu ve benzeri iletişim platformlarında Türkçe'nin yanı sıra İngilizce, Almanca, Arapça, Japonca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Portekizce, Korece, Çince ve Rusça gibi dillerde hizmet veriyor. FİLOSUNDAKİ 365 UÇAKLA 320 ŞEHRE UÇUYOR Bugün kuruluşunun 88. yıl dönümünü kutlayan Türkiye'nin bayrak taşıyıcısı THY, özellikle 2000'den sonra yaptığı atılımlarla dünya çapında bilinen küresel bir marka haline geldi. Halihazırda genç filosunda 365 adet uçak bulunan THY, 127 ülkeye, 320 şehre ve 325 havaalanına uçuyor. Uçuş gerçekleşen ülkelerin 43'ü Avrupa'da, 22'si Uzak Doğu'da, 14'ü Orta Doğu'da, 39'u Afrika'da, 9'u Amerika'da bulunuyor. Dünyanın en çok ülkesine uçan hava yolu olma özelliği taşıyan THY'nin 5 bin 432'si pilot, 12 bin 52'si kabin memuru, 627'si yönetici olmak üzere on binlerce çalışanı bulunuyor.

20 Mayıs 2021 Perşembe

Salgının ilk uluslararası turizm fuarı kısıtlı katılımla Madrid'de açıldı

Normal şartlarda her yıl ocak ayı sonunda yapılan ancak Kovid-19'dan dolayı mayısa ertelenen Madrid Uluslararası Turizm Fuarı (Fitur) kısıtlı katılımla gerçekleşiyor. Geçen yıl 165 ülkenin geldiği Fitur'a bu yıl 55 ülke katılırken, sağlık önlemleri kapsamında stantların kapasitesi de yarı yarıya düşürüldü. Madrid'e gelen katılımcılara fuar alanına girmek için Kovid-19 testi şartı getirilirken, sektöre ilişkin çok sayıda toplantının dışarıdan katılımlarla çevrim içi yapılacağı belirtildi. Salgının yarattığı seyahat kısıtlamalarından dolayı Fitur'u bu yıl daha çok iç turizm reklamı için kullanan İspanya, 2019'a göre 2020'de 70 milyon daha az yabancı turist almış ve geçen yılı 100 milyar avrodan fazla kayıpla kapatmıştı. TÜRKİYE "RÖVANŞ TURİZMİNE HAZIR" Fitur'da stant açan Türkiye de yaz sezonu öncesinde turizmdeki yüksek potansiyelini gösterdi. Türkiye'nin standını ziyaret eden Türkiye'nin Madrid Büyükelçisi Burak Akçapar da "Türkiye birçok alanda bir dünya devi ve turizm alanında da nasıl önemli bir aktör olduğumuzu Fitur'da bir kez daha göstermiş olduk. Çok profesyonel bir hazırlık ve katılımla buradayız. Şirketlerimizle birlikte etkin bir varlık sergiliyoruz. Bu çok önemli." dedi. Kovid-19'la birlikte "rövanş turizmi" diye yeni bir tabir çıktığını da aktaran Akçapar, "Hakikaten hepimiz bir an önce seyahat etmek ve turizme geri dönmek istiyoruz. Dünya böyle istiyor ve Türkiye bu rövanşta ne kadar hazır olduğunu burada ortaya koydu. Burası hem İspanya hem de Latin Amerika açısından fevkalade önemli bir fuar. Türkiye'nin buradaki katılımı gurur verici." şeklinde konuştu. Bu yıl 41'incisi düzenlenen Fitur 23 Mayıs'ta sona erecek.

20 Mayıs 2021 Perşembe

Tekstil ürünleri imalatı endeksi rekor seviyeye yükseldi

Türkiye İstatistik Kurumu verilerinden derlediği bilgiye göre, martta arındırılmamış sanayi üretim endeksi, yıllık bazda yüzde 19,9 artışla 136,7'ye ulaştı. Bu dönemde imalat sanayi endeksi yüzde 20,9 yükselişle 138,6 değerini alırken, toplamsanayi üretim endeksinin üzerinde performans gösterdi. İmalat sanayi endeksinin alt kalemleri incelendiğinde,tekstil ürünleri imalatıendeksi yılın ilk 3 ayında dalgalı bir seyir izledi. Endeks, ocakta 125,8, şubatta ise 122,7 değerini aldı. Martta ise endeksin ulaştığı 145 değeri, serinin açıklanmaya başlandığı 2005'ten bu yana en yüksek rakam olarak kayıtlara geçti. Öte yandan, tekstil ürünleri imalatı martta aylık bazda yüzde 18,1, yıllık bazda yüzde 28,9 artış gösterdi. GİYİM EŞYASI VE DERİ İMALATI DA ARTTI Ocak-mart döneminde giyim eşyaları imalatı endeksinin de düzenli yükselmesi dikkati çekti. Endekste ocak ve şubatta sırasıyla 116,2 ve 116,6 değerleri yakalandı. Martta ise bir önceki aya göre yüzde 15,1, geçen yılın aynı ayına kıyasla da yüzde 20,4 artan endeks, 134,2 ile en yüksek mart ayı değerine ulaştı. Aynı dönemde deri ve ilgili ürünlerin imalatı endeksi de benzer bir seyir izledi. Endeks ocakta 90,2, şubatta 108,7 değerini aldı. Martta hızlı yükseliş kaydeden endeks, aylık bazda yüzde 26,8, yıllık bazda 12,5 artışla 137,8 değerine çıktı. Bu rakam, söz konusu endeksin 2005'ten bu yana en yüksek ikinci değeri oldu. Endeks Mart 2018'de 142,6 değerini almıştı. "ARTIŞIN DEVAM ETMESİNİ BEKLİYORUM" Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Pariterium Danışmanlık Kurucusu Dr. İsmet Demirkol, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sonrası ABD ve Avro Bölgesi'nde artan sanayi ürünleri ihtiyacının Türkiye'den karşılanmasının mart ayı sanayi üretiminin yükselmesinde önemli rol oynadığını söyledi. Kapasite kullanım oranlarının ve söz konusu bölgelerin ürün talebinin artmasıyla gelecek aylarda Türkiye'de sanayi üretim endeksinde artışın devam edeceğini belirten Demirkol, "Tekstilden ara mallara, giyim eşyasından dayanıklı tüketim mallarına kadar birçok sektörün imalatındaki artışın devam etmesini bekliyorum." dedi. Demirkol, imalat sanayisi endeksinin yılın ilk çeyreğinde yükseliş iştahını koruduğuna dikkati çekerek, salgının seyrine yönelik olumlu gelişmelerin söz konusu yükselişleri destekleyeceğini bildirdi. Türkiye'nin bu yılın ilk çeyreğindeki büyümesinin de sanayi üretim verisi ve diğer öncü göstergelere paralel şekilde gücünü koruyacağını vurgulayan Demirkol, büyümenin yüzde 5 civarında gerçekleşeceği tahmininde bulundu. Demirkol, dışa bağımlı sektörlerde milli ekonomi modeline geçilmesinin cari dengeye olumlu katkı yapacağını da sözlerine ekledi.

18 Mayıs 2021 Salı