Türkiye İstatistik Kurumu, 2020 yılına ilişkin su ürünleri istatistiklerini açıkladı. Buna göre, su ürünleri üretimi geçen yıl bir önceki yıla göre yüzde 6,1 azalarak 785 bin 811 ton oldu. Üretimin yüzde 37,1'ini avcılık yoluyla elde edilen deniz balıkları, yüzde 5'ini avcılık yoluyla elde edilen diğer deniz ürünleri, yüzde 4,2'ini avcılık yoluyla elde edilen iç su ürünleri ve yüzde 53,6'sını yetiştiricilik ürünleri oluşturdu. Su ürünleri avcılığı söz konusu dönemde yüzde 21,3 azaldı. Avcılık yoluyla yapılan toplam üretim 364 bin 400 ton olurken, yetiştiricilik üretimi ise 421 bin 411 ton olarak hesaplandı. Deniz ürünleri avcılığı bir önceki yıla göre yüzde 23,2 azaldı, iç su ürünleri avcılığı yüzde 4,8 arttı. DENİZLERDE EN ÇOK HAMSİ AVLANDI Avlanan deniz balıkları miktarı 291 bin 910 ton olarak gerçekleşti. Avlanan deniz balıklarının türlerine göre dağılımı incelendiğinde, hamsi 171 bin 253 ton ile en yüksek miktarda avlanan balık oldu. Hamsiyi 26 bin 804 ton ile çaça ve 22 bin 743 ton ile palamut-torik takip etti. Yetiştiricilik yoluyla yapılan üretim 2020'de yüzde 12,9 arttı. Yetiştiriciliğin 293 bin 175 tonu denizlerde, 128 bin 236 tonu iç sularda gerçekleşti. Yetiştirilen en önemli balık türü iç sularda 127 bin 905 ton ile alabalık, denizlerde ise 148 bin 907 ton ile levrek ve 109 bin 749 ton ile çipura oldu.

04 Haziran 2021 Cuma

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yayımlanan haftalık bültene göre, sektörün kredi hacmi 28 Mayıs itibarıyla 54 milyar 157 milyon lira arttı. Söz konusu dönemde toplam kredi hacmi 3 trilyon 795 milyar 969 milyon liradan 3 trilyon 850 milyar 126 milyon liraya çıktı. Bankacılık sektöründeki toplam mevduat (bankalararası dahil), geçen hafta 67 milyar 23 milyon lira arttı. Söz konusu haftada yüzde 1,8 yükselen bankacılık sektörü toplam mevduatı, 3 trilyon 840 milyar 655 milyon lira oldu. TÜKETİCİ KREDİLERİ ARTTI Verilere göre, tüketici kredileri tutarı, 28 Mayıs itibarıyla 4 milyar 167 milyon lira artarak 694 milyar 897 milyon liraya yükseldi. Söz konusu kredilerin 275 milyar 199 milyon lirası konut, 14 milyar 80 milyon lirası taşıt ve 405 milyar 618 milyon lirası ihtiyaç kredilerinden oluştu. Söz konusu dönemde taksitli ticari kredilerin tutarı 1 milyar 456 milyon lira artarak 605 milyar 644 milyon lira oldu. Bankaların bireysel kredi kartı alacakları da yüzde 5,8 artarak 154 milyar 129 milyon lira oldu. Bireysel kredi kartı alacaklarının 59 milyar 593 milyon lirası taksitli, 94 milyar 536 milyon lirası taksitsiz oldu. YASAL ÖZ KAYNAKLAR ARTTI BDDK haftalık verilerine göre, bankacılık sektöründe takipteki alacaklar, 28 Mayıs itibarıyla bir önceki haftaya göre 334 milyon lira artarak 149 milyar 80 milyon liraya yükseldi. Söz konusu takipteki alacakların 114 milyar 432 milyon lirasına özel karşılık ayrıldı. Aynı dönemde bankacılık sisteminin yasal öz kaynakları 5 milyar 436 milyon lira artarak 795 milyar 572 milyon lira oldu.

03 Haziran 2021 Perşembe

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından, nisan ayına ilişkin "Türk Bankacılık Sektörünün Konsolide Olmayan Ana Göstergeleri" raporu yayımlandı. Buna göre, nisanda bankacılık sektörünün aktif büyüklüğü 6 trilyon 525 milyar 329 milyon lira düzeyinde gerçekleşti. Sektörün aktif toplamı 2020 sonuna göre 418 milyar 887 milyon lira artış kaydetti. Bu dönemde sektörün en büyük aktif kalemi olan krediler 3 trilyon 802 milyar 793 milyon lira, menkul değerler 1 trilyon 95 milyar 691 milyon lira oldu. Geçen yılın sonuna göre sektörün toplam aktifi yüzde 6,9, krediler toplamı yüzde 6,3 ve menkul değerler toplamı ise yüzde 7,1 yükseldi. Nisanda kredilerin takibe dönüşüm oranı da yüzde 3,74 olarak kayıtlara geçti. SEKTÖRÜN NET KARI 20 MİLYAR 708 MİLYON LİRA OLDU Bankaların kaynakları içinde, en büyük fon kaynağı durumunda olan mevduat, nisanda, 2020 sonuna göre yüzde 6,9 artarak 3 trilyon 692 milyar 42 milyon liraya yükseldi. Aynı dönemde öz kaynak toplamı yüzde 2,6 artışla 615 milyar 445 milyon liraya çıktı. Sektörün nisan sonu itibarıyla dönem net karı 20 milyar 708 milyon lira, sermaye yeterliliği standart oranı yüzde 17,93 seviyesinde gerçekleşti.

03 Haziran 2021 Perşembe

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, Türkiye'nin mayıs ayı ihracatı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 65,5 artarak 16 milyar 480 milyon dolar oldu. Yılın ilk 5 ayında da ihracat yüzde 38,3 artışla 85 milyar 219 milyon dolara yükseldi. Kimyevi maddeler ve mamulleri sektörünün ihracatı, geçen ay 2020'nin aynı dönemine göre yüzde 80,5 artarak 2 milyar 130 milyon dolar olarak gerçekleşti. Sektörün Ocak-Mayıs 2021 dönemindeki ihracatı da yaklaşık yüzde 35'lik yükselişle 9 milyar 597 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, kimya sektörünün hem üretimde hem de ihracatta güçlü bir performans gösterdiğinin belirterek, şunları kaydetti: "27 sektöre ham madde veya yarı mamul veren sektörümüz, ülkemizin büyümesine ve ekonomimize büyük bir katma değer sağlıyor. Pandemi kısıtlamaları, lojistik ve tedarik sorunlarına rağmen sektörümüzün ihracatı hız kesmedi. Aksine mayıs ayında Türkiye'nin en çok ihracat gerçekleştiren sektörü olduk. Mayısta geçen yıla kıyasla yüzde 80 artışla 2,1 milyar dolarlık kimyevi maddeler ve mamulleri ihracatı gerçekleştirdik." "EN KISA ZAMANDA UYGUN FİNANSMAN KOŞULLARINA ULAŞMAYI BEKLİYORUZ" Pelister, kimyevi maddeler ve mamulleri sektörünün ilk 5 aylık ihracatının da yüzde 35 artarak 9,6 milyar dolara ulaştığını bildirdi. Türkiye'nin ilk çeyrekte yüzde 7 büyüdüğünü hatırlatan Pelister, "Bu başarılar bize gelecek adına umut vadediyor. Pandemi dolayısıyla finansmana ulaşmada zorluk yaşayan sanayicilerimiz ve ihracatçılarımız için en kısa zamanda uygun finansman koşullarına ulaşmayı bekliyoruz. Haziran ayında Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı için çağrıya çıkılması planlanıyor. Sektörümüze yönelik verilecek teşvik ve desteklerle yatırımların en kısa sürede hayata geçirilmesini temenni ediyoruz. Böylece katma değerli üretimin ve ihracatımızın artacağını öngörüyoruz." diye konuştu.

03 Haziran 2021 Perşembe

Rusya ile Türkiye arasındaki uçuşlar, 15 Nisan itibarıyla geçici olarak kısıtlanmış, 31 Mayıs’ta alınan ilave kararla söz konusu tedbirler 21 Haziran'a kadar uzatılmıştı. Ancak Türkiye'de olduğu gibi Rusya'da da turizm sektörü yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına yönelik alınan tedbirlerin uzatılması nedeniyle sıkıntılı günler geçiriyor. Rus turizm şirketlerinin ertelenen uçuşlar nedeniyle vatandaşlara yönelik borcunun 30 milyar ruble (yaklaşık 400 milyon dolar) düzeyinde olduğu tahmin ediliyor. Rusya Turizmciler Birliği Basın Sözcüsü İrina Tyurina, 31 Mayıs’ta İnterfaks ajansına yaptığı açıklamada, uçuşlara yönelik kararın uzatılmasının Rus turizm sektörüne darbe vurduğunu söylemişti. Rusya Federal Turizm Ajansı (Rosturizm) Başkanı Zarina Doguzova da dün Rus NTV kanalına yaptığı değerlendirmede, yaklaşık 1 milyon kişinin Türkiye’de tatil için ödemelerini yaptıklarını, Rus turistlerin temmuz ayı itibarıyla Türkiye'de tatil yapma olanağı bulmasını umduklarını ifade etmişti. RUS TURİSTLER TÜRKİYE TATİLLERİNİ ERTELİYOR ANCAK İPTAL ETMİYOR Ülkenin önde gelen turizm şirketlerinden Tez Tour'un Halkla İlişkiler Direktörü Elizaveta Timoşenko, uçuşlara yönelik kısıtlamalarla ilgili kararın geç alınması nedeniyle yolcularda belirsizlik duygusunun yaşandığını söyledi. Söz konusu karar nedeniyle turizm sektöründeki işlerin de karmaşıklaştığını anlatan Baranova, “Vatandaşların uzun zamandır bekledikleri tatillerini yapabilmeleri için popüler Türk tatil noktalarına uçuşların yakında tekrar başlamasını ve 2021 yaz sezonunun yeniden devam etmesini içtenlikle umuyoruz.” diye konuştu. Kısıtlanan uçuşlar nedeniyle Rus turistlere çeşitli alternatifler sunduklarını anlatan Baranova, “Türkiye'ye gidemeyecek müşterilere, tatil tarihlerini sonbaharda ve bazı durumlarda temmuz ayına ertelemelerini teklif ediyoruz.” dedi. Öte yandan, Rusya Tur Operatörleri Birliği (ATOR) Başkan Yardımcısı Dmitriy Gorin de 25 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, uçuşların kısıtlanmasının ardından Rus turistlerin yüzde 60'tan fazlasının Türkiye tatilini iptal etmeyerek ertelediğini bildirmişti. EN ÇOK TALEP HALA TÜRKİYE'DE TATİLE YÖNELİK Rus tatil planlama servisi OneTwoTrip'in Halkla İlişkiler Direktörü Elena Şelehova ise Türkiye’nin Rus turistlerin yurt dışında en çok talep gösterdikleri ülke olduğunu vurguladı. Türkiye’ye yönelik kısıtlamaların turist akışında önemli etki yarattığını ifade eden Şelehova, “2021'in başından itibaren kısıtlamalara kadar Türkiye’de yapılan rezervasyonların payı, yurt dışında yapılan tüm rezervasyonların yüzde 25'iydi. Bundan sonra Ruslar genel olarak yurt dışına daha az uçmaya başladı. Nisan ayının ikinci yarısında yurt dışı rezervasyonların payı da yüzde 40 azaldı.” ifadelerini kullandı. Turistlerin bir kısmının Rusya’nın güneyine, bir kısmının ise diğer bazı ülkelere yönlendirildiğini anlatan Şelehova, şöyle konuştu: “Türkiye şu anda Rusya’da, aile tatili için ana ülke konumunda. Bu yılın haziran-ağustos döneminde uluslararası destinasyonlar için tüm uçak biletlerinin yüzde 19,4'ü Türkiye’ye yönelik. Açıkçası Ruslar, yakın gelecekte Türkiye ile hava ulaşımının yeniden başlamasını umuyorlar.”

03 Haziran 2021 Perşembe