Güney Afrika’dan İTO’ya eğitim ve ticaret ziyareti

HABER: İLKER BAŞÖZ Güney Afrika Cumhuriyeti’nden gelen heyet, İstanbul Ticaret Odası’nı (İTO) ziyaret etti. Güney Afrika Cumhuriyeti Free State Eyalet Başkanı Sisi Ntombela ve beraberindeki heyeti, İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dursun Topçu kabul etti. İTO Genel Sekreter Yardımcısı Özcan Tokel’in de katıldığı toplantıda, konuk heyete Türkiye ekonomisi, İstanbul ve İTO hakkında bilgiler verildi. Küresel ekonomide, Afrika ve Güney Afrika Cumhuriyeti’nin büyük bir büyüme potansiyeline sahip olduğunu belirten İTO Başkan Yardımcısı Dursun Topçu, “Ülkelerimiz arasında güçlü bir işbirliği ile her iki tarafta da kârlı iş fırsatları yaratabilecek ticaret ve yatırımları teşvik edebiliriz” dedi. 10 SENEDE İVME Topçu, Türkiye ve Afrika ilişkilerinin, Türkiye’nin Ocak 2008’de Afrika Birliği tarafından kıtanın stratejik ortağı olarak ilan edilmesinden bu yana önemli bir ivme kazandığını vurguladı. İki ülke arasındaki ticari ilişkileri de değerlendiren Topçu, ”2017 yılında Türkiye ile Güney Afrika Cumhuriyeti arasındaki ticaret hacmi 2.22 milyar dolar. Bu rakamın 485 milyonu Türkiye’nin Güney Afrika’ya yaptığı ihracat, 1.74 milyarı ise Güney Afrika’dan yapılan ithalat oldu. Bu rakamlar nispeten zayıf görünüyor. Afrika kıtasındaki ülkelerle ticari ilişkilerimizi daha da iyileştirmemiz gerekiyor” dedi. ÖNEMLİ 3 NEDENİ VAR Türkiye’de bulunmalarının üç önemli nedeni olduğunu vurgulayan Güney Afrika Cumhuriyeti Free State Eyalet Başkanı Sisi Ntombela, bunları eğitim, ticaret ve yatırım olarak sıraladı. Ntombela, “İstanbul’daki üniversitelerde Güney Afrikalı öğrenciler için burs ve staj imkanı arıyoruz. Gençlerimizin burada iyi bir eğitim alıp Güney Afrika’ya döndüklerinde ülke ekonomisine ve kalkınmasına faydalı bireyler olmasını hedefliyoruz” dedi. Türkiye ile Güney Afrika arasındaki ticareti geliştirme konusuna da değinen Ntombela, iki ülke arasında öne çıkan sektörlerin bir an önce belirlenip karşılıklı iletişime geçilmesi gerektiğini söyledi. Ntombela, şöyle devam etti: “Güney Afrika’da işsizlik ve fakirlik yoğun olduğu için yeni iş imkanlarının oluşturulması gerekiyor. Türk iş insanlarından bu bölgeye yatırım yapmalarını bekliyoruz. Mandalina’nın doğduğu yer olarak da bilinen Free State, Güney Afrika’nın ortasında bulunuyor. Ticaret için stratejik bir konumda.”

29 Haziran 2018 Cuma

Yerli paranızı dövize değişmeyin

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son günlerde kurdaki dalgalanmanın Türkiye’nin ekonomik gerçekleriyle uyumlu olmadığını belirterek, “Türkiye geçtiğimiz yıl yüzde 7.4 büyüyen, halen bu düzeyde büyüme eğilimini sürdüren bir ülke. Kurdaki dalgalanma sadece ülkemizle ilgili değil. Küresel düzeyde yaşanan bir sorun” dedi. ÜSTESİNDEN GELİRİZ Turizmde 40 milyonun üzerinde turist, 30 milyar doların üzerinde gelir bekledikleri bereketli bir sezona adım attıklarına işaret eden Erdoğan, “Bankalarımız, ABD ve Avrupa’daki muadil kuruluşlarının iki katı daha güçlü sermaye yeterlilik rasyosuna sahip. Kamu borçlarının yüzde 8.4 olan milli gelirimize oranı bakımından da gelişmiş ülkelerin çoğunun önündeyiz. Böyle bir ortamda Türkiye’deki döviz kurunun yükselmesinin sebepleri doğru tespit edilmeli. Finans piyasalarındaki gelişmelerin, ekonomimizin gerçekleriyle bir ilgisi yok. Ortada üstesinden gelemeyeceğimiz bir sıkıntı da yok” diye konuştu. FİNANSAL İSTİKRAR “Kısa vadede kurdaki dalgalanmanın önünü kesebilecek imkanlara da sahibiz” diyen Erdoğan, şöyle devam etti: “Türkiye, serbest piyasa ekonomisini tüm kurallarıyla ve kurumlarıyla uygulayan bir ülke. Bugün olduğu gibi yeni yönetim sisteminde de para politikalarında küresel yönetişim ilkelerine bağlı kalmayı sürdüreceğiz ama küresel yönetişim biçimlerinin de ülkemizi bitirmesine müsaade etmeyeceğiz. Özellikle mali disiplinin süreceğinden ve finansal istikrarın gereğinin yapılacağından kimsenin şüphesi olmasın.” MİLLİLİK BUDUR Tüm vatandaşları Türk Lirası kullanmaya çağıran Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yerli paranızı dövize değişmeyin. Yerli paramızla hareket etmeye devam edelim. Millilik budur, yerlilik budur, vatanseverlik budur. Eğer buna sahip çıkarsak yarınlar bizim için çok daha farklı olacak. Bugüne kadar pek çok badireyi atlatmış olan Türkiye, bu meselenin de üstesinden gelecek.” SIKI DURUŞ KARARLILIKLA SÜRDÜRÜLECEK Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), Geç Likidite Penceresi borç verme faiz oranını yüzde 13.50’den 16.50’ye yükseltti. Bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 8, Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 7.25 ve marjinal fonlama oranı yüzde 9.25’te sabit tutuldu. TCMB’den faiz oranlarına ilişkin yapılan duyuruda, yakın dönemde piyasalarda gözlenen sağlıksız fiyat oluşumlarının ve enflasyon beklentilerinde süregelen yükselişin genel fiyatlama davranışlarına dair riskleri artırdığı belirtildi. Bu çerçevede Kurul’un fiyat istikrarını desteklemek amacıyla güçlü bir parasal sıkılaştırma yapılmasına karar verdiği vurgulanan duyuruda, şöyle denildi: “Merkez Bankası fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecektir. Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecektir. Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul’un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulanmalıdır.” KURDAKİ HAREKETLİLİK KONUSU GEÇİCİ Başbakan Binali Yıldırım, döviz kurundaki dalgalanmalara ilişkin, “Kurdaki hareketlilik konusu geçici ve konjonktüreldir” dedi. Seçim ortamında Türkiye’deki piyasaları bozmaya yönelik teşebbüslerin olduğunu vurgulayan Yıldırım, “Bunlar iç ve dış kaynaklı teşebbüsler. Merkez Bankası üzerine düşeni yaptı. Hükümet olarak üzerimize düşeni yaptık, yapmaya devam edeceğiz” dedi. Reel sektör olmadan bir ülkenin kalkınamayacağına dikkat çeken Yıldırım, şunları söyledi: “Enflasyonla mücadelemiz devam edecek. Para politikasıyla ilgili Merkez Bankası yetkilerini kullanmakta tereddüt etmeyecek. Maliye politikasında bugüne kadarki sıkı duruşumuzu bundan sonra da sürdüreceğiz. Harcayacağımız her kuruşun bir karşılığını oluşturuyoruz. Buna göre de kaynaklarımızı çeşitlendiriyoruz. İş aleminin, vatandaşlarımızın rahat olmasını istiyorum. Dedikodulara itibar etmeyin.” YATIRIMCIYI KAZANMANIN TAM ZAMANI Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ise hükümetin, cari açığı düşürmek ve Merkez Bankası’nın dezenflasyon çabalarına yardımcı olmak için mali disiplini sürdüreceğini bildirdi. Şimşek, twitter hesabından yaptığı açıklamada, para politikası güvenilirliğini yeniden sağlamanın ve yatırımcı güvenini yeniden kazanmanın tam zamanı olduğunu vurguladı. MB Başkanı ve Para Politikası Komitesi üyelerinin TL’deki düşüşü durdurmak ve fiyat istikrarını sağlamak için atacakları her adımı desteklediğini kaydeden Şimşek, “Hükümet, cari açığı düşürmek ve Merkez Bankası’nın dezenflasyon çabalarına yardımcı olmak için mali disiplini sürdürme, makro ihtiyati tedbirler dahil yapısal reformları hızlandırma amacına bağlı kalmaya devam ediyor. Türkiye’nin makro ekonomik sorunlarından hiçbiri çözülemez değil. Geçmişte sorunları çözdük, yine yapabiliriz” dedi. REEL SEKTÖRÜN EMEĞİ HEBA EDİLEMEZ Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türkiye’nin kur spekülasyonu ve operasyonuna tabi tutulmasını kabul edemeyeceklerini belirterek, Merkez Bankası’nın kararını desteklediklerini söyledi. Zeybekci, “Eldeki enstrümanlar, sağlıklı kullanılmalı. Türk reel sektöründe emeğin, alın terinin ve Türkiye’nin bu performansının heba edilmemesi için gerekli olan her türlü adım atılmalı. Merkez Bankamızın attığı adımı destekliyoruz” diye konuştu. ​​​​​MERKEZ’İN FAİZ ARTIŞI ADIMI YALNIZ BIRAKILMAMALI İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, döviz piyasalarındaki gelişmeler üzerine bir açıklama yaptı. Merkez Bankası’nın 300 puanlık faiz artışının doğru olduğu kadar çok maliyetli bir adım olduğunu belirten Avdagiç, “Bu yükü hepimiz paylaşacağız. Merkez’in faiz artışı adımı, kesinlikle yalnız bırakılmamalı” dedi. Avdagiç, Türkiye’de oluşturulmak istenen telaş havasını dağıtmanın herkesin sorumluluğu olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: “Dövizdeki tırmanışa karşı birlik olmazsak, Merkez Bankası’nın enstrümanlarını etkisizleştirmiş oluruz. Özellikle iş çevrelerine ve üreticilerimize tavsiyem, dolarla iş yapmayanların ​​dolardan uzak kalmaları. Vatandaşlarımızın ise küçük birikimlerini daha çok kazanma arzusu ile riske etmemeleridir. Üzerinde ay yıldız bulunan paramızın kıymetini bilelim. Türk Lirası’nı gözümüz gibi muhafaza edelim.”​

31 Mayıs 2018 Perşembe

Küresel demiryolu sistemleri Türkiye’de sergilenecek

Dünya Yüksek Hızlı Demiryolu Kongresi’nin 10’uncusu ve Yüksek Hızlı Demiryolu Fuarı, TCDD ev sahipliğinde Uluslararası Demiryolları Birliğitarafından8-11 Mayıs’ta Ankara’da düzenlenecek. TCDD Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, ATO Congresium’da yapılacak 10. Dünya Yüksek Hızlı Demiryolu Kongresi, ‘Sürdürülebilir ve rekabetçi işletimlere yönelik bilgilerin paylaşımı’ temasıyla gerçekleştirilecek. Kongrede teknik, ekonomik ve sosyal konularla ilgili birçok otu-rum ve yuvarlak masa toplantısı yapılacak. Kongre kapsamında teknik ziyaretler düzenlenerek, demiryolu sistemlerindeki en son gelişmelerin sergileneceğiYüksek Hızlı Demiryolu Fuarı da kapılarını ziyaretçilere açacak.

11 Nisan 2018 Çarşamba

Türkiye hormonlu değil sağlıklı büyüyor

Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, “Türkiye’nin 2017’de sağlıklı büyümediğini, hatta hormonlu büyüdüğünü ifade edenlere en iyi cevap, Türkiye’nin yaptığı ihracatın ve sağladığı yatırımların büyümeye katkısıdır” dedi. Bakan Lütfi Elvan, Samsun’da 11. Kalkınma Planı Karadeniz Bölgesi İstişare Toplantısı’nda konuştu. Geçen yıl Türkiye’nin yüzde 7.4’lük büyüme performansı ile çok önemli ve ciddi bir başarı elde ettiğinin altını çizen Elvan, şunları söyledi: “2016 sonlarında ve 2017 başlarında uluslararası organizasyonlar, birçok yerli ve yabancı basın mensupları, gazeteciler ve yazarlar, Türkiye’nin ekonomik açıdan çöküşe doğru gittiğini ifade eden yazılar yazıyorlardı. Türkiye’nin yüzde 2’den daha faza büyüyemeyeceğini söyleyen kesimler vardı. Ancak Türkiye, 2017’de G20 ülkeleri arasında birinci sırada yer alarak, en hızlı büyüyen ülke konumuna geldi.”

11 Nisan 2018 Çarşamba

Havayolu beyan formu elektronik ortamda

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın Gümrük Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre, altın ticaretinde eşyanın sigorta poliçesi veya navlun faturasının ibraz edilememesi halinde, vergi kaybı olmaması kaydıyla işlemler eşyanın faturasında belirtilen teslim şekli esas alınarak yapılacak. Yurt dışından gelen havayolu taşıtları için işletici veya temsilci tarafından doldurulan Havayolu Beyan Formu, veri işleme tekniğiyle gümrük idaresine elektronik ortamda beyan edilecek. 650 LİRAYA YÜKSELDİ Serbest dolaşıma girecek eşyanın nihai kullanımı nedeniyle indirimli veya sıfır vergi oranı uygulanması talepleri, Türkiye gümrük bölgesinde yerleşik kişilerce, bilgisayar veri işleme tekniğiyleeşyanın serbest dolaşıma gireceği yetkili gümrük idaresine yapılacak. Hava taşıtlarının motorlarının iadesi için gereken teknik bakım süreci sırasında geçen süreler, işlem tarihinin başladığı tarihte durdurularak rejimde kalış süresinin hesaplanmasında göz önünde bulundurulmayacak. Eşya örneklerinin tahlil sonuçlarına itiraz durumlarında ikinci tahlil için numune başına alınan ücret 600 liradan, 650 liraya yükseltildi.

30 Mart 2018 Cuma