ABD Merkez Bankası’ndan (Fed) yapılan açıklamada, faiz oranının sabit tutulması kararının oy birliğiyle alındığı belirtildi. Fed'in bu zorlu dönemde ABD ekonomisini desteklemek için tüm araçlarını kullanmaya bağlı kaldığıyinelenenaçıklamada, böylece maksimum istihdam ve fiyat istikrarı hedeflerinin destekleneceği vurgulandı. Açıklamada, ekonomik faaliyet ve istihdamın toparlanmaya devam ettiği ancak yıl başındaki seviyelerin oldukça altında kaldığına dikkat çekildi. Zayıflayan talep ve petrol fiyatlarında önceden yaşanan düşüşlerin tüketici enflasyonunu düşürdüğüne işaret edilen açıklamada, genel finansal koşulların ekonomi için destekleyici olmaya devam ettiği ifade edildi. AYLIK VARLIK ALIMLARI EN AZ 120 MİLYAR DOLAR OLARAK DEVAM EDECEK Açıklamada, ekonominin gidişatının büyük ölçüde virüsün seyrine bağlı olacağı vurgulanarak,halk sağlığı krizinin yakın dönemde ekonomik faaliyet, istihdam ve enflasyon üzerinde baskı yaratmayadevam edeceği ve orta vadede ekonomik görünüm üzerinde önemli riskler oluşturacağı kaydedildi. Federal Açık Piyasa Komitesi'nin(FOMC) uzun vadede maksimum istihdam ve yüzde 2 oranında enflasyon hedefinin anımsatıldığı açıklamada, bu hedeflere ulaşılana kadar para politikasının destekleyici duruşunun sürdürülmesinin beklendiği aktarıldı. Açıklamada,federal fon oranı için hedef aralığınyüzde 0 ila 0,25 arasında tutulmasının kararlaştırıldığı bildirildi. Bankanın varlık alımını sürdüreceğine de işaret edilen açıklamada, hazine tahvilleri için ayda en az 80 milyar dolar veipoteğe dayalı menkul kıymet alımları için ayda en az 40 milyar dolar olmak üzere toplam 120 milyar dolar olarakmaksimum istihdam ve fiyat istikrarı hedeflerinde"önemli ölçüde ilerleme" kaydedilene kadar devam edeceği bildirildi. Öte yandan, Fed'in dolar swap hatlarını daEylül 2021'e kadar uzattığı kaydedildi. BÜYÜME TAHMİNİ YUKARI YÖNLÜ REVİZE EDİLDİ Ekonomiye ilişkin tahminlerde de bulunan Fed, 2023 yılına kadar faiz oranlarında değişikliğe gidilmeyeceğinin sinyalini verdi. Açıklamada,Fed'in fonlama oranına ilişkin medyan beklentisinin2020, 2021, 2022 ve 2023 yılları için yüzde 0,1, uzun dönem ortalama faiz beklentisinin ise yüzde 2,5 olduğu kaydedildi. ABD ekonomisi için uzun vadeli büyüme beklentisinin ise yüzde 1,9'dan yüzde 1,8'e çekildiğiaçıklamada, eylül ayı öngörülerinde bu yıl yüzde 3,7daralması beklenen ülke ekonomisinin 2020'de yüzde 2,4küçüleceği tahmin edildi. Açıklamada, ekonominin2021'de yüzde 4,2, 2022'de yüze 3,2 ve 2023'te ise yüzde 2,4büyüyeceği öngörüldü. İşsizlik oranına ilişkin tahminlerin de yer aldığı açıklamada, ülkedeki işsizliğin bu yıl yüzde 6,7, 2021'de yüzde 5, 2022'de yüzde 4,2ve 2023'de yüzde 3,7olmasınınbeklendiği ifade edildi. Açıklamada, enflasyonun ise bu yıl yüzde 1,2, 2021'de yüzde 1,8, 2022'de yüzde 1,9ve 2023'de yüzde 2 olmasının öngörüldüğü aktarıldı.

17 Aralık 2020 Perşembe

Emtia piyasasında ocak-kasım döneminde yatırımcısına en fazla kazandıran yüzde 31.7 ile doğalgaz oldu. Doğalgazın ardından gümüş yüzde 26.6, bakır yüzde 24.8, paladyum yüzde 22.5, soya fasulyesi yüzde 22.3, çinko yüzde 21.8, altın ve nikel yüzde 17, alüminyum yüzde 12.1, mısır yüzde 9.9, şeker yüzde 8.1, kurşun ve kakao yüzde 7.8, buğday yüzde 4.7, pamuk yüzde 4.5, platin yüzde 0.2 kazandırdı. Yine bu dönemde, kahve yüzde 4.9, brent petrol yüzde 28.5 kaybettirdi. KASIMDA PETROL LİDER Geçtiğimiz kasım ayı özelinde değerlendirildiğinde ise yatırımcısına en fazla kazandıran yüzde 25.9 ile brent petrol oldu. ABD başkanlık seçiminin tamamlanması, Covid-19 salgınına karşı geliştirilen aşı çalışmalarındaki olumlu gelişmeler, Amerikan Petrol Enstitüsü’nün ham petrol stoklarındaki düşüş tahmininin stok fazlası endişelerini azaltması ve ABD’de talebin artışa geçtiği algısını güçlendirmesi, OPEC+ grubunun üretim kesintisine devam edeceğine yönelik beklenti ile Saudi Aramco’nun petrol dağıtım istasyonuna düzenlenen saldırı, brent petrolün yükselmesine neden olan önemli faktörler arasında yer aldı.

16 Aralık 2020 Çarşamba

Almanya’nın Münih şehrinde iki yılda bir düzenlenen BAU Fuarı, ilk kez dijital ortamda gerçekleştirilecek. Dünyanın lider mimarlık, yapı ve inşaat malzemeleri fuarı olarak bilinen BAU, 13-15 Ocak 2021 tarihlerinde düzenlenecek. 2005 yılından beri İstanbul Ticaret Odası’nın milli katılım organizasyonunu yürüttüğü fuar ziyaretçilere ücretsiz açık olacak. Fuarda dünyanın birçok ülkesinden farklı katılımcılar ile ikili görüşme ve video konferans üzerinden buluşma imkanı sağlanacak. Kayıt için: https://baumuenchen.com/en

29 Aralık 2020 Salı

Uzakdoğu ülkelerindeki hızlı toparlanmanın etkisiyle demir çelik talebi de artıyor. Sektör temsilcileri, gelecek yılın ilk üç ayının satışını şimdiden yaptıklarını söylüyor. Uzakdoğu’daki talep artışının tüm emtialarda fiyat artışlarını beraberinde getirdiğini belirten Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Ertan, gelişmeleri şöyle özetledi: “Ana hammadde girdimiz olan hurdanın ton fiyatı 2020 Ekim ayının başlarında 280 dolardı. Bugünkü Türkiye teslim fiyatı 455 dolara ulaştı. İnşaat demirinin fiyatı da 430 dolardan 635 dolara çıktı. Bu artış, daha çok Uzakdoğu ülkelerinde salgın sürecinde ertelenen talebin son 6 ayda tekrar devreye girmesinden kaynaklanıyor.” ÜÇ AYLIK SİPARİŞ TAMAM Salgında ikinci dalgayı yaşayan bazı ülkelerde üretimin azalmasının da fiyatlar üzerinde yukarı yönlü baskıya neden olduğunu vurgulayan Yalçın Ertan, üretimin mevcut taleplere yetişemez durumda olduğunu kaydetti. 2020 yılı toplam ihracat rakamlarında bir önceki yıla göre salgın nedeniyle yüzde 15’lik bir düşüş öngördüklerini ifade eden Ertan, şunları kaydetti: “Ancak hızlı toparlanmadan sonra görünen o ki, biz bu yılı geçen yılla başa baş kapatacağız. Hatta şu an itibarıyla yarı mamul ve mamullerde 2021’in mart ayını da satmış vaziyetteyiz.”

29 Aralık 2020 Salı

Emtiada artan talep dolayısıyla görülen fiyat artışları, bakırda etkisini daha belirgin gösterdi. Bakır fiyatları, son 7 yılın zirvesine çıkarak ton başına 8 bin doları gördü. Özellikle koronavirüs salgınının kontrol altına alındığı Çin’den gelen kuvvetli talep, stoklardaki düşüş ve dolar endeksindeki zayıflama, bakır fiyatlarındaki sert yükselişi destekleyen ana etmenler oldu. Aşılama sürecinin hızlanmasıyla 2021 yılında tüketimin artacağına ilişkin beklentiler de bakırda görünümü destekleyen unsurlar arasında yer aldı. STOKLAR YARIYA DÜŞTÜ 2011 yılının başlarında 10 bin dolar seviyesinin üzerinde olan bakır fiyatları, 2016 yılının başlarında 4 bin 300 dolara kadar gerilemişti. Bakır 2017-2019 yılları arasında ortalama 6 bin-7 bin dolar seviyesinde işlem gördü. Bakır piyasası yıllık ortalama yüzde 5 civarında üretim beklerken; kötü hava koşulları, devlet müdahaleleri, elektrik kesintileri, cevher kalitelerinin düşük olması ve istihdam tarafında yaşanan anlaşmazlıklar, 2017-2019 yıllarında bakır fiyatlarını yukarı çeken etmenler oldu. Pandemi etkisiyle birlikte talep bazlı etmenler bakır fiyatlarında 2015 seviyeleri olan 4 bin 300 doların görülmesine yol açtı. Aralık ayında 8 bin dolar seviyesini gören bakır fiyatlarında, 6 yılın en düşük seviyesine gelen stoklar artışı destekliyor. 2020 yılının başlarında 0.6 milyon metrik ton olan küresel bakır stokları tam olarak yarı yarıya erimiş durumda. 10 BİN DOLAR SENARYOSU ABD merkezli yatırım bankası Goldman Sachs, analizlerinde bakır fiyatlarında arz-talep dengesinin bozulmasından dolayı fiyatların tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 10 bin dolar seviyesini aşacağını öngörüyor. Goldman Sachs, bakırın gelecek 12 ay içinde 9.500 dolar/ton seviyesine geldikten sonra 2022’nin ilk yarısında rekor kırabileceği görüşünü de paylaştı. BUZDOLABI TALEPLERİ Citi Grup, metal sektörü için yayınladığı son araştırma raporunda, Covid-19 nedeniyle karantina tedbirleri uygulanan ülkelerde gıda sıkıntısı yaşanacağı endişeleri ile artan buzdolabı ve dondurucu taleplerine işaret etti. Özellikle Çin’de beyaz eşya üreticilerinin taleplerinin artmasına ve global bakır madenciliğine daha az yatırım yapılmasının yol açtığı arz sıkışıklığına bağlı olarak bakır fiyatının yükselmekte olduğuna dikkat çekildi.

29 Aralık 2020 Salı