tatil-sepeti

HABER: DİLŞAH KEFLİOĞLU

Yaklaşık bin 300 yıllık kayıtlı tarihi olan kahvenin de tüm dünyada kutlanan bir günü var: 1 Ekim Uluslararası Kahve Günü…

Uluslararası Kahve Örgütü(ICO) tarafından 2014 yılı mart ayında kabul edilen karara göre, Uluslararası Kahve Günü, kahve sektörünün çeşitliliğinin, kalitesinin ve tutkusunun bir kutlaması olarak tanımlanıyor. Kahve severlerin içeceğe olan sevgilerini paylaşmaları ve geçimleri aromatik mahsullere bağlı olan milyonlarca çiftçiyi desteklemeleri için bir fırsat olarak değerlendiriliyor. Çünkü dünya kahve üretimini gerçekleştiren ekvator kuşağındaki milyonlarca çiftçinin global kahve değer zincirinden sadece yüzde 10 pay alabildiği belirtiliyor.

KÜRESEL 5 AŞAMA

Günümüzde sudan sonra en çok tüketilen içecek olarak da tanımlanan kahvenin bu yaygınlığa ulaşmasında, kültürünün oluşmasında 5 ülke ve aşama öne çıkıyor. Şimdi bunları sırasıyla görelim:

1. Etiyopya’da keşfedildi: Kahvenin bitki olarak ilk kez M.S. 700-800’lü yıllarda Etiyopya’da (Eski Habeşistan) keşfedildiği belirtiliyor. Kahve adının da Etiyopya’nın güneybatısındaki bir yerleşim yeri olan Kaffa’dan aldığı, Arap yarımadasına Qahwaholarak geçtiği kaydediliyor. Kahvenin keşfine yönelik kabul gören en bilindik hikaye, keçi çobanı Kaldi’nin hikayesi. Rivayete göre, Doğu Afrika ülkesi Habeşistan’da keçi çobanı Kaldi, otlattığı keçilerden bazılarının daha hareketli olduğunu, geceleri uyumadığını ve çalılıklarda kırmızı renkli meyve veren bir ağacın meyvelerini yediğini farkeder. Meyveler ilgisini çekince, bir miktar toplayıp evine götürür ve tüketir. Pişince yayılan güzel koku da ilgi odağı olur ve böylece kahvenin küresel serüveni başlar.

2. Yemen’de ilk kez içecek olarak tüketildi: Habeşistan’da keşfedilen kahve; bugünkünden farklı bir alanda, ekmek yapımında yiyecek maddesi olarak kullanılır. Günümüzdeki gibi içecek olarak kullanılması ise ilk kez Yemen’de gerçekleşir. Bu konuda rivayetler farklı olsa da kayıtlara giren genel kabule göre, ilk kez sufi dervişlerle içecek hikayesi başlar. Şazeli dergahı dervişleri, geceleri uyanık olmak ve ibadet yapabilmek için kahve içerler. Bu hikayeye ithafen Osmanlı’daki kahve dükkanlarının girişinde de şöyle bir levha yer alır: Her seherde besmele ile açılır dükkanımız, Hazreti Şeyh Şazeli’dir pirimiz üstadımız!

3. İstanbul’dan dünyaya tanıtıldı: Kahveyi yerel, lokal bir ürün-tüketim nesnesi olmaktan çıkaran ise şüphesiz Türkler olur. 1516-1517 seferi ile Mısır’ı alan Osmanlılar, kısa sürede kahvenin ilk keşfedildiği Habeşistan ve ilk kez içecek olarak tüketildiği Yemen’i de hakimiyet altına alırlar. Böylece oralardaki birçok ürün gibi kahve de imparatorluk başkenti İstanbul’a ulaşır. 3 kıtaya hükmedilen başkent olan İstanbul’da kahvehane furyası başlar ve kahvenin dünya yolculuğu da böylece yeni bir aşamaya geçer.

4. İnovasyonu İtalyanlar gerçekleştirdi: Kahveyi ‘Türk kahvesi’ pişirme tekniği ile dünyaya Türkler tanıtır, ancak günümüzde yaygınlaşan tüketim kalıplarındaki inovasyonu İtalyanlar gerçekleştirir. İtalyan icadının temelini de Espresso demleme tekniği yöntemi oluşturur. Espresso da ‘Türk kahvesi’ gibi aslında bir kahve hazırlama metodu… 1884’ten itibaren Espresso makina ve demleme tekniklerinin İtalya merkezli geliştiğini görüyoruz. Günümüzde Latte ve Capuccino gibi yaygın kahve türlerinin İtalyanca olması bunun göstergelerinden biri.

5. Küresel ticaretini ABD yapıyor: Günümüz dünyasında petrolden sonra en fazla ticareti yapılan emtianın kahve olduğu belirtiliyor. Bu ticaretin baş aktörü de şüphesiz ABD merkezli bir içecek perakende zinciri… Kahveyi dünyaya tanıtan Türkiye’de bile 523 şubeye ulaşmış. Dijital ortamda dolaşan söz konusu markanın dağılış haritasına göre Türkiye, İngiltere’den sonra en fazla şubenin olduğu ikinci ülke konumunda. Oysa İtalya’da sadece 9 şubesi gösteriliyor.

KAHVE PİŞİRME, DEMLEME VE HAZIRLAMA METODLARI

Bir dünya içeceği olan kahve, günümüzde ülke ve bölgelere göre farklı hazırlama metodları ile sunuluyor. Bunların ilkini ise Türk kahvesi metodu oluşturuyor. Diğerlerinden ayrıştıran yönü ise demleme değil, pişirme yöntemi olması… Son yıllarda gelişim gösteren Türk kahvesi makinaları ile Türk kahvesi tarzı da global anlamda yaygınlaşıyor.

06 Ekim 2020 Salı

Etiketler : Gündem

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, “Enflasyonu düşürmeye, bütçede disiplini sağlamaya başladık. Birçok sorunu yönetilebilir düzeye çektik. Programımız 3 yıllık ve ilk yılda önemli sonuçlar aldık. Önümüzdeki dönemde de almaya devam edeceğiz” dedi.


 

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, dezenflasyonun başında ister istemez birtakım yan etkiler ortaya çıktığını, bunların geçici olduğunu belirterek, “İç talepte yavaşlama var fakat daha yüksek büyümenin temellerini atıyoruz.” İfadelerini kullandı.

 

Şimşek, Kırıkkale Organize Sanayi Bölgesi’nde iş dünyası ile bir araya geldi.

 

Orta Vadeli Programın nihai hedefinin sürdürülebilir yüksek büyüme, daha adil gelir dağılımı ve kalıcı refah artışı olduğunu belirten Şimşek, bu hedeflerin makroekonomik altyapısını oluşturduklarını söyledi. En öncelikli hedeflerinin enflasyonu kalıcı şekilde tek haneye düşürmek olduğunu vurgulayan Şimşek, “Çünkü enflasyon tek haneye düştüğünde ülkede büyüme hızı artıyor. Kalıcı refah artışı için, önünüzü görmeniz için, yatırımlarda, verimlilikte, inovasyonda atılım için fiyat istikrarını sağlamamız lazım.” Dedi.

 

Enflasyonun tek haneye düşürülmesi için mali disiplinin önemine dikkati çeken Şimşek, kazanımları kalıcı hale getirmek için kamuda disiplin gerektiğinin altını çizdi. Şimşek, mali alan oluşturulması halinde yapısal dönüşüme de kaynak ayırmış olacaklarını dile getirdi.

 

2025’TE ENFLASYONUN YÜZDE 20’NİN ALTINA DÜŞÜRÜLMESİ HEDEFLENİYOR

 

Şimşek, bu sene mayıs ayına kadar dezenflasyonda geçiş döneminde olduklarını, şimdi dezenflasyon dönemine girdiklerini belirterek, "Yıllık enflasyon mayıs ayında yüzde 75 ile zirveye çıktı. Ağustosta yüzde 52'ye kadar düştü. Önümüzdeki aylarda bu düşüş devam edecek. Biz büyük ihtimalle yılı yüzde 40-42 civarında bir oranla kapatacağız. Gelecek sene de enflasyon hedefimiz yüzde 20'nin altı. 2026 sonunda da tekrar enflasyonu tek haneye indireceğiz." ifadelerini kullandı.

 

Şimşek, Türkiye'nin bundan bir yıl önceki cari açığının yüksek olduğunu anımsatarak, alınan tedbirlerle açığın yaklaşık 57 milyar dolardan 20 milyar doların altına düştüğünü söyledi.

 

ULUSLARARASI TANIMA GÖRE REZERV YETERLİLİĞİNE SAHİP ÜLKE KONUMUNA GELDİK

 

Şimşek, geçen yıl rezerv yetersizliğinin de bir endişe kaynağı olduğunu hatırlatarak, net rezervlerin 95 milyar dolar civarında iyileşme kaydedildiğini ve söz konusu endişelerin ortadan kalktığını bildirdi.

 

Şimşek, uluslararası tanıma göre rezerv yeterliliğine sahip ülke konuma gelindiğine dikkati çekerek, “Kur korumalı mevduat (KKM) geçen yıl ağustos ayında zirveye ulaşmıştı. Neredeyse 144 milyar dolar seviyesinde çıkmıştı. KKM’den çıkışı biz önceliklendirdik. KKM’de 98 milyarlık bir düşüş oldu.” Dedi.

 

Geçen sene depreme yapılan harcamaların da etkisiyle artan bütçe açığını tedbirlerle yüzde 5,2’ye çektiklerini dile getiren Şimşek, açığı daha da aşağı çekmeyi hedeflediklerini vurguladı.

 

“KARAMSARLIĞA HİÇ GEREK YOK”

 

Şimşek, Türkiye'nin dış finansmana erişiminin de gittikçe artmaya başladığına işaret ederek, şu ifadeleri kullandı: “Şu an finansmana erişimde tabii ki zorlu bir süreç var, biz bunun farkındayız. Reel sektörünün finansmana erişimi ile ilgili serzenişlerini duyuyoruz. Ancak bunların hepsi geçici. Program sayesinde enflasyon düşüyor, daha da düşecek. Bu sayede finansman maliyetleri de düşecek. Dolayısıyla karamsarlığa hiç gerek yok.”

 

Türkiye’nin 2024 yılı içerisinde 3 ayrı uluslararası derecelendirme kuruluşu tarafından notu arttırılan tek ülke olduğunu belirten Şimşek, bu durumun güçlü ve tutarlı bir şekilde uygulanan programın sonucu olduğunu söyledi.

 

Şimşek, enflasyondaki düşünün sadece baz etkisi kaynaklı bir düşüş olmadığını ifade ederek, “Ciddi ve kalıcı bir şekilde dezenflasyon sürecindeyiz. Kararlılıkla bu programı uygulayacağız. Cumhurbaşkanımızın da bu konudaki desteği çok güçlü ve desteğini net bir şekilde her fırsatta ifade ediyor.” Dedi.

 

“ENERJİDE DÖNÜŞÜM ZARURETTİR”

 

Şimşek, amaçlarından birisinin de sanayide katma değeri yükseltmek olduğuna dikkati çekerek, orta-yüksek ve yüksek teknoloji bileşenini yukarı çekmek için de programlarının olduğunu bildirdi.

 

Enerjide dönüşümün kendileri için öncelikli konularından birisi olduğunu ifade eden Şimşek, "Yenilenebilir enerji, yerel petrol ve doğalgaz kaynaklarının harekete geçirilmesi, mevcut kaynakların etkin ve verimli şekilde kullanılması başta olmak üzere enerjide dönüşüm bizim için bir zarurettir." dedi.

 

Şimşek, dünyada yeni trendin yapay zeka olduğuna işaret ederek, bu konuda da gerekli yatırımları yapacaklarını ve yapay zekanın sağlayacağı verimliliği etkin bir şekilde kullanacaklarını bildirdi.

 

"TOPYEKÜN KALKINMA SAĞLAYACAĞIZ"

 

"Biraz sabırlı olun" diyen Şimşek, esnafın, çiftçinin, çalışanların yanında olduklarını söyledi. Enflasyonu indirerek emeklinin çalışanın kalıcı şekilde alım gücünü arttıracaklarının altını çizen Şimşek, şunları kaydetti: “Bizden de beklenen bu. Hayat pahalılığı ve enflasyon önemli bir sorun. Enflasyonu kalıcı bir şekilde indirerek topyekün kalkınma sağlayacağız. Öngörülebilirliği artıracağız. En zorlu sürecin önemli bir kısmı geride kaldı. Cumhurbaşkanımız da söyledi. 2025 yılı 2024’ten daha iyi olacak. 2026’da 2025’ten çok daha iyi olacak. Neden? Enflasyonu düşürmeye, bütçede disiplini sağlamaya başladık. Bir çok sorunu yönetilebilir düzeye çektik. Programımız 3 yıllık ve ilk yılda önemli sonuçlar aldık. Önümüzdeki dönemde de almaya devam edeceğiz.”

 

Şimşek, uygulamakta oldukları programın sonuç vermeye başladığını, sabır ve kararlılıkla bu programı uygulamayı sürdüreceklerini söyledi. Program hedeflerini tutturmak için ellerinden geleni yapacaklarını kaydeden Şimşek, OVP’nin devlet için bağlayıcı, özel sektör için rehber niteliğinde olduğunu ifade etti.

 

“YÜKSEK BÜYÜMENİN TEMELLERİNİ ATIYORUZ”

 

Şimşek, "Dezenflasyonun başında ister istemez bir takım yan etkiler ortaya çıkıyor. Bunların hepsi geçici. İç talepte yavaşlama var fakat daha yüksek büyümenin temellerini atıyoruz. Programdan sonuç aldıkça bütün sıkıntıların kaybolduğunu, rekabete, daha rahat ve uzun vadeli finansmana erişime ve daha güçlü bir yapıya doğru evrildiğine hepimiz şahit olacağız." diye konuştu.

 

AK Parti hükümetleri döneminde birçok alanda yapılan yatırımlara da değinen Şimşek, Kırıkkale'ye yapılan kamu yatırımları ve buradan sağlanan olumlu geri dönüşleri de anlattı.

 

Öte yandan, Bakan Şimşek, Valilik ziyaretinde Vali Mehmet Makas, vali yardımcıları, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Varlı, AK Parti il başkanı Engin Pehlivanlı ve il protokolü tarafından karşılandı. Şimşek, daha sonra AK Parti İl başkanlığını ziyaret ederek partililerle görüştü.

27 Eylül 2024 Cuma

Etiketler : Mehmet Şimşek enflasyon bütçe disiplin

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Türk Eximbank'ın yeşil dönüşüm hedefi çerçevesinde ihracatçıların Avrupa Birliği Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması'na adaptasyonu noktasında Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası garantisi ile 1 milyar Euro tutarında 10 yıl vadeli kaynak sağlayacağını bildirdi.



 

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Türk Eximbank'ın konuya ilişkin paylaşımını alıntılayarak sosyal medya hesabından açıklamada bulundu.

 

Bakanlık olarak küresel ticaretteki dönüşüme uyum hedefleri doğrultusunda dijital ekonomi ve yeşil dönüşüme büyük önem verdiklerini belirten Bolat, bu süreçte ihracatçıları desteklemeyi sürdürdüklerini ifade etti.

 

Bolat, şunları kaydetti: "Türk Eximbank, yeşil dönüşüm hedefi çerçevesinde ihracatçılarımızın Avrupa Birliği Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması'na adaptasyonu noktasında Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası garantisi ile 1 milyar avro tutarında 10 yıl vadeli kaynak sağlayacak. İhracatçılarımız için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bakanlık olarak, Türkiye'mizin küresel ticaret pazarındaki rekabet gücünü artıracak plan ve programları hayata geçirmeye, ihracatçılarımızı desteklemeye devam edeceğiz."

27 Eylül 2024 Cuma