İTO Yönetim Kurulu Üyesi Salih Sami Atılgan’ın başkanlık ettiği Otomotiv İhtisas Komitesi’nin toplantısına, Meclis ve Komite Üyeleri ile sektör temsilcileri katıldı.

 

HABER: BARIŞ CABACI

 

Otomotiv sektörünün temsilcileri, İstanbul Ticaret Odası Otomotiv İhtisas Komitesi’nin toplantısında bir araya geldi. Toplantıya, taşıt satış ve servisi, tamir, bakım ve imalat, yedek parça ve ekipmanlarıyla ilgili komitelerden temsilciler katıldı. Toplantıda, sektörde dijitalleşme, siber tehditler, ticaret heyetleri, servis ve ikinci el otomotivde mesleki yeterlilik konuları ele alınırken, ana gündem maddesi otomotiv sektörünün elektrikliye dönüşü oldu.

 

ÜRETİM MERKEZİ

 

Türkiye’deki otomobil ihracatının yüzde 70’inin AB bölgesine yapıldığını vurgulayan İTO Yönetim Kurulu Üyesi Salih Sami Atılgan, sektörün geleceğine ilişkin beklentileri şöyle anlattı:

 

“Türkiye’de üretilen araçlar içten yanmalı motora sahip. İhracatımızın büyük bir kısmını gerçekleştirdiğimiz AB ülkeleri, 2030’a kadar sıfır emisyon mottosuyla tamamen elektrikliye geçecek. Türkiye’de 2 milyonu aşkın içten yanmalı motorlu araç üretiyoruz. İhracat pazarımızı değiştirsek de ihracatımız ciddi anlamda düşecek. Togg ile bilgi birikimine sahip olacağız. Bu bilgi birikiminin yanı sıra Türkiye’yi elektrikli araç üretim merkezi haline getirmek için çalışmamız gerekiyor.”

 

İTO Yan Sanayi Borsası’ndaki 3 bin 500 firmanın yüzde 54’ünün otomotiv sektöründe olduğunu belirten Atılgan, “Elektrikli araçların da tedarikçisi olabiliriz. Bu dönüşüme başlamamız gerekiyor” dedi.

 

DÖNÜŞÜM ODAĞI

 

Elektrikli araçlar için bakım-onarım servisleri ve şarj istasyonlarının sayısının artması gerektiğini belirten sektör temsilcileri ise mevcut içten yanmalı motorlu araçların da dönüşmesi için bir mekanizma oluşturulması gerektiğini belirtti. Sektör temsilcileri, önerilerini şöyle özetledi: “Ülkemizin metal çöplüğüne dönmemesi için mevcut otomobilleri elektrikliye dönüştürmemiz ya da atıklarını sektöre kazandırmamız gerekiyor. Yoksa Türkiye dahil tüm ülkelerde bir otomobil fazlalığı olacak.” 

27 Mart 2023 Pazartesi

Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasası'nda (KMKTP) standart altının kilogram fiyatı 2 milyon 508 bin 500 liraya yükseldi.


 

Altın piyasasında en düşük 2 milyon 495 bin lirayı, en yüksek 2 milyon 515 bin lirayı gören standart altının kilogram fiyatı, gün sonunda yüzde 2,4 artışla 2 milyon 508 bin 500 lira oldu. Standart altının kilogram fiyatı dün günü 2 milyon 450 bin liradan tamamlamıştı.

 

KMKTP'de altında toplam işlem hacmi 1 milyar 259 milyon 753 bin 899,34 lira, işlem miktarı ise 512,44 kilogram oldu.

 

Tüm metallerde toplam işlem hacmi de 1 milyar 271 milyon 175 bin 500,56 lira düzeyinde gerçekleşti.

 

Altın borsasında bugün en fazla işlem yapan kurumlar, Fetih Döviz ve Kıymetli Madenler, INTL HRM Kıymetli Madenler, Fours Kıymetli Madenler, Zirve Değerli Madenler ile Ziraat Bankası olarak sıralandı.

 

Bugünkü işlemlere ilişkin veriler şöyle:

 

 

 

STANDART TL/KG           DOLAR/ONS

 

Önceki Kapanış 2.450.000,00     2.298,00

 

En Düşük            2.495.000,00     2.305,00

 

En Yüksek          2.515.000,00     2.399,00

 

Kapanış 2.508.500,00     2.326,00

 

Ağırlıklı Ortalama           2.509.008,81     2.325,31

 

Toplam İşlem Hacmi (TL)            1.259.753.899,34             

 

Toplam İşlem Miktarı (Kg)          512,44  

 

Toplam İşlem Adedi       27         

25 Nisan 2024 Perşembe

Malatya'nın coğrafi işaret tescil belgeli ürünü kayısı çekirdeğinden yılın ilk çeyreğinde 1079 tonluk ihracata karşılık 3 milyon 741 bin dolar gelir sağlandı.


 

"Dünyanın kayısı başkenti" olarak anılan Malatya'da, kayısının yanı sıra çekirdeği de kent ekonomisine katkı sağlıyor.

 

Malatya Ticaret Borsası Başkanı Ramazan Özcan, kayısı çekirdeğinin çiftçinin üretim maliyetini karşılamada çok önemli bir kalem olduğunu söyledi.

 

Çekirdeğin coğrafi tescilli bir ürün olduğunu hatırlatan Özcan, "Geçmişte kayısıyı sattığımız fiyatlara artık kayısıdan elde ettiğimiz çekirdeği ihraç ediyoruz. Üretici açısından baktığımızda kayısı çekirdeği önemli bir gelir kaynağı. Kayısı çekirdeği işçilik ve diğer gider kalemleri açısından üreticinin elini güçlendiriyor." diye konuştu.

 

Kayısı çekirdeği ihracatından elde edilen gelirin sevindirici olduğunu anlatan Özcan, şöyle devam etti: "Yılın ilk çeyreğinde 1079 ton kayısı çekirdeği içi ihracatı ederek, 3 milyon 741 dolar gelir elde ettik. Geçmişte çekirdekte önemli bir gelir elde edilemediği için gider kalemleri kuru kayısıya yansıyordu. Kuru kayısıda elde ettiğimiz istikrarlı piyasalarda şu an çekirdek ihracatına da devam ediyoruz."

 

Çekirdek ihracatında 8 bin tona ulaştıkları yıllar olduğuna, her yıl ihracat rakamlarındaki tablonun değiştiğine dikkati çeken Özcan, "Bu da Amerika'da üretilen yüksek miktardaki bademden kaynaklanıyor. Badem fiyatının çok yüksek olduğu dönemlerde kayısı çekirdeğine ilgi oluyor. Badem üretiminin arttığı yıllarda bizde gerileme oluyor." dedi.

 

Özcan, kayısı çekirdeği ihracatından elde edilen gelirde gözle görülür artış olduğunu belirterek, "Geçmişte çekirdek ihracatında elde ettiğimiz gelir, bunun dörtte biriydi. Şu an kayısı çekirdeği badem fiyatlarına yakın rakamlarda, endüstriyel badem 4 dolar, kayısı çekirdeği de 3,5 dolar. Tabi bu fiyatlar her yıl değişiklik gösterebiliyor, burada bize göre en önemli etken Amerikan bademi." değerlendirmesinde bulundu.

25 Nisan 2024 Perşembe