tatil-sepeti

Türkiye, ihracatta yeni hedeflere doğru ilerlerken, 3 trilyon doları aşan ithalatıyla dünyanın en büyük pazarı konumundaki ABD’de de etkinliğini artırmayı planlıyor. ABD pazarına girişte ise özellikle ulaştırma ve lojistik imkanlarıyla Şikago öne çıkmış durumda.


 

İki ülkenin 100 milyar dolarlık ticaret hedefi sürecinde TOBB Şikago Ticaret Merkezi de Türk firmalarına ABD’ye ihracatta kolaylıklar sağlıyor. Firmalara ofis, depo, showroom, lojistik hizmetler, pazara giriş, tedarik zinciri yönetimi gibi birçok alanda destek veriliyor.

 

HABER: ŞEREF KILIÇLI

 

Dünyanın en büyük ihracat pazarı ABD, geçtiğimiz yıl 3 trilyon 172 milyar dolar değerinde ithalat gerçekleştirdi. Türkiye ise geçtiğimiz yıl ABD’ye 14 milyar 826 milyon dolar değerinde mal ihracatı yaparken, iki ülkenin ticaret hacmi 30 milyar doları aştı. ABD ile Türkiye, NATO ittifakı çerçevesinde uzun yıllara dayanan müttefiklik ilişkilerini sürdürürken, ticaret hacmini de daha ileri noktalara taşımayı planlıyor. Bu kapsamda, iki ülke, ticaret hacmini 100 milyar dolar seviyesine çıkarmayı ortak bir hedef olarak belirledi. Hedefi destekleyecek bir adım da lojistik kolaylıklar olacak. Ticaret Bakanlığı’nın Yurt Dışı Lojistik Dağıtım Ağları (YLDA) Projesi’nde onayladığı 6 merkezin 2’si de ABD’de yer alıyor. 

 

YÜKSEK ALIM GÜCÜ

 

İstanbul Ticaret’e açıklamalarda bulunan TOBB Ticaret Merkezleri A.Ş. & TOBB Şikago Ticaret Merkezi Genel Müdürü Volkan Palaz, firmaların ihracatta ABD pazarına neden yönelmesi gerektiğini şöyle özetledi: “Dünyanın en yoğun ithalatını gerçekleştiren ABD, aynı zamanda en büyük ekonomisi olmasıyla geniş bir müşteri tabanına ulaşmanızı sağlıyor. Farklı milletlerden oluşan geniş demografik bir yapıya sahip olduğu için farklı ürün gruplarında potansiyel müşterileri var. Ayrıca ABD’nin birçok ülke ile gerçekleştirdiği ikili yatırım ve ticareti teşvik amaçlı yatırım anlaşmaları mevcut. İthalat ve ihracata katkı sağlayan bu durum, en çok tercih edilen ülke statüsüne de destek oluyor.”

 

SAĞLANAN HİZMETLER

 

TOBB Şikago Ticaret Merkezi’nin misyonunun Türk firmalarının kısa ve orta vadede ABD pazarına, uzun vadede ise Amerika kıtasına ihracatının artırılması, sürdürülebilir hale getirilmesi olduğunu belirten Volkan Palaz, “Ayrıca, Yurtdışı Lojistik Destek Ağları (YLDA) statüsü ile de kapıdan kapıya lojistik operasyonlarının organize edilmesi, bahse konu operasyonların ana depo ve 3PL cep depoları ile desteklenmesi misyonu da var. Merkezimizde, Türk firmalarının ABD pazarına giriş öncesi potansiyel pazar-müşteri bilgisi, şirket kurulumu, çalışan istihdamı, sözleşme incelemeleri gibi hususlarda ABD’de geçerli temel hukuki düzenlemeler ve maliyetleri hakkında bilgi sağlanıyor. Muhasebe, pazara giriş ve pazarda tutunma aşamalarında ABD’de yerleşikliklerinin sağlanması bakımından rayice göre daha düşük maliyetlerde bilgi ve tecrübe paylaşımı ile ofis, depo, showroom ihtiyaçları da karşılanabiliyor” dedi.

 

ABD’DEKİ ADRESİNİZ

 

Firmalara sağlanan fiziki imkanlar hakkında da bilgi veren Palaz, şöyle konuştu: “Genel Müdürlüğün bulunduğu Franklin Park Illinois yerleşkesinde, ofis ve showroom olanakları ile ülkemiz firmalarının ABD pazarına girişte yaşadığı adres belirtme ihtiyacı karşılanabiliyor. Aynı lokasyondaki 8 bin metrekare büyüklüğündeki ana depo ile firmalarımız gerek ana stok gerekse de emniyet stoku bulundurabiliyor. Faydalandığı devlet destekleri sayesinde önemli gider kalemlerinden biri olan lojistik, depolama, gümrükleme ve elleçleme gibi ihtiyaçlarında da ülkemiz firmalarına piyasaya göre daha elverişli fiyatlar sunuluyor. Kurulduğu günden bugüne TOBB Ticaret Merkezi projesinin hizmetlerinden 200’e yakın ihracatçı firmamız faydalandı.”

 

NEDEN ŞİKAGO?

 

Ticaret Merkezi için neden Illinois eyaleti ve Şikago’nun tercih edildiği konusunda ise Genel Müdür Palaz, şunları söyledi: “ABD genel ithalat pazarının yerel düzeyde benzerlik gösterdiği, imalat sanayinin merkezi konumundaki Illinois Eyaleti, coğrafi konumu, otoyolları, demiryolları, havayolları ve limanları nedeniyle lojistik, kara taşımacılığı ve depolama bakımından oldukça gelişti. Eyalet, ABD’nin gerek doğu-batı gerekse kuzey-güney yönündeki demiryollarının da kesişim noktasında yer alıyor. Dünyanın üçüncü en yoğun hava kargo taşımacılığının yapıldığı O’hare Havalimanı, yalnızca ülkenin değil, aynı zamanda Amerika kıtasının da en büyük organize sanayi bölgesi. Ayrıca ABD’nin en büyük fuar ve sergi alanının (McCormick Place) bulunduğu bu eyalet; hedef olarak belirlenen tüm sektörün aktör eyaletlerine yakınlığı ile de alternatif olarak değerlendirildi. Illinois Eyaleti, Türkiye’nin ABD ile olan ticari ilişkilerinde, ticaret fazlası veren tek bölgesinde bulunmakla birlikte 13 eyaletin kesişim noktasında da yer alıyor.”

 

EN FAZLA EKONOMİK AKTİVİTE ÇEŞİTLİLİĞİ ŞİKAGO’DA

 

ABD’de 400’den fazla büyük ölçekli firmanın merkezinin Şikago’da bulunduğuna dikkati çeken Volkan Palaz, “Bu firmaların 37’si Fortune 500 listesinde. Şikago, bu sayede dünyanın 8. en büyük metropol ekonomisine sahip. Bu iş hacmine ilaveten Şikago, KPMG’nin yaptığı sıralamaya göre ABD’de en az maliyetle iş yapılabilir şehirler arasında Atlanta ve Houston’ın ardından 3. büyük şehir. Ayrıca ABD’nin en fazla ekonomik aktivite çeşitliliği gösteren şehri. Finans sektörü, bilgi teknolojileri, imalat sanayi ve daha birçok alanda faaliyet gösteren dünyaca ünlü markaların yer aldığı bir merkez olma özelliğine de sahip. Nüfusun değişkenliği ve kozmopolit yapısından dolayı başlangıç aşamasındaki firmaların ‘beta’ testlerinin gerçekleştirildiği bir şehir olma özelliğini de taşıyor” dedi.

 

HER ÜRÜNDE TEDARİK İHTİYACI VAR

 

Dünyanın en büyük ithalatçısı ABD’nin hemen hemen her ürünü her kaliteden tedarik ettiğinin altını çizen TOBB Şikago Ticaret Merkezi Genel Müdürü Volkan Palaz, bu pazara yönelmek isteyen ihracatçılara şu tavsiyelerde bulundu: “ABD’deki müşteri profili, B2B veya B2C odaklı ticaret fark etmeksizin zorlu rekabetin nimetlerinden faydalanmak üzere eğitimli. Bu bakımdan üretimde uzmanı olunan ürünlerle pazara giriş çalışmalarının gerçekleştirilmesi büyük önem taşırken, yeni ürün veya servis arzına referanslar oluştukça geçilmeli. Sektörde yeniliğe açık, referansa önem veren, stok halinde depolarında ürün bulunduran, menşei farklı bir ülke olsa dahi muhatabı firmanın ABD’deki yerleşik resmi ticari temsilciliği ile çalışan, her türlü ticari faaliyette bir avukat veya hukuk bürosu ile hareket eden firmalar da yine büyük avantaja sahip. Bu noktada TOBB Ticaret Merkezi halihazırda otomotiv, inşaat ve alt yapı malzemeleri, tekstil, mobilya ve gıda sektörleri başta olmak üzere 16 farklı endüstride üyelerinin depo ihtiyaçlarına çözüm sunuyor.” 

 

E-İHRACATTA HIZLI TESLİMAT AVANTAJI

 

TOBB Ticaret Merkezi’nin Yurtdışı Lojistik Destek Ağları (YLDA) statüsü ve e-ihracatta hangi avantajları sağladığı konusunda ise Palaz, şu değerlendirmelerde bulundu: “TOBB Ticaret Merkezi YLDA statüsü sayesinde, konusunda yetkin personelden oluşan kadroları, ABD’nin farklı eyaletlerine dağılmış olan çözüm ortaklarıyla imzaladığı sözleşmeleri, cep depo olanakları ve ABD içi nakliyede rekabetçi fiyat alternatiflerini ülkemiz firmalarına sunuyor. Ayrıca 12 farklı bölgede yerleşik cep depolarıyla firmalarımızın ihtiyaçlarına göre faaliyet gösterme yeteneğine de sahip. Proje kapsamında, uçtan uca lojistik faaliyetlerinde de ülkemiz firmalarına destek sağlanıyor. Depolama, uluslararası taşımacılık ve gümrükleme, ABD iç taşımacılık, tedarik zinciri danışmanlığı başlıkları altında gerek kendi bünyesinde gerekse çözüm ortaklarıyla yeni hizmetler de sunuyor. TOBB Ticaret Merkezi üyeleri, e-ticaret ana depo ve ara depo çözümlerinde müşteri sevkiyat taleplerinin günlük olarak karşılandığı hizmetlerde tam ve eksiksiz olarak takip gerçekleştirebiliyorlar. Özellikle e-ticaret müşteri memnuniyetinin gereksinimlerinden biri olan hızlı ürün teslimatında avantaj sağlama kabiliyetine de sahip oluyorlar.”

 

ÜRÜN SORUMLULUK SİGORTASI UYGULAMASI

 

ABD pazarında dikkat edilmesi gerekenler arasında yer alan ürün standartları ve ürün sorumluluk sigortaları konusunda Palaz, şunları söyledi: “Firmalarımızın ürünlerinin ilgili ABD standartlarına uygun olduğundan emin olması önem taşıyor. Avrupa veya farklı bölgelerdeki standart sertifikasyonlar veya kalite belgelerinin ABD’de karşılığının bulunmadığı durumlar sıkça yaşanıyor. Ürünlerin güvenlik, kalite ve etiketleme gereksinimlerini karşıladığından emin olunmalı. Ürün sorumluluk sigortaları ise satın alımcıyı ve son kullanıcıyı korumak üzere oluşturuluyor. Müşteri memnuniyeti göz önünde tutularak oluşturulan ağır ürün iade şartları, ABD pazarında standart bir uygulama. Marka bilinirliği bulunan firmalar müşterinin seçiminde belirleyici olabiliyor. Kalite fiyat endeksinin doğurmuş olduğu sorumluluklar, alıcı firmalar tarafından satıcı firmalara sorumluluk olarak yükleniyor. Alım, satım ve müşteriye verilen sözlerin birer kontrat özelliği taşıması nedeniyle üretici/satıcı firmalar açısından sözleşme gereksinimleri karşılanamadığı takdirde büyük cezalara maruz kalınabilir.”

10 Haziran 2024 Pazartesi

G20 maliye bakanları ve merkez bankası başkanları, pek çok zorluk devam etmesine rağmen küresel ekonomide "yumuşak iniş" olasılığının arttığını bildirdi.





Brezilya dönem başkanlığında 25-26 Temmuz'da Rio de Janeiro kentinde düzenlenen G20 Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları Toplantısı'nın ardından sonuç bildirisi yayımlandı.


Küresel ekonomik görünüm ve devam eden zorluklara değinilen bildiride, "Pek çok zorluk devam etse de küresel ekonomide yumuşak iniş olasılığının artması bizi cesaretlendiriyor." ifadeleri kullanıldı.


Bildiride, iyi ayarlanmış para politikası ve arz şoklarının azalması sayesinde enflasyonun yüksek seviyelerden düşmeye devam ettiği aktarıldı.


Ekonomik aktivitenin dünyanın birçok yerinde beklenenden daha dirençli olduğunu kanıtladığına işaret edilen bildiride, ancak toparlanmanın ülkeler arasında son derece dengesiz olduğu ve bunun da ekonomik ayrışma riskine katkıda bulunduğu kaydedildi.


Bildiride, orta ve uzun vadeli küresel büyüme beklentilerinin tarihsel ortalamaların altında olmasından endişe duyulduğu ifade edildi.



SAVAŞLAR VE ARTAN ÇATIŞMALAR GÖRÜNÜME YÖNELİK AŞAĞI YÖNLÜ RİSKLER ARASINDA YER ALIYOR

Ayrıca bildiride, korumacılığa direnmeye ve kurallara dayalı, ayrımcı olmayan, adil, açık, kapsayıcı, adil, sürdürülebilir ve şeffaf çok taraflı ticaret sistemini desteklemek için ortak çabaları teşvik etmeye kararlı olduğu vurgulandı.


Görünüme yönelik risklerin genel olarak dengeli kalmayı sürdürdüğü belirtilen bildiride, savaşlar ve artan çatışmaların, ekonomik ayrışmanın, beklenenden daha kalıcı enflasyonun uzun vadede daha yüksek faiz oranlarına yol açmasının, aşırı hava olaylarının, aşırı kamu ve özel borçlanmanın, birçok ülkenin özel sektöründeki sınırlı mali tamponların, beklenenden düşük verimlilik artışının ve yapay zeka da dahil olmak üzere yeni teknolojilerin olası olumsuz etkilerinin aşağı yönlü riskler olduğu aktarıldı.


Bildiride, uzun süredir devam eden küresel zorlukların çok taraflı işbirliğini ve kararlı eylemleri gerektirmeye devam ettiği kaydedildi.


İklim değişikliğinin ve biyoçeşitlilik kaybının sonuçlarının G20 ekonomilerine yük olduğu ve toplumların üzerinde acı bir etki yarattığına da dikkat çekilen bildiride, bu nedenle iklim değişikliği ve biyolojik çeşitlilikle ilgili zorlukları ele almak için etkili politika çerçevelerini teşvik etmeye, yeterli, uygun fiyatlı ve erişilebilir finansmanı harekete geçirmeye odaklanıldığı aktarıldı.

 ULTRA ZENGİNLERİN VERGİLENDİRİLMESİNE YÖNELİK İŞBİRLİĞİNDE ANLAŞILDI


Öte yandan toplantının ardından Uluslararası Vergi İşbirliğine İlişkin Rio De Janeiro G20 Bakanlık Deklarasyonu da yayımlandı.


Söz konusu deklarasyonda, "Vergi egemenliğine tam saygı göstererek, ultra yüksek net servete sahip bireylerin etkili bir şekilde vergilendirilmesini sağlamak için işbirliği içinde olmaya çalışacağız." ifadeleri kullanıldı.


İşbirliğinin en iyi uygulamaların paylaşılmasını ve vergi ilkeleri etrafındaki tartışmaların teşvik edilmesini içerebileceği belirtilen deklarasyonda, bu konuların G20 ve diğer ilgili forumlarda tartışılmaya devam edileceğine işaret edildi.


Deklarasyonda, son zamanlarda eşitsizliklerle mücadele etmek, daha adil ve daha ilerici vergi sistemlerini teşvik etmek amacıyla birçok G20 ülkesi tarafından gerçekleştirilen yerel vergi reformlarının takdir edildiği belirtilerek, reform çabalarının güçlendirilmesi taahhüdünde bulunulduğu kaydedildi.

27 Temmuz 2024 Cumartesi

ABD'de kişisel tüketim harcamaları, haziranda aylık yüzde 0.3 ile beklentilere paralel artış kaydetti.





ABD Ticaret Bakanlığı, haziran ayına ilişkin kişisel gelir ve tüketim harcamaları verilerini açıkladı.


Buna göre, kişisel gelirler haziranda bir önceki aya kıyasla yüzde 0,2 arttı.


Piyasa beklentisi ülkede kişisel gelirlerin bu dönemde yüzde 0,4 artacağı yönündeydi.


 Amerikalıların kişisel gelirlerindeki artış mayısta yüzde 0,4 olarak hesaplanmıştı.


Kişisel tüketim harcamaları ise haziranda aylık bazda yüzde 0,3 arttı.


Bu dönemde piyasa beklentisine paralel artış kaydeden kişisel tüketim harcamaları, mayıs ayında yüzde 0,4 artış göstermişti.


FED'İN ENFLASYON GÖSTERGESİ BEKLENTİNİN ÜZERİNDE


Kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi de haziranda aylık yüzde 0,1 ve yıllık bazda yüzde 2,5 arttı.


Bu dönemde aylık ve yıllık bazda beklentiler dahilinde artan endeks, mayısta aylık bazda değişim göstermezken, yıllık yüzde 2,6 yükselmişti.


ABD Merkez Bankasının (Fed) enflasyon göstergesi olarak dikkate aldığı, gıda ve enerji kalemlerinin hesaplama dışı tutulduğu çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi de haziranda aylık bazda yüzde 0,2, yıllık bazda yüzde 2,6 arttı.


Endeksteki aylık değişim piyasa beklentisine paralel gerçekleşirken, artışın yıllık bazda yüzde 2,5 olacağı tahmin ediliyordu. Çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi, mayısta aylık yüzde 0,1 ve yıllık yüzde 2,6 artmıştı.

26 Temmuz 2024 Cuma