İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “Geçen yıl yaşanan kur ve enflasyon atağını takiben Türkiye ekonomisi yeniden büyüme rotasına geçiyor. Yılbaşından bu yana kur, faiz ve enflasyondaki iyileşme çarpıcı. Olumlu işaretler oldukça belirginleşti, fırsatlar risklerin önüne geçiyor” dedi.
Merkez Bankası’nın, gereken faiz indirimi adımlarını atmakta olduğunu söyleyen Avdagiç, “Kamu bankalarımızın gösterdiği özveriyi ve hassasiyeti özel bankalarımızdan da gerek kredi faizi oranlarında gerekse yeniden borç yapılandırma süreçlerinde bekliyoruz” diye konuştu.
HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL / ŞEREF KILIÇLI
İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, son dönemde ekonomideki olumlu işaretlerin oldukça belirginleştiğini belirterek, Merkez Bankası’nın son faiz indirim kararının yatırımlara olan etkisinin yılın son çeyreğinde hissedileceğini söyledi. Oda’nın eylül ayı Meclis toplantısında konuşan Başkan Şekib Avdagiç, “Tüm göstergeler, önümüzdeki dönemde fırsatların risklerin önüne geçmekte olduğunu müjdeliyor” dedi. Konuşmasına 12 Eylül darbesinin üzerinden 39 yıl geçtiğini hatırlatarak başlayan Avdagiç, bu tarihin demokrasi tarihinde kara bir leke olduğunu söyledi.
TEKNOLOJİ VE KUR SAVAŞLARI
Şekib Avdagiç, konuşmasının devamında, “Dünyadaki iktisadi faaliyetin 2018 yılı başından beri hız kestiğini söyleyebiliriz. Gerek büyüme rakamları, gerekse PMI (Satın Alma Yöneticileri Anketi) endeksi bunu net bir şekilde gösteriyor” dedi.
Avdagiç, sözlerine şu şekilde devam etti: “Uluslararası kuruluşların projeksiyonları da 2019 yılı küresel büyümesinin 2018 yılından daha düşük seviyede kalacağını gösteriyor.
Peki, bu düşüşün sebebi ne? Burada pek çok sebep var. Bir numarada; ABD-Çin arasındaki ticaret savaşları var. Ve bunların alt cephelerinde ise ‘teknoloji savaşları’ ve ‘kur savaşları’ bulunuyor.”Avrupa Birliği’nde başta Almanya olmak üzere yavaşlayan ekonomik aktivite ve Brexit belirsizliğine dikkat çeken Avdagiç, “Diğer tarafta gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının parasal genişlemeye ilişkin karmaşık sinyalleri yer alıyor” dedi.
EGEMENLİK ÇEKİŞMESİ
Küresel gelişmelere dikkati çeken Avdagiç, şöyle devam etti: “ABD, ticaret savaşlarını sadece ‘ekonomik’ nedenlerle ateşlemiyor. Trump, çok açık bir şekilde gerçekte bir ‘hegemonya/egemenlik’ savaşı yürütüyor. Dolayısıyla biz ekonomik görünümlü bir hegemonya savaşıyla karşı karşıyayız. Biraz daha açarsak, aslında bu, şu anlama geliyor: Bu savaşın nedeni, önümüzdeki 30-40 yılda dünyayı kimin kontrol edeceğidir? Kısacası, bugün dünyada bir ‘düzen’den bahsetmek zor. Aksine, artık bir ‘dünya düzensizliği’ içerisindeyiz. Bu, hem ekonomik anlamda hem de siyasal anlamda geçerli.”
İYİMSERLİK İÇİNDEYİZ
İş dünyası olarak Türkiye ekonomisi adına temkinli bir iyimserlik içinde olduklarını belirten İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “Çünkü geçen yıl yaşanan kur atağı ve sonrasındaki enflasyon şokunu takiben Türkiye ekonomisi, yeniden büyüme rotasına geçiyor. Olumlu işaretler son dönemde oldukça belirginleşti. İşte bunun somut örnekleri: Yılbaşından bu yana kur, faiz ve enflasyondaki iyileşme çarpıcı” dedi.
KREDİ VE YAPILANDIRMA
Merkez Bankası’nın, dünyadaki parasal genişleme ve ülkemizdeki enflasyon düşüşünü de arkasına alarak gereken faiz indirimi adımlarını atmakta olduğunu söyleyen Avdagiç, şöyle devam etti: “Bunun yatırımlardaki etkisini bilhassa son çeyrekten itibaren hissedeceğimize inanıyoruz. Tabii Merkez Bankası’nın politika faizi indirimi sadece kamu bankalarını bağlayan bir husus değil. Kamu bankalarımızın gösterdiği özveriyi ve hassasiyeti özel bankalarımızdan da gerek kredi faizi oranlarında gerekse yeniden borç yapılandırma süreçlerinde bekliyoruz.”
Bu noktada ticari kredi faizlerine dikkati çeken Avdagiç, “Biliyorsunuz, kredi faizlerinin ağırlıklı ortalaması da mayıs sonunda yüzde 27 düzeyinden ağustos sonunda yüzde 19.42’ye düştü. Ticari kredi faizleri gerileme sürecine devam etti, yüzde 18’ler düzeyine geldi. Merkez Bankası’nın son politika faizi indirimiyle daha da aşağıya inmesini arzu ediyoruz” dedi.
ÇIKIŞIN BAŞLAMASINI BEKLİYORUZ
Konuşmasında, “İnşaat sektöründe yaşanan daralmanın dip seviyelerini gördüğü anlaşılıyor” diyen Başkan Avdagiç, şöyle devam etti: “Şimdi beklentimiz buradan çıkışın başlaması... Buna ilişkin işaretler de oluşmaya başladı. Döviz talebinde bir dengeleme içindeyiz. Para piyasalarındaki gelişmeler de önümüzdeki döneme temkinli iyimser bakışımızı güçlendiriyor.
Sonuç olarak, İstanbul iş dünyası olarak biz Türkiye ekonomisi için temkinli bir iyimserlik içindeyiz. Çünkü ciddi bir büyüme çabası görüyoruz. Çünkü bunun daha aydınlık bir ekonomik geleceğe işaret ettiğini düşünüyoruz. Çünkü tüm bu göstergeler bize, önümüzdeki dönemde fırsatların risklerin önüne geçmekte olduğunu müjdeliyor.”
BÜYÜME TAHMİNLERİ
“Türkiye’nin bu yılın son çeyreğiyle birlikte yeniden pozitif büyüme tarafına geçeceğini düşünüyoruz” diyen Avdagiç, “Türkiye’nin bu yıl kendine koyduğu büyüme hedefi yüzde 2.3. IMF ve OECD gibi bazı kuruluşlar ülkemizin bu yıl için negatif tarafta büyüme göstereceği tahmininde bulunurken, Dünya Bankası ise yılı yüzde 1.6 büyümeyle kapatacağımızı öngörüyor. Biz bu iki tahminin arasında bir kademede bir oranla yılı tamamlayacağımızı düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
EMEK AZİZDİR
İTO Meclis üyelerine seslenen Şekib Avdagiç, 950 yıl önce yazılmış bir sözü paylaştı. Avdagiç, şunları söyledi: “Biz işadamlarına sadece rakamlar, istatistikler güç vermez. Aynı zamanda bizim ruhumuz, bilgece söylenmiş sözlerden de beslenir. Belki de esas onların sayesinde ihtiyaç duyduğumuz motivasyonu elde ederiz. 2019 yılı, Türk bilgini Yusuf Has Hacip’in Kutadgu Bilig’i yazışının 950. yıl dönümü… Tavsiyelerinin yer aldığı kitapta Yusuf Has Hacip, şöyle yazıyor: ‘Ömür aziz değil, emek azizdir; bu emeğe sarf edilmeyen hayata yazıktır.’ Bizler, emeği aziz bilip, emeğiyle çalışmayı hayatının en büyük erdemi sayan bir gelenekten geliyoruz. Ömrümüzün emekle anlam kazandığına inanıyoruz.Bu inancımız; hem kendimiz hem şehrimiz ve hem de ülkemiz için en önemli çıkış yoludur. Bu çıkış yolundan giderek, emekle kurulmuş, harcı alın teriyle karılmış yarınlara yürüyeceğimize inancım tamdır.”
DIŞ TİCARET İÇİN ETKİN TEMASLAR
Türkiye’nin dış ticaret anlamında da etkin bir dönemden geçtiğini belirten Şekib Avdagiç, “Geçtiğimiz günlerde ABD Ticaret Bakanı Wilbur Ross ülkemizde beş gün boyunca oldukça verimli temaslarda bulundu. Diğer yandan yine Ticaret Bakanımız tarafından Türkiye-Hollanda arasında önemli bir işbirliği anlaşmasına imza atıldı” dedi. Dünya ortak pazar anlaşmalarından ziyade karşılıklı STA’ların öneminin giderek arttığını vurgulayan Avdagiç, “Biz de bu değişimi en iyi şekilde değerlendirerek lehimize çevirmek üzere etkin temaslarda bulunuyoruz” diye konuştu.
İHRACAT ODAKLIYIZ
“Bizim temkinli iyimser bakış açımızı, Ticaret Bakanımız Ruhsar Pekcan tarafından açıklanan ‘İhracat Ana Planı’ da destekliyor” diyen Avdagiç, “Biz bu planı, ‘üretim ve büyümeyi’, ana taşıyıcı haline getirdiği için önemsiyoruz. Türkiye nasıl ithal ikameci anlayışı, ihracat odaklı model ile yeni bir evreye taşıdıysa bugün de İhracat Ana Planı ile yeni bir üretim ve kalkınma aşamasına taşıyacaktır. Planda makina, otomotiv, elektrik-elektronik, kimya ve gıda endüstrisi hedef sektörler. Sonuç olarak biz devletin ihracatı; verimlilik, dijitalleşme ve inovasyon ile artırmayı hedeflediğini, özel sektörü bu yönde teşvik ettiğini görüyoruz” şeklindekonuştu.
***
MECLİS KÜRSÜSÜNDEN YANSIMALAR
BÜYÜME İÇİN ÜÇ KRİTİK FAKTÖR GEREKLİ
İstanbul Ticaret Odası Meclis Başkanı Öztürk Oran, aylık meclis konuşmasına “Yaz aylarının sakin temposunu geride bırakmak üzere olduğumuz bugünlerde küresel büyümede çalkantılı bir dönemine girdik” uyarısıyla başladı.Ticaret Savaşları ve Brexit derken, dünyada büyümenin hız kestiğini kaydeden Oran, “Bugünlerde Danimarka’da ev kredisi faizleri eksiye düşmüş arkadaşlar” dedi.
Küresel ölçekte toplam 15 trilyon dolarlık tahvilin eksi faiz verdiğine dikkati çeken Oran “Veriler bize dünyanın büyük bir paradigma değişiminden geçtiğini anlatıyor. Zaten ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşı da bu değişimi kimin yöneteceğine ilişkin bir güç çekişmesi” diye konuştu.
İHRACATLA BÜYÜME
Türkiye’nin ise ekonomik aktivitede ibreyi yukarı doğru çevirdiğini vurgulayan Oran, “Bir toparlanma var ve üstelik artık büyümeyi ihracatla yapmaya çalışıyoruz.Bunun yanına bir de üretim çarklarını ekleyebilirsek, Türkiye kalıcı ve istikrarlı olarak büyümenin formülünü bulmuş olacak. Bir ülkede üretimin hızlanması için üç kritik husus var. Faiz oranları düşük olacak, enflasyon düşük olacak, dengeli ve rekabetçi bir döviz kurunuz olacak” şeklinde konuştu.
Yeni eğitim öğretim yılının başladığını hatırlatan Oran “Sadece 18 milyon öğrenci bile, Türkiye’nin ne kadar büyük olduğunun ve nasıl önemli bir potansiyele sahip olduğunun ispatıdır. Güçlü bir ekonominin inşası için ilk adım iyi bir eğitimle başlar diyoruz. Bu vesileyle tüm evlatlarımıza başarılar diliyorum” dedi.
Baklava şölenine davet
Murat Fehmi Bozanoğlu / Baklava, Pasta ve Şekerli Mamüller Meslek Komitesi:Her sene yapmış olduğumuz Baklava Ustaları yarışmasının 11’incisini bu yıl 22 Eylül Pazar günü Eminönü’nde yapacağız. Hepinizi bekliyoruz. Bu yarışma baklavanın tanıtımına katkı sağlayacak. Bir şölen havasında geçecek. Baklava hem Türkiye’yi temsil ediyor hem de Türk ekonomisine katkı sağlıyor. Mümkün olduğunca tanıtımı için elimizden geleni yapmalıyız.
İTO’nun destekleri
Serkan Bilir / Restorasyon ve İzolasyon Meslek Komitesi: Sizlerin desteği ile Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Koruma Kurulu’na atandım. Bu Kurulun Denetimli Serbestlik uygulaması var. Bu yükümlülerin iyileştirilmesi için uygulanan toplum temelli bir ceza infaz sistemi. İstanbul’un 14 ilçesinde uygulanıyor. İTO’nun destek sağladığı Çocuk Denetimli Serbestlik Bürosu 1 yıldır faaliyette. Burada çocuklara kurslar veriliyor. Ayrıca bu yıl, meslek sahibi olmayan yükümlülerin meslek kazanması için bir tekstil atölyesi kurduk. Burada bulunan makineler Odamız tarafından alındı.
Ulusumuzda gazilik onuru var
Ali Uluoğlu / Fotoğrafçılık Meslek Komitesi: 19 Eylül Gaziler günü olduğu için konuşma yapmak istedim. 1921’de Mustafa Kemal Atatürk’e ‘Gazi’ unvanı verildi. Ulusumuzda gazilik onuru vardır. Her Türk bu değer için savaşmaktan asla kaçınmaz. “Ya İstiklal Ya Ölüm” sözü en anlamlı sözlerden biridir.
Kotalarla mücadele edilmeli
Semih Ferit Emekli / Demir Çelik Meslek Komitesi: Türkiye, çelik üretiminde, 37.3 milyon ton ile dünyada sekizinci sırada. Dünyada çelik fiyatı düşüyor, fakat dövizin durumundan dolayı ihracat rakamlarımız arttı. Türk çelik sektörü ABD’ye yapamadığı ihracatı AB’ye yapıyordu. Ancak AB, ihracat fazlasını gerekçe göstererek kotalar koydu, ihracat Temmuz ayında yüzde 4.5 azaldı. Kotalar konusunda gerekli mücadele yapılmalı. ABD ile görüşmelerde bu konu da gündeme getirilmeli. Politika faizi yüzde 16.5’a düştü. Ancak krediler artıp çarklar dönecek mi? Piyasada güven yok. Bu konuyu çözmemiz lazım. Alacak sigortası önerisi var. Her kestiğimiz faturadan yüzde 2 yatıralım. KDV’den de yüzde 2 indirim olsun. TOBB veya İTO kanalıyla böyle bir proje yapılabilir.
Özel fatura ile ihracat yapamıyoruz
Mehmet Musa Evin / Deri, Kürk ve Saraciye Meslek Komitesi: Kadına ve çocuğa şiddet ile kadın cinayetleriyle ilgili konulara İTO’nun sahip çıkmasını istiyorum. Diyarbakır’daki annelere de sahip çıkalım, onları biz de ziyaret edelim. Doğalgaza ve elektriğe gelen zam ekmeğin 10 katı. Bankalara kredi borçları artıyor. Sektörümde kiminle konuşsam işler kötü diyor. Bu konulara biraz sahip çıkalım. İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği, 10 sene önce deri meslek lisesi yapmıştı. O okul Türkiye’de tekti. Aldılar, imam hatip lisesi yaptılar. Mahkemeye verdik. Oranın yerine küçük bir okul verdiler. Şimdi oradan da başka bir meslek okulunun bünyesine vereceklermiş. Kalifiye elemen bulamıyoruz. O okulun hamisiyim. Elimizden geldiğinde yardımcı olmaya çalışıyorum, meslek lisemize sahip çıkalım. Hatta deri meslek lisesinin yanına deri ortaokulu da koyalım, müfredatı gelişsin.Öte yandan 5-6 aydır özel fatura ile ihracat yapamıyoruz. Çünkü Yeni İstanbul Havalimanı açıldı fakat kargo kısmı Atatürk Havalimanı’nda kaldı. Talebimiz kargo ile yolcu aynı havalimanında olsun. Türkiye’ye giren hammaddemizde, ÖTV ve gümrük vergisi olmasın. Sadece KDV olsun.
Sektörümüz geri gidiyor
Tamer Dinçşahin / Taşımacılık ve Lojistik Hizmetleri Meslek Komitesi: Dünyadaki lojistik gelişmelerin çok gerisindeyiz. Bürokrasinin ağırlığı üzerimizde. Dünya Bankası’nın iki yılda bir yayımladığı Dünya Lojistik Performans Endeksi var. Bu çalışmaya göre 2018’de Türkiye 47. oldu. 2012’de 27. sıradaydık. Altı kriterden birkaç tanesine bakacak olursak; gümrüklerde düzeltiyoruz dediğimiz uygulamalarda 2016’da 36, 2018’de 58. olabildik. Lojistikte de yeterli değiliz. Zamanında teslim; kapıları açamadığımız yerde 2016 40.’ydık, 2018’de 44. olduk. Hep geriye gitmişiz. Üç günde kapıları geçemediğimiz yerden başarı bekliyoruz. Sürücülerimize uygulanan vize kısıtlamaları dayanılmaz durumda. Hava yolu taşımacılığı yüzde 20.8, deniz yolu taşımacılığı yüzde 12.5, karayolu taşımacılığı ise yüzde 7.1 küçüldü. İpek yolu projesinde son derece yavaşız. Burada karayolu taşımacılığında bile geride kalmak üzeriz. Türkiye’nin tercih edilebilir bir bölge olması için ortak akıl çalışması yapmalıyız.
İstanbul bilişim şehri olabilir
Fahrettin Oylum / Bilgi Teknolojileri Meslek Komitesi: Bilişim Kenti İstanbul projesi için Londra’da durum analizi yaptık. İngiltere dijital dönüşüm sürecinin çok hızlı ilerleyeceğinin farkında. Standartları belirlenmiş dijital şehir yapısının kurgulanması, oluşturulan standartları danışmanlık şirketleri vesilesiyle tüm dünyaya dağıtmak, açık veri stratejisiyle her ortamda büyük veri kaynağına geçmek, tüm bu verileri işleyecek girişimci ekosistemini oluşturmak, bu girişimlerin büyümesini sağlayacak finansman ekosistemine ulaşmak bunun içinde. Yolun başında oluşumuz İstanbul olarak bu yarışa dâhil olabileceğimizi gösteriyor.
Döviz kurunda düzen olmalı
Mustafa Manav / Meyve ve Sebze Meslek Komitesi: İthalatçı bir firma olarak doların 5 liraya düşmesini istemem fakat 6 liranın üstüne çıkmasını da istemem. Döviz kurunda yeter ki bir düzen olsun. Fazla dalgalanma olmasın. Meslek komitesi olarak İspanya’ya bir inceleme seyahati yaptık. Barselona’nın nüfusu 1.5 milyon. Ancak her gün 100 bin turist geliyor. Orada büyük bir tüketim var. Hal yapısında ise Avrupa’nın en büyük tesisine sahip. Geçen sene Türkiye’den oraya 200 ton kadar mal gitmiş. Orada çok özel domates 5.5-6 euroya satılırken, bizim hallerde bu domates 1.5 euroya satılıyor. Yılda, 50 milyon ton meyve ve sebze üretiyoruz. Burada ihracatta lojistiğin ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor. Ancak şu da var, Avrupa elinden geldiği kadar bizim ürünlere engel koyuyor. İspanya ziyaretimizde de gördük ki bizim maliyetlerimizle baş edemezler.
Yasal düzenleme istiyoruz
İlhan Yılmaz / Trafik Müşavirliği Meslek Komitesi: Oto kiralama sektöründe de ciddi sorunlarla karşı karşıyayız. Kendi içinde ikinci el, bankacılık, sigorta ve diğer sektörleri tetikleyen bir sektörüz. Fakat bir yasal mevzuatımız yok. Komitenin adının değiştirilmesini istiyoruz. Satışta sıkıntı sürüyor. 100 civarında yetkili bayi kapandı. Sıfır araç için yapılanlar bazen ikinci eli bozuyor. Oto kiralama için bir yasal düzenleme olmalı. Yabancı yatırımcı da çekebilecek bir sektörüz. Daha önce yüzde 1 olan KDV’miz, yüzde 18’e çıktı. Bu konuda bir sorun var. İç güvenlik yasa tasarısı kapsamında kiralık araç bilgi sistemi oluşturuldu. KABİS sistemini efektif kullanmak istiyorlarsa, bizimle entegre olup bize de bilgi vermeliler. 460 bin kayıtlı, 200 bin kayıtsız araç var. O araçları da kayıt altına almadan sorunları çözemezsiniz.
Gelecekten ümitvarız
Ziya Alp Gülan / Motorlu Taşıt Satış ve Servisi Meslek Komitesi: Otomotiv pazarı geçen yıl 610 bindi, bu yıl 310 bine düşecek gibi. Ümidimiz ilave desteklerle son 4 ayda sektörün toparlanacağı yönünde. Türkiye’de üretilen yerli araçların motoruyla ilgili dizel motorlarda minimum 8 bin TL, benzinli arabalara da göreceli olarak daha az olacak bir artış geliyor. Bunun bir sene uzatılacağını sektör ve sanayi umuyordu. Fakat son dönemde Volkswagen’in Manisa’da yapacağı yatırım nedeniyle hükümetimizin bunu uzatmadığını gördük. Sektör yeni bir ÖTV indirimi istiyor mu bilmiyorum. ÖTV indirimi ikinci el satan arkadaşları da etkiliyor. Ticari taşıtlarda yüzde 18’lik KDV yüzde 1’e düşürüldü. Ancak bunun ticari araç satışına faydası olmadı. Alırken farklı satarken farklı KDV’ye maruz kalan firmaların kafası karıştı.
Peyzaj festivaline çağrı
Kadir Gümüş / Peyzaj ve Çiçekçilik Meslek Komitesi: Biz üretim temelli bir sektörüz. 15 yıl önce ithalat yapan bu sektör artık ihracatçı oldu. 19-22 Eylül’de Sapanca’da Peyzaj ve Süs Bitkiciliği Festivali düzenlenecek. Türk cumhuriyetlerinden, Avrupa’dan belediyelerden, inşaat firmalarından birçok katılım olacak. Biz de B-6 standında olacağız. Sizleri davet ediyorum.
Tecrübemizi yurtdışına taşımalıyız
Kadem Ekşi / Mimarlık ve Mühendislik Meslek Komitesi: Türkiye’de gayri menkul ve inşaat sektöründe sıkıntı yaşanıyor. Yaklaşık 500 bin mimar ve mühendisimiz var. Bu meslekler işgücü ve bilgi üreten meslekler. Komitede ise 14 bine yakın üyemiz var. Sektördeki sıkıntıdan dolayı işgücü konusunda sıkıntı var. O yüzden mühendislik ve mimarlık birikimimizi yurtdışına taşımalıyız.Bu sıkıntılı süreçte yapılacak işlerden biri de Türkiye’deki nitelikli insan kaynağını yurtdışına açmak olmalı. Yurtdışında şartnameler konusunda da çalışma yapılmalı, etkin olunmalı. 15 Kasım’da İTO’da toplantımız olacak. Türkiye Müteahhitler Birliği, DEİK ve diğer STK’lar da katılacak.