tatil-sepeti

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, KDV, kurumlar vergisi ve gelir vergisinde bir artışın gündemlerinde olmadığını belirterek, 2025'in sonunda enflasyonu yüzde 20'nin altına indirebileceklerini bildirdi.





Şimşek, CNN Türk'te katıldığı canlı yayında ekonomi gündemine ilişkin soruları yanıtladı.


Göreve ilk başladıklarında birincil önceliklerinin ülkenin dış kırılganlığını azaltmak, ikinci önceliklerinin de enflasyonun kontrolden çıkmasını engellemek ve kontrol altına almak olduğunu belirten Şimşek, geçen sene mayıs ayı itibarıyla 57 milyar dolar olan cari açığı 19 milyar dolar civarına indirdiklerine işaret etti.


Şimşek, "Cari açığı önemli ölçüde azalttık bu birinci kazanım. Bu dış kaynak ihtiyacımızı azalttı, kırılganlığımızı azalttı. İkinci olarak ülkenin rezervlerini iyileştirdik. Uluslararası rezervlerimiz geçen sene mayıs ayında brüt olarak 98,5 milyar dolardı, perşembe günü açıklanan resmi rakamlar 147 milyar dolar civarına çıktı. Cuma kapanış itibarıyla 153 milyar doların üzerinde bir rezervimiz var." diye konuştu.


Bu 98,5 milyar doların swap dahil bir rakam olduğunu, swapın hariç tutulduğunda eksi 60,5 milyar dolar gibi bir tutarın ortaya çıktığını dile getiren Şimşek, "Swap hariç net rezervlerimiz 78 milyar dolar iyileşti. Son haftada çok ciddi girişler var. Cuma günü itibarıyla yaklaşık 90 milyar doların üzerinde net rezervlerde iyileşme var." ifadesini kullandı.


"ENFLASYON EN KÖTÜ VE ADALETSİZ VERGİ"


Şimşek, vatandaşlarla bir araya gelme fırsatı yakaladığını ve sorunlarını dinlediğini ifade ederek, enflasyonun en kötü ve en adaletsiz "vergi" olduğunu söyledi.


Şimşek, Orta Vadeli Program'ı yaparken 3 yıllık perspektif ortaya koyduklarını vurgulayarak, ilk yıl enflasyonun kontrol altına alındığını, dezenflasyonun başladığını ve belirgin, kalıcı dezenflasyonun içinde olunduğunu dile getirdi.


Şimşek, şöyle devam etti: "2025'in ilk çeyreğinde enflasyon yüzde 30'lu rakamlara düşecek. Haziran, temmuz gibi çok büyük ihtimalle yüzde 20'li rakamlara düşecek. Belki daha önce düşer. 2025'in sonunda enflasyonu yüzde 20'nin altına indirebileceğimize samimi şekilde inanıyorum. Kredibilite konuşarak kazanılmaz, sonuç üreterek elde edilir. Enflasyonla ilgili tereddütlere saygı duyuyorum ama biz inanıyoruz ve programımız sonuçları üretecek. Kalıcı refah artışı için, daha adil gelir dağılımı için enflasyonu tekrar tek haneye indireceğiz."


Zaman, sabır ve kararlılığa işaret eden Şimşek, şok terapi seçeneğini değerlendirmediklerini, uygulamaya ve başarılı programlara baktıklarını ve kalıcı kazanımlar peşinde olduklarını bildirdi.


İlk yıl makro finansal istikrarı önceliklendirdiklerini anlatan Şimşek, rezervlerin, KKM'nin ve cari açığın endişe kaynağı olmaktan çıktığını söyledi.


 "ILIMLI BÜYÜME SÜRECİNE GİRDİK"


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın büyüme ve enflasyonla ilgili açıklamalarının hatırlatılması üzerine Şimşek, "Bunun arka planında çok güçlü empirik destek var. Geçmiş deneyimler bunu destekliyor. Kısa vadede enflasyonu düşürürken, iç talepte bir miktar yumuşama olur. İç talep bir miktar yavaşlar. Uzun vadede yüksek sürdürülebilir büyümenin temeli atılıyor. Bazen diyet yapmanız gerekiyor, böyle bir şey. Diyetin önemli bir kısmı, en zorlu süreci geride kaldı." diye konuştu.


Şimşek, inişli çıkışlı büyümenin kalıcı zenginlik sağlamadığını vurgulayarak, "Kısa vadede büyüme ile enflasyon arasında ters bir ilişki varmış gibi. Kısa vadede böyle bir olgu karşımıza çıkıyor ama biz ılımlı büyüme sürecine girdik. Fakat orta ve uzun vadede dezenflasyonla birlikte tekrar Türkiye yüksek büyüme patikasına girecek." ifadelerini kullandı.


Özel sektörün eleştirilerinin hatırlatılması üzerine Şimşek, kısa vadeli dengesizlikleri gidermek için hep birlikte fedakarlık yapılacağını dile getirdi. Şimşek, "Ondan sonra da düzlüğe çıkmakla kalmayacağız, koşabileceğiz. Sanayicimizin umudu olsun. Çünkü toparlanma başladı. Küresel finansal koşullar iyileşiyor. Özellikle bizim ticaret ortaklarımızda toparlanma hızlanıyor. Enflasyonist ortamda eskiden stoka çalışıyordu. Bu programla birlikte enflasyon düşmeye başladı, fiyatlar onların istedikleri kadar artmıyor. Stok tutmanın maliyeti yükseldi. Bu nedenle sanayi üretiminde geçici bir yavaşlama, daralma var. Reel ekonomiyi yakından takip ediyoruz Göstergeler üzerinden modeller üzerinden gereken tedbirleri alırız ama şu anda ekonomide ılımlı bir büyüme var. Neden? çünkü bizim programın bir çıktısı bu." değerlendirmesinde bulundu.


"KDV, GELİR VERGİSİ VE KURUMLAR VERGİSİ'NDE ARTIŞ GÜNDEMİMİZDE YOK"


Şimşek, toplumsal sahiplenmenin yüksek olmasıyla birlikte program maliyetinin düştüğünü belirterek, "Program sonuç üretiyor. Hiç kimse inanmazsa, ona göre davranırsa programdan sonuç almak zorlaşır. Programın uygulama maliyeti yükselir." dedi.


Vergilerle ilgili eleştirilerde "haksızlık" yapıldığını dile getiren Şimşek, bu konuyla ilgili yapılan düzenlemelere örnek verdi. Şimşek, "Şu anda KDV, Kurumlar Vergisi ve Gelir Vergisi'nde bir artış gündemimizde yok, programımızda yok. Bazı istisnalar, indirimli oranlar konusunda çalışmalarımız devam ediyor." ifadelerini kullandı.


HARCAMA DİSİPLİNİYLE 2024'TE 657 MİLYAR LİRALIK TASARRUF EDİLECEK


Şimşek, vatandaşın en büyük önceliğinin makul fiyatlarla gıda ihtiyacının karşılanması olduğunu vurgulayarak, "Bunu nasıl yapacağız? Bütçede tasarruf genelgesinde var. En öncelikli yatırım alanı sulamadır. Çünkü suyla toprak buluştuğunda endüstriyel ürün üretebiliyorsunuz." diye konuştu.


Yatırımları bu yıl için yüzde 15 kısacaklarını ama üç öncelikli alana kaynakları aktaracaklarını anımsatan Şimşek, bu alanların tarımsal sulama ve lojistik, yeşil dönüşüm ile organize sanayi bölgelerinin raylı sistemlerle limanlara bağlanması olduğunu söyledi.


Tasarruf tedbirlerinin etkisine ilişkin soru üzerine Şimşek, son 10 yılda öngörülen harcamalardan sapma oranının yaklaşık yüzde 9,5 olduğunu belirterek, "2024'te bu sapma yüzde 1'in altında olacak. Bütçe büyüklüğümüze göre bu yaklaşık 657 milyar liralık tasarruf demek. Bu da bu seneki milli gelire oran olarak yaklaşık yüzde 1,5'e tekabül ediyor. Bu harcama disipliniyle elde edilen bir sonuçtur. Harcama disiplini, tasarruf demektir. " dedi.


Şimşek, dünyada başlayacak faiz indirimi sürecinin Türkiye'ye etkisine ilişkin soru üzerine, geçen sene küresel finansal koşulların sıkı olduğunu, faizlerin yüksek büyüme oranlarının da düşük seyrettiğine işaret etti.


Küresel finansal koşulların gevşediğini belirten Şimşek, "Bu kalıcı bir trend. Çok büyük ihtimalle ticaret ortaklarımızdaki toparlanma da güçlenecek. Bu ihracatımız açısından çok olumlu. Türkiye'ye ilave fon akışı açısından olumlu. Türkiye'ye doğrudan yatırımlar açısından çok olumlu." değerlendirmesinde bulundu.


"ÜLKEMİZE HİZMET DIŞINDA ZERRE KADAR BAŞKA BİR SAİKİM YOK"


Bakan Şimşek, istifa iddialarına ilişkin soruya ise şu yanıtı verdi: "Ben de anlamakta zorluk çekiyorum. Cumhurbaşkanı'mız seçim sonrası davet ettiler. Bu sorumluluğu teveccüh göstererek bana tevdi ettiler. Bu sorumluluk şiarıyla hareket ediyorum. Benim bir siyasi gündemim yok. Benim bir unvan merakım yok. Bunlar diplomayla kazanılan unvanlar değil. Cumhurbaşkanı'mız Başbakan iken bir şekilde vesile oldular. Türkiye'ye döndüm ve ülkeme hizmet etme fırsatı buldum. Bizim için büyük bir onur, hakikaten büyük bir gurur. Buradan herhangi bir kişisel anlamda bir çıkar gündemim yok. Bir siyasi gündemim yok. Makro ekonomik dengeleri sağlama, sorunları çözme noktasında Sayın Cumhurbaşkanı'mıza yardımcı olma dışında başka bir ne motivasyonum var ne gündemim var. Gerçekten güzel ülkemize hizmet dışında zerre kadar başka bir saikim yok. Başka bir motivasyonum yok. Benimle özdeşleştirilmesi doğru olmaz. Bakın bunu samimi olarak söylüyorum Cumhurbaşkanı'mız var, Cumhurbaşkanı Yardımcı'mız var. Ekonomide çok değerli arkadaşlarımız var. Gerçekten bu güçlü bir ekip işi."


Şimşek, ağustosun başında Japonya kaynaklı küresel piyasalarda küçük bir türbülans yaşandığını anımsatarak bunların Türkiye'ye etkisinin sınırlığı olduğuna işaret etti. Bakan Şimşek, şöyle devam etti: "Bu asılsız iddialar sonrası Türkiye'den muazzam bir para çıkışı oldu. Özellikle off-shore. Dışarıdan kaynak. Çünkü onlar tedirgin oldular. Dolayısıyla bu tedirginliklerin, belirsizliklerin, bu tür iddiaların maalesef maliyeti var. Memlekete maliyeti var. Maalesef bu dedikodular devam etti. Dışarıya bir şekilde servis edildi. Programa yönelik bir çaba olduğu düşüncesindeyim. Kim bunu yayıyorsa içeriden, dışarıdan bilmiyorum. İyilik yapmadığı çok net. Neden? Çünkü bu program ekip işi ama dışarıda bizimle bir miktar daha ilişkilendiriliyor. Sonuçta geçen sene mayıs sonrası süreçte biz bir miktar ön plana çıktık. Biraz onun üzerinden gidiliyor. Sadece o mu? Bu dönemde kişisel anlamda da bizim üzerimize geliyorlar ki anlamlandırmakta zorluk çekiyorum. Ben bunu bütün samimiyetimle söylüyorum. Bazen arkadaşların bir kısmı şunu diyorlar, 'ya bu program başarılı olursa işte 2028'e giden süreçte işte belli kesimlerin menfaatine olmayacak şekilde' bir genel kanı var. Halbuki ülkemiz kazansın. Program başarılı olsun. Ondan sonra yeter ki milletimize kaliteli hizmet sunalım. Ülkede yatırımlar gerçekleşsin. Ülkede kırılganlıklar azalsın. Bu arada ben her şey iyileşti, sorunları çözdük iddiasında değilim. Öyle bir iddiamız yok. Gerçekten zorlu bir süreci geride bıraktık."


 "PROGRAMI UYGULAMADA HER TÜRLÜ DESTEĞİ ALIYORUZ"


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la ABD’ye gidip, yatırımcılarla görüşüp görüşmeyeceğine ilişkin soru üzerine Şimşek, yurt dışına Türkiye’nin potansiyelini, yatırım fırsatlarını anlatmak için gittiğini söyledi.

Şimşek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD’de iş insanlarıyla bir araya geleceğini belirterek kendisinin de farklı programlarda iş çevreleriyle bir araya geleceğini dile getirdi.

Programı uygulamanın yeterli olmadığına işaret eden Şimşek, programı anlatmanın önemine dikkati çekti.


Şimşek, programı anlatmaya devam edeceklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Cumhurbaşkanı’mız da bu anlamda ahenk içerisinde ve gerçekten güçlü desteği sayesinde bu program var. Orada hani belli makamlarda insanlar, bakanlar var ama sonuçta seçilmiş liderin bir şekilde sahiplenmesi olmazsa o süreçler işlemiyor, program çalışmıyor. Dolayısıyla program, Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde hazırlanmış. Kendisi geçen sene açıkladılar ve bu programı uygulamada her türlü desteği alıyoruz. Almaya devam edeceğiz. Ben kendisine de perspektifi sürekli sunuyoruz. Çünkü biliyorum kendisi özellikle vatandaşımızın bu geçim sorunu konusunda çok hassas. Gerçekten öyle. çok net. Üretim konusunda, istihdam konusunda, yatırım konusunda, ihracat konusunda hassas. Hem vatandaş hem iş. Dolayısıyla aynı hassasiyeti biz taşımak zorundayız ama kolay değil yani bu konjonktür geçici birtakım etkileri içeriyor. Bakın geçici diyorum, altını çiziyorum. hiçbir ilaç yan etkisiz olur mu? Hiçbir tedavi meşakkatsiz olur mu? Kolaycı çözüm olsa zaten bulunmuş olurdu. Onun için kestirme yol peşinde değiliz, kolaycı çözümler peşinde değiliz. Kalıcı kazanımlar peşindeyiz.”

17 Eylül 2024 Salı

Etiketler : KDV Enflasyon Tasarruf OVP Vergi

Hazine ve Maliye Bakanlığı, IBAN üzerinden tahsilat yaparak vergi kaçıran 250 mükellefe yönelik incelemede, ilk aşamada 1.5 milyar liralık kazancın kayıtdışı bırakıldığını tespit etti ve bu tutar üzerinden 250 milyon lira vergi cezası uyguladı.


 

Hazine ve Maliye Bakanlığı’na göre, Vergi Denetim Kurulu kayıt dışı ile etkin mücadele kapsamında incelemelerine devam ediyor.

 

Kurul tarafından vergi kaçırmak maksadıyla fiş ve fatura düzenlememek için müşterilerden IBAN yoluyla tahsilat yapmak isteyen mükellefler nezdinde yürütülen incelemeler ve analiz çalışmalarında önemli bir aşamaya gelindi.

 

Özellikle "POS çalışmıyor" gibi bahanelerle alacaklarını banka hesapları üzerinden tahsil etmek isteyen mükellefler yakın takipte tutuluyor.

 

Banka hesap ve para hareketlerinin analiz edilmesi sonucunda illiyet bağı kuran vergi müfettişleri, ilk kapsamda belirlenen 250 mükellef nezdinde incelemelerini genişletti. Bu kapsamda elde edilen ilk verilere göre, 1,5 milyar liralık kazancın kayıt dışı bırakıldığı belirlendi. Bakanlıkça, bu tutar üzerinden 250 milyon lira vergi cezası kesildi.

 

LÜKS RESTORAN ZİNCİRİ DE VAR, DEĞERLİ TAŞ FİRMASI DA

 

IBAN’a yönlendirilerek kayıt dışı bırakılan kazançların farklı sektörlere ait işletmelere ait olduğu tespit edildi. Örneğin, üç büyük ilde şubesi olan lüks bir restoran zinciri, değerli taş ve kuyumculuk alanında faaliyette bulunan bir markanın şubesi, büyük bir yedek parça alım satım işletmesi, düğün-organizasyon işletmeleri, sosyal medya fenomenleri, sanal Pazar işletmeleri ile gayrimenkul ve araç alım-satımı yapan gerçek kişiler bu kapsamda dikkati çekti.

 

İnceleme sürecinde, bazı para transferlerinin kripto para aracı kuruluşları, ödeme hizmeti sunan kuruluşlar, sermaye piyasası aracı kurumları ve yatırım hesaplarından gelen paralardan kaynaklandığı da saptandı. Ayrıca, şans oyunu bayilerine yapılan transferlerin ve eş ile akrabalar tarafından yapılan transferlerin de bulunduğu görüldü.

 

BAKAN ŞİMŞEK’TEN UYARI

 

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, konuya ilişkin değerlendirmesinde, çeşitli bahanelerle ödemelerini banka hesaplarından almak isteyen ve müşterilerine fiş ve fatura düzenlemeyerek vergi kaçıran mükellefler için yürütülen incelemelerin genişletilerek sürdüğüne işaret ederek, "Hesaplara gelen paraların başkalarına ait olduğunu belirten kişiler ve firmalar yönüyle de incelemeler devam edecek." dedi.

 

Vergi kaçırmak maksadıyla IBAN yerine nakit ödeme talep etmeye başlayan ve yine fiş-fatura düzenlemeyen mükellefler için de takipte olduklarını aktaran Şimşek, gelen ihbarlara göre incelemelerin devam edeceğini, kayıt dışı çalışan ve sistemin içinde olmayan her bir mükellefe ulaşacakları uyarısında bulundu.

 

Şimşek, vergi kayıp ve kaçağına sebebiyet vererek haksız kazanç sağlayanların ve haksız rekabet oluşturanların takipçisi olmaya devam edeceklerini bildirerek, "Bakanlık olarak kayıt dışı yöntemlerle tahsilat yaparak vergisini ödemeyen işletmeleri yakından izliyoruz. Alacaklarınızı vergi dışı bırakacak şeklide IBAN ya da banka hesapları üzerinden tahsilat yapmayın, kayıt dışı faaliyetlere ortak olmayın. Vergide adaleti artırmaya ve kayıt dışılığı azaltmaya yönelik yaygın ve yoğun denetimlerimiz tavizsiz ve güçlü şekilde devam edecek." ifadesini kullandı.

14 Eylül 2024 Cumartesi

Etiketler : IBAN vergi ödeme ceza tahsilat