Türkiye'nin enerji ithalatı için ödediği tutar, nisanda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 36.3 azalarak 4 milyar 958 milyon 148 bin dolara geriledi.


Türkiye İstatistik Kurumu ile Ticaret Bakanlığı tarafından oluşturulan geçici dış ticaret istatistiklerine göre, nisanda Türkiye'nin toplam ithalatı geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 4,8 azalarak 28 milyar 69 milyon dolar oldu.

 

Bu tutarın 4 milyar 958 milyon 148 bin dolarlık kısmını enerji ithalatı olarak özetlenen "mineral yakıtlar, mineral yağlar ve bunların damıtılmasından elde edilen ürünler, bitümenli maddeler, mineral mumlar" oluşturdu.

 

Geçen yıl nisan ayında bu rakam 7 milyar 783 milyon 865 bin dolar olarak kayıtlara geçmişti. Böylece enerji ithalatının tutarı yıllık bazda yüzde 36,3 azaldı.

 

Öte yandan, ham petrol ithalatı nisanda geçen yılın aynı ayına göre yaklaşık yüzde 33,7 azalarak 1 milyon 998 bin 740 tona geriledi.

30 Mayıs 2023 Salı

Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) nezdinde tescilli ürünlerinden "Maraş tarhanası", birçok ülkede damakları tatlandırıyor.


AB nezdinde tescil edilen, Kahramanmaraş'ın da coğrafi işaret tescilli ikinci ürünü olan "Maraş tarhanası", yazın firik, kışın ise çerez ve çorba olarak tüketiliyor.

 

Kahramanmaraş Ticaret Borsası Başkanı Mustafa Narlı, şehirle özdeşleşen tarhananın dondurmadan sonra bölgede en çok rağbet gören ürün olduğunu söyledi.

 

Kenttin yerel ürünlerinin İstanbul ve Ankara'dan yurt dışına gönderildiğini belirten Narlı, "Suudi Arabistan, İran, Amerika, Avrupa ülkelerinin tamamı ve Asya bölgesine ihraç ediliyor. Tarhana doyurucu bir gıda olduğu için her yerden tercih ediliyor. Eskiden misafirimiz geldiğinde giderken yanlarında dondurma gönderirdik, şimdi tarhanayı da alıp gidiyorlar." diye konuştu.

 

OSMANLIDAN BUGÜNE ULAŞAN LEZZET

 

Gıda mühendisi Emine Uzun da Maraş tarhanasının Osmanlı'dan bugüne ulaşan bir lezzet olduğuna işaret ederek şu bilgileri verdi:

 

"Tarihimizde tarhanaya ilk olarak Yavuz Sultan Selim döneminde rastlıyoruz. Yavuz Sultan Selim, Mısır seferi öncesinde annesi Gülbahar Hatun'dan askerler için uzun ömürlü bir gıda ister. Buğday ile yoğurdun karışımıyla yapılan tarhananın serüveni işte bu şekilde hayat buluyor. Uzun ömürlü, sağlıklı bir gıda olmasından dolayı hem yurt içi hem de dışında çok fazla tercih ediliyor. Tarhana, yoğurttaki laktik asit bakterilerinden dolayı güneşte kurutulup fermantasyondan geçmesi nedeniyle bu kadar uzun ömürlü oluyor. Güneşte kurutulduğu için D vitamini de içeriyor. Bağırsak florasını düzenleyici etkisiyle beraber protein ve lif kaynağıdır. Yağsız, koruyucu ve katkı maddesi olmayan doğal bir gıda olunca da ilgi artıyor."

 

Tarhananın hem üretimini hem de ihracatını yapan firmanın işletmecisi Samet Çiftaslan da Kovid-19 salgını sonrası insanların sağlıklı gıdaya ağırlık vermeye başlamasıyla tarhananın tercih edilen ürünler arasına girdiğini ifade etti.

 

Tarhanayı Avrupa'nın tüm ülkelerine sattıklarını belirten Çiftaslan, "Üretimimizin yüzde 25'ini ihracata gönderiyoruz. Avrupa'nın tüm ülkelerine ihracat yapıyoruz. Hollanda'da bir depomuz var, oradan tüm Avrupa'ya, Kanada, ABD'ye çok ciddi ihracat yapıyoruz. Yaklaşık 14 ülkeye ihracatımız var." dedi.

 

DEPREME RAĞMEN CİRO ARTTI

 

Çiftaslan, aylık 2,5 ton üretim yaptıklarını, 2022'de yaklaşık 40 milyon lira olan cirolarının, 2023 yılında meydana gelen depremler nedeniyle üretimlerinin 3 ay durması ve tesislerinin zarar görmesine rağmen 55 milyon liraya yaklaştığını söyledi.

 

Depremin etkilediği 11 ilde ürünlerinin satıldığı 800 mağazanın yıkıldığını dile getiren Çiftaslan, "Ondan dolayı beklediğimiz büyümeyi yakalayamadık ancak ihracatımızda yine de önemli bir artış oldu." ifadesini kullandı.

25 Nisan 2024 Perşembe

Türkiye Ağaç İşleri Federasyonu Genel Başkanı Taklacı, "2018 yılında 2 milyar 65 milyon, 2019'da 3 milyar, 2020'de 5,5 milyar, 2021'de 6,9 milyar, 2022'de 7,4 milyar, 2023'te de 8 milyar dolara yakın ihracatımız oldu." dedi.


Türkiye'nin mobilya ihracatı, 6 yılda 4 katına çıktı.

 

Kayseri'de bir alışveriş merkezi tarafından düzenlenen "Mobilya Moda Şov" fuarının açılışına katılan Türkiye Ağaç İşleri Federasyonu Genel Başkanı Hüseyin Taklacı, 147 meslek odası ile 100 bin civarında esnafın Federasyona üye olduğunu, ihracatla ülke ekonomisine katkı verdiklerini söyledi.

 

Sektördeki sıkıntılardan bahseden Taklacı, mobilyanın gelişmesi için AR-GE ve tasarım merkezlerine ihtiyaçları olduğunu, mobilyacıların kendi tarzlarıyla ihracatta daha çok önde olacağını ifade etti.

 

ANADOLU MOBİLYACISI KATMA DEĞERLİ ÜRÜNLER YAPIYOR

 

Mobilya sektöründe ham maddenin yüzde 93'ünün ülkenin kaynaklarından karşılandığına dikkati çeken Taklacı, şunları kaydetti:

 

"Yüzde 7 ithalatı olan bir sektör. Bu sektöre gereken desteğin verilmesi lazım. İhracat yaptığımızda döviz girdisi olduğu gibi ülkemizde kalacak bir sektör. Özellikle bizim üyelerimiz, mikro işletmeler, orta ölçekli işletmeler bunlara daha çok destek verilip bunların büyütülmeye ihtiyacı var. Bunlar büyütüldüğünde Türkiye'nin ihracat rakamlarının daha yükseldiğini göreceksiniz. Anadolu mobilyacısı katma değerli ürünler yapıyor."

 

Kayseri, Ankara, Bursa ve Adana'da mobilya sektörünün geliştiğini belirten Taklacı, sektörün ihracat verilerine ilişkin, "2018 yılında 2 milyar 65 milyon, 2019'da 3 milyar, 2020'de 5,5 milyar, 2021'de 6,9 milyar, 2022'de 7,4 milyar, 2023'te de 8 milyar dolara yakın ihracatımız oldu." dedi.

 

Orman Genel Müdürlüğünün dikili ağaçlarda fabrikalara odunu hesaplı verdiğinde üretimin ve ihracatın artacağını anlatan Taklacı, 2024 rakamlarında ihracatta daha iyi bir konuma geleceklerini söyledi.

 

Taklacı, Çin'in mobilya ihracatında dünyada lider konumda olduğunu, Türkiye'nin ise 9. sırada yer aldığını sözlerine ekledi.

25 Nisan 2024 Perşembe