ABD’de Çinlilerin sahip olduğu tarım arazilerinin olağanüstü artması, ABD’li bir grup senatörün tepkisine neden oldu. Cumhuriyetçi ve demokrat senatörler, Çinlilerin ABD’de arazi sahibi olmalarının güvenlik sorunu olduğunu ileri sürerek alımları yasaklayan bir kanun teklifi hazırladı.


 

NECMİ UYSAL


 

ABD’li cumhuriyetçi ve demokrat bir grup senatör, Çinli yatırımcıların ABD’de tarım arazisi sahibi olmalarının ulusal ve gıda güvenliği sorunu olduğunu, aynı zamanda ABD’ye ekonomik ve askeri tehdit oluşturduğunu öne sürerek bir kanun teklifi hazırladı.

 

Teklifin yasalaşması durumunda tarım arazisi satın alımının yanında kiralanması da yasaklanıyor. Teklif; satın alan veya kiralayan kişi ya da kurumun ‘düşman’ olarak tanımlanan ülkeler tarafından sahip olunmaması veya kontrol edilmemesi şartını getiriyor ki, bu ülkeler İran, Kuzey Kore, Çin ve Rusya olarak sıralanıyor. 

 

Özellikle Çinli kişi ya da şirketlerin son yıllarda sahip olduğu tarım arazilerinin olağanüstü artış göstermesi üzerine söz konusu kanun teklifi gündeme getirildi. 

 

ABD Tarım Bakanlığı verilerine göre 31 Aralık 2020 itibariyle Çinlilerin sahip olduğu toprak miktarı 130 bin hektar ile toplam yabancı payı içinde sadece yüzde 1 paya sahip olmasına rağmen, kanun teklifinin gündeme gelmesine neden olarak ‘artış oranı’ olduğu belirtiliyor. Nitekim 2010 yılında sahip olunan tarım arazisi sadece 5.400 hektar idi.

 

Texas başta olmak üzere Çinli yatırımcıların sahip oldukları araziler üzerinde yapmayı planladıkları birçok proje yerel girişimler tarafından dava ediliyor ve birçok engellemelerle karşı karşıya kalıyorlar.

28 Mart 2023 Salı

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile Umman Sultanlığı arasında çeşitli alanlarda karşılıklı 129 milyar dirhem (35 milyar dolar) değerinde birçok anlaşma imzalandı.


 

BAE haber ajansı WAM'a göre, ülkeyi ziyaret eden Umman Sultanı Heysem bin Tarık ile BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayid, başkent Abu Dabi'deki el-Vatan Sarayı'nda bir araya geldi.

 

Ziyaret ve görüşme kapsamında ayrıca, BAE ve Umman İş Forumu yapıldı.

 

Görüşmelerin ardından düzenlenen törende demiryolları, teknoloji, dijital altyapı, eğitimin yanı sıra yatırım, sürdürülebilir ve yenilenebilir enerji gibi çeşitli alanlarda toplam 35 milyar dolarlık çok sayıda anlaşma ve mutabakat imzalandı.

 

İmzalanan en belirgin alanlar arasında güneş ve rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji üretimi alanındaki projeler için 31,9 milyar dolarlık yatırım yapılması planlanıyor.

 

Diğer projeler arasında 180 milyon dolar değerinde teknoloji odaklı bir fonun başlatılmasına yönelik anlaşma da yer alıyor.

 

İki taraf ayrıca Umman Sultanlığı ile BAE arasındaki 3 milyar dolar değerindeki demiryolu bağlantısı projesi için müteahhitlere ihale açılması konusunda bir başka anlaşmaya imza attı.

 

Söz konusu anlaşmaların dışında dijital altyapı, gıda güvenliği, enerji, ulaşım ve diğer ortak çıkarlara sahip birçok sektörü de kapsayan çok sayıda anlaşma imzalandı.

23 Nisan 2024 Salı

Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aras, Schengen vize sisteminde yaşanan sorunlara dikkati çekerek, tır sürücülerinin ayrı bir kategoride 'acil ve öncelikli' olarak Schengen vizesi alabilmesi için tüm taraflardan destek istedi.


 

Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aras, yaptığı yazılı açıklamada, Schengen vize temininde yaşanan sorunlara ilişkin bilgi verdi.

 

Schengen randevusunda sorunlar olduğunu, yeni sürücülerin vize başvurularının reddedildiğini, deneyimli sürücülere ise kısa süreli vize verildiğini belirten Aras, bu nedenle Avrupa Birliğinin (AB) Türkiye'den talep ettiği ürünlerin Türk vatandaşı profesyonel tır sürücülerince teslim edilemediğini bildirdi.

 

Aras, böylece sadece Türkiye'nin değil, küresel yatırımcıların, üreticilerin, ticari işletmelerin ve tüketicilerin de "cezalandırıldığını" ifade etti.

 

Bu durumun AB ile ticareti "durma" noktasına getirdiğine işaret eden Aras, şu değerlendirmede bulundu: "Türkiye'den AB'ye gerçekleştirilen ihracatın yüzde 50'si, Türkiye'de yatırım yapmış olan AB sermayeli şirketler tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu malların sahibi AB şirketleri olduğu için AB, kendi firmalarını ve tüketicilerini cezalandırmaktadır. Türkiye'nin AB'ye, AB'nin Türkiye ile Orta Asya, Kafkasya ve Orta Doğu'ya ihracatını kara yoluyla taşıyan uluslararası eşya taşımacılığı sektörü, vize sürecinde zorluklar ve zaman kayıpları yaşamakta, bu durum ticari malların hareketini kısıtlamaktadır.

Büyük potansiyel taşıyan AB-Türkiye ticaretindeki büyümeye engel olan bu tutumun faturasını Türkiye kadar AB de ödemektedir. Schengen randevusunda sorunlar yaşanıyor, Türk tır sürücüleri vize alamıyor. Tüm Avrupa sürücü eksikliğiyle mücadele ederken, Schengen ülke misyonları yeni sürücülerin vize başvurularına ret veriyor. Yılların sürücülerine de Schengen vize kurallarına aykırı olarak ya kısa süreli vize ya da ret veriliyor."

 

Vize sürecinde çok sayıda başka sorun da yaşandığını belirten Aras, "Profesyonel tır sürücülerine uygulanan vize engelinin bir an önce kaldırılması, tır sürücülerinin ayrı bir kategoride 'acil ve öncelikli' olarak Schengen vizesi alabilmesi için tüm taraflara destek çağrısında bulunuyoruz." ifadesini kullandı.

23 Nisan 2024 Salı